Prof. Dr. Ata Atun

  • KKTC’YE HAVA SAHASI DARBESİ

    KKTC’YE HAVA SAHASI DARBESİ

    Rumların “Avrupalı Dostları” başımıza bir çorap daha örmenin tezgahını kurduktan sonra hazırlığını da bitirmek üzereler. İşin başı 1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması ile başlıyor. Geçen yıllar içinde Yunanistan tarafından düzenli ve sistematik olarak hep Yunanistan lehine değiştirilen Lozan Antlaşmasının bazı maddeleri, günümüzde halen yaşamakta olduğumuz sorunların kökenini oluşturuyor.

  • AVRUPALI ORTAKLARIMIZ

    AVRUPALI ORTAKLARIMIZ

    Artık hem Türkiye, hem de Hristofyas’ın çok şikâyetçi olduğu “Eski Yoldaşları”, Rumların müzakereler sürecinde “Avrupalı Ortakları”nın arkasına saklanmak istediklerini, AB’yi müzakerelerin içine çekmeyi planladıklarını ve Türkiye-AB müzakerelerinde de Rumların, birincil olarak AB’nin çıkarlarını kollamak yerine müzakereleri taviz koparmak amaçlı kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istediklerini iyice anlamış durumda.

  • KKTC’DE ERKEN SEÇİM NE VAKİT

    KKTC’DE ERKEN SEÇİM NE VAKİT

    çıklanacak olan “Erken Seçim” tarihinin bu “önemli dönüm” noktaları ile ilgili olacağı kesin. Geçmiş politik deneyimlerimi, Kıbrıs Türklerine özgü “Siyasi Tarihi”ni ve iç politik gelişmeleri dikkate aldığımda “Erken Seçim”in İlkbahar başı, Yaz başı ve Sonbahar sonu gibi üç ayrı dönemin birinde olabileceği ortaya çıkmaktadır.

  • 2008’İN EN ÖNEMLİ OLAYI

    2008’İN EN ÖNEMLİ OLAYI

    Talat ve Hristofyas görüşmeleri bunlardan bir tanesi. Ama bu tam kırk yıldır devam eden bir olaydı ve sonucu da belliydi. Hristofyas işin başında “Barış meleği” rolü oynadı sanki Cumhurbaşkanı M. A. Talat “Barış istemeyen adam”mış gibi, biraz da şov yaptı, sonra işin gerçek yüzü ortaya çıkıverdi. Önemli olay be değildi.

  • FİLİSTİN, KKTC VE GARANTİLER

    FİLİSTİN, KKTC VE GARANTİLER

    Türkiye’nin ada üzerine garantör hakları olduğu müddetçe ve Türk askerinin de adada bulunduğu sürece, adanın tümüne sahip olamayacaklarını ve Kıbrıslı Türkleri aynen Girit’te bundan 100 sene önce yaptıkları gibi adadan atamayacaklarını çok iyi biliyorlar.

  • ELAZIĞ’IN GURURU-ŞEHİT İLHANLAR ANITI

    ELAZIĞ’IN GURURU-ŞEHİT İLHANLAR ANITI

    1963 Kumsal katliamında kahpece şehit edilen Elazığ’lı Binbaşı İlhan’ın (Emekli Tuğ General Doktor Nihat İlhan) eşi Mürüvet İlhan ve oğulları Murat İlhan, Kutsi İlhan ve Hakan İlhan anısına şehrin ana caddesi olan “Şehit İlhanlar” caddesine Elazığ’lılar çok anlamlı ve gurur duydukları bir anıt diktiler.

