Ali Eralp
-
Seçimde AKP’yi Alaşağı Edip, Atatürk Cumhuriyetini Yeniden Kuralım…
16 seneden beri bu ülkede, kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk’e ve devrimlerine yapılmayan kötülük, düşmanlık ve ihanet kalmadı… 16 seneden beri bu ülkede, ATA’mıza ağızlarına geleni söylediler… Bebelerin, gençlerin, çocukların beyinlerine Atatürk’e karşı kin, nefret tohumları ekmeye çalıştılar. Cumhuriyeti, laikliği ortadan kaldırmak için ellerinden geleni artlarına koymadılar. Milli devlet, milliyetçilik, bayrak, Türk, Türklük yok edilmek istendi.…
-
AKP’ye Kimler, Neden Oy Veriyor?
2001 yılında, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Bülent Ecevit’e Anayasa kitapçığını atması ile ülkemizde çok büyük bir kriz doğmuştu. Dolar ikiye katlanmış, işsizlik, enflasyon artmış, borsa çökmüş, faizler yükselmiş, esnaf zor duruma düşmüştü. Özellikle dolarla borçlananların durumu daha da kötüydü. Ahmet Çakmak adlı vatandaşımız da bunlardan birisiydi. Çiçekçilik yapıyordu. Esnaftı. Daha sonra dolarla kiraladığı bir dükkânda…
-
Neden Seçim Kaybediyoruz?
Evet, çok seçim kaybettik. Ama şimdiye dek, bir tek eleştiri – özeleştiri yapmadık. Bir Tek hatamızı, yanlışımızı ortaya dökmedik. “Şunları, şunları yapmasaydık ya da şunları şunları yapsaydık, belki de daha iyi sonuç alırdık, bu bizim hatamızdı” demedik. Hep, “Bu seçimi kaybettik ama, gelecek seçimde onların canına okuyacağız, onları alaşağı edeceğiz” dedik. Sonra da koltuklarımıza gömüldük,…
-
Hurafeler, İlkellik Ve Eğitimsizlik Yobazın Geçim Kaynağıdır…
Ne demişti Attila İlhan: “Elsiz ayaksız bir yeşil yılan / yaptıklarını yıkıyorlar Mustafa kemal / hani bir vakitler Kubilay’ı kestiler / çün buyurdun kesenleri astılar / sen uyudun asılanlar dirildi / Mustafa’m, Mustafa Kemal’im…” Çok kötü günlerden geçiyor sevgili yurdumuz. Yalan, dolan, vurgun soygun… Yolsuzluk, vurgun dosyaları iktidar eliyle kapatılıyor. Araştırılmıyor… Anaların, babaların göz yaşları…
-
AKP Ve Onun Genel Başkanı Sona Doğru Koşuyor…
2002’den bu yana, şu 16 yılda, toplum düzeninde, eğitimde – öğretimde, orduda, yargıda, vatandaşlık anlayışında çok büyük değişiklikler yapıldı. Atatürk’e, Atatürk ilkelerine, Cumhuriyete, laikliğe, Ulusal Kurtuluş savaşlarına, İstiklal Marşımıza açıktan dil uzatılmaya başlandı. Komutanlar zindanlara atıldı. Daha şimdiden, Gaziantep’te, parklar ve meydanlarda vatandaşlara dağıtılan broşürlerde “İçinde bulunduğumuz çağda demokrasi bir kurttur, okullar bir kurttur, okullardaki…
-
Kuru Gürültüyle Seçim Kazanılmaz…
Çok önemli bir seçim dönemine giriyoruz. Geçmiş yıllarda yaşadığımız seçim tecrübelerinden dersler çıkarıp, önümüzdeki milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bunlardan yararlanmak zorundayız. Hem de mutlaka yararlanmak zorundayız… Geçmişte yapılan hileleri, sahtekârlıkları karşı tarafa bir daha yaptırmamalıyız. Artık hiçbir kandırmacaya, üçkâğıtçılığa tahammülümüz kalmadı çünkü. Nerelerde ayak oyunlarına, hilelere, aldatmacalara girdiler, nerelerde yapılan haksızlıklara, hukuksuzluklara muhalefet göz yumdu,…
-
