Cengiz Dağcı’yı Saygı ve Rahmetle Anıyoruz
Kırım Türkü olan Cengiz Dağcı, 9 Mart 1920’de Yalta’nın Gurzuf kasabasında dünyaya gelmiştir. Türkiye’ye hiç gelmediği halde kitaplarını Türkiye Türkçesi ile yazmış, kitaplarının ilk redaksiyonunu da şair Ziya Osman Saba yapmıştır. Türkiye’de yayınlanan eserleri sayesinde insanlar Kırım’ı ve Kırım Tatar Türklerinin yaşantılarını öğrenmiştir.
İlk ve orta öğrenimini köyünde ve Akmescit’te tamamladı. 1938’de ortaokulu bitirdi. Kırım Pedagoji Enstitüsü ikinci sınıfında iken İkinci Dünya Savaşı çıktı. 1941’de Ukrayna cephesinde Almanlara esir düştü. Almanların yenilmesi üzerine esir kampından kurtularak müttefik devletler safına sığındı. 1946`da Londra’da Wimbledon yakınlarına yerleşti. Türkiye’de yayınlanan eserleri sayesinde Türkiye’de birçok
insan Kırım’ı ve Kırım Tatar Türklerinin yaşantılarını öğrenmiştir.
Cengiz Dağcı, 22 Eylül 2011 tarihinde Londra’da hayata veda etti. Eserlerinde, Kırım Tatar Türklerinin Rus zulmü altındaki hayatını anlatan Dağcı, Kırım Tatar Türklerinin 1928’den sonra Sovyet zulmü altında çektiği acıları dile getirir, bir yurdun gasp edilişini anlatırdı.
Gerçek bir vatansever olan Dağcı, “Ben yalnızca Kırım’ın yazarı değilim ama Kırım’ın faciasını bütün gerçeği ve içtenliği ile yalnız ben yazabilirdim” demiştir. Dağcı, vatanından ayrıldıktan sonra Kırım’a dönememiştir.
Vefatından sonra naaşı, 2 Ekim 2011’de atalarının mezarlarının bulunduğu Kırım’ın Yalta bölgesi Kızıltaş köyündeki Müslüman mezarlığına defnedildi. Bu köyü ben ziyaret ettim. O dönemde Dağcı’nın doğduğu evde bir Rus aile yaşıyordu. Arka taraflarda Müslüman mezarlığı vardı.
Eserlerinde Kırım Tatar Türklerinin var olma mücadelesini, Rusların zulmü altındaki hayatını ele alan, yazdığı 30’a yakın eserle Türk edebiyatı içerisinde önemli bir yeri olan Cengiz Dağcı, anavatanına sevgi içeren eserleriyle Kırım Tatar ve Türk edebiyatında önemli bir iz bırakmıştır.
Kırım Tatar Türklerinin anavatanları Kırım’a duyduğu özlemi, eserleriyle dile getirerek hafızalara kazınan Cengiz Dağcı, 11 yıl önce bugün gözlerini hayata yummuştur. “Bize Tatar diyorlar, Çerkez diyorlar, Türkmen diyorlar, Kazak diyorlar, Özbek diyorlar, Azer diyorlar, Karakalpak, Çeçen, Uygur, Kabardı, Başkırt, Kırgız diyorlar. Bunlar hep yalan! Deniz parçalanamaz. Ben yalnızca Kırım’ın yazarı değilim ama Kırım’ın faciasını bütün gerçeği ve içtenliği ile yalnız ben yazabilirdim” demiştir.
Cengiz Dağcı’nın Türk edebiyatının gelişmesine katkı sağladığı ve önemli eserleri arasında “Yoldaşlar”, “Anneme Mektuplar”, “Onlar da İnsandı”, “Badem Dalına Asılı Bebekler”, “Yurdunu Kaybeden Adam”, “Korkunç Yıllar” adlı eserler vardır. Yazdıkları belgesellere (Gamalı Haç ile Kızıl Yıldız Arasında Türkler, 2005), çeşitli film (Kırımlı, 2014) ve dizi uyarlamalarına (Yurdumda Ölmek İstiyorum-“Onlar da insandı” uyarlaması-1993) konu olmuştur.
Cengiz Dağcı, dönemin Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile Kültür ve Turizm Bakanı Günay’ın katıldığı törenle Kırım’da toprağa verilmiştir. Usta yazar Cengiz Dağcı’yı, vefatının yıl dönümünde saygı, rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhun şad olsun, Allah mekanını cennet eylesin.
Bir yanıt yazın