Prof. Dr. Süleyman Çelik
-
Helalleşme
SAYIN KILIÇDAROĞLU, 28 ŞUBAT KARARLARININ CHP İLE NE İLGİSİ VAR VE BU MADDELERDEN HANGİSİ SİZİ RAHATSIZ EDİYOR?.. Prof. Dr. Süleyman Çelik ([email protected]) Sayın Kılıçdaroğlu, 28 Şubat’ın yıldönümünde, 28 Şubat Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlarını eleştirdiniz ve mağdurları olduğu iddia edilen kişilerden özür dileyerek helallik istediniz… Sözünü ettiğiniz ve aşağıda yazılı olan 28 Şubat kararlarının altında, aynı gün “Ortak Mutabakat Metni” imzaladığınız bir parti liderinin İçişleri…
-
DEVLET ADAMI
Süleyman Çelik ([email protected]) 13 Şubat 1925, karlı ve soğuk bir Ankara akşamı… Çankaya köşkünde yenen resmi yemek sona ermiş; masalarda sohbet edilmekte ya da bezik, briç gibi kağıt oynanmaktadır… İçeri giren yaveri, Atatürk’e bir telgraf uzatır; telgrafta “Doğu’da Şeyh Sait İsyanının başladığı” bildirilmektedir… Telgrafı okuyan Atatürk, yaverine “bunu götür, Başbakan’a ver” der… Briç oynamakta olan Başbakan Fethi Bey (Okyar), telgrafa şöyle bir…
-
ATATÜRK’ÜN HEYKELLERİ Mİ FİKİRLERİ Mİ?..
Süleyman Çelik ([email protected]) Batılı emperyalistlerin ajanları tarafından kandırılmış çok az sayıdaki gerici bir azınlığın dışında, milletçe Atatürk’ü çok seviyoruz… Öyle ki özel günlerimizde bile Anıtkabir’e gidiyor; 10 Kasım ve ulusal bayramlarda ise yurdun her yanından, milyonlar olup akın akın gelerek avlusunu dolduruyor, adeta orada, O’nunla birlikte olmanın güzelliğini yaşıyor ve hiç ayrılmak istemiyoruz… Arada sırada, resmi makamların nitelemesiyle meczuplar,…
-
EGEMENLİĞİN VE İTİBARIN ÖLÇÜTÜ: MÜTEKABİLİYET!..
Prof. Dr. Süleyman Çelik([email protected]) ABD’nin ülkemize atanan yeni Büyükelçisi Jeffry Lane Flake, güven mektubunu Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan’a sunarak görevine başladı… Egemen bir ülke, diğer egemen bir ülkeye elçi atayacağı zaman, önce o ülkeden agreman ister. Fransızca bir sözcük olan agreman, Dil Derneği’nin sözlüğünde şöyle tanımlanmaktadır: “bir elçinin bir ülkeye atanmasından önce o ülkeden istenen uygun görme yazısı ya da onayı, kabul belgesi.” Eğer atanmak…
-
SOYTARI ve DALKAVUK
Prof. Dr. Süleyman Çelik ([email protected]) Devletleri kral ve padişah gibi muktedirlerin yönettiği Ortaçağ’da Batı’daki saraylarda soytarı, Doğu’daki saraylarda ise dalkavuklar olurdu. Soytarının görevi muktediri güldürerek eğlendirmekti. Bu nedenle esprili ve hazırcevap olur, yeri geldiğinde muktediri bile iğneler, eski deyimle hicvedebilirdi. Gülmenin hafiflik sayıldığı, üstelik muktedirlerin eleştiriden hoşlanmadıkları, hatta hicvedenlerin bile kellesini kestirdikleri Doğu’da soytarı olmaz, dalkavuk olurdu. Dalkavuk muktedirin hınk deyicisiydi. Onların sözlerini onaylar, “isabet buyurdunuz,…
-
UĞUR MUMCU ENVER ALTAYLI’YI YILLAR ÖNCE DEŞİFRE ETMİŞTİ…
UĞUR MUMCU ENVER ALTAYLI’YI YILLAR ÖNCE DEŞİFRE ETMİŞTİ… Bugün Sevgili Uğur Mumcu’nun öldürülüşünün 29’ncu yıldönümü; özlemle anıyor ve arıyoruz. *** FETÖ suçlusu olarak tutuklu bulunan Enver Altaylı’nın CIA ajanı olduğunu, bugün herkes biliyor. Oysa Uğur Mumcu onu yıllar önce deşifre etmişti… MHP’nin yayın organı Hergün gazetesinin Genel Yayın Yönetmeliğini yapan Enver Altaylı, Alparslan Türkeş’in sağ…
