KUR’AN!
ALLAH’ın ALLAH’lık Hakkı?!
Vefa-Minnet!
Kibir?
(Enbiya,18)”Allah’a yakıştırdığınız sıfatlardan-yalanlardan dolayı size yazıklar olsun!”
KUR’AN’da olmayanları, Kitap’tan-KUR’AN’dan ALLAH’ın sözleriymiş gibi insanlara sunarak yalan beyanda bulunup iftira edenler ALLAH’ın hakkına tecavüz etmektedirler. ALLAH’ın söylemediği, istemediği, yasaklamadığı şeyleri, özgür bıraktığı alanları; kendi sapkın düşünceleri-istekleri ile dolduranlar yani ‘din’ satıcıları Allah’ın hakkını yemektedirler. ALLAH isteklerini, sınırlarını Kitabı KUR’AN’da çok açık ilkeler halinde ortaya koymuştur. ALLAH’ın Kendi sözlerinin toplamı olan KUR’AN dışında başka kaynaklardan; tek olan bu alana sokulmuş, ilave edilmiş tüm eklemeler uydurmadır, yalandır ve bu uydurma ve yalanların tamamının mutlaka temizlenmesi gerekir ki, ALLAH’ın hakkı teslim edilebilsin!
(Meryem,65)”Hiç, ismi O’nunla birlikte anılmaya değer bir başkasını tanıyor musun?-Rabbinin ne bir adaşı, ne de bir benzeri vardır.”
Günümüzde ‘kul hakkı’ söylemi, en çok konuşulan kavramların başında geliyor. Hâlbuki öncelikle ALLAH’ın hakkını teslim etmeliyiz ki ‘kul hakkı’nın ne olduğu da gerçek anlam boyutuna ulaşsın!
Yaratıcı Kaynağı-Yaratıcı Gücü-Sahibi kabul etmeyenler de, üzerlerinde bulunan ALLAH’ın hakkını yok saymaktadırlar!
(Nuh,13)”Size ne oluyor ki Allah’a büyüklüğü yakıştıramıyorsunuz?-O’nun büyüklüğünü kabûl-takdir edemiyorsunuz?-Allah’a saygı göstermek istemiyorsunuz?”
(Rahman,34)”Rabbinizin size öğrettiği bilgiyi ve verdiği gücü mü yalanlıyorsunuz?”
Yaratıcı Kaynağa minnetsizlik, vefa duygusu yokluğu ile, Tanrı’yı devre dışı bırakıp her şeyi kendilerine mâl eden, elde ettikleri bilgileri kendilerinden zannedenler, büyüklük kuruntusu içine girip kibirle-gururla vazgeçilmez olduklarını düşünebilirler.
Alt yapısı bilgi ile donanmamış kibirli insan bir de çevresinin haketmediği övgülerine muhatap kılınıyorsa, aşırı derecede azıp zalimlik noktasına varabilir.
Hiçbir şeyin kendisini durduramayacağı, her türlü ayrıcalığın üstünde olduğu vehmine kapılanların tarihteki örnekleri ve sonları ürperti-ibret vericidir.
KUR’AN, bilginin kaynağını reddetmesinin, insanı azdırabileceği uyarısını da yapmıştır.
(Alak,6-7)”Gerçek şu ki, insan ne zaman kendini yeterli görse-kimseye muhtaç olmadığına kanaat getirse fütursuzca azar-kendini tanrılaştırır.”
(Nahl,4)”Allah, insanı küçücük bir spermden yarattı, fakat insan büyüyüp gelişince, bir de bakmışsın her şeyi kendine mâl edip, açıkça Allah’ı devre dışı bırakıverir-Rabbine düşmanlık yapar-haddini bilmez. Yaratılmış olduğu halde Yaratıcı ile kendini eşit görür.”
(Mü’min,56)”Allah’ın ayetlerine-ilkelerine mesnetsiz görüşlerle-ellerinde hiçbir bilimsel belge-yetki olmadan karşı çıkanların-tartışanların, içlerinde hiçbir zaman tatmin edemeyecekleri-asla ulaşamayacakları bir büyüklük kuruntusu-küstahça bir kibir-üstünlük özentisi-kendini beğenmişlik vardır. Sen böyle bir duygudan Allah’a sığın.”
(Câsiye,7-8)”Kendisine Allah’ın ayetleri-ilkeleri okununca-anlatılınca-duyunca, onları dinleyip kibrinden, sonra da sanki hiç duymamış gibi, büyüklük-bilgiçlik taslayarak umursamaz davranıp, uyduruk rivayet üreten yalancının-iftiracının vay haline!”
(Bakara,13)”İkiyüzlülere, ‘samimi olarak inanın’ denildiğinde: ‘Biz de o aklı ermezler-ahmaklar-dar kafalılar gibi mi inanalım!’ derler. İyi bilin ki asıl beyinsizler-aklı ermeyenler kendileri; fakat bunun farkında bile değiller.”
(İsra,37)”Yeryüzünde kibirle-büyüklük taslayarak dolaşma-böbürlenerek yürüme; çünkü sen ne yeri yarabilir ne de boyca dağlara ulaşabilirsin!”
(Fâtır,15)”Ey insanlar! Siz Allah’a muhtaçsınız-Allah’a muhtaç olan sizlersiniz!”
(Fâtır,3)”Ey insanlar! Allah’ın size olan iyiliklerini düşünün-üzerinizdeki nimetini hatırlayın!”
(Rahman,25)”Size kolaylıklar sağlayan Rabbinizin hangi iyiliklerini görmezlikten gelebilirsiniz-hangi nimetlerini yalanlayabilir-inkâr edebilirsiniz?”
(Şuara,132)”Sahip olduğunuz-bildiğiniz her şeyi size veren Allah’ı dinleyin-duyarlı olun.”
(Şuara,113)”Herkesin hesabı sadece Rabbim tarafından değerlendirilecektir. Keşke böyle olduğunu bir anlasanız-bu gerçeğin bilincinde olsanız!”
(Rahman,26-27)”Yeryüzünde bulunan her şey geçicidir-her şey yok olacaktır. Sadece, her şeyden yüce-görkemli ve cömert-onurlu-kudret ve ihtişam sahibi olan Rabbinin varlığı kalacaktır.”
(Nur,35)”Allah göklerin ve yeryüzünün nûrudur-ışığıdır-aydınlığıdır.”
(İsra,111)”Bütün övgüler, çocuk edinmeyen, kâinat yönetiminde ortağı olmayan, âciz olmayan ve bundan dolayı bir yardıma-yardımcıya gereksinim duymayan Allah’a yakışır-Allah içindir.”
(Nahl,81)”Umulur ki Allah’ın hakkını teslim edersiniz!”
Bir yanıt yazın