Prof. Dr. Alaeddin Yalçınkaya
-
İran’da Devlet Sömürüsüne İsyan Kazandı
İran’da cumhurbaşkanlığı seçimlerini Türk kökenli Pezeşkiyan’ın kazanması, reformcuların başarısı olarak yorumlanmaktadır. Halbuki Pezeşkiyan’a oy verenlerin ekseriyeti reformun ne olduğunu dahi bilmemektedir. Bildikleri şey, tek kişinin yönetimindeki ülkede sonu gelmeyen, gittikçe şiddetlenen soygun düzenine karşı bir nebze sesini yükseltebilen adaya oy verdikleridir. Pezeşkiyan’ı kazandıran diğer unsur ise molla-soygun düzenine karşı çıkamayanların sandık başına gitmemesidir. Başkent Tahran’da…
-
Dışişleri Bakanının Çin Ziyaretindeki Tuhaflıklar
Dışişleri Bakanlığı sitesine göre “Sayın Bakanımız, Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin davetine icabeten, 3-5 Haziran 2024 tarihlerinde Çin Halk Cumhuriyeti’ne resmi bir ziyaret gerçekleştirecektir.” Ziyaret gerçekleşmiş ancak bu süreçte yaşananlarla ilgili resmi açıklama yayınlanmamıştır. Bazı yorumcular her konuda olduğu gibi beyanatları alkışlamış, fakat bu süreçteki aksamalara, öneri ve risklere dokunmamışlardır.
-
Uluslararası Mahkemelerin İsrail ve Netanyahu Kararları
Gazze soykırımıyla ilgili iki uluslararası mahkeme arka arkaya önemli kararlar verdiler. Soykırım kelimesini kullanmadan, davalı ülke ve kişilerin soykırımdan yargılanma yolu açıldı. Kararların birbirini izlemesi, Siyonist cephenin muhtemel tepkilerini ortak karşılama anlamına gelebilir. Mahkemenin normal seyrinde de kararların yakın zamanlara rastladığı düşünülebilir. Bununla beraber uygulama araçları sınırlı olan uluslararası mahkemelerde karar verenlerin ihtiyatı elden bırakmamaları…
-
Havayı, Suyu, Toprağı Zehirleyen Çöp Dağları
Ülkemizin âcil sorunları ortada iken suni gündem maddeleriyle toplumun, medyanın, hatta akademinin meşgul edilmesi toplumsal cinnete yol açmaktadır. Üretimi engelleme, cezalandırma, ithalatı teşvik, ülkenin geleceğini esir alan yap-işlet-devret-sahip ol gibi yanlış politikaların sonucu ekonomik temelli sorunlar gittikçe ağırlaşmaktadır. Milyonları ilgilendiren konuların gündemde yer bulamaması, aydın kesimin “yüksek” konularla meşguliyetinden olduğunu zannedenler Orta Çağ Avrupasının feodal…
-
Tedarik Zincirinin Fuzuli Hammallığı
İlkokuldan itibaren ülkemizin Asya-Avrupa arasında köprü olduğu övgüleri ezberletildi. “Gelen-geçer köprüsü” özelliği ile iftihar aşaması son yıllarda, Çin istilâsı aracı Orta Koridor masallarıyla devam etmektedir. Bu özelliğe nihayet Irak, Şattü’l-Arap yakınındaki Faw Limanı’ndan Şanlıurfa/Ovaköy’e uzanan “Kalkınma Yolu Projesi” eklenmektedir. İlgili bakan bu proje sayesinde Avrupa’ya 35 günde giden Çin, Hindistan mallarının 25 günde ulaşacağını sevinçle…
-
Ermenistan ve Yunanistan’a Can Suyu Politikaları
İran-İsrail savaş tiyatrosunun heyecanlı sahneleri, medyanın başarılı organizasyonuyla kamuoyunu meşgul ederken dış politikada sessiz gelişmeler yaşanmaktadır. Doğu, batı ve güneydeki üç komşumuz Ermenistan, Yunanistan ve İsrail’in soykırım sicilleri yanında Türkiye açısından diğer ortak özelliği ülkemize karşı her türlü terörü desteklemeleridir. Binlerce şehidimizin, onbinlerce vatandaşımızın katillerinin bağlantıları, bir şekilde bu üç ülkeye, lobilerine veya yan kuruluşlarına…
