ERGUN ÖZGEN
Turkish Forum Advisory Board / Danışma Kurulu Üyesi
Dünya denklemindeki büyük değişiklikler, kuvvet çarpanlarında ki ayrışmalar bilinen savaş doktrinlerinin ötesinde güç unsurlarının farklı kullanım şekillerini ortaya çıkarmaya başlamıştır…
İki kutuplu dünya güç yapılanmasından, kısa süreli tek kutuplu bir sürecin yaşandığı ve oradan da giderek çok kutuplu bir dünya siyasal oluşumuna geçildiği görülmüştür…
Mutlak dünya hakimiyetini, yeni dünya düzeni iddiasıyla savunan küresel etkin güçlerin ulus ötesi politika anlayışlarının temelindeki baskın unsur finansal güç parametresi olmaktadır. Bu bağlamda, küresel düzeyde dolarize bir dünya anlayışı ve bunun gerçekleşmesi konusunda da kontrollarında bulunan güç unsurlarını kullanarak, operasyonel sonuç arayışlarının olduğu görünmektedir….
Bu süreç , bir anlamda kontrol edilebilir ekonomik krizlerle, gerektiği yerde ve zamanda jeopolitik , jeostratejik hesaplar ile coğrafyanın belli alanlarında görülmüştür…. Uygulamalar içinde, siyasi kontrol yönünden hedef ülkelerin yönetimine kendi güdümlerindeki kişileri getirerek ve bunları kullanarak sonuç aramayı arzu ettikleri de görülmüştür… Sonuç alamadıkları sosyo politik ortamlarda ise iç karışıklıklar çıkartarak, darbe yöntemleri üzerinden denetleyebilecekleri iktidarı oluşturma arayışına gitmişlerdir … Bir diğer şekli ile de iç karışıklık çıkaracak şekilde kendi güdümlerindeki terör grupları ile hedef ülkede iç savaş ortamı oluşturmaya ve iç savaşın büyümesi durumunda da BM. alınan bir kara ile kurtarıcı durumunda o ülkeye müdahale etme ortamı oluşturmak gibi yöntemlerin uygulandığı dünya genelinde birçok defa izlenmiştir…
Farklı beklenti ve uygulamaların yetersiz kaldığı ortamda ise, boyutları belli olmayan bir savaşın planlayıcısı, azmettiricisi ve uygulayıcısı olmuşlardır…Ancak küresel bir savaşın genel maliyetinin kesin sonucu konusunda ki tereddütler, şimdilik bu sürecin daha çok, önleyici savaş, vesayet savaşları, sınırlı savaş , ve bunların içinde de asimetrik savaş yöntemleri şeklinde yer aldıklarını göstermektedir…….
Milenyum dönüşüm süreci iddiası ile birlikte küreselcilerin yeni dünya düzenine geçiş konusundaki beyan ve görüşleri bu bağlamda çağrışımlara neden olmaktadır…
Michel Chassudovsky’nin “ Amerika ‘ın Terörizme Karşı Savaşı “ adlı kitabımda ki hususlar içinde , David Rocfeller’in 1994 yılında B.M İş Konseyinde yapmış olduğu konuşmada şu noktalara işaret ettiği görülmektedir :
… Küresel dönüşümün eşiğindeyiz, bizim hepimiz için gerekli olan düpedüz büyük bunalımdır ULUSLAR YENİ DÜNYA DÜZENİNİ KABUL EDECEKTİR.(sf.183)
… ABD topraklarına bir biyolojik saldırı yapılacağı tehlikesi olasılığına karşı 2003 yılında ZORUNLU ÇİÇEK AŞISI için hazırlıklar başladı (sf.245 )
Konu ile bağlantılı açıklamalar kapsamında ayrı senaryoların da söz konusu olduğunu belirten yazar şu hususlara işaret etmektedir…
… Biyolojik vaka salgınları…..
…Taktik düzeyde nükleer mayın veya silah kullanımı….
…Şarbon hastalığı saldırısı…
…Grip salgını oluşturulması…
…Zehirli kimyasal ürünlerin etkin olarak yaygınlaştırılması…
…Sinir gazı içeren değişik türde kimyasal saldırıların söz konusu olabileceği….
