CHP’nin İkinci Yüzyıla Çağrı’sı üzerine düşünceler – 3
Haluk Dural
Milli Merkez Genel Sekreteri
19.12.2022
Geçtiğimiz 3 Aralık Cumartesi günü İstanbul’daki Lütfi Kırdar Kongre Sarayı’nda CHP tarafından düzenlenen, televizyonlardan yapılan naklen yayınların yüksek izlenme rekoru kırdığı, izleyicilerin büyük coşkusuna mazhar olan “İkinci Yüzyıla Çağrı” toplantısı, çok değerli katılımcıların yaptıkları sunumlarla muhalif kesimlerde önemli bir ses getirmiştir. Bu toplantıda dile getirilen hususlar günlerdir yazılı, görsel 7e sosyal medyada, uzman olan veya olmayan pekçok kişi tarafından lehte veya aleyhte görüşler öne sürülerek değerlendirilmekte ve tartışılmaktadır. Toplantıda yapılan sunumlara ait metinler CHP resmî sitesinde “İkinci Yüzyıla Çağrı” başlıklı 78 sayfalık bir belge olarak yayınlanmıştır.[1]
Bu makalemizde, anılan toplantıda yapılan sunumlar hakkındaki görüş ve değerlendirmelerimiz yapılacaktır:
3- Hacer Foggo’nun konuşması:
CHP Yoksulluk ve Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo[2] yaptığı konuşmada ekonomik kriz nedeniyle yaşanmakta ve giderek derinleşmekte olan “yoksulluk” konusunda genel görüşleri tekrarladığı konuşmasında, sosyal devlet gereği olarak CHP’nin hedefinin;
“Her eve huzur, bereket, barış sağlamanın yolu herkese ve her aileye ekonomik güvence sağlamaktır. Peki nasıl? En başta Aile Destekleri Sigortası ile. Aile Destekleri Sigortası, Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan tüm vatandaşlarımızı ömrü boyunca devlet güvencesi altına alan bir modeldir. Şunu çok iyi biliyoruz; var olan sosyal yardımlar yetersiz, insanlarımızın çok önemli bir kısmı güvencesiz. Giderek daha da yoksullaşan bir toplumla karşı karşıyayız. İşte böyle bir düzende, tüm bunlar yetmiyormuş gibi sosyal yardım almak için insanlar kurumlar arasında mekik dokuyor, o kapıdan bu kapıya sürükleniyorlar.”
“İşte bu nedenle CHP iktidarının ilk 6 ayında Aile Destekleri Sigortası Kurumu kurulacak. Tüm sosyal yardımlar tek bir çatı altında toplanacak.”
“Aile Destekleri Sigortası Kurumu kurulduğunda her aileye; aile hekiminin yanı sıra sosyal hizmet uzmanı da atanacak. Bu kapsamda çok güzel bir haberi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Tam 25 bin genç sosyal hizmet uzmanı istihdam edilecek.”
“Aile Destekleri Sigortası kapsamında, sosyal yardımlar kadınların hesabına yatırılacak.”
“Aile Destekleri Sigortası ile evinde engellisine, yaşlısına bakan tüm kadınların emeklilik hakkı devlet güvencesi altında olacak. Sadece evde değil, bu topraklarda tarım yapan, sigortasız tüm kadınların emekliliği de devlet tarafından garanti altına alınacak.”
“Bu devletin tüm kaynakları bu ülkede yoksulluğu önlemek ve bitirmek üzere seferber olacak. Türkiye’de sosyal yardıma harcanan bütçe 3 katına çıkartılacak.”
Dinleyince kulağa hoş gelen “Türkiye Cumhuriyeti kimliği taşıyan tüm vatandaşlarımızı ömrü boyunca devlet güvencesi altına alacak, her aileye[3]; aile hekimininyanı sıra sosyal hizmet uzmanı da atanacak, sigortasız tüm kadınların emekliliği de devlet tarafından garanti altına alınacak[4]” gibi beklenti ve temennilerin gerçeklikle ne kadar bağdaştığına bakmak gerekir.
Türkiye İstatistik Kurumunun Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) verilerinden elde ederek yayımladığı 2020 tarihli rapora göre Türkiye’de toplam 24 milyon 604 bin 86 hane vardır. Bu hanehalklarının yüzde 82,7’sini en az bir çekirdek aile içeren hanehalkları (24.604.086 x %82,7) sayısı 20.264.879 oluşturuyor.[5] Buna karşın Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde; 45.556 Uzman Tabip, 16.617 Asistan ve 49.617 Tabip olmak üzere toplam 111.790 hekim bulunmaktadır.[6] Diğer bir deyişle hekim başına düşen aile sayısı 181’dir (20.264.879 / 111.790). Ayrıca uzman ve asistan hekimlerin zaten hastanelerde görevde olduğu dikkate alındığında, geriye kalan görevli 49.617 hekim için hekim başına düşen aile sayısı 408 olur. Her aileye bir hekim atanması hiçbir gerçekliği olmayan bir hayaldir. Bir hekimin yetişme süresi dikkate alındığında ise gerçekleşmesi hiç kolay olmayan bir hayaldir. Aynı durumun sosyal hizmet uzmanları için de geçerli olduğunu tahmin etmek zor değildir.