-
Tarihin Dönüm Noktalarından: Türklerin Müslüman Olması
Kavmiyetçikik, ırkçılık ve özellikle Arap-Türk düşmanlığı üzerinden İslâmiyete saldırı, bu dinin ilk dönemlerinden günümüze, daima kullanılışlı bir tezgâh olduğu halde başarıya ulaşmamış köhne stratejidir. Müslümanı Müslümana kırdırtmak öncelikle Yahudiler, Roma’nın ajanları, Çinliler tarafından zaman zaman kullanılmış, kısmi başarılar sağlanmış, çok kan dökülmüştür. Sömürgecilik yıllarında İngiliz, Fransız stratejilerinde, Deli Petro’nun vasiyetinde, son iki asırdır Vatikan/misyoner faaliyetlerinde…
-
Orta Koridor Masallarıyla Çin İstilasına Destek
Üretim gücünü istilâya çeviren Çin’in Kuşak-Yol Girişimi, önemli mesafeler kat etse de birçok problemlerle karşılaşmaktadır. İstilanın yoğunlaştığı birçok ülkede protestolar düzenlenmekte, bazı ülkeler girişimden ayrılmaktadır. Asya’dan, Avrupa’dan, Okyanusya’dan bu tür haberler Şi Cinping’i “kışkırtmakta”, muhtemel ayrılacaklara gözdağı vermektedir. Girişimin Avrupa’daki önemli ayağı İtalya’nın ayrılma gerekçesi ticari ve siyasi istila, borç tuzağı, tekonolojik ve dijital kontrol…
-
Ukrayna Savaşı ve Uluslararası Sistem
Rusya-Ukrayna Savaşı, üçüncü yılına girerken gelecekle ilgili değirlendirmelerde, uluslararası sistem mekanizmaları pek dikkate alınmamaktadır. Hemen her devletin komşularıyla sınırları ve egemenlik haklarıyla ilgili sıcak çatışmalara yol açabilen anlaşmazlıkları bulunmaktadır. Bunların savaş aşamasına geçmesinde genellikle sermaye ve medyanın da yer aldığı küresel aktörler etkindir. Sıradan devletler şartlara bakarak karar verirken büyükler diğerlerinin kararlarını belirleyen şartları hazırlarlar.…
-
Koyun Yetiştirenleri Cezalandıranlar Görevden Alınmalıdır
Toroslardaki iki ilçemizde hazine arazisinde koyun otlatan vatandaşlarımıza 70-90 bin lira ceza yazıldı. Biri, şalvarı solmuş, yazın sıcağı, kışın soğuğunu yüzünden okuduğunuz orta yaşlı çilekâr hanım, ağlıyor. Diğeri muhtemelen başkasının verdiği eski giysileriyle sabahtan akşama hayvanların peşinde zayıf düşse de dağ havasının enerjisi yüzünde görülen orta yüş üstü köylü. “Ne kazanıyoruz ki bu cezayı ödeyelim,…
-
Gazze Soykırımı Davasında Öne Çıkanlar
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Milletlerarası Adalet Divanı’nda (MAD) açtığı davanın ilk kararının önemli ayrıntıları bulunmaktadır. Davayı açma “cesareti gösteren” Güney Afrika, insanlığın sesi olmuştur. İlk karar üzerine Güney Afrika temsilcisinin açıklamaları, apartheid mağduru ülkenin samimiyeti yanında başarısını da göstermiştir. Davayı sadece bu alandaki önde gelen bir avukata havale etmekle kalmamış diplomatik temsilciler de hukuki ayrıntıları, muhtemel…
-
Suriye’nin Teröristan Haline Gelmesindeki Yanlışlar, Unutulanlar
En uzun sınır komşumuzla diplomatik ilişkileri kesmemizle bölge terör örgütleri fidanlığı haline gelmiş, ABD-İsrail uydusu teröristan doğmuştur. Küresel Siyonizmin asırlık stratejilerinin ürünü yapılanmanın hedeflerinden biri de Türkiye’nin toprak bütünlüğüdür. Şehit cenazeleri dizisi, çok daha kapsamlı programın hesaplı çıktılarıdır. Ne pahasına olursa olsun ülke sınırlarımızı muhafazadaki azim ve kararlılık elbette önemlidir. Şehitlerimizin kanının yerde kalmaması gereklidir.…
