Bizim bir vatanımız olacak mı?
Bu soruyu sormanın vakti geldi mi?
Geldi.
Çünkü Türk olmayan yöneticilerimiz, Türklerin vatan sahibi olmaya hakkı yok diyor.
Belki de, sessizliğe bakarak, bizi vatansızlaştırmanın kolay olacağını sanıyorlar.
Aile reisisiniz, evinizin bahçesine, gelmiş birileri başka bir ev inşa ediyorlar.
Yarın, öbürgün birileri de gelmiş, salonunuzun ortasına yerleşmiş.
Üstelik bahçenize inşaatı yapan, inşaatın tapusunu Meclisten çıkarılmasını istiyor.
Sizin böyle durumlarda güvenliğinizi sağlayan güvenlik güçleriniz, sizi satmış, silahını terk edip istirahata çekilmiş.
Bahçenizdekilerin ise eli silahlı korumaları var.
Artık sizin bir eviniz yoktur.
Eviniz aslında sizin bir güvenliğinizdi.
Dışarıdan gelen tehlikelere karşı, akşam kapınızı çekip, rahat uyuyordunuz.
Artık otele çıkmanız iyi olur.
Eski evinizde yaşamanın bir anlamı kalmadı.
Zaten güvenip beni yönetsin diye her şeyinizi teslim ettiğiniz yöneticileriniz de, ayaklar altına alacağınızı söylüyor.
Artık Türklerin vatan sahibi olmaya hakkı yoktur.
İçine başka inşaatların yapılmasına müsaade ettiğiniz gün, bir vatan sahibi olma hakkını kaybettiniz.
Vatan sevgisi, delikanlının sevgilisine olan aşkına benzemez.
Bu meselede, sevgi denilen şey; sorumluluktur.
Sorumluluğunuzu yerine getirmiyorsanız, vatan(ev) sahibi olmaya hakkınız yoktur.
Batı zaten sizi Anadolu’da fuzuli işgalci olarak görüyor.
Anadolu’yu vatan yapan, Türklüğünden onun için nefret ediyor.
Türklüğün, Türküm demenin ülke içinde yasaklanır olması bundandır.
Türklüğe sahip çıkmayan Türkler, öyle anlaşılıyor ki, bir vatan sahibi olmak istemiyorlar.
Elinize bir kuran verilince, toprağınızdan, vatanınızdan vazgeçmeye hazırsınız.
Peki, Batı ile içerideki hainlerin birlikte sürdürdükleri bu saldırıyı nasıl def edeceğiz?
Önce sorumlu olacağız.
Bizim ailemiz, çoluk çocuğumuz, bir işimiz olacaksa, içinde birlikte yaşayacağımız bir vatanımız olmalıdır.
Bu gün dinciliği kullanarak, vatanını elinden alacak olan Batılı, yarın sana İslamiyet’i de bırakmaz.
Vatanını savunanlara karşı, Batı ile birlik olup, İslamlığı Batının kullanmasına müsaade edenler, yarın sana camiyi yasak eder.
Bu gün, vatanını savunan Milliyetçilikle uğraşan Batı, yarın İslamiyet ile uğraşır.(Zaten birçok yerde, İslam-ı terörle eşit yaptı)
Eğer ben bir Amerikan şirketinde, bir Batı şirketinde çalışıyorum, benim maaşımı zaten Amerikan şirketi veriyor, benim vatana ihtiyacım yok diyorsan…
Bil ki, ileride o işini de kaybedeceksin.
Senin yerine, dışarıdan başka mühendis, başka işçi alacaklar.
Vatan senin değil, Amerikan tekellerinin olduğu için, kendi ülkende sen artık bir yabancı olacaksın.
Vatanı hak etmeyenlerin, ne işi ne de aşı olur.
Bu toprakları yeniden vatan yapmak isteyen, fedailer hep olacaktır.
Bu fedailer, kendisini yöneten ama vatandan yana olmayan, bu toprakları gözünü kırpmadan, kendi iktidarları için başkaları ile paylaşmaya hazır hainler ile hesaplaşacaktır.
Bir ulus böyle durumlarda ya intihar eder, ya da yeniden dirilir.
Ülkenin yeniden dirilmesi için yeterli fedaisi vardır.
Not; Diyarbakır mitinginden sonra, Batı’da yapılan yorumlar; Türkiye’nin Irak ve Suriye sınırı, zaten uluslar arası kabul edilmiş sınırlar değil, yönündedir.
Bir yanıt yazın