Ali Eralp
-
Sandıkta Darbe: Hukuk Katledildi…
NOT: GEÇEN YIL, BU ZAMANLAR, İBB SEÇİMLERİ İPTAL EDİLMİŞTİ. O GÜNLERDE, AŞAĞIDAKİ MAKALE KALEME ALINMIŞTI. İBRETLE OKUYALIM şimdi… Adının içerisinde “Adalet” sözcüğü bulunan bir siyasal parti, cumhuriyet döneminin en büyük adaletsizliğini yaptı. Millet iradesini, milli egemenliği ayakları altına aldı. 12 Mart, 12 Eylül faşist dönemlerini yaşayan Türkiye, şimdiye dek böyle bir baskı, şiddet görmedi. Böyle…
-
AKP Uçurumun Kenarında Yürüyor…
18 yıllık AKP iktidarının sonunda ülkemiz, gelip, bataklığa saplandı… Her yerde çamur, çirkef diz boyu. İktidar da vatandaş da kurtulmak için çabalıyor. Ama çırpındıkça hem iktidar hem vatandaş daha çok batıyor… Bütün bunlar 18 yıllık bir vurdumduymazlığın, ihmalin, talanın, yağmanın sonuçları… Sattılar, savdılar, yıktılar… Tarımı, sanayi bitirdiler… Yerine yenisini de koymadılar… Bir çivi bile çakmadılar,…
-
Onlar Bir Kez Öldüler, Ama Onları Asanlar Şerefsizlikleri İle Her Gün Ölecekler…
Onların ne katları, ne yatları ne de İsviçre bankalarında hesapları vardı. Gemicikleri de yoktu… Ayakkabı kutularına milyonları gizlemediler. Rüşvet almadılar, rüşvet vermediler. Evlerinden çelik para kasaları, para sayma makineleri de çıkmadı… Tam bağımsız ve gerçekten demokratik bir Türkiye için savaştılar… Onlar vatanı bölmediler, satmadılar. Kamu mallarını yandaşlara, yabancılara peşkeş çekmediler. Onların tek serveti yüreklerindeki vatan…
-
Faşizmle Mücadele Yöntemlerini Değiştirmeliyiz Artık…
18 yıldan bu yana AKP tepemizde… Satıyor, savıyor. Yiyor, içiyor… Dilediği gibi yaşıyor… Dilediği gibi yönetiyor. Yüzde 30 – 35’lik bir azınlık, yüzde 65 – 70’lik bir çoğunluğa hükmediyor. Nefes aldırmıyor… Diyanet, din baskısı, partizanlık, yandaş kayırma tüm hızıyla devam ediyor… Hak, hukuk hak getire… “Hile var” diye, gözümüzün içine baka baka, Ekrem İmamoğlu’nun kazandığı…
-
Egemenlik, Kayıtsız Şartsız Milletindir; Milletin Olacaktır…
Padişahlar tarafından birkaç kez açılıp kapanan Osmanlı Millet Meclisi, yani Meclis-i Mebusan, 16 Mart 1920’de İstanbul’un emperyalist devletler tarafından işgal edilmesi ve onların baskısı üzerine, 11 Nisan 1920’de resmen kapatıldı. Padişah ve çevresindekiler hiçbir direniş göstermeden, yapılan baskıları hemen kabul edip, verilen emirlere boyun eğdiler. Daha sonra 23 Nisan 1920’de Türk adı da eklenerek meclisimiz…
-
Önce Talan Ettiler Dünyayı, Sonra Bataklığa Çevirdiler…
Kapitalist düzenle birlikte insanın, insan emeğinin ve doğanın da acımasızca yağmalanması başladı. Patronlar servet sahibi olabilmek, daha çok zenginleşebilmek için önlerine çıkan herkesin emeğini sömürdüler. Doğayı sömürdüler. Tüm canlıların dünyasını kararttılar. Havanın, suyun, gökyüzünün, yeryüzünün DNA’sını bozdular… Emeği ve emekçileri geceli gündüzlü çalıştırarak, kullanarak serpildiler, güçlendiler. Emekçilerin sırtından bir avuç insan, mal mülk, para sahibi…
-
Diktatörlerin Sonu Hep Aynı Olur…
“Sevginin ne olduğunu” bilmez diktatör. “Dert, sıkıntı, acı, çekmek, yoksulluğa düşmek, evine ekmek götürememek…” nedir, bilmez… İnsanları mutlu etme düşüncesi ona çok uzaktır. Bu duyguya, düşünceye yabancıdır o… Yardımlaşmayı, bölüşmeyi, paylaşmayı bilmez. Kadın hakları, eşitlik, özgürlük onun sorunu değildir. Kitabında yazmaz. Onun bir tek hedefi vardır; koltuğunu, iktidarını, çevresini, yakınlarını, yandaşlarını, çoluğunu çocuğunu korumak… Onları…