-
ENESLER’E AĞIT
Prof. Dr. Süleyman Çelik ([email protected]) 19 yaşında bir tıp öğrencisi olan Enes, kendisine dayatılan dinsel/ cemaat yaşamını anlattığı bir video kaydı bırakarak intihar etti… Biliyoruz ki Enes’in intiharı tekil bir olgu olmadığı gibi ilk değil ve son da olmayacak!.. Herkes Enes’e ağlıyor… Daha doğrusu, “kin” ile vicdanları köreltilmemiş olanlar dışındakiler ağlıyor… “Kin” ile doldurulmuş vicdanları…
-
BOYUT YAYINCILIK VE KEMALİST TÜRKİYE
Prof. Dr. Süleyman Çelik ([email protected]) 1930’larda genç Türkiye Cumhuriyeti’ni dünyaya tanıtmak amacıyla bir dergi yayımlanır. Bol fotoğraflı olan dergi Fransızca olarak “La Turquie Kemaliste” adıyla yayımlanır. Boyut Yayıncılık bu dergilerin tıpkı basımlarını, büyük boy bir koleksiyon kitabı olarak, bugünün bilgileriyle, yayımladığını reklamlarla duyurdu. Kitap ilgimi çekmekle birlikte, büyük boyutlu kitaplar kitaplığım için uygun olmadığından almayı düşünmedim.…
-
NECİP HABLEMİTOĞLU’NUN ÖNGÖRÜLERİ
“Türkiye Cumhuriyeti, tarihinin en karanlık, en hazin dönemini yaşıyor. Bir tarafta, Türkiye Cumhuriyeti’ni koşulsuz savunan, ATATÜRK İLKE VE DEVRİMLERİNİN SAHİBİ ve izleyicisi, aydınlanmacı, tam bağımsızlıkçı, sömürünün her türüne karşı, evrensel barıştan yana, yurtsever, ilerici, ULUSALCI KESİM var. Ancak NE BİR SİYASAL PARTİYE, NE BASIN VE YAYIN KURULUŞLARINA, ne de kendilerini destekleyecek ulusal sermaye gücüne SAHİPler. Ülkenin elden gidişini sessiz…
-
Devrim ve Karşıdevrim
KANAAT ÖNDERLERİ!.. Süleyman Çelik ([email protected]) “Kendi aklını kullanamayan” kişilere kılavuzluk edenlere “kanaat önderi” denir. Kanaat önderinin Arapçası “mürşit”tir, kendi aklını kullanamayıp peşinden gidenlere de “mürit” denir… Kanaat önderliği, Avrupa’da Aydınlanma ile aşılmış bir Ortaçağ kurumudur. Aydınlanma “aklın özgürleşmesi” demektir. Jean-Jacques Rousseau aydınlanmayı “çocukluktan çıkış” olarak nitelendirir. Akılları gelişerek ergin (reşit) olana kadar çocuklar, kendileri hakkında karar veremez, bir veliye gereksinim duyarlar. Ancak insanların bulundukları ortam, akıllarının…
-
KADIN HAKLARININ TEMELİ LAİKLİKTİR
Prof. Dr. Süleyman Çelik ([email protected]) “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” olan 25 Kasım’da Kadınlar kitlesel gösteriler yaparak, son yıllarda gittikçe artan şiddeti ve bununla ilişkili, “İstanbul Sözleşmesi”nin iptal edilmesini protesto ettiler… Öncelikle belirtelim ki kadına yönelik şiddet, “Kadın Hakları”ndan ayrı düşünülemez; çünkü kadının hakkının olmaması, zaten bir şiddettir… Kadın hakları da “İnsan Hakları”ından ayrı…
-
BEN CUMHURİYET ÇOCUĞUYUM…
Süleyman Çelik ([email protected]) Ben Doğu Anadolu’nun bir dağ köyünde doğdum… “Devlet-i Âliye” yani “Yüce Devlet” denilen Osmanlı döneminde benim köyümün yolu/izi yoktu… Devlet köyüme iki kişi aracılığı ile gelirdi: Her yıl harman zamanı mültezim olarak gelir, “öşür vergisi” adı altında harmanın yarısını alır gider; ya da savaş zamanı zaptiye olarak gelir, eli silah tutan erkekleri toplar, askere götürürdü… “Kimsesizlerin kimsesi” olan Cumhuriyet, daha 1930’ların başında…
