Ömer Sağlam
Eski Diyanet görevlisi Ömer Sağlam’ın yazılarını Turkish Forum’da takip edebilirsiniz.
-
Ülkücü’nün Ülkücü’ye yaptığını düşmanları bile yapamamıştır Burak!
“Bizim Referansımız Ne Muhammed’dir Ne de Marx” şeklinde atmış olduğu oldukça kışkırtıcı başlık, dikkatimi çektiği için yazısını okuma gereği duydum. Ne yalan söyleyeyim, başlığı görünce hemen herkes gibi ben de “Bu ne zırvadır, ne diyor bu adam lan” diye düşündüm. Meğer böyle düşünen herkes gibi ben de yanılmıştım. Yazının başlığı ona değil, geçmişte kısa bir…
-
Damat Bardakçı Murat Paşa ve Abdülhamit’in Mirası!
Bu yazı dizisini üç bölümde bitirmeyi planlamıştık. Ancak ne var ki; gerek okuyucunun ilgisi, gerekse konunun biraz daha vuzuha kavuşması gerektiğini düşünerek bir bölüm daha eklemeyi uygun bulduk. Zira kanaatimize göre; hadise oldukça ciddi görünüyor ve Osmanlı Hanedanı’nın açmış olduğu miras davası, hanedan üyesi olmayanların, hatta Türkiye’yi terk etmiş azınlıkların bile Türkiye Cumhuriyeti devletinden hak…
-
İbrahim Melih Gökçek’in Çılgın Projesi: Boğazankara
Melih Gökçek, alayı vala ile projelerini tanıtarak seçim çalışmalarına start verdi. Melih Gökçek’in projelerinden birisi Ankara’ya 333 metre yüksekliğinde Avrupa’nın en yüksek binasını yapmak, diğeri de Ankara’ya boğaz getirmek! Avrupa’nın en yüksek binası neyse de, şu Ankara Boğazı’nı pek tuttum ben. Yani Boğazankara’yı. Anladığım kadarıyla Melih Gökçek, başbakan ile hala bir yarış içinde! Başbakan “Asrın…
-
Ermeni soykırımı iddiaları konusunda Sezer’e yazdığım mektup ve cevabı
2001 yılının başları idi. Fransız Ulusal Meclisinde, sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili bir yasa görüşülmeye başlanmış, bu sebeple Türkiye’de, Fransız ürünlerine karşı boykot uygulanmasına varıncaya kadar bir infial yaşanmaya başlamıştı. Üstelik Türkiye’de tam bir kriz havası hüküm sürüyordu. İşte bu günlerde bir vatandaş olarak ülkem ve milletim hakkında hissettiklerimi, devletimin ve milletimin başındaki adamla, yani…
-
Başbakana secde eden Diyanet!
Birkaç gün önce gazetelerde, “Diyanet’in lades oynamanın haram olduğuna ilişkin görüş belirttiği” şeklinde ilginç bir haber vardı. Hürriyet kaynaklı haber metninde yer alan Diyanet’in görüşü tam olarak şöyle: “Taraflardan bir kimsenin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı bütün şans oyunları kumar kapsamında değerlendirilip haram kılınmıştır. Zira bir taraf karşılıksız olarak kaybederken, diğer taraf da hak etmeden…
-
Atatürk bir güneştir ve güneş balçıkla sıvanmaz
Önceki gün, İstanbul Esenyurt’ta MHP Seçim Bürosu’na yapılan menfur saldırıyı kınayarak ve saldırı esnasında şehit düşen Cengiz Akyıldız’a Allah’tan rahmet dileyerek yazıma başlamak istiyorum. Benim de kanaatim Sayın Bahçeli’ninki gibidir; MHP ve Ülkücüler bu provokasyona gelmemelidir. Zira MHP yükseliştedir ve bu yükseliş hem iktidarı, hem de Kürtçüleri endişeye sevk etmektedir. İşte bu endişe, MHP’nin yükselişini…
-
Bozoklu Celal’den Yozgatlı Bekir’e değişen ne?
Çiçeği burnunda Yozgatlı Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın, 17 Aralık 2013 tarihinde patlak veren “Yolsuzluk Operasyonu” nu takip eden günlerde bizzat İstanbul’a giderek İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ile görüşmek, arkasından müsteşarı Kenan İpek’e İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş’ı aratarak tehdit ettirmek ve ismi geçenlerle birlikte birçok savcı ve yargıcın yerlerini değiştirtmek suretiyle yargıya direk müdahale…
-
Diyanet’te Kur’an Cüz’ü çantaları üzerinden yapılan yolsuzluk!