… Radyoaktif sprey kullanılması suretiyle gerçekleştirilebilecek radyolojik saldırılar gibi kurguların ön görülebileceğinin küresel bakış açısı içinde yer alınmış olduğuna işaret edilmektedir…
Söz konusu konuşma bağlamında geçen süre içinde , süre gelen gerek terör olayları ve gerekse biyolojik vakalar hatırlandığında konunun aynı merkez ile illiyetinin olup olmadığı sorusu ortaya çıkmaktadır…
1993 tarihinde Dünya Ticaret Merkezine yapılan büyük çaplı terör saldırısını takiben, 2001 yılında İkiz kulelere yapılan saldırılar ve bu bağlamda İslamin terör örgütü imajını oluşturmaya yönelik kapsamlı küresel düzeydeki algı operasyonları birilerinin bekledikleri sonucu istenilen oranda vermemiştir….
Dolar dışında Euro, Yuan, Sterlin , ulusal paralar üzerinden ticaret arayışlarının giderek artması , küresel rezerv para olan doların tedavül hacmına olan olumsuz etki oluşturduğu da anlaşılmıştır….
Rezerv para olan doların sahasının genişlemesi için de küresel talebin sürekliliğinin devamı şarttır…
Bu talep normal küresel ticaret bağlantıları üzerinden yeterli olmadığı durum da ise talebi oluşturacak küresel koşullara gerek olacaktır….
Bölgesel ve yerel savaşlar ile bir yıkım sonrası ihtiyaç duyulacak finansın hangi kuruluşlardan temin edilebileceği de bellidir…
Yeni dünya düzeni konusunda , birisinin , ülkelere emir kipiyle, ön görecekleri düzene ulusların uyacaklar şeklindeki mesajına göre, bu sürecin savaşlar ve yıkımlar sonrasında bazı beklentiler içinde olduklarına işaret etmektedir…
Savaş kurguları üzerinden ileriye dönük bir milenyum beklentisi içinde olanlar, bölgeselden çok, yerel savaşlar konusunda etkin olmuşlardır….Bu bağlamda Bosna savaşının ötesinde terör algısı üzerinden yaratılan bahanelerle Afganistan, Irak savaşları diğer yönden Karadağ savaşı ve halen sürmekte olan Ukrayna Rusya savaşı süreç içinde ön görülen kurgunun bölümleri gibidir….
Diğer yönde sıcak savaşın ötesinde BİYOLOJİK savaş girişimleri de adım adım sahada yer almaya başlamıştır….
….2003 yılında SARS virüsü…
….2004 yılında KUŞ GRİBİ..
….2005 yılında ölümcül Tavuk Vebası..
….2009 yılında H1N1 hastalığı…
….2014 yılında EBOLA bulaşıcı hastalığı…
….2016 yılında ZİKA virüsü…
….2017 Salgın uyarısı…
….2019 CORONA 19 salgını
Bütün bu salgınların sıra ile farklı adlarla ortaya çıkmaları bir tesadüf müdür ?…
Daha Corona’nın gerçek durumu bile tam açıklığa kavuşmadan , adeta gün ara, MAYMUN ÇİÇEĞİ adı ile yeni bir virüs salgının ön reklamının yapılmakta olmasının süreç içindeki yeri nedir ? Birileri neden bu kadar acele etmektedirler?….
Yaşanan olaylara bakıldığında, sıcak savaş yıkımından biyolojik savaşın yıkımına doğru bir dönüşümün görüntüsü de ortaya çıkmaktadır…
Bu bağlamda D. Rockfeller in, 1994 yılındaki BM. İş konseyindeki konuşması tekrar hatırlanmalıdır…. YENİ DÜNYA DÜZENİNİN temelleri böyle mi atılmak istenilmektedir?
Corona sürecinin diğerlerinde farklı yanı pandemi gerekçesiyle küresel düzeyde bütün ülkelerin Dünya Sağlık Örgütü isteklerine göre kapanmaya mecbur edilmiş olmalarıdır…
2019 / 2022 arası kapanma sürecinin yerel, bölgesel ve küresel ölçekte ekonomik yönden kayıpları dikkate alındığında, diğer yönden Ukrayna savaşı nedeniyle de AB. ve çevre ülkelerinin uğradığı kayıplara dikkat edildiğinde stagfilasyonun paralelinde gelişen enflasyon ülkelerin gücünü zorlar duruma getirmektedir..