-
Doğu Türkistan ve Gazze Soykırımlarının Mukayesesi
Güney Afrika, İsrail’in Gazze’deki soykırımına karşı Milletlerarası Adalet Divanı’na (MAD) resmen başvurdu. İsrail’in Filistinlilere soykırımı kapsamındaki uygulamaları, daha devlet olarak kurulmadan yıllarca önce, kurucu çeteler tarafından başlatılmıştı. İsrail’deki Müslümanların oranı Yahudilerin yaklaşık on katı idi. Bağımsızlık ilanından günümüze kadar çeşitli bahanelerle otomotik tüfeklerle sivillere ateş edilir, meydanlar kadın, çoluk, çocuk cesetleriyle dolardı/dolmaktadır. Yol masrafını denkleştirebilenler…
-
Dinde Reform Hezeyanları ve Tel Aviv İslam Üniversitesi
Genellikle Ashab-ı Kirâm’ın büyüklerinin isimlerinden yeni kimlikleriyle nice örgütler kurar, kilit kadrolara yerleşirler. Teröristleştirme yolunda şeytanın dahi aklına gelmeyen tekniklerle İslam’ın esaslarını saptırmaya çalışırlar. Yerine göre iman ve ibadet esaslarını, namazları, vakitleri, helalleri, haramları, bayramları, muâmelât ile ilgili hükümleri, Müslümanların selamını dahi kafalarına göre değiştirme, çağdaşlaştırma, reformize ederek tahrip etme yollarını kullanırlar. İslam adına terörist…
-
Gerçek Olan Çevre Tehlikesi mi, Tuzağı mı?
Sanayi devriminin yaygınlaşmasıyla son iki asırda havalar, denizler ve karalarda biriken zehir, dünyayı gittikçe daha yaşanmaz hale getirmiştir. BM bünyesinde 1992 Rio Sözleşmeleri ile çölleşmeyi durdurmak, havada, karada, denizde bitki ve canlı türünün yok olmasını önlenmek hedeflenmiştir. Karbon salınımının sınırlandırılması ile küresel ısınmayı yavaşlatmak ve durdurmak da temel mutabakatlardandır. Bir taraftan sel felaketleri yaşanırken diğer…
-
Kudüs’ün İngilizlere Tesliminin ve Mondros Mütarekesi’nin Sorumluları
Ekim-Aralık ayları yakın tarihimizin hazin olaylarıyla doludur. 9 Kasım 1917’de Kudüs İngilizlere bırakılmış, 30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesi imzalanmıştır. 13 Kasım’da ise mütareke şartları gereği İstanbul işgal edilmiştir. Sağlam surları, güçlü savunma imkanlarına rağmen Küdüs, Ali Fuat Paşa (Cebesoy) tarafından boşaltılmıştır. Mondros Mütarekesi’nde ise milyonlarca şehidin kanıyla savunulan alanlar, Rauf Paşa (Orbay) imzasıyla düşmanın işgaline…
KONU HAKKINDA YAZILAR
-
İran’da Devlet Sömürüsüne İsyan Kazandı
-
Dışişleri Bakanının Çin Ziyaretindeki Tuhaflıklar
-
Uluslararası Mahkemelerin İsrail ve Netanyahu Kararları
-
Havayı, Suyu, Toprağı Zehirleyen Çöp Dağları
-
Tedarik Zincirinin Fuzuli Hammallığı
-
Ermenistan ve Yunanistan’a Can Suyu Politikaları
-
Tarihin Dönüm Noktalarından: Türklerin Müslüman Olması
-
Orta Koridor Masallarıyla Çin İstilasına Destek
-
Ukrayna Savaşı ve Uluslararası Sistem
-
Koyun Yetiştirenleri Cezalandıranlar Görevden Alınmalıdır
-
Gazze Soykırımı Davasında Öne Çıkanlar
-
Suriye’nin Teröristan Haline Gelmesindeki Yanlışlar, Unutulanlar
-
Doğu Türkistan ve Gazze Soykırımlarının Mukayesesi
-
Dinde Reform Hezeyanları ve Tel Aviv İslam Üniversitesi
-
Gerçek Olan Çevre Tehlikesi mi, Tuzağı mı?
-
Kudüs’ün İngilizlere Tesliminin ve Mondros Mütarekesi’nin Sorumluları