TÜCCAR SİNAN
Orta çağda küçük ama sesi gövdesinden büyük derebeylikler için kullanılan çok sevdiğim bir deyiş vardır.
“Senin Derebeyliğin nedir ki Seferberliğin ne olsun”
Bir ittifak kuruyorsun
Adına “ATA İTTİFAKI” diyorsun.
Sonra ortaya çıkıp büyük büyük cümleler kuruyorsun.
- “1 yıl içinde Sığınmacıları ülkelerine göndereceğim”
- Cehennemin kapılarını kapatacağım”
- Terör örgütü destekçilerini meclis kapılarından içeri almayacağım “
- Göreceksiniz her şey çok güzel olacak”
Seçimler yapılıyor.
Muharrem İnce’nin adaylıktan çekilmesi ile tepki oylarının tamamı piyangonun büyük ikramiyesi gibi kendisine isabet edince, beyfedinin birdenbire tavır ve söylemlerde değişiyor.
- “Ben ne yapayım bakanlık teklifini cumhurbaşkanı yardımcılığı isterim”
(pazarlıkları başlatıyor) - “Kararımı 1 hafta içinde vereceğim”
(Süre uzun olsun ki satacağım ürün kıymetlensin istiyor.)
Cumhur ittifakı ile Dolmabahçe sarayında şahsen, Millet ittifakı ile de telefonda pazarlıklara başlıyor.
Gel vatandaş gel….
Batan geminin oyları…
Dükkanı kapatıyoruz, patron çıldırdı, geliş fiyatına oy burada…
Ve final:
Sığınmacıları göndereceğim diyerek oy alıp;
10 milyondan fazla ne olduğu belirsiz sığınmacıya kapıları açan tarafı seçiyor
Atatürk, ilke, inkilap diyerek;
Atatürk’e “Ayyaş” diyenleri destekliyor.
Güneydoğulu vatandaşların iradesine terör diyerek;
Domuz bağı katili Hizbullahçılar ile kol kola giriyor.
Sakın kızmayın ona…
Bence o bir siyasiden daha çok “Seni Yeneceğim Türkiye” diye haykıran bir tüccar.
Seçmenini satarak asli mesleği olması gereken ticareti icra ediyor.
İşte bu ülke 100 yıldır bu yüzden bir adım bile ileri gidemiyor.
Devam et Sinan OĞAN
Kim tutar seni
Bir yanıt yazın