Gerek sıcak savaş sonrası ortaya çıkacak yıkımların onarımı gerekse, pandemi nedeniyle kaynaklarını tüketme durumuna gelen ülkelerin finans ihtiyacı nasıl karşılanacaktır ?….Bundan kim ve kimler yararlanabilir ?
Andre Gunter Frank’ın, Dünya Sistemi konusundaki kitabında (sf.549 ) tespitlere ilişkin görüşlerine göre,
… Dünya ekonomisindeki uzun genişleme ve daralma çevrimlerinin olduğu….
…Bu bağlamda yükselen ve alçalan HEGOMONİK dünya sistemlerinin görüldüğü…
…Kriz dönemleri boyunca ortaya çıkan büyük çaplı periyodik göçler ve istilaların yer Aldıkları…
…Kriz dönemleri boyunca artan baskı ,keskinleşen sınıfsal çelişki ve daha sıkılıkla yaşanan savaş ve genel yıkımların oluştuğu…
…Kriz dönemlerinde birikim merkezlerinin değişmesi ve yeni birikim merkezlerinin ortaya çıkmış oldukları.. özetle belli eksenler üzerinden özetlenmiştir…
Küresel, bölgesel ve yerel olayların genel seyrine dikkat edildiğinde ise benzer oluşumların yaşanmakta oldukları da görülmektedir…
Dünyanın bilinen GSH. Yarısından fazlasını kontrol eden KÜRESEL güç odaklarının bu süreçte finans üzerinden yürütmekte oldukları etkinliklerinin devam edebilmesi de ancak finansal gücün ellerinden kaymamasına bağlıdır…Devlet üstü olan bu güç odaklarının koşullara göre uyguladıkları KONTROLLU KAOS STRATEJİSİ ile güç denklemini üzerindeki etkinliklerini sürdürebilmektedirler…
Hegomonik etkinliklerinin azalması veya başka güç merkezlerine kayması, tek para birimi olan dolar üzerinden sürdürdükleri finansal merkeziyetçi hakimiyetin bölünmesine karşı kontrollü kaos stratejisini küresel, bölgesel ve yerel alanlarda uygulama alanına gitmektedirler….
Bilinen hegemonik güç unsurlarının;
…Consil on Forein Relation..
…The Trilateral Comission…
…Bilderber Grup…
…Royal İnstitude for İnternational Affairs ( RIIA).
– ROMA KULUBÜ…
-CFR ve +++++ ve bağlantıları
Gibi üst düzey yapılanmalarının küresel karar merkezleri olduğu açık bilgi kaynaklarında da belirtilmektedir. Diğer yönden Tavistock Enstitüsü ve Stanford gibi algı oluşturma merkezlerinin de küresel düzeyde toplumların inanç ve tutumlarını yönlendirmeleri ile, psikolojik savaşın safhalarındaki etkinlikleri bilinmektedir…
Gerek savaş yıkımları ile ve gerekse, terör olaylarının yaygınlaştırılarak küresel rezerv olan ve karşılığı bulunmayan doların Pazar payını oluşturmak konusunda bu üst düzey politik yapılanmanın muhtemel hedeflerinin ne olduğunun tahmini bu bağlamda mümkündür…
Savaşlar ile yeterli sonuç alınamadığı ortamda BİYOLOJİK SAVAŞIN parametrelerinin devreye sokulmaları sürpriz olmayacaktır…
Sıcak savaşın son sahnesinin Ukrayna cephesinde yaşandığı görülmektedir….Savaşın uzaması konusunda da küresel güç merkezlerinin güdümünde bulunan siyasi iktidarlar istekli görünmektedirler…
Süreç paralelinde 2019 den bu yana süre gelen küresel düzeydeki pandemi kısıtlamalarının yanında savaşın oluşturduğu ve ortaya çıkardığı yük IMF kapısına birçok ülkeyi yönlendirecek gibi görünmektedir..
