Türkiye’de 10 ayda 17 bin adet depremin meydana geldiğini ve bunun çok ciddi rakam olduğuna dikkat çeken Elazığ Jeoloji Mühendisler Odası Başkanı Jeoloji Yüksek Mühendisi Burhan Daş, “Hissetmesen bile bu zeminde, binada, yapıda ve tabiatta ister istemez bir yorgunluğa sebep oluyor. Bu demek oluyor ki 6 ile 6.5 büyüklüğündeki bir deprem Elazığ özelinde Türkiye genelinde daha büyük hasarlara ve ölümlere yol açacaktır” dedi.
Deprem ülkesi olan Türkiye’de son 10 ayda irili ufaklı 17 bin tane deprem meydana geldi. Ülkenin dört bir yanında meydana gelen depremler ile ilgili bilgilendirme ve uyarılarda bulunan Elazığ Jeoloji Mühendisler Odası Başkanı Jeoloji Yüksek Mühendisi Burhan Daş, son 10 ayda 17 bin depremin oluştuğunu kaydetti.
Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu anımsatan Daş, sürekli sallandığını ve bunun sonucunda zeminde, binada ve yapıda bir yorgunluğa sebep olduğunu, oluşabilecek 6 ile 6.5 büyüklüğündeki bir depremin Elazığ özelinde Türkiye genelinde daha büyük hasarlara ve ölümlere yol açacağını kaydetti.
Öte yandan, Arap levhasının hareketliliğinden dolayı sürekli Türkiye’nin bulunduğu Anadolu levhasını sıkıştırdığını ve yılda 20 ile 30 santim arasında batıya, Yunanistan’a doğru kaydırdığını belirten Daş, yüz binlerce yıl sonra Ege Denizi’nin yok olacağını ve Türkiye’nin Yunanistan ile kara komşusu olacağını belirtti.
Malatya’da meydana gelebilecek bir depremin Elazığ’ı da etkileyeceğini aktaran Jeoloji Yüksek Mühendisi Burhan Daş, “Malatya’daki meslektaşımız, 6.5 ve 7.2 arasındaki özellikle Malatya ile Adıyaman arasından bulunan Çelikhan fay segmenti üzerinde bir deprem olacağını öngörüyor.
Bunun sebebi olarak da son zamanlarda o bölgede öncü deprem olarak nitelendirdiğimiz çok fazla küçük şiddetinde depremlerin meydana gelmesi, orada bir hareketliliğin olması ve uzun yıllardır orada büyük deprem olmamasından dolayı oradaki fay hattına ve o kısma bir dikkat çekmek istedi.
Malatya’da olabilecek bir deprem yine Elazığ, Kahramanmaraş ve Adıyaman civarındaki illeri etkiler. İnsan bilmediği, görmediği şeylerden korkar. Gözü karanlıkken bir şeye verdiği tepkiyle, gözü açıkken verdiği tepki farklıdır. Depremin ne olduğunu bilirsek, deprem olduğu zaman soğukkanlılığımızı korumamız o kadar daha iyi olacaktır” dedi.
Her yıl Türkiye’de yaklaşık 22 bin deprem olduğunu vurgulayan Daş, “Biz Anadolu levhasındayız. Arap levhasının sıkıştırması sonucu Anadolu levhası da batıya doğru, Yunanistan’a her yıl yaklaşık 20 ile 30 santim arasında ilerlemektedir.
Bu, bundan yüz binlerce yıl sonra İzmir, Muğla ve o bölgede bulunan illerimiz Yunanistan ile kara komşusu olacak veya burada bulunan şu an gündemde de olan 12 Ada ve diğer adaların boyutları değişecek veya yeni adalar çıkacak anlamına geliyor. 2022 yılı içerisinde Türkiye’de irili ufaklı 17 bin deprem meydana gelmiş.
Biz Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, fay hatlarının bulunduğu yerlere yapılaşma yapmayın diyoruz. Tüm yapıları yapı denetim kuruluşları kontrol ediyor. Hemen hemen bütün şehirlerde yapı denetim kuruluşlarında zemin etüdünü, kontrol ve takibini yapabilecek jeoloji mühendisi yok.
Deprem bilimcisi, deprem mühendisi olarak yönetmelikte, literatürde ve dünyanın her yerinde geçen jeoloji mühendisi, yapı denetim kuruluşlarında yer almıyor. Bir deprem ülkesi olan ülkemizde üzerinde durulması gereken bir durum olduğu kanaatindeyim” diye konuştu.
Deprem ülkesi olan Türkiye’nin birçok şehrinde muhtemel bir 6 ve üstü depremin yıkıcılığının ciddi boyutta olacağını ifade eden Daş, “10 aydır irili ufaklı 17 bin adet deprem olmuş. Hissetmesen bile bu zeminde, binada, yapıda ve tabiatta ister istemez bir yorgunluğa sebep oluyor.
Bu demek oluyor ki, oluşabilecek çok büyük deprem olmasına gerek yok, 6 ile 6.5 büyüklüğündeki bir deprem Elazığ özelinde Türkiye genelinde daha büyük hasarlara ve ölümlere yol açacaktır” şeklinde konuştu.
Bir yanıt yazın