Paketin bir yerinde terör örgütlerinin her açıklamasını, bildirisini yayınlamak ya da örgütün propagandasını yapmak suç olmayacak diyor. “Cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren veya öven ya da bu yöntemlere başvurmayı” teşvik ediyorsa cezalandırılacak. “Örgütün amacının propagandası” suç olmaktan çıkarılacak. Örneğin tek başına demokratik özerkliği, ana dilde eğitimi savunmak suç olmayacak.
Bu olabilir, tamam. Şiddet yoksa herşey konuşulabilsin. Teröristin fikrinde olanlar dahi bunu söyleyebilsinler.
Bu madde bizi, Almanya’da beni önceleri rahatsız eden sonraları alıştığım “Türk Ordusu Teslim Ol” broşürü dağıtan PKK’lıların Almanya’da neden suçlu sayılmadıklarını anlamamızı sağlayacak ortak Avrupa kültürüne taşır.
Peki ondan sonraki madde ne oluyor?
Halen toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasındaki bazı fiillere “propaganda” suçundan ceza verilirken, toplantı ve gösteri dışında da bu fiiller cezalandırılacak. Buna göre örgüte ait amblem, resim veya işaretleri asanlar, taşıyanlar, slogan atanlar, ses cihazları ile yayın yapanlar, örgüte ait amblem veya işaretlerin üzerinde bulunduğu üniforma giyenlere 1-5 yıl arası hapis verilecek. Bu düzenlemeyle internetteki ve sosyal medyadaki birçok paylaşıma da “propaganda” cezası verilecek. Ayrıca “örgüte ait resim” tanımı getirilerek bu tür resimleri taşıyanlara da ceza verilecek. Örneğin PKK’lıların fotoğraflarının taşınması ya da internette paylaşılması suç olacak. Örgütü çağrıştıran resimlerin bulunduğu giysilere bile üniforma sayılarak ceza verilecek.
Yani iktidar yargıyı yoruma açık düzenleyerek istediğine dur istediğine geç deme gücünün elinde olmasını istiyor anlaşılan – her zaman olduğu gibi. Sonuçda ortaya karmakarışık bir yargı çıkıyor.
Taner Ertunç
Bir yanıt yazın