Biyolojik savaşın bu safhada giderek güncellenmekte olduğunu Corona sürecini takiben MAYMUN ÇİÇEĞİ hastalığının devreye sokulmakta olduğunun işaretleri belli medya kuruluşları üzerinden yavaş yavaş algı alanına dahil edilmeye başlamış gibi görünmektedir…Muhtemelen sırada devreye sokulmaları bekletilen başka yaygın hastalıklar da sırasını beklemektedir….Gıda sektörü üzerinden de geleceğe dönük yıkımların farklı boyutta güncelleneceği görüşleri paylaşılmaktadır…
Trilyonlarca karşılığı olmayan rezerv para durumundaki doların ve bunun üzerinden küresel düzeyde siyasal ve ekonomik kontrol sağlamanın yolu küreselciler için bu bağlamda mutlak talebi oluşturmak olup, zorunlu ihtiyacın yaratılmasıdır… Bu talebin savaşlar, yıkımlar pandemi ile kısıtlamalar ve açlık sorunları üzerinden kurgulanmaların beyanı da bir komplo teorisi veya paranoya değildir…
Konu , Amerika nın Terörizme Karşı Savaşı kitabının ön sözünde şöyle özetlenmiştiR (…….TERÖRİZM, ABD DOLARININ YÖNLENDİRDİĞİ VE ABD ASK ERİ GÜCÜNÜN DESTEKLEDİĞİ KORPORATİF KAPİTALİZMİN BÜYÜMESİNİN SAĞLANMASININ VE YAYGINLAŞTIRILMASININ ARACIDIR….)
Savaşın şekilleri içinde, Corona sürecinde olduğu gibi, uygulamalar ise giderek biyolojik savaş sahnesine doğru kaymaktadır…
BİYOLOJİK SAVAŞIN UYGULAMA ALANI İÇİNDE TÜRKİYE DE Kİ YANSIMA
2019 dan itibaren küresel düzeyde olduğu gibi ülkemizde de Corona 19 salgını konusunda sağlık önlemlerine her kademede hassasiyet gösterilmiştir… Boyutlarının coğrafyanın hemen her bölgesinde etkinlik göstermesi genel sağlık kurallarına riayet yönünden ön görülen idari ve hukuki önlemlere itibar edilmiştir… Süreç giderek dünya genelinde olduğu gibi Türkiye de önce kısmen ve giderek genel boyutta kapanmaya gidilmiştir….İki seneden fazla bir zaman diliminde gerek küresel ve gerekse bölgesel ve yerel kapanmaların ekonomik boyutlardaki olumsuz etkilerinin yansımaları güncelliğini korumaktadır…
Bir taraftan durgunluk ve diğer yönden de devam eden enflasyonun nedenleri içinde uzun süreli kapanmanın etkisinin varlığı görülmektedir….
Bu bağlamda konunun idari ve hukuki alt yapısı ise salgın sürecinden önce mevzuatta alınmış olan bazı kararların irdelenmelerini gerektirmektedir…
Ortada henüz bir salgın yokken; 02 Mayıs 2017 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü ile yapılmış olan anlaşmanın içeriğindeki maddeler önemidir…
İNSANİ VE SAĞLIK ACİL DURUMLARINA HAZIRLIKLILIK DSÖ. COĞRAFİ AYRIK OFİSİ’NİN İSTANBUL TÜRKİYE DE KURULMASINA İLİŞKİN EV SAHİBİ ÜLKE ANLAŞMASI…..başlığı altında AVRUPA BÖLGE OFİSİ VASITASIYLA DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜYLE TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ arasında böylebir OFİSİN kurulmasına gidilmiştir… (R:G: 21 Ağustos 2020 . Sayı 31220)
Söz konusu anlaşmanın 5 maddesi içeriğine bakıldığında ;
- Hükümet, DSÖ. Kontrol ve hakimiyetinde olacak İstanbul OFİSİ mahallinin dokunulmazlığını kabul eder.
