Etiket: THK

  • Tayyare Cemiyeti

    Tayyare Cemiyeti

    Mustafa Kemal Atatürk ve Cevat Abbas Gürer, Türk Kuşu Açılışında 3 Mayıs 1935 Havacılık ve Spor Dergisi, Sayı 142-43 - turkkusu tayyare cemiyeti hava kurumu thk

    Mustafa Kemal Atatürk ve Cevat Abbas Gürer, Türk Kuşu Açılışında 3 Mayıs 1935 Havacılık ve Spor Dergisi, Sayı 142-43

    Tayyare Cemiyeti’nin 16 Şubat 1925 tarihinde kurulmasının 99.yıldönümüde bazı anımsatmalar:

    ·      Kara ve Deniz Kuvvetleri’nin yanında Hava Kuvvetleri’ne çok fazla önem veriliyordu.

    ·      İstiklal Savaşı biter bitmez Gaziemir Hava Meydanı kurulmuş, Yunanlılardan ele geçirilen ve elde kalan uçaklarla derhal eğitim uçuşlarına başlanmıştı

    ·      Gazi Mustafa Kemal (Atatürk)’in yol göstermesi THK(Tayyare Cemiyeti-Türk Hava Kurumu) 16 Şubat 1925 tarihinde kurulur.

    ·      Kurucu başkan Cevad Abbas (Gürer) kuruluş amacını “ ….. Muhterem arkadaşlar; Millet Reisi Cumhur Gazi Mustafa Kemâl Paşa Hazretleri nutki iftitahilerinde (TBMM açılış konuşmasında) müdafaai memleketten (vatan savunmasından) bahis buyururlarken askeri alanda mühim ve müessir bir âmil mahiyetinde bulunan kuvai havaiyeye (hava kuvvetlerine) bilhassa nazarî dikkati çekmiştir…… İşte bu bariz hakikattir ki muazzez vatanımızın yeni bir silahla bir an evvel donatılması emrinde büyük milletin yiğitliğine dayanacak ve devletin geçerli kanunları dâhilinde bütün memleketi içine alacak, kara ve deniz hava kuvvetlerine yardım cemiyetinin kurulmasına teşebbüs edilmiştir.” sözleri açıklar.

    ·      15 Mart 1925’te Cevat Abbas başkanlığında yapılan ilk idare heyeti toplantısında Fen Şubesi’ne Pilot Şakir Hazım Bey getirilmiş, Vecihi Bey ise Baş Tayyareci (pilot) yapılmıştır. Büyük bir azim ve istekle çalışmaya başlayan cemiyetin faaliyet sahası bütün Türkiye’yi kapsamaktaydı.

    ·      Temel amacı; ordunun hava kuvvetleri için satın alınan uçakların finansal ihtiyacının halkın katılımı ile karşılanması olan cemiyet, parasal kaynak yaratmak için çeşitli yöntemler kullanmıştır. Cemiyetin gelir kaynakları arasında en yaygın olarak bilineni “Tayyare Piyangosu”, üye aidatları ve toplumsal alanlarda bağış toplama faaliyetleridir. Bunların yanı sıra; çeşitli faaliyetlerden elde edilen gelirler, yasalarla düzenlenerek çeşitli işletmelerin gelirlerinden pay ve resmi evraklardan “harç” gelirleri de cemiyetin amacı için para toplanmasında kullanılmıştır.

    ·      Cevat Abbas Bey ve ekibi tarafından yapılan yoğun çalışmalar neticesinde, Türk Tayyare Cemiyeti 1925 yılı Haziran ayı sonlarına doğru il ve ilçelerde toplam 320 şubeye ulaşmıştır. Toplam bağış miktarı ise 2 milyon 600 bin lira civarında olmuştur. Bu durumda Cevat Abbas Bey, hedeflerini büyütmüştür. Hava Kuvvetleri’ni oluşturabilmek için Tayyare Mektebi (uçuş okulu), Makinist Mektebi (uçak teknisyeni okulu) ve uçak fabrikaları kurma yönünde adımlar atılmasını planlamıştır. Bu nedenle, Başbakan İsmet İnönü ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa’nın izni ile Avrupa havacılık sanayisini incelemek üzere 5 Temmuz 1925-5 Eylül 1925 tarihleri arasında iki aylık bir gezi düzenler

    ·      Almanya Fransa ve İtalya havacılık sanayilerini inceleme gezisi, çok başarılı geçmişti. Tayyare mektebi kurmak için eğitim uçakları alınmış ve Yeşilköy’de bir makinist mektebi kurmak için de sözleşmeler imzalanmıştır.  