-
Tecavüzcüler, Hırsızlar, Dolandırıcılar, Uyuşturucular Aramızda…
AKP gözyaşı, kan, acı demektir. AKP açlık, yoksulluk, işsizlik demektir. AKP dönemi zulüm dönemidir ve bu zulüm yıllardan beri sürüp gelmektedir… Dert, çile, sıkıntı azalacağı yerde, onların iktidarında her geçen biraz daha artmaktadır… Hak, hukuk ihlalleri artık herkesin gözünün önünde yapılmaktadır. “Suça ve suçluya” af getirilmiştir. Ama bu af yasası, yıllardan beri uygulanan af kurallarını…
-
Bu Küresel Düşman Karşısında Parti Çıkarı Falan Düşünülmemeli…
Bir büyük salgın, koronavirüs denilen bir bulaşıcı hastalık dünyanın başına bela oldu. Çok zor günlerden geçiyor ülkeler. Yanlış ekonomi – politikalar, kâr ve mülk edinme hırsı, doğa ve hayvan düşmanlığı, emperyalistler tarafından ülkelerin yağmalanması bu felaketin doğmasına neden oldu. Ama bu kez hem sömüren, hem sömürülen ülkeler zor durumda. Hem yoksul, hem zengin ülkeler salgınla…
-
Azgın Kapitalizm Ve Emperyalizmin Getirdiği Felaket: Koronavirüs
Emperyalizm ve azgın kapitalizm, kendi mutluluğu için insanlara, toplumlara, milletlere zarar verdiği gibi, doğaya, evrene de zarar veriyor. Sömürüyor. Talan ediyor. Yağmalıyor. Kitlesel katliamlar yapıyor… Ekolojik yapının bozulması, plansız yapılaşma sonucunda doğa ve kentleri tahrip ediyor; insanlar hastalanıyor, çile çekiyor, ölüyor… Ama bütün bu olup bitenler onun umurunda bile olmuyor. Argo deyişle onu ırgalamıyor, dönüp…
-
Ülkemiz Neden Bu Hallere Düştü?
Depremlerde, salgın hastalıklarda, sel felaketlerinde, yangınlarda, fırtınalarda halkına yardım elini uzatması gereken iktidar, Devlet Baba, vatandaşlarından yardım bekliyor şimdi… Elini açtı onlara. Avuçlarını açtı. “Yardım edin bana” diyor vatandaşlarına. İBAN numaraları veriyor. Nedir İBAN? Açılımı: “International Bank Account Number” olan IBAN’ın Türkçe anlamı ise, “Uluslararası Banka Hesap Numarası”dır. İngilizce ifadesinin baş harfleri alınarak kısaca IBAN…
-
Bu Virüsten Sonra Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacaktır…
Dünyamız yeni bir döneme girdi. Koronavirüs denilen bir bulaşıcı hastalık, hemen hemen tüm ülkeleri teslim aldı. Türkiye de bu ülkeler arasında… Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan koronavirüs, Antarktika hariç tüm kıtalara yayıldı. Oraya ABD tarafından yerleştirildiğini ileri sürenler de var. Bu kara bela, ne kral tanıyor ne kraliçe, ne sultan tanıyor ne prens, ne cumhurbaşkanı…
-
KORONAVİRÜS, Doğanın İnsanlardan Öç Almasıdır…
İnsanlar, doğayı ve hayvanları çok insafsızca sömürdüler, yağmaladılar. Diledikleri gibi, tepe tepe kullandılar. Onlara yaşam hakkı tanımadılar. Onların da hakları olduğunu kabullenmediler. Kabullenemediler. Av partileri düzenlediler. Diri diri kürklerini çıkardılar, zengin bayanlara sattılar. Canlı canlı yediler… Toplumların ve doğanın DNA’sını bozdular… Dengesini sarstılar. Üç kuruşluk maden çıkarma uğruna, içindeki canlıları ile birlikte ormanları yok ettiler.…
-
İktidar, Koronavirüsle Yeterince Mücadele Ediyor Mu, Ne Dersiniz?