- İdari, adli, veya polis olmak üzere hiçbir Hükümet memuru veya Türkiye içinde kamu yetkisi kullanan diğer şahıs DSÖ: Avrupa Bölge
Direktörü veya İstanbul Ofisi Başkanının onayı ve kararlaştırdığı koşullar haricinde herhangibir resmi görevi yerine getirmek için İstanbul Ofisi’nin mahalline girmeyecektir. Ancak, DSÖ. Avrupa Bölge Direktörü veya İstanbul Ofisi Başkanı veya vekilinin onayı acil koruyucu faaliyet gerektiren yangın ya da diğer afet durumunda aranmayabilir….. ( ARANIR DENİLMİYOR )
Madde 6 göre
Hükümet, İstanbul Ofisi nin her türlü işgal veya hasardan ve huzurunu veya saygınlığını bozacak eylemlerden korunması için uygun tüm önlemleri alacaktır…. ( BİR SAĞLIK KURULUŞUNUN MUHTEMEL SOSYAL OLAYLARADAN ÇEKİNMESİNİNİN SEBEBİ NEDİR ???)
Madde 7. göre
….. DSÖ.. mülkleri ve varlıkları nerede kurulu ve kimin elinde tutuluyor olursa olsun. DSÖ. Genel Direktörü açıkça dokunulmazlığını kaldırmadığı sürece her türlü yasal işlemden bağışıktır. Ancak; yasal işlemlerden feragat İCRA İŞLEMLERİ BAKIMINDAN FERAGAT ANLAMINA GELMEYECEKTİR….
…..DSÖ. nün, İstanbul Ofisinin kullanımına tahsis edilmiş mülk ve varlıkları nerede kurulu ve kimin elinde tutuluyor olursa olsun, İCRAİ,İDARİ, ADLİ VEYA MEVZUATA İLİŞKİN ARAMA EL KOYMA HACİZ, KAMULAŞTIRMA VEYA DİĞER HER TÜRLÜ MÜDAHALRDEN BAĞIŞIKTIR…..
Özetle, bir sağlık örgütüne ait idari yapılanma konusunda KOZMİK BÜRO gizliliği ve daha da öte dokunulmazlığının tanımış olması nasıl yorumlanabilir ?
Bu bağlamda yasal düzenlemeler yanında Andlaşma hükümlerinin içeriğindeki amacı aşan hükümleri dikkate çarpmaktadır. Gerek askeri, gerek yargı ve gerekse mülki idare yapılarında olduğu gibi sağlık kuruluşları içinde de dönem itibariyle dış bağlantılı olan FETÖ cü yapılanmaların olabileceği ve Andlaşma hükümlerine de müdahil olabilecekleri ister istemez akla gelmektedir… Bu bağlamda pandemi sürecinin küresel boyutu dikkate alındığında karineler bu ihtimali de göstermektedir…
Söz konusu maddeler içeriğinde de görüldüğü üzere, her türlü denetin dışı ve Anayasa hükümleriyle de bağdaşmayacak olan bu hükümlerinin öznesine bakıldığında, bir şekli ile ön görülen bu hususların uluslararası andlaşma tanımı bağlamında madde hükümleri içine bilinçli veya bilinçsiz şekilde yerleştirilmiş olduğu görülmektedir….
Anlaşma tarihine bakıldığında ise , 2017 itibariyle henüz salgın söz konusu değildir , ancak ileriye dönük olarak bir hazırlığın sağlık hizmetleri görüntüsünde düzenlendiği ve örtülü şekilde uluslar arası anlaşma yapısına oturtulmuş olduğu da görülmektedir..
Kapitülasyon ağırlığındaki maddelerin Anayasa aykırılığı yönünden iptali düşünüldüğünde de, orada da konunun kitabına adeta uydurulmuş olduğu kanaatı hasıl olmaktadır….
Anayasanın 90 maddesinin son paragrafına bakıldığında ;
……Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası Adlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında ANAYASAYA AYKIRILIK İDDİASI İLE Anayasa Mahkemesine başvurulamaz ( Ek cümle: 7.5.2004-5170/7) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin Milletlerarası Andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası Andlaşma hükümleri esas alınır…..
Özetle anılan Andlaşmanın uygulama alanı konusunda Anayasa Mahkemesinin işlevi de kaldırılmış olup, özetle DSÖ. İstanbul Ofisi nin hukuki durumu itibariyle konumu HEM HAKİM, HEM SAVCI , HEM DE TANIK durumunda olduğu gibi, KOZMİK BÜRO ötesi bir özelliğin sahip bulunduğu görülmektedir…..