    ·      Cumhurbaşkanlığı Arşivi’ndeki belgelere göre Atatürk, 8 Eylül 1925 tarihinde 8863 lira 20 kuruş, 6 Aralık 1925 tarihinde 8862 lira 65 kuruş bağışta bulunmuştur. Bu bağışlardan biri ile Cevat Abbas Bey tarafından uçuşa elverişli olarak tespit edilen Ahi Mesut Çiftliği (bugünkü THK Etimesgut tesisleri), Türk Tayyare Cemiyeti adına 8 bin 500 liraya satın alınmıştır.

    Türk Hava Kurumu’ nun şimdiki halinin Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu’nun durumundan çok da farklı olmadığı kamoyu bilgisindedir.

                 (Bu yazı derlemedir.)

  • AKP’nin rantçı düzeni enkaz altında kalacak

    AKP’nin rantçı düzeni enkaz altında kalacak

    CHP’Lİ BÜLBÜL: AKP’NİN RANTÇI DÜZENİ ENKAZ ALTINDA KALACAK

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, AKP iktidarının afetlerde vatandaşın yardımına koşacak olan Kızılay ve Türk Hava Kurumu’nın içini boşalttığını belirterek, “İlk seçimde AKP’nin rantçı düzeni enkaz altında kalacak.” dedi.

    CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulunda yaptığı konuşmada Kahramanmaraş merkezli meydana gelen iki büyük depremde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diledi.

    Deprem uzmanlarının Ege Bölgesi için özellikle İzmir, Aydın, Denizli ve Manisa illeri için yaptığı uyarıyı hatırlatan Bülbül, parti olarak yıllardır uyarmalarına rağmen AKP iktidarının afet yönetimini beceremediğini söyledi. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu kentleşme, bina güçlendirme ve afet yönetiminin doğru yapılması gerektiğini vurgulayan Bülbül, ancak AKP’nin afet mücadelede milletin yaralarını sarması gereken Kızılay’ın ve Türk Hava Kurumunu’nun içini boşalttığını ifade etti.

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, AKP iktidarının afetlerde vatandaşın yardımına koşacak olan Kızılay ve Türk Hava Kurumu’nın içini boşalttığını belirterek, “İlk seçimde AKP’nin rantçı düzeni enkaz altında kalacak.” dedi. - SULEYMAN BULBUL

    Kahramanmaraş merkezli depreme müdahalede geç kalındığını aktaran Bülbül, “Depremde üç gün AFAD yoktu, ilk saatte seferberlik ilan edilmedi, askere arama ve kurtarma için emir verilmedi, iş makinelerine el konulmadı, geç kalındı. Binlerce canımız enkaz altında kaldı. Siz bu insanların sevdiklerini, evini, anılarını, hayallerini enkaz altında bıraktınız. İlk seçimde sizin bu rantçı düzeniniz enkaz altında kalacak, hâlâ istifa yok, bu millet size hakkını helal etmiyor, etmeyecek.” dedi.

  • THK’NUN UÇAKLARI VE YANAN ORMANLAR

    THK’NUN UÇAKLARI VE YANAN ORMANLAR

    Geçen yıl ciğerlerimiz yandı.  Yanan ülkenin ciğerleriydi.

    Orman yangınları başlayınca, gördük ki, Tarım bakanlığının bu konuyla ilgili bir önlemi yokmuş. Şuradan buradan kiralanan helikopter ve uçaklarla yangınlara müdahale etmeye çalıştık.

    El, elin eşeğini türkü çağırarak ararmış misali, bu uçak ve helikopterler çok yüksekten su boşalttılar iddiasıyla: 118.418 hektar ormanımızın kül oluşunu üzülerek seyrettik.

    B. Pakdemir’liye “neden THK’nun uçaklarını kullanmıyorsunuz?” sorusu sorulunca: “1960’lardan kalma, üçünün motoru yok, kuşlar yuva yapmış, demode, uçmaları sakıncalı” yanıtını almıştık.

    Ve bu utanç verici yanıtlar karşılığında da: 118.418 hektar ormanımız cayır cayır yanmıştı.

    Bugün öğrendik ki, THK’nun bu “UÇAMAZ” denilen uçaklarından dördünün bakımı yapılmış ve Temmuz başında da yangın bölgelerine konuşlandırılacaklarmış. 2’sinin de bakımı yapılıyormuş.

