Emperyalizm ve onun 1940 lardan beri Türkiye Cumhuriyeti ve CHP içine yerleştirdiği gladyo (sivil ve askeri kanatlarıylan) nasıl Türkiye Türklere bırakılmayacak kadar önemli diyorsa aynısını CHP , CHP lilere bırakılmayacak kadar önemli diyerek CHP’yi FETÖ, PKK, Dinci, Liberal ler arasında parselledi.
Atatürk’ün iki büyük eserim dediğinin ikisi de olan Cumhuriyet ve CHP bugün yabancı güçlerin uzaktan kumandalı değişik “ideolojiler” altındaki iktidarları ve adamları yarafından yönetilmektedir.
Gerçeği konuşmak gerekirse, sadece yönetenler değil, milletin ortalamasıda iktidardaki işbirlikçiler kadar Atatürk’e uzaktır.
Uzak olduğu için de bugün Türkiye’yi Türkler değil, Türkiye ve CHP Türklere bırakılmayacak kadar önemlidir diyenlerce uzaktan kumandalı olarak ( 1949 Kahire Anlaşması/NATO/BOP çerçevesinde) yönetilmektedir.
Atatürk’ün yarattığı modern Türk Milleti ve modern Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu ilkeleri ile donanmış örgütü olan CHP bugün Atatürk’ün idealleri açısından başından tırnağına kadar ele geçirilmiş edilgenleştirilmiş ve sesizleştirilmiştir.
Ve emperyalizm tarafından ele geçen CHP süreç içinde mankurtlaşmasıylada bugünki iktidar partisi gibi emperyalizmin robotuna dönüşmüştür.
Millet bu süreçte şizofrenleşmiş Türklükten, millet bilincinden uzaklaşmış, devlet ise Türk Milleti’nin milli menfaatlerini korumaya ve kollamaya yönelmemiş ve doğrudan Türk düşmanı faliyetler içine girmiş ve emperyalizmin müziği ile dans etmektedir.
Bu binlerce yıllık Türk varlığı için gerçekten utanç vericidir.
Tiksindirici bir durumdur.
Bunu nasıl tersine döndürürüz? CHP ve Türkiye Cumhuriyeti tekrar Türkler tarafından Türk menfaatlerine göre yönetilirmi acaba diye bir soru sorarsak kendimize?
Tabiki yönetilir cevabını vermek hiçte zor değildir. Bunun için Türküm diyenletin önce özgüven, tarih bilinci ve Türk gelenek, görenek ve töreleriyle donanması ve hareket etmesi gerekmektedir.
Yani önce herkes Türk olduğunu ve geçmişini, tarihini, gelenek, görenek ve töresini bilmeli ve her Türk yanındaki ve uzaktaki Türkle binlerce yıllık yaşayan Türk gelenek, töre ve göreneklerine göre, samimi ve ahlaki sosyal, siyasi ve kültürel ilişki kurup bunu yaymalıdır.
Yani kısacası binlerce yıllık Türk gelenek, görenek ve töreleri var olan bu kötü durumdan en doğal ve en önemli çıkış kapısıdır. Bu üç olgu Türklüğün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek tutkalıdır.
Yeni bir Ergenekon olayı yani yeni bir devrim Türklerin Türkiye Cumhuriyeti ‘ne layık olması ve varlığını ilelebet kılması ancak bu şekilde olur.
Bunu bilen Atatürk bunu 100 yıl önce becermiştir.
Şimdi ancak bunu O’nun gibi düşünen ve düşünecek Türkler yine becerebilir.
Tabiki istiyorlarsa !
Sefa Yürükel
Bir yanıt yazın