İdarenin ve yargının , kolluğun her türlü denetimi dişinde bir fonksiyon yüklenmiş olacağı anlaşılan Ofis in bir sağlık kuruluşu olarak sahip olacağı kapitülasyon düzeyinde sınırsız imtiyazın fonksiyonu ile bağlantısı soru işaretleri yaratmaktadır….
Türkiye için uygulama alanına sokulmuş bulunan bu örgütsel yapının benzerlerinin başka ülkelerde de aynı şekilde uygulama alanı oluşturulup oluşturulmadığı da sorgulanmalıdır…
Önleyici savaşların, Vesayet savaşlarının, Sınırlı yürütülen savaşların süregeldiği günümüzde, asimetrik savaşın bir boyutu olarak psikolojik savaşı şartlamaları ile BİYOLOJİK SAVAŞIN küresel düzeyde ve ülkemizde ki yankısının CORONA 19 salgını ile sürümde olduğu görülmüştür…
Tavistock Enstitüsü + Stanford planlamalarıyla beyin yıkama inanç ve tutumları yönlendirme konularında uzmanlığı olan kuruluşların küresel düzeyde saha üzerindeki etkinliği önemlidir…Bu bağlamda, salgın öncesi yürütülen propaganda yöntemleri hatırlandığında, çeşitli medya yapılanmaları üzerinden salgının dehşeti ve öldürücülüğü konusunda sürekli olarak gerek yazılı ve gerekse görsel yayınlar izlenmiştir…
Kamu üzerinde etkin bir korku dalgası oluşturulduktan sonra ki aşamada da zorunlu aşı kampanyaları paralelinde kısıtlamalar ve kapanmalar sürecine girilmiştir…
Psikolojik savaş ile birlikte yürütülen BİYOLOJİK savaşın küresel, bölgesel ve yerel ölçekte ülke ekonomilerine getirdiği maliyet finansal çöküntü ile birlikte güncelliğini sürdürmektedir…
Biyolojik savaş ile de salgınlar üzerinden çöken ekonomiler oluşturmak , diğer yönden ülkelerin finansal zaruret içinde bırakılmaları ve doların Pentagon ile DSÖ. Üzerinden küresel rezerv konumunun korunması süreç kapsamında görülmektedir….
İlk kapsamlı denemesi ile küresel düzeyde kapanmayla uygulanan Corona sürecinin öğretileri içinde uygulama başka mecrada da devamı isteniyor gibidir… Devam eden bu süreç içinde bir diğer görüntü devreye sokulmuştur; birden bire MAYMUN ÇİÇEĞİ olarak yeni bir salgının ilk işaretleri birileri tarafından veriyor gibidir….
1994 yılında Rockfeller in B.M. İş Konseyindeki mesajı yanında, 2003 yılında da ABD topraklarında bir biyolojik saldırı yapılacağı olasılığına karşı ZORUNLU ÇİÇEK aşısı için hazırlıkların yapıldığı Chossudovsky nin Amerika nın Terörizme Karşı Savaşı (sf.245 ) ifade edilmektedir….
Zorunlu Çiçek Aşı yerine 2019 yılından itibaren Zorunlu Corona Aşısı ( !) uygulaması bir tesadüf mü yoksa biyolojik savaşın bir safhası mdır?…
Wall Street + Pentagon ekseninde süregelen çeşitli savaş kurgularının Tavistock Enstitüsü + Stanford baskılı, psikolojik şartlamaları ile DSÖ. Üzerinden sürdürülen bir biyolojik savaşın safhalarına gelinmiş gibidir….
Kısaca ; Corona süreci konusunda tartışmalar sürerken peşinden Maymun çiçeğinin yavaş yavaş sahneye sürülmek istenildiği anlaşılmakta olup , bu durum ise biyolojik savaşın yeni bir safhasına geçileceğinin işareti gibidir….
Bill Gates in Corona süreci başlamadan önce açık reklamını yapmaya başladığı hatırlanmalıdır… Şimdi de , aynı ileri görüşle (!) aynı kişi Maymun Çiçeğini müjdeler gibidir….