    Madem gerçek bu idi de, neden, Sn. Erdoğan’a da yanlış bilgi verilerek: “THK’nda uçacak uçak filan yok” dedirtildi de ormanlarımızın yanmasına seyirci kalındı?

    Amaç neydi?

    Ne hesaplanmıştı?

    Ülkenin zenginliğine kasıt neydi?

    Madem THK’nun uçaklarına hasımdınız, neden zamanında önlem almamıştınız?

    Yanan ormanların hesabını kim verecek?

    Bu ihmalin ya da ihanetin hesabı sorulmayacak mı?

    Bu uçaklar, bakımla 5 yıl daha uçacak halde iseler; uçmasına engel olanların ve ormanlarımızın göz göre göre yanmasına seyirci kalanların, yaptıkları yanlarına kâr mı kalacak?

    Hatta denildi ki, büyük bir bakımla bu uçakların kırk yıl daha uçabileceği de söyleniyor.

    Soru:

    Bu uçaklar, neden uçurulmadı?

    Bu uçaklar, neden düşman muamelesi gördüler?

    Başındaki Türk kelimesinden mi, yoksa bir art niyetin sonucu mu?

    118 bin 418 hektar küçümsenecek bir coğrafya parçası mıdır?

    Bu alanın uzman görüşlerini hatırlarsak; kiralanan uçak ve helikopterlerin pilotları, yangınlara daha alçaktan değil daha yüksekten su dökmüşler ki, düşme riskleri azalsın.

    Oysa bizim THK’nun pilotları yerli ve millî oldukları için canları pahasına daha alçaktan su boşaltıyorlarmış.

    Durum bu olunca; yakılmasına göz yumulan ormanlarımızın nedenini siz düşünün!?

    Vatan sevgisi imandandır” diyen bir Peygambere inandığını söyleyenlerin, böylesine bir ihmale neden olmalarını nasıl izah edeceğiz?

    Yanan ormanlar, bu ülkenin geleceği idi.

    Geleceğimizin yanmasına neden izin verdiniz?

    PARAMIZ  VAR Kİ  ALIYORUZ” diyerek Türk tarımını bitiren birinden vatanseverlik beklemek biraz ahmaklık olur

    Bu uçaklara gereken bakımları yaptırıp, ülke hizmetine sunan tüm ilgili ve yetkililere teşekkürler ediyorum.

    Marmaris yangınında gördük ki, gerekli önlemler alınmamış. Gece uçuşlu yangın uçak ve helikopterlerimiz alınmamış/kiralanmamış. Yine ciğerlerimiz göz göre göre yandı. 125.000 makam aracımızın, 13 tane makam uçağımızın olduğu bir ülkede ne yazık ki 25 tane yangın söndürme uçağımız/helikopterimiz yokmuş.

    Takdiri yüce Türk milletine bırakıyorum!

    Esen kalınız.                                                                    Nazım PEKER

  • THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA?

    THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA?

    THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA?

    Orman Bakanı Pakdemirli,  Temmuz 2019  Muğla yangını için şöyle diyordu; “ Yangında can ve mal kaybımız yok, 300 hektarlık alan etkilendi…” Bakan, “insan bakanı” tabii… Alevler içinde kalan dağ keçilerini, ceylanları, kaplumbağa, yılan, sincapları can kaybı olarak görmemesi doğal! Küle dönen yüzbinlerce meşeyi, kızılçamı, sığlayı doğuran toprak ananın, dili yok ki konuşsun…

    Orman yangınlarına uzun yıllar boyunca Türk Hava Kurumu müdahale ederken, AKP döneminde Orman yangınlarını söndürme alanı da özel sektöre açıldı. THK gibi yangınla mücadelede uzmanlaşmış, elinde yangın söndürme uçakları dahil gerekli teknik donanımı ve personeli bulunan bir devlet kurumu…

    İki yıl önce kayyum atanan Türk Hava Kurumu yönetiminin tüm yangın söndürme uçağı pilotlarını ve teknisyenlerini işten çıkardığı açığa çıktı. THK’nin eski yöneticileri, “Yangın söndürme uçakları çürütülüyor” dedi

    Türkiye’de yangın söndürme faaliyetlerini 35 yıldır THK yürütüyordu. THK ayrıca Avrupa’nın en büyük özel uçak yangın hava söndürme filosuna sahip kurum durumunda ve ayrıca THK, Bakanlık ve Orman Genel Müdürlüğü ile koordineli olarak yaklaşık 26 bin saat yangın söndürme uçuşu gerçekleştirdi.

