DÜNYA KADINLAR GÜNÜNDE İŞTE BİZİM KADINLARIMIZ:
HATÇA TEYZE
Yargıç, sanık ve davacıyı yakından tanıyan Hatça teyzeyi tanıklık etmesi için kürsüye çağırır. Hatça teyze tanık iskemlesine oturur.
Sanığın avukatı kadına yaklaşır.
– Hatça teyze sanığı tanıyor musun?
-Teyze yanıtlar : “Danımam mı yezidi… Çocukluğundan belli baş belasıydı sate. Yalandan dolandan gayrı işi yoğdu ki…Çalıp, çırpmakta üstüne yoğdur… Hırsı aglını aşıvence, gözü gararıvence. gorguvence yapmeyceğ ganunsuzluk, 3 guruş fazla para gazanıvemek için yapmeyceğ nemıssızlık yoğdur…”
Yargıç başta olmak üzere bütün salon şok olur…
Bu fırsattan yararlanmak isteyen davacının avukatı hemen atılır:
– Peki Hatça teyze ya davacıyı tanıyor musun?
-Teyze yine yanıtlar: “Elbet danışım. Sözümona müslümandı… Cami’nin etrafında dolaşıpduru. Dembel mi dembel, ödlek mi ödlek, geveze mi geveze âdemin tekidi; En yagın hısım, agrabasının guyusunu gazı vemekte, ağgesinden gonuşmekte üstüne yoğtu; gonuşunce mangalda kül bırakmeyyo emme her daim çömlek gibi oturupduruuu, heç bi iş de dudameyyo… Onun bunun verdiğiyle geçinip gideyyo işte..Ne deyiverem sene avogat bey…Al birini vur ötekine bi adem bile etmeyyo…”
Yine herkes şoktadır. Uğultular yükselir…
Yargıç, kürsüyü tokmaklar; sükûneti sağlar ve avukatları kürsüye çağırır, kulaklarına fısıldar:
“- Bana bakın bu kadına beni tanıyıp tanımadığını sorarsanız canınıza okurum haaa…”
Durum bu durum bu sayın seyirciler…
İşte bizim kadınlarımız…
Gelin de yüce öndere minnet duymayın…
Bir yanıt yazın