2021 yılı itibariyle 84.680.273 olan Türkiye nüfusunun yüzde 49,9’unu kadınlar, yüzde 50,1’ini erkekler oluşturdu. Türkiye’nin kadın nüfusu 42 milyon 252 bin 172, erkek nüfusu 42 milyon 428 bin 101 kişi oldu.[7] Nüfusun 15-65 yaş arası çalışabilir kesimi ise 57.459.186 olup[8], bunun içindeki kadın nüfus ise (57.459.186 x %49,9) 28.672.134 dolayındadır. 2022 Şubat ayı itibariyle toplam çalışan sayısı 22,2 milyon olarak gerçekleşmiştir, 2022’de sigortalı kadın çalışan sayısı 5,1 milyona ulaşmış. Bu durumda 28,7 milyon çalışabilir kadın nüfusunun sadece 5,1 milyonu sigortalıdır. Geriye kalan 23,6 milyon sigortasız kadının emekliliğini devletin garanti altına alması için gereken maddi kaynak nereden bulunacaktır?
Sayın Hacer Foggo diyorki;
“Bu devletin tüm kaynakları bu ülkede yoksulluğu önlemek ve bitirmek üzere seferber olacak. Türkiye’de sosyal yardıma harcanan bütçe 3 katına çıkartılacak.”
Devletin tüm kaynakları ağırlıklı olarak sanayi ve tarıma aktarılıp, yaratılacak katma değer, dolayısıyla Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla ve Milli Gelir büyütülmedikçe, yoksulluğu önlemek ve bitirmek için yeterli kaynak bulmak mümkün değildir.
* * *
[1] : https://chp.org.tr/yayin/kinci-yuzyila-cagri-bulusmasi/Open
[2] : Hacer Foggo 4 Aralık 1967 yılında Tokat’ın Zile ilçesinde doğdu. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü mezunudur. Ağırlıklı olarak insan kaynakları konularına odaklanan çeşitli gazete ve dergilerde 15 yıl boyunca muhabir olarak çalıştı. 2003 yılından bu yana kent yoksulluğu üzerine çalışmalar yaptı, 2006 yılında kentsel dönüşüm projeleri nedeniyle Romanların yerlerinden edildiği Sulukule, Küçükbakkalköy, Kağıthane’de aktivist olarak mahallelinin yanında yer aldı. Hacer Foggo, 2016 yılında Çimenev Bilim ve Sanat Merkezi’ni kurdu. Pandemi döneminde 18 Mart 2020 tarihinde arkadaşlarıyla birlikte Derin Yoksulluk Ağı’nı kurarak temel ihtiyaçlara ulaşamayan 3 binden fazla aileye gıda, tablet vb. gönderilmesini sağladı. Şişli Belediyesi Meclis Üyesi olan Hacer Foggo, ayrıca Genel Merkeze bağlı CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü olarak görevini sürdürmektedir. Ayrıca 2015 yılında Ashoka Fellow’u ve 2021 yılında da Wow Dünya Kadınlar Festivali’nde Türkiye’den lider kadından biri olarak seçildi. 2022 yılında SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’nin öncülüğünde, kadın hareketinin geniş katılımıyla belirlenen “SES Yılın Kadınları 2021” ödülünü aldı. 2022 yılında Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Eskişehir Şubesi 29. ÇGD Uğur Mumcu Dayanışma Ödülü’nü aldı. https://www.ntv.com.tr/turkiye/hacer-foggo-kimdir-ses-yilin-kadinlari-odulunu-almisti,_4wWI0A52kC5dlt5yt35xA
[3] : https://www.blogarti.com/turkiyedeki-toplam-hane-sayisi-ve-illere-gore-dagilimi.html
[4] https://www.tepav.org.tr/tr/haberler/s/10449#:~:text=Kad%C4%B1n%20%C3%A7al%C4%B1%C5%9Fan%20say%C4%B1s%C4%B1%20ge%C3%A7en%20y%C4%B1la,32%2C2’ye%20y%C3%BCkselmi%C5%9Ftir.
[5] : https://www.yeniakit.com.tr/haber/tuik-acikladi-turkiyede-kac-aile-var-353166.html
[6] : Sağlık çalışanı sayısı 2022, https://saglikagi.net/turkiyede-kac-saglik-personeli-var-2022/
[7] : https://www.aa.com.tr/tr/ekonomi/turkiye-nufusunun-yuzde-49-9unu-kadinlar-olusturuyor/2523411
[8] : https://www.nufusu.com/turkiye-nufusu-yas-gruplari
Bir yanıt yazın