    Ancak AKP iktidarı 2019 yılında açılan ihaleyi THK’ye vermedi Bir başka özel şirkete verdi. Yapılan anlaşmaya göre şirket, yangın başına ödeme alıyor… Daha doğrusu; yangına müdahale sırasında, uçuş başına saatlik ücret yazıyor, yıllık olarak şirkete yangın çıksa da çıkmasa da bir garanti ödeme vaat ediliyor.

    THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA? - yanginsondurmeucaklarifilosuakdeniz

    Eski Gümrük ve Ticaret Bakanı AKP’li Cenab Aşçı’nın 2019 yılında kayyum olarak atandığı THK yangın söndürme uçakları ise hâlâ hangarlarda bekletiliyor. Orman Genel Müdürlüğü, 1985 yılından 2019 yılına kadar çok sayıda orman yangınına müdahale eden Türk Hava Kurumu’nu üç yıldır yangın söndürme uçağı kiralama ihalelerinde devre dışı bırakıyor.

    Cumhuriyet Devleti ile kavgalı olan AKP iktidarı, Cumhuriyetin kurduğu tüm kurumları satarak, kapatarak, işlevsiz kılarak Türkiye’yi kök bağlarından kopartmaya ve ülkeyi bir islam devleti yapmaya çalışıyor. Yakın geçmişte her nasıl ki,  Türk hekim ve devlet adamı Refik Saydam, tifo, dizanteri, veba, kolera aşılarıyla tetanos, dizanteri serumları üreten  ve tifüse aşısı hazırlayan,  Türkiye’de halkın sağlığının korunması amacıyla kurulan Hıfzıssıhha Enstitüsü AKP iktidarı tarafından kapatılmıştır. AKP aynı uygulamayı bu kez de THK için yapılıyor. Ülkeye çok yararı olan tarihi kurumlar yok ediliyor.

    Ülkenin birçok köşesindeki orman yangınları devam ediyor. Kontrol altına alınamayan orman yangınları yerleşim yerlerini de tehdit ederken Türk Hava Kurumu’nun (THK) yangın söndürme uçakları da yine tüm tepkilere rağmen kullanılmıyor.

    Almanya, İtalya, Yunanistan, Mısır ve Fransa gibi ülkelerin Türkiye’nin kullanmak istemediği ve THK’nin de elinde bulunan Canadair CL-215 tipi yangın söndürme uçaklarını kullandığını vurgulayan THK’nin eski yöneticileri şunları anlattı:

    “Rusya’dan kiralanan uçaklar 10 ton su taşıma kapasiteli. THK’nin uçakları ise 4.9 ton su taşıma kapasiteli. 10 tonluk uçağın manevra kabiliyeti çok kısıtlı. Özellikle dağlık alanlarda güvenli uçmak için yüksek irtifada kalıyorlar ve yangın alanına bıraktıkları su dağılıyor, buharlaşıyor ve etkisini kaybediyor. THK yangın söndürme uçakları ise alçak irtifada uçabilen ve su kütlesini yakın mesafeden yangın alanına bırakabiliyor, manevra kabiliyetleri yüksek. İşte bu uçaklar ormanlarımız yanarken hangarlarda çürütülüyor.

    Bu arada Kayyum yönetimi THK’yi ele geçirmeye çalışıyor. Çünkü, kurumu bin 200 civarında gayrimenkulü var. THK’nın varlıkları iktidarın iştihanı açıyor. THK’nin ülke genelinde 400’e yakın şubesi var ve yaklaşık 350’si muhalif. Bu yüzden de kayyum yönetim şube binalarının giderlerini, elektrik, su ve internet faturalarını ödemiyor. Şubeler ise bir an evvel kongre yapılmasını istiyor. İktidar THK’nin milyonlarca lira değerindeki mülklerine çökmek istiyor.

    Yangın söndürme uçağı pilotu olmak için bin 500 saat uçuş tecrübesi şartı var. Yani uzun yıllar pilotluk yapanlar yangın söndürme uçağı pilotu olabiliyor. Dünyada şu anda bu uçakların satıldığı bir başka ülke yok. Çünkü bu uçaklar çok değerli ve sipariş üzerine bu uçaklar üretiliyor. Şu an Türkiye bu uçaklardan almak istese 2025 yılından önce alamaz.”