Biz Verdikçe, Onlar Daha Fazlasını İstediler…
Yaşantımızı değiştirdiler. Giyim, kuşam tarzımızı değiştirdiler. Sokaklar, caddeler tuhaf giyimli, sarıklı, fesli, kara çarşaflı insanlarla doldu. Ordumuzun, okullarımızın, öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin, subaylarımızın yaşamı, hal ve harekâtı, davranış biçimi yeni bir niteliğe büründü… Basın, yayın, TV’ler tek kişinin denetimine geçti. “Otur otur, kalk kalk…” “Çok konuşma, çok gevezelik etme… Büyüklere, politikacılara, devlet adamlarına saygısızlık yapma… Çok sataşma…
-
Atatürkçünün Kitabında Umutsuzluk, Karamsarlık Yazmaz…
Her şey gözümüzün önünde olup bitiyor… Geçmiş, tarih, gerçekler, toplum yapısı, adalet yeniden düzenleniyor. İstiklal Marşının bestesi bile değiştirilmek isteniyor. Şimdiden bazı kuruluşlarda nota değişikliklerine gidilmeye başlandı bile… Sanayi geriliyor, tarım geriliyor. Dolar başını aldı, gidiyor. İşsizlik, yoksulluk en üst düzeyde… Savcılar, hâkimler Sarayda kura çekiyorlar. 1236 görevli yeni yerlerine atandı… Adalet mensupları Cumhurbaşkanını büyük…
-
Cumhuriyetten ve Atatürk’ten Öç Almak İstiyorlar…
Hiçbir dönemde yaşamadığımız bir karmaşa ve karışıklık ortamından geçiyoruz. Tarih çarkı ülkemizde artık geriye dönüyor… Ortaçağ’a doğru… Uygarlığın, aydınlanmanın yerini cahillik, hem de kara cahillik alıyor… Ortalık zifiri karanlık… El emeği, göz nuru fabrikalar, arsalar, ormanlar satılıyor… Şeker fabrikaları satılmak üzere sırasını bekliyor. Ekonomi çöküşte, ekonomi ısınıyor. Ekonominin ısınması demek, büyüme oranının düşmesi, ülkenin krize…
-
Faşizm, Kara Bulutlar Gibi Çöktü Üstümüze…
AKP, başlangıçta bir ABD proje partisiydi, bir ABD planıydı… Onun mimarları ABD, İngiltere ve İsrail’di. 90’lı yıllarda Batılıların Türkiye’ye geliş gidiş trafiği yoğunlaşmıştı. ABD artık siyasal İslamcılarla çalışmak istiyordu. Hedef BOP projesinin hayata geçirilmesi, Ortadoğu sınırlarının değiştirilmesiydi. Bu iş için önce Erbakan’a gittiler. Ona teklif götürdüler. Birlikte çalışma önerdiler. Projelerini açıkladılar. Necmettin Bey bu önerileri…
-
“Anamız, Avradımız, Yârimiz… Kadınlar, Bizim Kadınlarımız…”
Bundan tam 161 yıl önce, 1857’de Amerika’da, toplu halde, emekçi kadın katliamı yaşandı. Bir tekstil fabrikasında, 40 bin dokuma işçisi, daha iyi yaşantı ve çalışma koşulları istemi ile greve gitmişti. Polis, grevi engellemek için işçilere saldırdı. Fabrikayı kuşattı. İşçilerin kaçış yollarına barikatlar kurdu. Bu kıyamet ortamında bir de fabrikada yangın çıkınca, büyük bir çoğunluğunu kadınların…
-
Hastalık Bitti, Mücadeleye Kaldığımız Yerden devam…
Şunu öğrendim: Önce sağlık. Her şeyin başı sağlık. Sağlık olmadan hiçbir şey olmuyor. Mal–mülk, hepsi boş. Kendine yetecek kadar, kimseye muhtaç olmayacak kadar bir gelirin ve sağlığın ve bir de yüreğinde sevgin var mı? Vicdanın rahat mı? Başını yastığa koyduğunda huzur içinde uyuyabiliyor musun? Çalmıyor, çırpmıyor musun? Hırsızın, soysuzun, yolsuzun yandaşı değil misin? İşte o…
-
Kadın Kahkahasından Rahatsız Olanlar, Tecavüzlerden Niçin Rahatsız Olmuyorlar?