Geçenlerde Van Erciş Müftülüğü’nde çalışmakta olan ve çok sevdiğim ve beni de çok sevdiğine inandığım bir arkadaşım aradı. -“Hocam” dedi, “M.S. isimli bir kişi, bizim müftülüğün resmi e-posta adresine bir e-posta göndermiş. e-postasında sizden de söz ediyor”. -“Hayırdır Saitçiğim” dedim, “M.S. ne diyor benim hakkımda?”. Sevgili Sait, şok olmuş vaziyette ve üzüntülü bir ses tonuyla…
-
Hükümetten itiraf: Ergenekon ve Balyoz davaları siyasi davalardır!
Tayyip Bey, 17 Aralık’ta patlak veren “Yolsuzluk operasyonu”nu başlatanları “çetecilik” yapmakla suçluyor ve bu operasyonlara destek verenleri “Vatan Hanliği” ile itham ederek operasyonların ekonomiyi 120 milyar dolar zarara soktuğunu söylüyor(1). Asıl hedefin oğlu Bilal Erdoğan üzerinden kendisi olduğunu iddia ederek soruşturmalara engel olmak için elinden geleni yapıyor. Bunun için “Adli Kolluk Yönetmeliği”ni bile değiştirdi başbakan.…
-
Hayrettin Karaman: Muhsin Yazıcıoğlu’nun Öldürülmesi Caizdir!
Diyanet’te Genel Müdür seviyesinde bir bürokrat olan dostum, bugün (pazar günü) kendi facebook sayfasında şöyle bir paylaşımda bulunmuş: “Dostlukta ve düşmanlıkta, kin ve nefrette ölçümüz, heva ve hevesimizin ya da şer güçlerin bize pompaladığı muharrik duygular olmamalı. Müminler olarak Abdullah b. Sebe’nin çağdaş türevlerini sevince boğmayalım. Safımızla, akıllımızda, alimimizde, cahilimizle onlara teslim olmayalım. Bir dakika…
-
Türk Devleti’nin huzurunda PKK’lılar için düet yaptılar!
Geçenlerde internette sörf yaparken rastladım Rus Kızılordu Korosu’nun Türkçe müzik parçalarıyla yapmış olduğu şova. Doğrusu ya; bayıldım. “Ceddin Deden” marşın tutun, “Çanakkale” Türküsüne ve ünlü “Yaylalar” isimli Erzurum-Aşkale türküsüne varıncaya kadar harika söylüyorlardı. Hele hele “Çanakkale” isimli Türkü’yü seslendiren askerin sesine bayıldım arkadaş. Bizim darbe ve ihtilal günlerinin vazgeçilmez Türkücüsü Hasan Mutlucan’ı aratmıyordu desem yeridir.…
-
Haliçte Yaşayan Simonlar’ın foyası çıktı, Hanefi Avcı’ya özgürlük!
Eskişehir Emniyet Müdürü olduğu dönemde, muhtemelen elde edeceği gelirle rahat bir emeklilik hayatı yaşamayı düşleyerek “Haliç’te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat” adıyla bir kitap yazan Hanefi Avcı’nın başına gelmeyen kalmadı galiba. En sonunda “Devrimci Karargah Örgütü” denilen ve bugüne kadar adı-sanı duyulmamış bir terör örgütüne yardım etmek suçlamasıyla 15 yıl 4 ay 5 gün…
-
Özelleştirmelerin yarattığı hırsızlar ülkesi: Türkiye
Mal ve hizmet üreten özel sektörün temel maksadı kâr elde etmektir. Daha doğrusu kârını maksimuma çıkarmak. Belki diğer ülkelerde bizimki gibi değildir ama bizim ülkemizde özel sektörün müşteri memnuniyeti ve sunulan mal veya hizmetin kalitesi noktasında problemleri vardır. İşte böyle bir ortamda devlet kurumu, elinde bulunan mal ve hizmet üreten kurumları “Özelleştirme” adı altında özel…
-
Geçici Köy Korucuları silahlı isyana mı hazırlanıyor?