    Bakanlık THK’nın 70 milyon liralık teklifini pahalı bulup ihaleyi iptal ediyor ve DİKKAT!!! 104 milyon lira yani 34 milyon Tl daha pahalı olan helikopter şirketine ihaleyi veriyor… Yetmiyor aynı Bakanlık bir başka ihalede de THK’nın tekrar almak istediği yangın söndürme işini ve uçak kiralama ihalesini bir MİMARLIK OFİSİNE veriyor. Özelleştirme ve yandaşlık dört nala!!!

    İşin daha da garibi, ORMAN SÖNDÜRME İHALESİ THK’DAN alınıp 34 milyon TL fazlasına BORDO MİMARLIK OFİSİNE verildi. Yanlış okumadınız, MİMARLIK OFİSİNE verildi!!!

    Bu Firmanın bir tane Yangın söndürme helikopteri, uçağı, deneyimli pilotu yok! 2 binin üzerinde orman yangınına müdahale eden THK ise bu  ihaleyi kazanamadı. Görülen odur ki bu özel firma dışarıdan yangın söndürme uçağı ve helikopteri kiralayarak bunları Devlete aktaracak ve aradan para kazanacak. Bir nevi taşeron olayı!!!

    Orman Bakanlığı yangın söndürme uçağı kiralama ihalesini Mayıs 2021’de açtı. Türk Hava Kurumu’nun (THK) bakımı yapılmış uçuşa hazır 5 uçağı yine ihaleye sokulmadı. İhaleye 4 firma katılırken, ihale en pahalı teklifi sunan firmaya verildi. Türkiye, 3 Rus uçağına günlük 1.3 milyon lira, 153 gün için toplam 203 milyon lira ödeyecek.

    Orman Genel Müdürlüğü, 9 Mart 2021’de 5 adet yangın söndürme uçağı kiralamak için yeni bir ihale düzenledi. 100 litre daha az su taşıyabildiği için Türk Hava Kurumu’nun katılamadığı ihalede kiralanacak uçaklara günlük bir buçuk saat uçuş garantisi verildi. Ancak 3 uçak kiralanabildi.

    THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA? - yanginsondurmeucagi

    THK uçakları ihalelere katılamıyor
    Yaklaşık 30 yıl orman yangınlarıyla başarıyla mücadele eden THK, iki yıldır kendi uçaklarıyla ihalelere katılamıyor. THK’nın elindeki uçaklar 4 bin 900 litre su kapasiteli ancak iki yıldır şartnameye minimum 5 bin litre şartı konuluyor.

    Yangınlara müdahalede helikopterler söndürmekten daha çok soğutma amacı ile kullanılır. Oysa uçaklar helikopterlerden 4-5 kat daha fazla su taşıyabiliyor.
    Helikopterin bıraktığı su kütlesi az olduğundan ağaç yapraklarından aşağıya kadar inmiyor. Söndürmede uçak gibi başarılı olamıyor. Ayrıca helikopterler yangına müdahale ederken pervanelerinin yarattığı rüzgâr alevlerin daha da büyüyüp yayılmasına neden oluyor. Bu gerçeklere rağmen THK’nin uçakları yerine helikopterlerle yangına müdahale etmenin mantığı nedir.

    THK YANGIN SÖNDÜRME UÇAKLARI NEDEN HANGARDA? - thkkayyum

    Yangından etkilenen, bir ve hatta 2 kuşak boyunca tüm birikimlerini, evlerini, iş yerlerini, bağlarını, bahçelerini, seralarını, hayvanlarını kaybeden tüm vatandaşlarımıza “geçmiş olsun” dileklerimi sunuyorum. Hayatını kaybeden Yurttaşlarımıza rahmet yaralananlara sağlık diliyorum.


    Ha bu da kulağımıza küpe olsun… Türkiye’nin dört bir yanı cayır cayır yanarken, el oğlu kazansın diye THK YANGIN UÇAKLARINI hangarlara kilitleyenleri, THK’ya kayyum atayanları ve işlevsiz kılanları unutmayın. 


    Naci Kaptan – 29 temmuz 2021

  • THK’dan atılan pilotlar konuştu

    THK’dan atılan pilotlar konuştu

    THK yönetimine AKP hükümeti’nin atadığı kayyumlar tarafından işten atılan THK söndürme uçağı pilotları konuştu

    “Tüm dünya THK’nin elindeki uçakları kullanıyor. Bizim tecrübemiz ve emeğimiz bir kalemde silindi. ‘Bugün gelin bu yangını söndürün’ deseler o uçaklara atlarız, yangını da söndürüp döneriz” - canadair CL215 yanginsondurme thk