-
BATI’NIN ÜÇ GÜLÜ
Süleyman Çelik ([email protected]) Osman Kavala için adalet isteyen “insan hakları” savunucusu Batılı ülkeler, Ergenekon, Balyoz, Casusluk vd. “kumpas davaları” sanıkları için de adalet istediler mi? Bunlar için Osman Kavala adalet istedi mi? Aynı şekilde Batılı ülkeler, “Yargı’yı iktidarın emrine sokan” Anayasa değişikliğine karşı çıktılar mı? Bu değişiklikle ilgili 2010’da yapılan halk oylamasında, Osman Kavala “hayır” mı dedi? Ne yazık…
-
BAŞKOMUTAN CEPHEYE
Süleyman Çelik ([email protected]) Kütahya- Eskişehir muharebelerinde işlerin kötüye gitmesi üzerine TBMM, hem Meclis hem de Devlet Başkanı olan Atatürk’e, “başkomutan olarak cepheye gidip komutayı doğrudan eline alması ve kötü gidişi durdurması görevini” verdi. Görevi kabul eden Atatürk, dünya askerlik tarihine geçen çok cesur ve yerinde kararlarla 2 ay içinde kötü gidişi tersine çevirdi ve muharebeleri Sakarya’da zaferle sonuçlandırdı. *** 2 Eylül 1922’de Uşak’ta yakalanıp esir edilen…
-
SÖYLEYENE DEĞİL, SÖYLETENE BAKIN!…
Süleyman Çelik ([email protected]) TBMM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İştişare Kurulu Başkan Vekili İsmail Kahraman, yeni anayasa çağrısında bulunarak, “dindar anayasa yapalım. İlk dört madde değişebilir” demiş!.. Bu adam demek istiyor ki “laik demokratik Cumhuriyet yıkılsın, ŞERİAT devleti kurulsun!..” İlk kez söylenen bir söz de değil, daha önce birçok kişi tarafından dile getirildi… Tıpkı Ayasofya’da Atatürk’e hakaret eden şerefsizler gibi,…
-
HALİFE SULTANLAR VE AKP
Sunucu tarafından, “medyanın son usta öğreticilerinden Ufuk Güldemir’in 2006 yılında yapmış olduğu ‘her daim güncel kalan, kalabilmiş bir analizi’ olarak takdim edilen” bu video, bir süredir sosyal medyada dolaşıyor. Bu video değişik arkadaşlar ve dostlar tarafından, birçok kez bana da iletildi. İlginç olan, tümü Cumhuriyetçi/ Atatürkçü olan arkadaşların, bunu AKP karşıtı bir ileti olarak değerlendirmiş olmalarıdır. Oysa video izlendiğinde…
-
MUCİZE
Savaşta savunma yapmak kolaydır. Kale, tepe ya da en azından bir siperi korunak yaparak üzerine gelen düşmana ateş eder, yaklaştırmamaya çalışırsın… Saldırı (taarruz) ise zordur. Bir korunağın arkasındaki düşmanı yenebilmek için gerek asker gerekse silah bakımından düşmandan güçlü olmak gerekir… Ordumuz Sakarya Meydan Muharebesi’nde büyük kayıplar vermiş ve daha da acısı, başta sözde İslam’ın Halifesi…
KONU HAKKINDA YAZILAR
-
Helalleşme
-
DEVLET ADAMI
-
ATATÜRK’ÜN HEYKELLERİ Mİ FİKİRLERİ Mİ?..
-
EGEMENLİĞİN VE İTİBARIN ÖLÇÜTÜ: MÜTEKABİLİYET!..
-
SOYTARI ve DALKAVUK
-
UĞUR MUMCU ENVER ALTAYLI’YI YILLAR ÖNCE DEŞİFRE ETMİŞTİ…
-
ENESLER’E AĞIT
-
BOYUT YAYINCILIK VE KEMALİST TÜRKİYE
-
NECİP HABLEMİTOĞLU’NUN ÖNGÖRÜLERİ
-
Devrim ve Karşıdevrim
-
KADIN HAKLARININ TEMELİ LAİKLİKTİR
-
BEN CUMHURİYET ÇOCUĞUYUM…
-
BATI’NIN ÜÇ GÜLÜ
-
BAŞKOMUTAN CEPHEYE
-
SÖYLEYENE DEĞİL, SÖYLETENE BAKIN!…
-
HALİFE SULTANLAR VE AKP
-
MUCİZE