Saygıdeğer Ağabeyim merhaba,
değerli emekli diplomat sn. Ülkü Başsoy beyin ilerlemiş yaşına rağmen yapmış olduğu girişimi için uhdenizde şükranlarımı sunar, cümleten sağlıklı uzun ömür dilerim.
İnsanoğlu haksız bir muameleye maruz kalınca şüphesiz tepkili oluyor. Demokratik vasıtalarla haksızlığa karşı tepkisini gösteriyor. Batılılar Ermeni meselesinde yüzyılı aşkın süredir üç maymunu uyguluyor. Çıkarları için maşa gibi kullandıkları Ermenileri, günümüzde de çıkarları için maşa gibi kullanmaya devam ediyorlar.
Dünya harplerini araştırdığımızda ABD’nin leşin üzerine çöken akbabalar gibi hareket ettiğini görüyoruz.
Birinci dünya harbininin alt yapısını hazırlayıp ülkeleri ateşin içerisine sürdükten sonra ülkelerin birbirlerine kırdırıp bitap düştüklerinde üzerine çöktüğünü görüyoruz. Çökmenin sonucunda lehine olacak her hususu yıkım içerisinde olan ülkelere dikte edip harbin aslan payını kendisine sağlamıştır. İnsanoğlu birinci dünya harbinin halen gerçek sebebini dahi bilmiyor. İnsanlık “dünya harbi” kavramını bilmediği halde birinci dünya harbinden seneler evvel yazarlar eserlerinde “dünya harbi” kavramını kullanmıştır.
İkinci dünya harbinde de durum farklı değil. Hitler delisine her türlü alet ve lojestik desteği sağlayıp yine ülkeleri ateşin içerisine atmış ve harpte birbirlerini kıran ülkelerin bitap düştüğü anda Normandiya çıkartması ile son noktayı koymuş ve avrupanın üzerine bir afet gibi çökmüştür. Fazla detayına girmeden bir tek kalemde Almanya’nın üçbin ton altınını alıp götürmüştür. Bombardımana tabi tutulan ve taş taş üzerine konulan Almanya’da milyonlarca sivil öldürülmüştür. Bu hadiseler daha sonra Kore’de, Vietnam’da, Irak’da ve diğer ülkelerde icra edilmişti.
Yirmi yılın sonunda Afkanistan’dan çekilmeye başlayacaklar. Yüzbin asker için her yıl yüz milyar dolar ödeme yaptılar. Toplamı 2 Trilyon dolar. Almanya’nın harcaması 13,5 milyar euro. Bu harcamalar insanları mahfetmek için değil de Afkanistan’ın inşası için harcanmış olsalar idi on adet yeni ve modern Afkanistan inşa edilirdi. Fakat amaçları bu değildi.
Seneler evvel Yeniçağ gazetesi yazarı Arslan Bulut; Afkanistan’da yılda bir trilyon değerinde apiumun %75’ini Hikmetyar marifetiyle C.I.A’nın yönettiğini yazmıştı.
Sn. Arslan Bulut’un yazısını okuduktan sonra konuyu epeyce düşündüm. Şahsi kanaatime göre ABD Senato ve Temsilciler meclisinin denetimi altındaki C.I.A’nın yürüteceği her faaliyet kontrol altında olduğu için, kontrol edilemeyen başka bir gelire ihtiyaç bulunuyordu. Yılda denetimli yüzmilyar dolar ödeme yapıp, birkaçyüz milyar denetimsiz kaynak yaratılıyor ve bu kaynaklar emanetçiler üzerinden diğer operasyonlara harcanıyordu.
ABD’nin ne mal olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Tom Mix, Texas dergilerinin özeti; bir tarafta eşkiya öbür tarafta eşkiyayla savaşan kahramanlar.