    Rusya’dan kiralanan uçaklar Türkiye coğrafyasına uygun değil

    “Tüm dünya THK’nin elindeki uçakları kullanıyor. Bizim tecrübemiz ve emeğimiz bir kalemde silindi. ‘Bugün gelin bu yangını söndürün’ deseler o uçaklara atlarız, yangını da söndürüp döneriz”

    İlk Türk yangın söndürme uçağı pilotu

    Turkiyenin ilk yangın söndürme uçağı pilotu İsmail Çınar:

    “Tarım ve Orman Bakanlığı THK’den yangın söndürme uçağı kiralamadığı için biz de çalışamıyorduk. Uzun bir süre THK maaşlarımızı ödemedi ve alacağımız da var. Benim ömrüm yangın söndürmekle geçti. 1995- 1996 yılından 2020 yılına kadar THK’de görev yaptım. İlk Türk yangın söndürme uçağı pilotuyum. Biz başarıyla görev yaptık. Kullandığımızın uçakların da herhangi bir sıkıntısı da yoktu. Biz yangınların büyümesini önlüyorduk, hemen müdahale ediyorduk.”

    Bütün dünya THK’nin elindeki söndürme uçaklarını kullanıyor

    “Bu uçaklar, söndürme çalışmalarında çok daha etkin. Arkadaşlarımız ya işten atıldı ya da işten ayrılmak zorunda kaldı. Uçaklarımızın tek sorunu, son yıllarda yedek parçasının zor bulunmasıydı. Ancak o parçalarda mutlaka bir şekilde bulunuyordu. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin çok az bir uçuş tecrübesi var ve kendisinin pilot olduğunu söylüyor. Hayatında yangın görmemiştir ama Rusya’da, başka yerlerden uçak kiralamaya kalktı. Kendisi, daha iyi bildiğini söylüyor. Bizim tecrübemiz bir kalemle silindi. Söndürme uçağı pilotu yetiştirmek kolay değil”

    Ülke bizim ülkemiz, ormanlar bizim ormanlarımız.

    Eski THK söndürme uçağı pilotu Yücel Akyol:

    “THK’den bir buçuk yıllık alacağımız var. THK’nin söndürme uçaklarıyla tam 12 yıl uçtum ve 33 yıllık pilotum. O Uçaklar uçamıyor deniyor. Eğer uçaklar uçamıyorsa devletimiz yeni uçaklar almalıydı ve yangınları söndürmeye devam etmeliydik. Şuan ki durum ise çok vahim. Çünkü Rusya’dan kiralanan uçaklar düz arazi uçağı. Rusya ve Amerika gibi ülkelerde başarılı olur ama Türkiye’nin arazisinde çok başarılı olamaz. Eğer istenirse bu ekiple o uçaklar yine uçurulabilir. Bu uçakların hemen uçması mümkün değil ama bir ay içerisinde uçuşa hazırlanabilir. Şuan o uçaklar hurda gibi duruyor. Ülke bizim ülkemiz, ormanlar bizim ormanlarımız. Biz yıllara bu işi layıkıyla yaptık.”

    THK’nin söndürme uçakları kümes olacak

    İstifa etmek zorunda kalan pilotlardan Utku Ayrılmaz:

    “Uçakları şu anda uçuramazlar, Kimse bunu hayal etmesin. Cumhurbaşkanı emir verse dahi yarın bu uçaklar uçamaz. Çünkü uzun bir süre bakımları yapılmadı. Biz canımızı ortaya koyarak bu işi yaptık. Rus uçakları kendileri riske atmamak için kapasitesinin altında su alıyor ama THK uçaklarını sadece 100 litre fark yüzünden elediler. THK’nin söndürme uçakları kümes olacak bu gidişle.”

    Rus uçakları etkili olamıyor

    THK’de dört yıl boyunca yangın söndürme uçağı pilotluğu yapan, 26 yıllık pilot Burhan Güler:

    “Bu uçakların dünyada çok fazla üretimi yok çünkü özel uçaklar. Dünyada bu uçaktan 125 tane falan vardır ve bu yüzden çok kıymetliler. Orman Genel Müdürlüğü bu uçaklardan satın almak istese, üretici firmaya başvursa en erken 24 ayda alabilir. Çünkü sipariş üzerine üretim yapıyorlar. Gelecek yıllarda daha da fazla orman yangını olacak. Orman Genel Müdürlüğü’nün çalışmasına göre yangınlar gelecek yıllarda Karadeniz’e de kayacak. Rus uçakları manevra yapamıyor, vadilere de giremiyor. Çok yüksek irtifadan su atıyorlar. Yangının 30 metre üzerinde suyun bırakması lazım. Bu uçaklar 150- 200 metre yükseklikte su bırakıyor. Bu yüzden de yangını kontrol altına almada çok etkili olamıyorlar.”

