Bu dünya kimseye kalmamış, insanoğlu fani, bir can borcumuz var Allah’a, gün gelecek ve o da ödenecek. Bu fani dünyada dürüst olmalı insan, doğru olmalı, çalışmalı ve insana hizmet etmeyi bilmeli, kula kul olmak bize yakışmaz. Doğru olmalı, vicdanının sesini dinlemeli insanoğlu, iyi olmalı, iyilik yapmalı, yalan söylemek, yalan yazmak bize yakışmaz.
Bizim ülkemizde yazılı ve görsel medya sesimiz gibidir, gözümüz ve kulağımız gibi. Büyük bir güçtür medya, ektiğini biçen bir güç, ne yazarsa onu okuyan bir güç. Bu güç Türk milletinin, Türk vatanının ve Türk bayrağının hizmetinde olmalıdır çünkü vatan var olduğu için medya vardır, millet okuyup yazdığı için medya var olmaya devam etmektedir.
Hele ki bu dönemde, geçtiğimiz bu zorlu dönemde, sanki düşman İstanbul’u işgal etmiş, sanki Yunan İzmir’de, sanki sırtından hançerlenmiş gibi Türk milletinin nefes alamadığı bu dönemde doğruları yazmalı medya, doğruları söylemeli. Gerçeğe ihtiyacı var milletin, yalın gerçeğe, gerçeği görmeye, duymaya, su gibi içmeye. Ama medya bizden uzak; acılarımızdan, endişelerimizden uzak, medyanın çığlıkları Brütüs’ün hançeri gibi bizi sırtımızdan vuruyor, bir yalan rüzgarıyla savuruyor sanki bizi.
Medyanın keskin kılıçları, siz, bu toprağın ekmeğini yiyenler ve suyunu içenler, neden “Ergenekon Türk tarihinin var oluş destanıdır, bir suç soruşturmasında kod adı olamaz”, diye haykırmıyorsunuz!
Bu toprağa ihanet eden sözlerin ve görüntülerin usta kılıçları, neden “ulusalcılık tehdit değildir, Mustafa Kemal’dir o, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ulusal tehdit değerlendirmesi yapma yetkisi yoktur, bu yetki MGK’ye aittir” demiyorsunuz!
Ergenekon size göre sözde bir terör örgütü ise, bu örgütün sözde liderleri emekli orgeneraller Tolon ve Eruygur ise ve de bunlara konuşma yasağı var ise neden haykırmıyorsunuz; otuz yıldır Türk milletine acı çektiren İmralı’daki bölücü başı nasıl oluyor da yattığı yerden bu kanlı terör örgütünü idare ediyor, diye!
Hükümet sözcüsü Sayın Çiçek, “teröristler Avrupa’da cirit atıyor” diye beyanat veriyor ama siz sormuyorsunuz “Sayın bakanım, sizin göreviniz nedir, diye?
Teröristler Yunan pasaportuyla Avrupa’yı dolaşıyor, Dışişleri Bakanımız kırmızı bültenle aranan terörist Gülabi Dere ile AB çatısı altında bir araya geliyor, Başbakan Erdoğan İtalyan Berlisconi ile kol kola gezerken teröristler İtalya’da dönercilik yapıyor ama siz;”ey hükümet, senin görevin nedir, bu terör belasından bizi kurtarmak değil midir” diye sormuyorsunuz, neden?
Bu terör örgütünün arkasında AB var ama siz görmezden geliyorsunuz. ABD bu örgütün arkasında ama siz yine görmezden geliyorsunuz. Hükümet PKK terör örgütü ile mücadele etmiyor, AB’nin örgüte verdiği siyasi desteği kesmiyor, cirit atan teröristleri yakalatmıyor, üstelik terörle mücadele eden güvenlik güçlerinin yetkilerini tırpanlıyor ama siz tüm bunları görmezden ve de duymazdan geliyorsunuz, neden?
Kanlı terör örgütünün 500 milyon AVRO’luk kara parası Avrupa’da dolaşıyor, örgütün siyasi cephesi gurbetçilerimizden haraç topluyor, haraçlar kurşun olup bizi şehit ediyor ama hiç soranınız yok; Ergenekon terör örgütü ise eğer, bu PKK denen hain örgüt nedir, diye!
Kanal D TV, askerlerimizin katili Osman Öcalan’ın Barzani damadı diye boy boy resimlerini yayınlıyor ama siz sormuyorsunuz; ” ey hükümet bu katili yakalayacak siz değil misiniz,” diye, neden?
Terör bombalarıyla Güngören’de insanlarımız can verirken ATV televizyonu İbrahim Tatlıses’in oyun havalarıyla gümbürdüyor ama siz de ses yok.
10 Kasım gecesi, Mustafa Kemal’in hayata gözlerini yumduğu günün gecesi, Ulusal kahramanımız Gazi Mustafa Kemal’in son nefesini verdiği günün gecesi ATV televizyonu göbek dansları yayınlıyor ama sizin yine sesiniz çıkmıyor.
Bu; Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya saygısızlık değil mi, bu; Türk milletine saygısızlık değil mi, bu; şehitlerimize saygısızlık değil mi, neden sesiniz çıkmıyor, neden?
Sevgili Okurlar,
Medyanın büyük bir çoğunluğu ulusal özelliğini yitirmiştir artık, bunu bilmeli ve her duyduğunuza ve gördüğünüze inanmamalısınız.
Biz zor günlerde doğmuş insanlarız, bu nedenle buradayız. Biz burada sizlerin sesi olacak ve gerçeği Allah’tan başka kimseden korkmadan yazacağız.
Bugün Türk milletine değil, başkalarına hizmet edenler bir gün mutlaka bu hesabı vereceklerdir, buna inanıyoruz.
Türk milleti bu zorlu günlerini unutmayacak, bunu iyi biliniz.
Türk milleti bu zorlu günlerinde kendini sırtından hançerleyenleri unutmayacak, siz de bunu hiç unutmayınız.
Gün gelecek, devran dönecek ve bir gün mutlaka Türk milletine ihanet edenler yaptıkları kötülüklerin hesabını verecektir, buna inanıyoruz ve biz bu inançla yaşıyoruz…
www.erdalsarizeybek.com
www.ulusgazetesi.com
Bir yanıt yazın