HUKUK YOKSA…
CHP’li, İYİP’ li, YRP’ li Saadet Partili, DEM’ li vs, hülasa “muhalefet partililerine” ve partililere seçmenlere sesleniyorum…
Ok yaydan çıktı…
Sakın şaka yaptığımı, ya da abarttığımı düşünmeyin…
Hepsi gerçek…
2010 yılından bu yana ve en son bir hafta ya da on gün içinde yaşananları düşünün…
Akıl karı mı?
Dünya ve Cumhuriyet tarihinde ne görülmüş ne duyulmuş değil…
Diktatörlük demek de vahameti anlatmıyor…
Başka bir şey…
Olayı anlatmak için “Sarı öküzü verdik” diyerek basitleştirmek istemiyorum…
***
Olayları ve yaşananları tek tek yazmayacağım. Çok net söylüyorum temelinde sınırsız ve kontrolsüz bir “hukuksuzluk” var…
İşte tam da bu bağlamda bir gerçek ortaya çıkıyor…
AKMHP koalisyonunu ve mütemmim cüzlerini demokratik yollarla devirmek artık mümkün değil…
Çünkü AKMHP ve yargı kurumları demokratik yolların tamamının önünü tıkadı…
Bırakmak…
Bir başka partinin ve kişinin seçilmesine istemek, izin vermek gibi bir niyetleri de yok…
Neden?
Yargılanacaklarını ve asla hesap veremeyeceklerini biliyorlar…
Gözleri dönmüş halde…
Kaybettikleri belediyelere kafalarına göre kayyum atıyorlar…
Bunu yaparken de; Türk milletinin can damarlarını ve yumuşak noktalarını gayet iyi biliyorlar…
Fütursuzca kullanıyorlar…
***
Bunlar hepimizin gözleri önünde yaşanıyor…
Açıkça ve pervasızca…
Defalarca yazdım; susarsanız, duyarsız kalırsanız ne hız kesecekler ne de çok daha ileri gitmekten hatta tüm Türk milletini ateşe atmaktan çekinecekler…
Kan kusturacaklar…
Hatta zerre-i miskal kadar acımadan “öldürecekler”
***
Gelelim hukuk meselesine…
Hukuk, ona güven duygusu ile vardır.
Güven yoksa yoktur.
Hukukun tek belirtisi ve kanıtıdır; yoksul-varlıklı, güçlü-güçsüz, tüm insanların ona güven duymaları…
Her şeyinizi kaybedebilirsiniz…
Huzurunuzu…
Özgürlüğünüzü, geleceğinizi…
Umutlarınızı…
Hukuk varsa, onları geri alma olasılığı vardır…
***
Gidip “adalet” denilen bir yüce kapının önünde bekler, o kapı açıldığında elinizden alınanları hukuktan geri istersiniz…
Hatta canınızı aldıklarında, hukuk varsa, o bedelini mazinize iade eder…
Ama hukuk yoksa…
Kesilmiş bir ağaç gibi geri dönülmezliğin ve yakılmanın yazgısı kalmıştır size…
***
Hukuk size lazım da olmayabilir. O an için hukuka gereksiniminiz yoktur belki…
Uzakta bir yerde hukukun olmayışına aldırmayıp gözlerinizi yumar, kulaklarınızı tıkar, vicdanınızı susturabilirsiniz…
“Benim dışımda” diyerek aklınızı kapatabilirsiniz…
Uzakta da olsa, çökmüş yuvaların, ağlayan çocukların, yakılan yaşamların, zulmün varlığı sizi ilgilendirmeyecek kadar “insansanız…”
Sorun yok zaten…
Dönüp bir bakın. Binlerce insan, hukuku arıyor, çoluk çocuk, on binler…
Neden?
***
Yıllardır bağırıyoruz; tek adam sistemine (Partili Cumhurbaşkanlığı) evet denildiğinden bu yana kaç öğrenci hapiste biliyor musunuz?
Eleştirdiği…
Muhalif olduğu için…
Sadece öğrenciler de değil; hücrelere kapatılmış, suçunun ne olduğunu dahi bilmeyen…
***
Hakkında hiçbir mahkûmiyet bulunmayan yaşlı, genç, kadın, erkek, ünlü, ünsüz, bilinen, bilinmeyen ne çok insan…
Başlarını vuracak duvar yok. Çünkü AKP ve MHP, KHK’lerle ve CB kararnameleriyle yüksek mahkemeleri değiştirdiler…
Alt mahkemeleri kendi kadrolarından kurdular…
Çaresiz kalan yargıçlar, savcılar cüppelerini atamadan lanet okuyarak istenenleri yapmak için gittiler içinde adalet olmayan devasa Adalet saraylarına…
O yüzden direnenlerin yaşamları karardı.
Zulüm sahibinin kirli dosyalarını araladığı için kaç yargıcın, kaç savcının, kaç hukuk devleti adamının yaşamı karardı?
Haberiniz var mı? Türkiye Cumhuriyeti hukuksuzlukta dünyanın dördüncüsü, Avrupa’nın birincisi oldu…
***
Suçsuz insanlar hücrelerde. Her sabah demir parmaklıklar arasından hukuku bekliyorlar…
Gelen yok, giden yok…
Hukuk kimsenin değil, sizin…
Yollara düşün, bağırın, çağırın, çığlık atın, “insansınız” bu yazdıklarım sizi ilgilendirir, çıkın ortaya;
“Hukuku geri isteyin…”
AKMHP+ABD koalisyonu BOP kapsamında “iç savaş” çıkartmadan…
Erdoğan ÖZGENÇ
İstanbul 08.11.2024 17.40
Bir yanıt yazın