Gözü dönmüş, insan görünüşlü, canavar sapıklar dolaşmaya başladı aramızda. Sayıları her geçen gün biraz daha artıyor. Toplumun korkulu kâbusu haline geldiler. 3,5 yaşında, 4,5 yaşında bebelerin ırzına geçiyorlar. Canlarını alıyorlar… Öz babası çocuğunu taciz ediyor. Çocuğun şikâyeti üzerine o baba geçenlerde tutuklandı… Nasıl bir toplum olduk!!! Türkiye’de her şey geriliyor. Tarım geriliyor. Sanayi geriliyor. Eğitim…
-
“Cumhuriyet Kapanması Gereken Bir Parantezdir…”
Yobazların, gericilerin cumhuriyetle, Atatürk’le hesaplaşmaları bitmedi henüz. Onların Cumhuriyetle olan sorunları Çanakkale Savaşı ile başladı ve hâlâ da devam ediyor. Böyle giderse sonlanacağı da yok… Onlara göre bu savaşı Mustafa Kemal ve arkadaşları değil, bir takım ruhsal, gizli güçler, melekler falan kazandı. Türk halkı ve Atatürk Çanakkale’de fazla bir görev yapmadı. Onlar için Kurtuluş Savaşı,…
-
Yurdumuz Yalan – Dolan, Suç – Suçlu Cennetine Dönüştü…
Son 10 yılda 139 cezaevi açıldı; 38’i geçen yıl… Cezaevleri doldu taştı… Yer kalmadı… Yenileri yapılıyor. Okuldan çok cezaevi inşaatı var çevremizde… Şu son yıllarda nüfusumuz yüzde 26 – 27 dolaylarında artarken, suç oranımız yüzde 400 – 450 dolaylarında çoğaldı… Cezaevlerinde 69 binin üstünde öğrenci var… Taciz ve tecavüz suçları 14 kat arttı. 100 binin…
-
CHP’de Değişim Zamanı Gelmiştir, Geçmektedir…
CHP, her gün, her ay, her yıl biraz daha kan kaybediyor… Bu, iki kere iki dört eder kadar kesin ve yalın bir gerçektir… Genel başkan, başkan yardımcıları, yöneticiler başarısızdır… Başarısız olanlar gitmeli, başarılı olanlar gelmelidir… Çünkü güçlü bir muhalefet yaratılabilmesi için bu gereklidir. Türkiye’nin geleceği için bu çok önemlidir. Bu başarılı kişi Ümit kocasakal olabilir,…
-
İktidar Da Muhalefet De Koltuğa Japonla Yapışmış…
Kılıçdaroğlu, 2010’dan bu yana 8 kez seçim kaybetmesine rağmen; kurultaylarda hep kazandı. 2010’dan bu yana CHP’nin oyu yüzde 25’ten yukarı çıkmadı, ama Kemal Bey hep Genel Başkan oldu. Kamu malları, kamu sanayi kuruluşları iktidar tarafından haraç mezat satıldı. Tüm devlet daireleri imamlara teslim edildi. Türkiye’yi tarikatlar, tekkeler, şeyhler, şıhlar kapladı. Vakıfların karanlık köşelerinde küçücük çocuklara…
-
Ne Lozan’ı, Ne Cumhuriyeti Ne De Atatürk’ü Yok edebilirsiniz…
Her geçen gün, AKP iktidarı bizi, çağdaşlıktan, uygarlıktan, bilimden biraz daha koparıyor, karanlığa götürüyor… Her geçen gün, bizi, biraz daha Arapların dünyasına yaklaştırıyor. Araplaştırıyor… İlkelleştiriyor… Hayvanlara, çocuklara tecavüzler, kadın cinayetleri, dövmeler, sövmeler başını aldı gitti… Hem de koca koca adamlar yapıyor bu işi… Çevremiz sakallılar, peçeliler, çarşaflılar, takkelilerle doldu. Artık türbanlının olmadığı bir tek devlet…
KONU HAKKINDA YAZILAR
-
Seçimde AKP’yi Alaşağı Edip, Atatürk Cumhuriyetini Yeniden Kuralım…
-
AKP’ye Kimler, Neden Oy Veriyor?
-
Neden Seçim Kaybediyoruz?
-
Hurafeler, İlkellik Ve Eğitimsizlik Yobazın Geçim Kaynağıdır…
-
AKP Ve Onun Genel Başkanı Sona Doğru Koşuyor…
-
Kuru Gürültüyle Seçim Kazanılmaz…
-
Biz Verdikçe, Onlar Daha Fazlasını İstediler…
-
Atatürkçünün Kitabında Umutsuzluk, Karamsarlık Yazmaz…
-
Cumhuriyetten ve Atatürk’ten Öç Almak İstiyorlar…
-
Faşizm, Kara Bulutlar Gibi Çöktü Üstümüze…
-
“Anamız, Avradımız, Yârimiz… Kadınlar, Bizim Kadınlarımız…”
-
Hastalık Bitti, Mücadeleye Kaldığımız Yerden devam…
-
Kadın Kahkahasından Rahatsız Olanlar, Tecavüzlerden Niçin Rahatsız Olmuyorlar?
-
“Cumhuriyet Kapanması Gereken Bir Parantezdir…”
-
Yurdumuz Yalan – Dolan, Suç – Suçlu Cennetine Dönüştü…
-
CHP’de Değişim Zamanı Gelmiştir, Geçmektedir…
-
İktidar Da Muhalefet De Koltuğa Japonla Yapışmış…
-
Ne Lozan’ı, Ne Cumhuriyeti Ne De Atatürk’ü Yok edebilirsiniz…