Arslan BULUT
Yeniçağ Gazetesi
14 Şubat 2020 Cuma
Bazı haberler vardır ki, meselelere biraz vakıf olanlar için başka bir açıklama gerektirmez. Tıpkı şu haber gibi:
“Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Katar Havayolları’nın, Trabzon-Katar arası uçak seferi başlatacak olmasından memnuniyet duyduğunu belirterek, Büyükşehir Belediyesi olarak Trabzon’u turizm anlamında çok daha ileri noktalara taşımak için her türlü çabayı gösterdiklerini ifade etti.
Katar Havayolları Türkiye Satış Müdürü Evren Ökmen, Trabzon’a Katar’dan çok önemli bir talep olduğuna dikkati çekerek, ‘Sadece iç hatlardan bir hava yolumuz, geçen yıl 8 bini aşkın Katarlı taşımış. Biz de 20 Mayıs tarihinden itibaren haftada karşılıklı üç sefer düşünüyoruz. Uçuşlarımız eylül ayı sonuna kadar devam edecek.’ diye bilgi verdi.”
Zorluoğlu’ndan rica etsek; Trabzon genelinde Araplara satılan arazilerin de bir listesini yayınlasa da turizmin nasıl geliştiğini herkes daha iyi anlasa…
***
Bir başka haber de İş Bankası ile ilgili. Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu’nun haberinde şu bilgiler var:
“AK Parti, uzun zamandır tartışma konusu olan ‘İş Bankasındaki yüzde 28’lik Atatürk hisselerinin yönetiminin CHP’den alınarak hazineye devredilmesi’ konusunda adım atıyor. MKYK toplantısında Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, konuyla ilgili sunum yaptı. Canikli; tek parti dönemi nedeniyle bu hisselerin CHP’ye verildiğini, Atatürk’ün vasiyetinin, hisselerin gelirlerinin Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumuna aktarılmasını öngördüğünü dile getirdi. Canikli’nin, hisselerin hazineye devri için kanuni düzenleme yapılması gerektiğini söylemesi üzerine; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hazırlıkların tamamlanarak, kanun teklifinin bir an önce Meclis gündemine getirilmesi talimatını verdi.”
***
İş Bankası Hazine’ye devredilecek de sonra ne olacak?
Onu da Almanya’nın Sesi’nden Recep Oktay’ın haberinden okuyalım:
“İktidar Partisi tarafından Meclis’e sunulan teklif paketinde yer alan maddeye göre, hükümet Varlık Fonu’na sınırsız bir borçlanma yetkisi vermeye hazırlanıyor.
Teklif maddesinde yer alan detay Varlık Fonu içindeki alt fonlara da sınırsız borçlanma imkânı sağlandığına işaret ediyor.
Türkiye Varlık Fonu, ilk dönemde bazı alt fonlar kurmuştu. 2019’un Eylül ayında bu alt fonlardan birisi TVF İstanbul Finans Merkezi Gayrimenkul Yatırım Alt Fonu olarak değiştirilmişti. Bu alt fona da kamu borçlanma araçları ve Türk Silahlı Kuvvetler Vakfı’nın bazı varlıkları dahil edilmişti.
Son gelen düzenlemeyle İstanbul Finans Merkezi ile ilgili alt fon da kredi sınırlamasına takılmadan borçlanma yapabilecek. Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü Zafer Sönmez, İstanbul Finans Merkezi inşaatını üstlenen müteahhitlerin taahhütlerini yerine getirememesi üzerine 1,3 milyon metrekarelik kullanım alanı olan projenin yaklaşık 465 bin metrekarelik kısmının 1,67 milyar TL karşılığında devralındığını ilan etmişti.
Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nevzat Saygılıoğlu, konuyla ilgili olarak ‘Kamunun borçlanması Hazine üzerinden yapılır. Hazine bu borçlanmayı yaparken belli limitlere uymak zorundadır. Her kurum kendi başına borçlanmaya giderse Türkiye borçlu konumuna düşer ve risk primleri artar. Türkiye Varlık Fonu bu konuda bir gedik açtı. Ben bu düzenlemeyle neyin amaçlandığını anlamakta zorlanıyorum. Bu doğrultuda borçlanma yapılırsa gelecek nesillere varlık yerine sadece borç bırakırız’ dedi.”
***
Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’nın bazı varlıklarının da Varlık Fonu’na dahil edildiğini duymuş muydunuz?
Bütün bu haberlerden, Türkiye’nin tapusunun tamamen değiştirilmek istendiği anlaşılmıyor mu? Vatanın tapusuna yabancılar sahip olacak ama korumasını yine Mehmetçik yapacak öyle mi?
Bir yanıt yazın