Habip Hamza Erdem

  • ALTIN SEMER

    ALTIN SEMER

                İnsanın kendisinden sözetmesinin pek iyi sayılmayacağı söylenir. Ancak bir durum saptaması yapılacak ise,  o zaman insanın kendisinden sözetmesi hoşgörüyle karşılanabilir.             Benim gibi, özellikle yurtdışında yaşayanların ülkeyle ilgili sağlıklı haber alabilmesi için, çok değişik kaynaklara başvurması gerekiyor, ki inanın, insanın kendi çalışmalarına ayıracak zamanı kalmıyor.             Yani, ülkeyle ilgili doğru bilgi alabilmek için, örneğin…

  • BULUP DA BUNAMAK

    BULUP DA BUNAMAK

                Türkçemizdeki ‘bulup da bunamak’ deyiminin yabancı dillerdeki karşılığına baktım; ‘Bedava alınan atın dişine bakılmaz’ benzeri deyimler gördüm.             Bu da nereden çıktı diye sorulacak olursa, ‘Ondördüncü Cumhurbaşkanı’ adayı için yapılan tartışmalar dolayısıyla aklıma geldi diyeyim.             Türkiye’de cumhurbaşkanlığı için adaylığı için ‘gazoz kapağı’ konulsa seçimi kazanır türü bir anlayışın yaygın olduğunu görüyoruz.             Anketlere bakılırsa Dr…

  • MERTLİK ve NAMERTLİK

    MERTLİK ve NAMERTLİK

                Bugün CHP’nin ‘İkinci Yüzyıl Vizyonu’ toplantısı yapıldı.             Neresinden bakılsa umut veren bir ‘vizyon’ ve başarılı bir toplantı olduğu söylenebilir.             Ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’yi ikinci yüzyıla taşıyabilecek tek örgütleyici (organizatör) ve hatta ‘lider’ olabileceği de ortaya çıkmış oldu denilebilir.             Toplantıda Kemal Kılıçdaroğlu altılı masa liderlerini tek tek anarak övgü dolu sözler söyledi.             Meral Akşener için ise…

  • İLTİSAK

    İLTİSAK

                Nerdeyse hergün televizyonlarda bir ‘iltisak’ haberi duyuyoruz.             Başkalarını bilemem ama ben bu ‘iltisak’ sözcüğünün ne anlama geldiğini bilmeden, sözcüğün geçtiği bağlama göre ‘ilişkili’ anlamına gelebileceğini tahmin ediyordum.             Özellikle ‘terör’le birlikte anıldığına göre, ‘terörle ilişkili’ olmalıydı.             ‘İlişkili’ ama ne kadar ilişkili idi acaba?             Fransızcasına baktım,  tam karşılığı ‘contiguïté’ imiş; yani bitişiklik,…

  • BİRAZ İKTİSAT TARİHİ

    BİRAZ İKTİSAT TARİHİ

                Kemal Kılıçdaroğlu “biz temiz para peşindeyiz” dedi diye gerek muhalefet ve gerekse hükûmet taraftarları “ne demek istedi?” diye, “trene bakar gibi” biribirlerinin yüzüne bakar oldular.             Çok daha önemlisi “şey kadar büyük iktisatçılar” da ne demek istediğini anlamış değiller.             Şimdi gerçekten Kemal Kılıçdaroğlu da ne demek istediğini bilmeden böyle bir şey demişse, onun ‘ne demek?’ olduğuna ilişkin…

  • HEY CANDARMA !

    HEY CANDARMA !

                Askerlikte ‘komutan’ her şey demektir.             Hele bir de ‘Genel Komutan’ olursa, artık emir demiri kesecek demektir.             Peki ama şu Arif Çetin bir genel komutan mıdır?             Bir ‘Orgeneral’ midir?             Yoksa uyuşturucu baronlarının emireri midir?             Bu zıpır candarma hakkındaki ‘dosya’ların haddi var hesabı yok.             Sadece uyuşturucu değil ama her türlü ‘mafya’ ile içli-dışlı…