Diğer yönden, DSÖ. İstanbul Bürosunun korumalı etkinliği dikkate alındığında, önümüzdeki aşamada muhtemel yeni salgınlar ile kapanmaların gündeme getirilebileceği de hesaplanmalıdır…
Bu bağlamda sosyal medyada paylaşılan , Türkiye nin de içinde bulunduğu . 194 üye ülkenin Haziran 2022 itibariyle DSÖ. İle pandemi anlaşması imzalayacağı konusu dikkate değerdir… .Böylebir andlaşma ile muhtemel yeni bir pandemi süreci durumunda bütün ülkelerin karar yetkisini kendisinde toplayan DSÖ üzerinden zorunlu kapanmalarıyla tüm ekonomilerin çökertilmeleri düşünülüyor da olabilir… Sonuç itibariyle biyolojik saldırı sonunda, borç durumunda kalan ülkelerin İMF muhtaç olmaları isteniliyorsa , dünden bu güne yaşanan olaylara analitik olarak bakılması yeterlidir… DSÖ: İstanbul bürosuna tanınan imkanların küresel boyutlarının uygulama alanı bulması durumunda ise neler olabileceğinin düşünmekte çok yarar vardır…
BİYOLOJİK SAVAŞ NEDEN ÖNE ÇIKMAYA BAŞLADI ?
14 yy. yaşanmış olan büyük veba salgınının o dönemin en gelişmiş ekonomisi olana Venedik ve Cenova ekonomilerini nasıl batırdığı diğer yönden de büyün Avrupa’da nasıl kırıma neden olduğu bilinmektedir…
Ekonomik çöküntülerin savaşlar kadar büyük çaplı kapanmalara neden olan salgınlar sonucunda otaya çıktığının bir örneği 14 .yy. veba salgını olmaktadır…
Rocfeller in in 1964 BM. İş konseyindeki konuşması ile yeni dünya düzenine hazırlıklı olunması mesajının politik hedeflerinin ne ve nasıl gerçekleştirilebileceğidir…
Dünya içinde Avrupa tarihine bakıldığında 1648 Westfalya anlaşması
1871 Versay Anlaşması
1944 Yalta ve Postdam Anlaşmaları
1991 Sovyetlerin dağılması ile yeni Avrupa düzenlemesi
Hatırlandığında ; dönemleri itibarıyla yeni coğrafi düzenlemekler ile yeniden dünya düzeni oluşturulmaya çalışılmıştır…
Yalta ve Postdam iki kutuplu dünyayı oluştururken, 1991 Sovyet sisteminin dağılması ile tek kutuplu dünya hedeflenmiştir…
Ancak, güç dengelerinin farklılaşması kısa sürede çok kutuplu dünya denklemine neden olmuş buna karşı KÜRESEL Güç Merkezleri finans üzerinden tek kutuplu dünya denklemini tekrar oluşturabilmek için arayışlara girmiştir…
Tek para biriminin mutlak kabulü için de talep unsurunun oluşturulması gerçeğine göre, dünya rezerv para birimi olarak Breton Woods anlaşmasından bu yana süre gelen DOLAR hakimiyetinin finansal etkinliğinin talebe bağlı sürmesi gerekmiştir…
Savaşlar en büyük yıkımın nedeni olup, sonrası dönemde onarım için büyük finans kaynaklarına ihtiyaç vardır… Birinci ve İkinci Dünya savaşının yıkımlarını yaşamış olan insanlık , savaşlardan kaçmaktadırlar…
Bu nedenle yıkımdan Pazar payı çıkarmak isteyen güç odakları bölgesel ve yerel ihtilaflardan yararlanmak konusunda da operasyonel arayışlara girmişlerdir…Daha çok TERÖR yapılanmaları üzerinden saha oluşturmak konusunda etkinlikleri coğrafyanın pekçok alanında sergilenmiştir…
Özellikle küresel ölçekte eylem yapan önemli terör örgütlerinin sicillerine bakıldığında, güncelliği itibariyle
… CIA tarafından desteklenen Pakistan İstihbaratının ( ISI ) El Kaide yi kurmuş olduğu,
… Bu bağlamda KH. Hilary Clinton un ISID I kendilerinin kurdurmuş olduğu beyanı…
… NATO E.K. General Wesley Clark’ın ISID ‘I İngiliz ve İsrail İstihbaratının kurmuş olduğuna ilişkin ifadesi…
… Alman Millet Vekili Sara nın ISID IN , bir NATO üretimi olduğuna ilişkin açıklaması…
… Gazeteci, William Engdah’a göre ise, ISIN ‘IN bir CIA + NATO projesi olarak ortaya çıkmış olduğu şeklinde ki paylaşımı terörün nerelerden beslendiğinin işaretleridir…
Özetle profesyonel bir joker terör örgütü konumundaki ISID in arkasında CIA + MOSSAD + MI6 ötesinde BND + RF + ÇİN vb. çeşitli ülke istihbaratlarının da yer almış olabilecekleri anlaşılmaktadır….
