Süleyman DEMİRKAN/ANKARA
Bir grup aydının başlattığı “Ermenilerden özür diliyorum” kampanyasına milletvekillerinden karşı atak geliyor. Meclis’in kampanyaya karşı tavır almasına ilişkin ilk adımı, TBMM Dışişleri Komisyonu’da gündem dışı söz alan CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman attı.
Arıtman, “Sözde aydınların başlattığı kampanya” nitelemesinde bulunarak, “Yapılan son derece yanlış. Bu, Türkiye’nin bilimsel, tarihi ve siyasi tezlerine aykırı ve haksız bir kampanya. TBMM bu kampanyaya karşı tavır almalı” dedi.
Arıtman’a, MHP Ankara Milletvekili Deniz Bölükbaşı tam destek vererek “Türkiye’ye ihanet ve husumetin adı, bu imza kampanyasının başlığı oldu. Millet iradesini yansıtan TBMM bu ihanete tepkisiz kalamaz” diye konuştu. AKP’li Murat Mercan ise, “Komisyon olarak böyle bir karar alabilir miyiz, içtüzüğe bakalım. Belki de Meclis olarak bir tavır konulması daha yerinde olur” dedi. Ancak DTP’li Sabahat Tuncel, Arıtman’ın, “Meclis olarak ortak tavır koyalım” önerisine karşı çıkınca Meclis adına “Ortak Deklarasyon” yayınlanması olanağı kalmadı. Sonuçta karşı imza kampanyası başlatılması benimsendi.
Gül’e ağır eleştiri
Komisyon çıkışında Arıtman, “Gül’ün bu kampanyayı desteklediği görülüyor. Gül, cumhurun yani Türk milletinin Cumhurbaşkanlığı’nı yapsın, etnik kökenin değil” dedi. Arıtman, Cumhurbaşkanı ile ilgili sözlerini “Gül’ün anne tarafından etnik kökenini araştırın görürsünüz” diyerek açtı. Arıtman, şunları söyledi:
Dayısının ifadesi
“Sayın Gül’ün annesinin etnik kökeninin Ermeni olduğunu İzmir’deki meslektaşım, Sayın Gül’ün dayısı İzmir Atatürk Eğitim Hastanesi’nde Nöroloji uzmanı Dr. Ahmet Satoğlu, asistanlarına söylemiş. Ben hiçbir zaman insanların etnik kökenlerini sorgulamam. Bizim için bunun önemi yoktur. Hangi etnik kökenden olursa olsun insana saygı duyarız.
Ama, Cumhurbaşkanı olan bir kişinin, cumhurun haklarını ve onurunu koruması gerekir. Türk devleti ve milleti için özür dilemesini gerektirecek bir durum da söz konusu değildir. Cumhurbaşkanı’ndan beklerdim ki, ’Cumhurbaşkanı’ olarak bütün dünyaya Türk milleti ve devletinin bir soykırım suçu işlemediğini, bu vesileyle, bütün dünyaya haykırsın. Bu görevi yapmadığı için, kendisini şiddetle kınıyorum.
Biliyorduk ama…
Cumhurbaşkanı, etnik kökeni ne olursa olsun, bir ve bütün olan, bütün halkın hakkını ve onurunu koruması gerekir. Gül, bunu yapmamıştır. Biz, başından beri Gül’ün annesinin Ermeni kökenli olduğunu biliyoruz. Ama, biz bunu, ’dindar Cumhurbaşkanı’ propagandası yaptıkları dönemde de biliyorduk, lafını bile etmedik. Hiçbir yerde dile getirmedik. Ama, şimdi durum farklı. Cumhurbaşkanıdır ve Türk Milletinin hakkını, çıkarını koruma sorumluluğu vardır. Savunsaydı, etnik köken ayırımı yapmaksızın herkesin Cumhurbaşkanı olabilseydi, biz annesinin Ermeni kökenli olduğunu unutur, bir daha da hatırlamazdık. Bunu bizim aklımıza getiren ve düşündüren Gül oldu.
Bir yanıt yazın