İki gün önce medyaya düşen bir haber, beni oldukça düşündürdü. Düşündürmek ne kelime, korkuya bile kapıldım bir ara! Habere göre; Geçici Köy Korucuları arasında yapılan bir araştırmaya göre, korucular “Devlet bizi tasfiye ederse silahlarımızı bırakmayız” diyorlarmış! Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü’nün (DİSA), yapmış olduğu ve “Geçmişten Günümüze Türkiye’de Paramiliter Bir Yapılanma: Köy Koruculuğu Sistemi”…
-
“Atatürk’le birlikte slogan attık” desem bana güler misiniz?
Meşhur fıkradır; öbür dünyada olup bitenleri merak eden Nasrettin Hoca, komşularının bütün karşı çıkmalarına karşın bir gün mezarlıkta bulunan boş bir mezara girmiş, ne olup biteceğini beklemeye başlamış. Gece yarısına doğru yandaki yoldan bir şangırtı, bir gürültüdür kopmuş. Hoca ne olup bittiğini anlamak için başını mezardan çıkarıp bakmış. Hocanın başını çıkarmasıyla da kıyamet kopmuş! Meğer…
-
Siz olmasaydınız eğer babaların boynuzu göğe değmişti meğer!
Helsinki Selamsız Bandosu Selamsız Bandosu, 1987 yılında çekilmiş bir Nesli Çölgeçen filmidir. Selamsız, şehre çok uzak bir kasabadır. Günlük gazeteler bile iki günde gelmektedir kasabaya. Birgün belediye başkanı(Şener Şen) cumhurbaşkanının kasabadan geçeceğini öğrenir ve cumhurbaşkanını karşılamak üzere bir bando kurmaya karar verir. Bandoya şeflik edecek adamı işe almak için gazeteye ilan verir. Tek başvuruyu alkolik…
-
“Türkeş Bey” söylemi yanlıştır!
Öteden beri rahatsız olduğum ve son derece hatalı bulduğum bir söylem vardır. “Nedir o rahatsız olduğunuz ve hatalı bulduğunuz söylem” derseniz; cevabım hazırdır “Türkeş Bey” söylemi! Evet, açık söylemek gerekirse ben bu “Türkeş Bey” söyleminden hem Merhum Alparslan Türkeş adına, hem de Türk Milleti’nin ses bayrağı olan “Güzel Türkçe’miz” adına çok rahatsız oluyorum arkadaş. Aslına…
-
Hz. Peygamber’in başında göz yaşı döken başkumandan -V
Onca karalamalar ve saldırılar içinde şahsiyetini, karakterini ve dünya görüşünü anlamakta güçlük çektiğimiz Şehid Enver Paşa’nın hayatında bilinmeyen birçok karanlık nokta bulunmaktadır ki; bu noktalar özellikle ve ısrarla görmezden gelinmeye çalışılmaktadır. Enver Paşa deyince akla hemen İttihat ve Terakki, II. Abdulhamid, Birinci Dünya Savaşı ve özellikle Sarıkamış Faciası gelmektedir. Oysa böyle bir değerlendirme topal, böyle…
KONU HAKKINDA YAZILAR
-
Ülkücü’nün Ülkücü’ye yaptığını düşmanları bile yapamamıştır Burak!
-
Damat Bardakçı Murat Paşa ve Abdülhamit’in Mirası!
-
İbrahim Melih Gökçek’in Çılgın Projesi: Boğazankara
-
Ermeni soykırımı iddiaları konusunda Sezer’e yazdığım mektup ve cevabı
-
Başbakana secde eden Diyanet!
-
Atatürk bir güneştir ve güneş balçıkla sıvanmaz
-
Bozoklu Celal’den Yozgatlı Bekir’e değişen ne?
-
Diyanet’te Kur’an Cüz’ü çantaları üzerinden yapılan yolsuzluk!
-
Hükümetten itiraf: Ergenekon ve Balyoz davaları siyasi davalardır!
-
Hayrettin Karaman: Muhsin Yazıcıoğlu’nun Öldürülmesi Caizdir!
-
Türk Devleti’nin huzurunda PKK’lılar için düet yaptılar!
-
Haliçte Yaşayan Simonlar’ın foyası çıktı, Hanefi Avcı’ya özgürlük!
-
Özelleştirmelerin yarattığı hırsızlar ülkesi: Türkiye
-
Geçici Köy Korucuları silahlı isyana mı hazırlanıyor?
-
“Atatürk’le birlikte slogan attık” desem bana güler misiniz?
-
Siz olmasaydınız eğer babaların boynuzu göğe değmişti meğer!
-
“Türkeş Bey” söylemi yanlıştır!
-
Hz. Peygamber’in başında göz yaşı döken başkumandan -V