Amaç terör ile çatışma alanları oluşturarak her yönden bölgesel dengeleri bozmak olmaktadır…
Savaşların çeşitli boyutlardaki uygulamalarının küresel finans için yeterli olmadı ortaya çıkmakta olup, yöntem 2019 itibariyle etkin şekilde BİYOLOJİK SAVAŞ alanı üzerinden küresel boyutta sahaya çıkarılmaya başlanmıştır..
……..Savaşın sıcak boyutu, Pentagon + Wall Street üzerinden NATO da kullanılarak sergilenmeye çalışılmaktadır….( SOROS VE BAĞLATILILARI AZMETTİRİCİ GİBİDİRLER )
………Psikolojik harekat yöntemleri ise Tavistock Enstitüsü + Stanforda karargahları üzerinden planlanarak kitlesel düzeyde algı yöntemleriyle toplumların belli öğreti düzenleri bloke edilmekte ve istedikleri mesajları kabul ettirmektedirler… ( CORONA OLAYINDA ALGI İLE İNSANLAR TEK DÜZE HAREKET EDER HALE GETİRİLMİŞLERDİR )..
……..BİYOLOJİK SAVAŞ aşaması ise Bill Gates + DSÖ. Çıkış noktalı bir uygulama ile Küresel düzeyde ülkelerin korku ve panik ortamı içinde kapanmalarıyla, ekonomik yapıların zaafa uğratılmasının çarpanı olmuşlardır…
ÖZETLE BİYOLOJİK SAVAŞ AŞAMASINA GELMESEN ÖNCE :
…YEREL VE BÖLGESEL SAVAŞLAR ARAYIŞLARI İLE EKONOMİK SORUNLARI BÜYÜTME …
… TERÖR İLE ÇATIŞMA ALANLARI OLUŞTURMA VE MÜDAHALELER İÇİN GEREKÇE SAĞLAMA…
.. PİSİKOLOJİK HAREKAT İLE KAMUNUN BAKIŞ AÇILARINA YÖN VERİP, TOPLUMLARI İSTENİLENLERİ KABUL EDER HALE GETİRME…
…BİYOLOJİK SAVAŞ SAFHASINA GEÇMEDEN ÖNCE, ÜLKELERİN SAĞLIK İLE İLGİLİ MEVZUATLARINI AMAÇLARINA GÖRE KULLANILABİLİR DURUMA GETİRME…
…EKONOMİLERİ TAM KAPANMA İLE ÇÖKÜŞ DURUMUNA VE BORÇLANACAK DURUMA GERİREREK ÜLKELERİ FİNANSAN YÖNDEN BORÇ VE KREDİYE MÜHTAÇ DURUMU OLŞTURMA..
… HEDEFLERİNE ULAŞTIKLARI DURUMUNDA , TEK PARA BİRİMİ OLARAK GENE DOLARİZE BİR YAPI İLE FİNANS VE SİYASET YÖNÜNDEN ÜLKELERİ KONTROL EDİLİR DURUMA GETİRME…
ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM . BİYOLOJİK SAVAŞIN DA YER ALMAYA BAŞLADIĞI SAFHALAR İÇİNDE KÜRESEL ÖLÇEKTE GÖRECEKLERİMİZ SÜRPRİZ OLMAYACAKTIR ,.
ALGI ÜZERİNDEN YAPILACAK HERTÜRLÜ YAKLAŞIMLAR SORGULANMALIDIR… 29 / 5 / 2022
ERGUN ÖZGEN
Bir yanıt yazın