  • KİM KKTC’Yİ İDAM EDEBİLİR Kİ

    KİM KKTC’Yİ İDAM EDEBİLİR Kİ

    Avrupa Toplulukları Adalet Divanı, ATAD Savcısı Juliane Kokott’un Orams davası ile ilgili olarak tavsiye niteliğinde açıklanan raporu “KKTC’nin idam kararı” olarak yorumlamak biraz abartılı bir benzetme. Böylesi bir raporun KKTC’nin idam kararı olabilmesi olanaksız. Bir insanın bir kere idam olabileceği gibi, bir ülke de ancak bir kez idam edilebilir. KKTC’miz, bu kimseye zararı olmayan küçücük…

  • MÜZAKERELERDE BİTMEYEN SORUNLAR

    MÜZAKERELERDE BİTMEYEN SORUNLAR

    1968 yılında başlayıp, arada kısa süreli aralıklar ve aksamalarda olsa, kırk yıldır sürmekte olan müzakerelerin, Cumhurbaşkanı M. A. Talat’ın tüm iyi niyetine rağmen Rumların “Egemenlik Saplantıları” nedeni ile iki veya üç ayda bitmesi zaten beklenemezdi. Bu tempoda ve içerikte giden müzakerelerin, bir kırk yıl daha süreceğini söylemek hiçte yanlış olmaz. Bir taraftan Downer’e bakıyorum, diğer…

  • NEREDE O TEK HALK

    NEREDE O TEK HALK

    NEREDE O TEK HALK Başta Rum Yönetimi Başkanı Hristofyas olmak üzere tüm Rum siyasi parti liderleri, Hristofyas’ın baryaları ve Yunanistan’daki politikacılar, bir müddettir hep Kıbrıs’ta tek halk olduğundan bahsetmekteler. Bu “Tek Halk” işi nerden çıktı bir türlü bulamıyorum. Ne 1959 Londra ve Zürih Anlaşmalarında, ne de 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası içinde “Tek Halk” diye bir…

  • PAPADOPULOS’UN ÜZÜNTÜSÜNE KATILMIYORUM

    PAPADOPULOS’UN ÜZÜNTÜSÜNE KATILMIYORUM

    Türklerin örf ve adetlerinin içinde ölen birinin arkasından onu küçük düşürücü ve aşağılayıcı bir şekilde konuşmak yoktur. Ne olursa olsun ölen birinin arkasından sadece iyi konuşulur. Atasözlerimizin arasında da “İstisnalar kaideleri bozmaz” (Ayrıklar kuralları bozmaz) şeklinde bir deyim bulunmaktadır. Bence Papadopulos bir istisna, bir ayrıktı. Çok kısa boylu ve çirkin olduğu için yaşamı boyunca düşüncelerine…

  • RUMLARIN RESMİ DİLİ RUMCA MIYDI

    RUMLARIN RESMİ DİLİ RUMCA MIYDI

    RUMLARIN RESMİ DİLİ RUMCA MIYDI   Kıbrıs (Rum) Cumhuriyeti AB’ye girerken resmi dilini İngilizce olarak beyan etmişti. Bunu yapmaktaki amaçları da 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasına göre resmi dillerden bir tanesi olan Türkçenin AB’nin resmi dillerinden birisi olmasını önlemekti. Nitekim başardılar da. Biz ise bu konuda hiçbir itirazda bulunmadık. Yol geçen hanına dönen AİHM’ye bile başvurmadık.…

  • ÜLKEM İÇİN NE YAPTIM

    ÜLKEM İÇİN NE YAPTIM

    Çocukluğumda gazete ve mecmuaları takip edebilecek kadar iyi olan İngilizcem ile komşumuz olan İngiliz askerlerinden bulabildiğim gazete ve mecmuaları okur, dünyadan haberler almaya, ne olup bittiğini öğrenmeye çalışırdım. O dönemde Richard Nixon ve John F. Kennedy ABD Başkanlık seçimleri için yarışıyorlardı ve seçimi de 118.550 oy farkla Kennedy kazanmıştı. 69 milyon seçmen içinde minnacık bir…

