AKP Hükümeti, ilkokul ikinci sınıf öğrencilerine ‘Arapça’ dersi getirecekmiş! Bu haber ve savlar eğer doğruysa bu düşünce ve varsa tüm girişimler hemen geri çekilmelidir çünkü; daha birinci sınıfta ülkenin resmi dili Türkçe okumayı bile doğru dürüst sökemeyen çocuklar; ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci… sınıflarda bile tamtamına sökemezken ve hatta bizi yönetenlerin çoğu ile nice anlı-şanlıların henüz Türkçemizi doğru dürüst yazıp konuşamadıklarını gördükçe bu Arapça da neyin nesidir diye sormak herkesin en doğal hakkıdır… Asıl erek nedir bunu direkt söylemeli ve gerekiyorsa derhal konu ile ilgili referandum yapılmalıdır…
Maksat, çocuklara daha Türkçeyi öğretemeden Arapça kargaşasına sokup beyinlerini deformasyona tabi tutmaksa; bu suskun ve sabırlı millet adama ansızın: “ Hele bir yavaş olun efendiler, bir soluklanın durun bakalım biraz.” derse zaman birileri için çok geç olabilir…
Örneğin birileri;
“Hop..dedik emiceler hop dedik!” derken
Bir başkaları da;
“Her kafanızın estiğinde atı alıp Üsküdar’ı geçemezsiniz; o atları öyle bir kişnetiriz ki üstünden düşer altında ezilirsiniz; aman haaa!” diyebilir…
Çünkü, halkın her bireyinin oy kullanmak hakkı vardır ve bundan böyle oylarını artık sizin alışkın olup sandığınız gibi kullanmayacağı da kesindir…
Sanki devletin başında hükümet yok, hükümetin başında bir zümre var tüm kendi arzu ve isteklerini tüm millete dayatma ile getirip bundan da bir garip zevk alıyor.
Adına da; kılıfına uydurulmuş, kaldır elini indir elini türünde hemen çıkartılan sayısal çokluğa bağlı kanun ,yasa, hukuk deyip anında uygulamaya koyuyor/lar. Ve kısaca; ben/biz ne dersem/k o olur diyor.
Sonu olmayan, yarınlarda değiştirip geriye dönük uygulamalara sarıldıkları hemen her ölçüsüz kanun uygulamalarında yaptıkları gibi bunda da sıfır başarı söz konusu olacağı kesin de şimdi asıl soru şu:
“Siz kimden izin aldınız, hangi ebeveynlerle tartıştınız, başta pedagoglar olmak üzere hangi psikologlarla ilişkilendirdiniz de milli eğitim dediğiniz milli eğitimi millileştirmeme girişimine kucak açıyorsunuz?”
Hangi Arap ülkesinin okullarında Türkçe dersi tüm eğitimlerinin müfredatında varda aman biz de bir jest yapalım onların dilini müfredatımıza alalım çabası güdüyorsunuz?
Eğer yine Kur’an’ı öğrenmesin mi halkımız?” savunmalara gireceksiniz, Kur’an’ı zaten öğrenen kurslardan, eksiksiz öğreniyor… Yok öğreniyor da anlamını bilmiyor diyorsanız; gelin siz önce görevli binlerce din adamına kutsal kitabı çevirmesini öğretin…Çünkü, çoğu ne yazık ki o bilgelikten yoksun …
Siz önce gelin; camilerdeki hutbelerde, Diyanette Türkçe Kuran öğretmeyi başarın ki ne kadar ciddi olduğunuzu anlayalım. Zaten tüm bunları yanlışları yapmanız Kur’an da Türkçeyi anlamamanızdan kaynaklanıyor olmasın sakın?
Ey çıkarı için susanlar!
“Susmayın, konuşun…Unutmayın ki; günün birinde her biriniz ebediyen susacaksınız!”
Haydi bakalım anneler babalar göreve, çocuklarınız sizlerden yardım ister.
Refhan İrtem
|
Bir yanıt yazın