Hayır, iktidar, koronavirüsle yeterince mücadele edemiyor. Çünkü gerekli önlemleri zamanında almadı. Alamadı. Önemsemedi. Oysa salgın, bağıra bağıra geliyordu. “Geliyorum” diyordu. Bir zamanlar Çin, koronavirüs ateşinin merkezinde inim inim inliyordu. Dünyanın en kalabalık nüfusuna sahipti. Perişandı. Ama o, işe ciddiyetle eğildi ve şu anda hastalığın ilerlemesini engelledi. Peki, bütün bunlar yeryüzünde olup biterken bizim ülke yöneticilerimiz…
-
“Babalar Gibi Sattınız” Şimdi Alkol Bulamıyoruz…
İktidara gelir gelmez, AKP’nin yaptığı ilk iş kamu mülkünü, fabrikaları satmak oldu. O fabrikalar, o kamu mülkü ki Kurtuluş Savaşından sonra, gözyaşı, göz nuru, el emeği ile ortaya konan ürünlerdi. Cumhuriyet döneminin başlangıcından Atatürk’ün ölümüne dek onlarcası yapılmıştı. Şimdi burada saymaya kalksak tüm makaleyi bu listeye ayırmamız gerekir. Ama şu kadarını söyleyeyim, bunların arasında çimento,…
-
Koronavirüs Fırsatçıları Ve Din Tüccarları…
Ülkemizde her şey tamamdı, bir Koronavirüs eksikti. O da geldi. Eksiğimiz kalmadı… Şimdi bu mikrobu fırsat bilip, bazıları kapı arkalarında dolaplar çevirecekler… Özellikle bizim gibi ülkelerde… “Kurt dumanlı havayı sever” derler. Nasıl olsa eleştiren kalmadı, gerçekleri konuşma, açığa çıkarma işleri bitti. Varsa yoksa koronavirüs… Zaten halkın araştırma, inceleme alışkanlığı da yoktu. Şimdi bir de canına…
-
Gözdağı Ve Tutuklamalarla İktidarların Çöküşü Önlenemez…
Çöküşe, yıkıma doğru giden iktidarlar hep aynı yollardan geçerler… Hep aynı yöntemleri kullanırlar. İşkenceler, tutuklamalar, gözdağı vermeler artar. Gazeteciler, yazarlar, çizerler, sanatçılar üzerindeki baskılar yoğunlaşır. Egemen güçler kendilerine karşı çıkanları, kendilerini eleştirenleri korkutup, sindirebilmek için planlar, tertipler düzenlerler; sudan nedenlerle onları gözaltına alırlar, hapishanelere doldururlar… Ülkemizde köşe yazarlarının başına gelenleri bilmeyen kalmadı. Hallaç pamuğu gibi…
-
Bir Devir Kapanıyor…
Demokrat Parti (DP), Adalet Partisi (AP), Anavatan Partisi (ANAP), Doğru Yol Partisi (DYP) nasıl gittiyse, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) de vakti saati geldiğinde gidecektir. Çok bile kaldı iktidarda. Durmadan satıp, savacaksın, tüm kamu mallarının, fabrikaların, ormanların altından girip, üstünden çıkacaksın; tek çivi çakmayacaksın, taş üstüne taş koymayacaksın, bir tek eserin olmayacak, ama 18 yıl…
KONU HAKKINDA YAZILAR
-
Sandıkta Darbe: Hukuk Katledildi…
-
AKP Uçurumun Kenarında Yürüyor…
-
Onlar Bir Kez Öldüler, Ama Onları Asanlar Şerefsizlikleri İle Her Gün Ölecekler…
-
Faşizmle Mücadele Yöntemlerini Değiştirmeliyiz Artık…
-
Egemenlik, Kayıtsız Şartsız Milletindir; Milletin Olacaktır…
-
Önce Talan Ettiler Dünyayı, Sonra Bataklığa Çevirdiler…
-
Diktatörlerin Sonu Hep Aynı Olur…
-
Tecavüzcüler, Hırsızlar, Dolandırıcılar, Uyuşturucular Aramızda…
-
Bu Küresel Düşman Karşısında Parti Çıkarı Falan Düşünülmemeli…
-
Azgın Kapitalizm Ve Emperyalizmin Getirdiği Felaket: Koronavirüs
-
Ülkemiz Neden Bu Hallere Düştü?
-
Bu Virüsten Sonra Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacaktır…
-
KORONAVİRÜS, Doğanın İnsanlardan Öç Almasıdır…
-
İktidar, Koronavirüsle Yeterince Mücadele Ediyor Mu, Ne Dersiniz?
-
“Babalar Gibi Sattınız” Şimdi Alkol Bulamıyoruz…
-
Koronavirüs Fırsatçıları Ve Din Tüccarları…
-
Gözdağı Ve Tutuklamalarla İktidarların Çöküşü Önlenemez…
-
Bir Devir Kapanıyor…