  • YUNAN ENTRİKASI GENE BAŞLADI

    YUNAN ENTRİKASI GENE BAŞLADI

    Zaten Yunanistan’ın Kıbrıs üzerinde çevirdiği dolaplar hiç bitmemişti ki, başlasın. Bu sefer de Yunanistan hükümeti “Kıbrıs Müzakereleri”nde Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın yanına, müzakerelerde yardımcı olmak ve gerekli her tür desteği vermek için Yunanlı anayasa uzmanları, hukukçular, uluslar arası ilişkiler profesörleri ve Kamu Hukuku uzmanlarından oluşan bir grubu Güney Kıbrıs’a göndermeye hazırlanıyor. Yunanistan’ın bu kararı…

  • TÜRKİYE’NİN BÖLGESEL GÜCÜ VE KIBRIS

    TÜRKİYE’NİN BÖLGESEL GÜCÜ VE KIBRIS

    Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm bulmayı amaçlayan müzakerelerin gidişatı çok ilginç. Liderler bu gün tekrar toplanacaklar. Sonra Hristofyas 18’inde Rusya’ya gidecek ve 21’inde dönecek. Giderken koltuğunun altında aldığı bir de dosyası olacak Hristofyas’ın. Bu dosyaya çok önem veriyor. Bu dosyanın içinde 16 Ağustos 1960 yılında beridir Lefkoşa’da görev yapan Rus Büyükelçilerin Kıbrıs Cumhurbaşkanlarına sundukları “İtimat Mektupları”nın…

  • AİHM’NİN RUM VE YUNANLI YARGIÇLARI

    AİHM’NİN RUM VE YUNANLI YARGIÇLARI

    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) ve Avrupa Birliği Adalet Divanında (ABAD) görev yapan bir çok Rum ve Yunanlı yargıç var. Bunlardan bir tanesi ve de en tanınmışı da ABAD yargıcı olan Yorgos Arestis. Yorgos Arestis, uzun araştırmalarım sonucu bulduğum ve benim 28 Haziran 2007 tarihli “ARESTİ’NİN KOCASI ABAD YARGICI” başlıklı yazımda ilk defa kamu oyuna…

  • PAPA VE ÇOCUKLARIMIZ

    PAPA VE ÇOCUKLARIMIZ

    Bu gün 10 Kasım. Ata’mızın 70.ci ölüm yıldönümü. Belki de okuyucularıma ve çocuklarımıza Ata’mızı anlatsam daha iyi olurdu diye aklımdan geçirdim ama Papa’nın “Şeref Konuğu” olan çocuklarımızı, bu anlamlı günde “Ata”mıza anlatmanın çok daha doğru olacağını düşündüm. 22 tane pırıl pırıl çocuğumuz ve iki tane hocamız geçen hafta Papa’nın, dünya Hıristiyanlarının başkanının huzurunda, daha doğrusu…

  • GELECEĞİMİZ VE BATI TRAKYA GERÇEĞİ

    GELECEĞİMİZ VE BATI TRAKYA GERÇEĞİ

    KKTC’de 24 Nisan 2004 Annan Planı Referandumunun çok öncesinde, 2002 yıllarında başlatılan, İngilizce akademik tanımı ile “How to Built a Public Perception”, Türkçe yaklaşık çevirisi ile de “Kamuoyu algılaması Nasıl Yaratılır” diyebileceğimiz teori, büyük paralar harcanarak uygulamaya konmuştu. Maksat Kıbrıslı Türklere Annan Planı’na “Evet” oylarını kullandırmaktı Önce bazı köşe yazarları ile sivil toplum örgütü başkanları…

  • MÜZAKERELERİN GELECEĞİ

    MÜZAKERELERİN GELECEĞİ

    Gerek Rum, gerekse de Türk tarafında yapılan anketlerde anlaşma çıkmıyor. Belli ki iki tarafın insanı da ayrı ayrı ama komşu olarak yaşamak istiyor.   Rum tarafındaki “Noverna Consulting & Research” Şirketi’nin 22-30 Ekim tarihlerinde, 500 kişinin katılımıyla gerçekleştirdiği ankette, “Müzakerelerin çözüme yol açacağına inanıyor musunuz” sorusuna yüzde 67 hayır, yüzde 26 evet” yanıtı çıktı. Yani…