  • DEMOKRATİK CUMHURİYET

    DEMOKRATİK CUMHURİYET

                Yazının başlığı kimi okurun dikkatini çekecektir.             Çünkü, sanki ‘Cumhuriyet’in başına bir ‘Demokratik’ takısı eklenince Cumhuriyet’in içeriği değişecekmiş gibi bir izlenim vermektedir.             Nitekim Kemal Kılıçdaroğlu’nun 100ncü yılında Cumhuriyetimizi ‘demokrasi’ ile taçlandıracağız sözü akla gelebilir.             Ve sanki bu ‘Cumhuriyet’ kurulduğunda kimsenin aklına ‘demokrasi’ sözcüğü gelmemiş sanılıyor olabilir.             Oysa, Cumhuriyet’in kurulduğu gece, kurucu başkan Mustafa…

  • DÜZEY ve DÜZLEM

    DÜZEY ve DÜZLEM

                Zaman zaman Türkçe’deki yanlış kullanımlara yönelik eleştiriler yaparım.             Örnek olsun, ‘yapmak/yapılmak’ eylemi, yerli yersiz ama çok yaygın biçimde, ‘gerçekleşmek’ biçiminde dillendiriliyor.             Televizyonlarda bile, toplantı ‘yapıldı’ veya telefon ‘etti’ yerine, toplantı ‘gerçekleştirildi’ ya da telefon ‘gerçekleştirdi’ biçiminde söyleniyor.             Daha bir dizi yerde, anlamsız bir biçimde ‘gerçekleşti’ ya da ‘gerçekleştirildi’ gibi tümceler kurulmakta.…

  • HAYDİ CHP

    HAYDİ CHP

                Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda herkesin, kendi bilgi ve öngörüsüne göre, görüş bildirmesinden doğal bir şey olamaz.             Eğer Altılı Masa’da bir başka isim üzerinde uzlaşma sağlanacak olursa, buna Kemal Kılıçdaroğlu dahil hiç kimsenin itirazının olmayacağı da açıktır.             Ancak görüldüğü kadarıyla Kemal Kılıçdaroğlu adaylık benim hakkım diyor.             Ve bana kalırsa, gerçekten de kendi hakkıdır.             Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkanların en…

  • TELE 1

    TELE 1

                Tele 1 televizyonu, bir milletvekilinin ‘Diyanet İşleri Başkanığı’ kapatılsın demesi üzerine kapatılacakmış.             Diyanet İşleri Başkanlığı kapatılmayabilir, ama başındaki Ali Erbaş’ın defteri kapatılacaktır.             Yaptığı tüm işlemler geçersiz kılınıp, kendisi silinecektir.             Kuşkusuz anayasa ve kurumun kuruluş yasasına aykırı işlemlerinden dolayı cezasını çektikten sonra silinecektir.             Tele 1’e kapatma cezası verecek olan RTÜK de kapatılmayabilir.             Ancak RTÜK’ün başındaki Ebubekir’in defteri…

  • KILIÇDAROĞLU MOSKOVA’YA !

    KILIÇDAROĞLU MOSKOVA’YA !

                Bizim gençliğimiğimizde “Komünistler Moskova’ya » biçiminde bir slogan vardı.             Tamamen yalan üzerine kurgulanmış, ne komünizmle ve ne de o dönemin Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ile ilgisi olmayan; salt Cumhuriyetle ve Kemalizmle olan düşmanlığı örtbas etmek için tasarlanmış bir slogan idi.             Sözde ‘Komünizmle Mücadele Dernekleri’ adı altında örgütlenmiş, Soğuk Savaş bağlamında Amerikan/CIA güdümlü bir siyasal hareketin kurguladığı…

  • YÜZYILIN SON MONARKLARI

    YÜZYILIN SON MONARKLARI

                Heredote dergisi son sayısında yerküremizin son monarşilerini ele almış (Les dernières monarchies de la planète).             1845 yılına gelindiğinde, Avrupa’da İsviçre ve Saint-Marin dışında, Cumhuriyet diyebileceğimiz başka ülke yoktu diyor André Larané.             Sadece Amerika’da bir elin parmağı kadar Cumhuriyet vardı.             Günümüzde ise Birleşmiş Devletler’e (-nedense bu uluslararası örgüte, dil alışkanığıyla Birleşmiş Milletler denilmeye devam edilmektedir) 41 Monarşik Devlet kayıtlı olup, bunların da 15’i Birleşik Krallık’a…

  • YENİ ‘AYDINLANMA’

    YENİ ‘AYDINLANMA’