    THK’YA 2019 YILINDA KAYYUM ATANDI

    THK, Türkiye’de havacılık sanayisini kurmak; askerî, sivil, sportif ve turistik havacılığın gelişmesini sağlamak için 16 Şubat 1925’te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kuruldu. Kuruma, 2019 yılının Ekim ayında 63. AKP Hükümeti Gümrük ve Ticaret Bakanı Cenap Aşçı, Adnan Zengin ve Abdullah Kaya’dan oluşan üç kişilik kayyum heyeti atandı.

  • YANGIN-BAKAN VE THK

    YANGIN-BAKAN VE THK

    YANGIN-BAKAN VE THK

    YANGIN-BAKAN VE THK - bekirpakdemirli

    Maalesef bir ihmal uğruna ciğerlerimiz yanıyor/yanmakta. Sn. Bakan ve yetkililer: “Yanan yerler ağaçlandırılacak” sözünü veriyorlar. İnşallah tutulur bu sözler de, orman kaç yılda yetişiyor galiba bilmiyor yetkililer.

    Bizim ormanlarımız dik yamaç, kayalık ve sarp vadilerde. Onun için orman yangınlarına karadan müdahale oldukça zordur. En sağlıklı ve hızlı müdahale havadan yapılanıdır.

    Türkiye Cumhuriyeti köklü, güçlü ve devlet geleneği olan bir kurumlar bütünüdür. Bu kurumlardan birisi de THK’dur. Hemen hemen cumhuriyetle yaşıt!.

    AKP iktidara gelince bütün kurumları ele geçirme ve siyasallaştırma yoluna gitti. THK buna direndi. Direnince de AKP’nin nefretine ve kinine maruz kaldı. AKP en kolay olanı tercih ederek bu köklü kuruma KAYYUM atadı. Atanınca da kurum pasifleşti. Kurumun varlıkları da zaman zaman ihalesiz, ilansız satılmaya başlandı. Uzmanlara göre bunu adı: THK’yı bitirmek imiş.

    THK’nun bilinen bir özelliği de bünyesinde bulundurduğu yangın söndürme uçaklarıyla orman yangınlarına müdahale etmekti. 2019’da bir inat uğruna bu özelliği elinden alındı, yangına müdahaleden uzak tutuldu.

    Yangın işini, yangın garantili özel firmalara devrettik. İddia bu yönde!.

    Sn. Erdoğan kendisine verilen yanlış bilgilerle, “THK’nın elinde tür yangına müdahale edecek uçak filan yok” demekte. Oysa aynı kurumun uçakları 2019 yılında Teknofest gösterilerinde uçmuş ve su dökmüştü. Bu uçaklar UGANDA’ya mı aitti,  iki yılda ne oldu uçaklara?

    Kurumun 2019 yılında faal 19 yangın söndürme uçağının olduğu söyleniyor. Bu uçaklar, halktan toplanan kurban derileri paralarıyla alınmış. AKP sırf THK’nu çökertmek adına kurban derilerinin cemaat ve tarikatlarca da toplanmasının önünü açtı. Cemaat ve tarikatlar ne yaptılar bu paraları?

    Sn. Orman Bakanı B. Pakdemirli kin ve öfke ile “Envanterimizde böyle bir uçak yok” demekte. Bu büyük bir ayıp ve bu ülkeye hakarettir. O kadar iyiliği de siz yapıp siz alsaydınız ya!. Sırbistan’dan, “Paramız var ki alıyoruz” mantığıyla et aldığınız gibi.

    Rusya’dan kiralanan uçaklar uzmanların dediğine göre düz arazilerde yangına etkili uçaklarmış. Oysa bizim yangınlar kayalık, sarp dağ ve vadilerde.

    İtibar itibar diye yırtınanlar. İTİBARIN yangın söndürmediğini gördünüz mü?!

    Sarayın 13 uçağının, 208 son model ve donanımlı araç filosunun olduğunu söyledi K. Kılıçtaroğlu. Bir uçak satılırsa epey yangın uçağı alınabiliyormuş.

    2002 yılında ülkede 176 yangın çıkmış ve THK’nın uçakları ve yerli pilotlarımız anında müdahale ederek yangınları söndürmüşlerdi. Ülke farkına bile varmamıştı.

    Ya şimdi?