Asıl sorun bizatihi bizim içimizde. 23 Nisan 2021 tarihinde Bayden’sizin CB’nını telefonla aradığını öğrendik. Dr. Doğu Perinçek’in 24.04.2021 tarihli yazısında şöyle bir cümleye yer vermiş;
ABD Başkanı Joe Biden, 1915 olaylarını “Soykırım” olarak ilan edeceğini Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bildirdi.
aydinlik.com.tr/haber/biden-in-hucum-borusuna-karsi-vatan-partisi-nden-hukumete-cagri-242072-3
Yine 23 Nisan 2021 tarihinde Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan 24 Nisan mesajı yayımladı.
sozcu.com.tr/2021/gundem/turkiye-ermenileri-patrigi-sahak-masalyandan-24-nisan-mesaji-dostluk-ve-samimiyet-kopruleri-kurulmalidir-6392463/
Bir gün sonra (24.04.2021) Bayden’sizin “soykırımı” tanıyacağından haberdar olan CB’lığı Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan’a
hitaben mesaj yayımladı. Birkaç yıldır CB’lığı mesajlarının 24 Nisan’da yayımlanması, zımnen soykırımı kabul ettiğimizi anlatır.
tccb.gov.tr/basin-aciklamalari/365/127685/cumhurbaskanimiz-sayin-recep-tayyip-erdogan-in-turkiye-ermenileri-patrigi-sayin-sahak-masalyan-a-gonderdikleri-mesaj
Her iki mesajı dikkatli okuduğumuzda bir hakikatle yüzleşiyoruz. Birinci dünya harbi öncesi, esnasında ve sonrasında
planlı programlı hazırlıklarla hunharca katledilen (ABD’li Bruce Fein’in tanımlamasıyla) iki milyonun üzerindeki müslümandan
Cumhurbaşkanlığı’nın ve Türkiye Ermenileri Patriği Sahak Maşalyan’ın mesajlarında hiç yer verilmemiş. Bunun türkçe tanımlamasını
çok özet olarak belirtmek gerekirse MÜSLÜMAN TÜRKLER DÜNYADA VE ÜLKEMİZDE İNSAN OLARAK KABUL GÖRMÜYOR!
Bruce Fein
Posted: June 4, 2009 06:10 PM
Planlı programlı diye yazdım, zira 1910 yılı Ağustos ayında Kopenhag’ta yapılan Sosyalist Enternasyonal’e Ermeni Daşnaksutyun
çetesinin sunduğu rapor, 1910 Temmuz’unda (propaganda amaçlı) M. Warandian tarafından Cenevre’de yayımlanmış.
Raporun başlangıç bölümünde Paris’te 1902 yılında İttihat ve Terakki/Meşveret, Prens Sabahattin Grubuyla birlikte birkaç gün
süren konferans düzenlemiş ve bu toplantılarda Daşnaksutyun; KANLI İHTİLAL YAPILMASINI talep etmiştir.
1902 yılında Paris’te Muhalif Partiler (Müslümanlar ve Hıristiyanlar) Kongresi yapıldı. Bu kongreye etkili üç grup olan İttihat ve Terakki (veya Meşveret Grubu da deniyor), Prens Sabahattin Grubu ve „Taşnaksutyun“ katıldılar. Temsilciler birkaç gün süren konferanstan sonra herhangi bir pratik sonuca ulaşamadan konferanstan ayrıldılar. Katılımcılar prensipler konusunda çok ayrı düşmüşlerdi. Son iki grup kendilerinin şiddete dayalı devrim taraftarı olduklarını beyan ederlerken, birinci grup Osmanlı Parlamentosu Başkanı Ahmed Rıza’nın yönetiminde „Evrim teorisinin“ inançlı taraftarları, yıkıcı-bölücü araçların muhalifleri olarak kaldılar. Grup, 1876 Osmanlı Anayasası’nı yeniden hayata geçirmek için avrupai düşünce tarzına uygun hareket etme çağrısında bulundu.
Sayın Patrik arşivlerin açılmasından bahsetmiş. Ermenistan arşivlerinde nelerin bulunduğu, Hitler’e olan hayranlıkları biliniyor. Hitler Almanya’sı maşalarına övgü şarkıları organize etmiş. Olan yahudilere oldu. Fakat Ermeni meselesini yürütenlerin çoğunluğu yahudidir.
Bu gidişle yahudilere de tarihlerini öğretmek gerekecek. Malesef özveri insan olarak dahi kabul görmeyen Türk’lerden bekleniyor…
Özetle sorunun başı bizatihi biziz…
Sağlıklı uzun ömür ve çalışmalarınızda kolaylık dileklerimle birlikte,
kalın sağlıcakla
Rehan Gündoğmuş
Bir yanıt yazın