    Ulusal ve uluslararası konularda olsun, söze başlarken ‘kardeşim önce aydınlanmış olmak gerekir’ türü bir tümceyle başlamak adettendir. Ya da ‘uyanık olmak gerekir’, biz toplum olarak ‘uyanmaz isek’ olacağı da budur diye eklendiğine sıkça tanıklık ederiz. İşte bu ‘kalıp’ ya da daha doğru bir deyişle ‘basma kalıp’ bakış açısı, yerine göre bir‘tutum’, bir ‘davranış’ biçimi, bir…

  • HETERODOKS AVAREL

    HETERODOKS AVAREL

                Kimi siyasetçinin önemli bir ‘makam’a gelmesi durumunda ilk izlenimlerimi, sıcağı sıcağına yapmak ve deyim yerinde ise ‘not’unu vermek gibi bir alışkanlığım var.             Ve zamanla ne kadar haklı olduğumu görmenin kıvancını da yaşarım çoğunlukla.             Bakan Nebati’yi de görür görmez tipik bir ‘Avarel’ olduğunu yazmıştım.             İşte bu Avarel’in eline tutuşturulan metinlere bakarak sözde bir ‘Heterodoksi’ havarisi…

  • EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (3)

    EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (3)

    EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (3)             Althusser’in ‘epistemolojik kopuş’ kavramını kurarken esin kaynağının ne olabileceği sorulacak olursa, kaynaklarından birinin Friedric Engels olduğu söylenebilir.             Nitekim Marx’ın ‘Artı(k)-Değer’ kavramının tüm ‘klasik ekonomi’ anlayışını, temelden değiştirdiği biliniyor.             İşte Engels de, Marx’ın ‘Artı(k)-Değer’ kavramı ‘keşf’ini, Lavoisier’nin oksijeni keşfine beneztmekteydi.             Öyle ki, bu ‘keşif’ ile birlikte, o güne değin paslanma gibi kimi doğasal olaylar Alchimie olarak bilinen ‘bilgi dalı’…

  • KAZANACAK ADAY !

    KAZANACAK ADAY !

    KAZANACAK ADAY !             Şu bizim ‘Altılı Masa’nın hâlâ ‘kazanacak aday’ diye boşa zaman harcadığını gördükçe inanın benim umutlarım tükenmeye yüz tuttu diyebilirim.             Yok efendim ‘ortak aday’ımızı ‘günü geldiğinde’ açıklayacağız falan…             Neredeyse yılı aştı, ‘Altılı Masa’ her aybaşı, kadınların ‘gün’ü gibi gün toplantısı yapıyorlar.             Sonra efendim öyle güzel metin yazmışlar ki, kim olsa altına…

  • KURTULUŞA AZ KALDI ( !)

    KURTULUŞA AZ KALDI ( !)

    KURTULUŞA AZ KALDI ( !)             ‘Kazanacak Aday’ başlıklı yazım üzerine kimi olumlu ve olumsuz eleştiriler aldım.             Hep yinelediğim üzere, içinde bulunduğumuz ‘konjontür’de Kemal Kılıçdaroğlu’ndan başka bir aday ve ardından gelecek olan ‘geçiş süreci’nde ondan başka birinin Cumhurbaşkanı olmasını istemem.             Onun birikim ve yeteneklerini bildiğim kadar, eksiklik ve zayıflıklarını da bilirim.             Nitekim olağanüstü bir ‘cesaret’ (!)’le…

  • EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (2)

    EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (2)

    EPİSTEMOLOJİK KOPUŞ (2) Hobbes’tan Rawls’a, Rousseau’dan Marx’a değin geniş bir yelpazede ‘siyaset felsefesi’ üzerine çalışan Andrew Levine, “Rousseau ve Marksizm” başlıklı makalesinde, Althusser’in  Jean-Jacques Rousseau’nun düşünemedikleri (L’Impensé de Jean-Jacques Rousseau) başlıklı çalışmasının üzerinden kırk yıl geçmiş olmasına karşın, hâlâ görkemini koruduğunu ileri sürmektedir. Kuşkusuz, çoğu eleştirmen gibi, Lewine de konuyu ‘eleştirel’ bir yaklaşımla ele almaktadır. Ancak ve ne var ki, Kant ve Hegel dahil çoğu filozofun olduğu gibi, Althusser’in…