    Uçak kiralık, pilotlar yabancı… Bizde bir Atasözü: “El elin eşeğini türkü çığırarak arar” der. Yangın söndürmenin ihalesi mi olurmuş? Aklım almıyor.

    Tanrı göstermesin bir savaş çıksa Tank, uçak ihalesi mi açılacak?! Çok saçma.

    Yangın uçaklarının maliyeti: 25 ila 35 milyon Dolar arası imiş. Ama siz 10 ya da 15 uçak siparişi verirseniz 25 milyon Dolar olanlar 13-15 milyon dolara, 35 milyon olan da 23-25 milyon Dolara alınabiliyormuş.

    Bizi kıskanan Batı’nın yangın söndürme uçak sayıları. Yunanistan: 23-28 adet, Fransa: 26, İtalya: 19, İspanya: 17, Türkiye: 03 Yazı ile: Ü Ç adet. Oysa Türkiye’nin en az 50 adet olması gerekir. Bizim hem düşmanımız çok hem de her kademede HAİNİMİZ.

    R. Akif: “Bir hilal uğruna ne güneşler batıyor” demişti. Biz de: “Bir inat uğruna ciğerlerimiz yanıyor” diyeceğiz.

    Ülkeye acıyın. Ülkenin kurumlarına kıymayın.  Bakanlık da, bakan da, Türk Hava Kurumu da, Ormanlar da, ülke de bizim.

    Bilmem anlatabildim mi?

    Esen kalınız.                           Nazım PEKER

  • THK 2013’de astronot yetiştirmeye başlayacak

    THK 2013’de astronot yetiştirmeye başlayacak

    Kurumda 2011’de pilot eğitimine, 2013’te de astronot eğitimine başlanacak.

    Kurumda 2011'de pilot eğitimine, 2013'te de astronot eğitimine başlanacak. - astronotTürk Hava Kurumu, (THK) Genel Başkanı Osman Yıldırım, Türk Hava Kurumu Üniversitesi’nin bu yıl 180 öğrencisiyle birlikte faaliyete geçeceğini, gelecek yıl ise astronot yetiştirme eğitimleri vermeye başlayacaklarını söyledi.

    THK Bölge toplantısı için Isparta’ya gelen Yıldırım, Türk Hava Kurumu Isparta Şubesi’nde düzenlediği basın toplantısında kurumun çalışmaları hakkında bilgi verdi.

    Türkiye genelinde 470 şube ile hizmet verdiklerini aktaran Yıldırım, özellikle son 2 yılda büyük bir atılım gerçekleştirdiklerini belirtti. Bu atılımlar arasında Türk Hava Kurumu Üniversitesi’nin yer aldığını belirten Yıldırım, üniversitenin bu yıl 180 öğrencisiyle Ankara ve İzmir’de eğitimlere başlayacağını söyledi.

    THK üniversitesinin havacılık alanlarında eğitim yapacak bir ihtisas üniversitesi olduğunu vurgulayan Yıldırım, Türkiye’nin de ilk ihtisas üniversitesi olma özelliği taşıdığını kaydetti. İleri ki dönemlerde farklı illerde kampüsler şeklinde yayılacaklarını söyleyen Yıldırım, Havacılık ve Uzay Üniversitesi’nin dünyada THK hariç 36 tane bulunduğunu, 37’ncisini de THK’nin açtığını belirtti.

    Isparta’ya altarnetif eğitim üssü

    THK Genel Başkanı Osman Yıldırım, ülke genelinde alternatif eğitim merkezleri oluşturduklarını belirterek, Isparta’nın da bu çalışmadan nasibini alacağını aktardı. Süleyman Demirel Hava Meydanı’nın eğitim açısından çok uygun bir yer olduğunu ifade eden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:

     

    ”Süleyman Demirel Havalimanı’na havacılık eğitim merkezi kuracağız. Biz havacılık eğitim merkezi açtığımız her yere aynı zamanda havacılık meslek yüksek okulu açacağız. Onun devamında da burada bir meydan var, mutlaka hava ulaştırma fakültesi kuracağız. Bu bir süreç. İlk 3 yıl içinde eğitim merkezi, 6 yıllık süreçte meslek yüksek okulu ve 9 yıllık bir süreçte de fakülteyi kurmuş olacağız.”

     

    Ülkenin belli noktalarına da bakım merkezleri oluşturduklarını ifade eden Yıldırım, üniversitelerinden mezun olanların yüzde 99’unun işe gireceğini, iş garantili bir eğitim verdiklerini söyledi.tourexpi