Cumhurbaşkanlığı “çantada keklik” mi?..

NECDET BULUZ

 

Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına aday olması ile birlikte boşalacak Başbakanlık koltuğuna kimin oturacağı tartışılıyor. Geçtiğimiz gün AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada “Erdoğan sonrası Başbakanlık koltuğuna 4 Başbakan Yardımcısı arkadaşlardan birisi Başbakanlık koltuğuna oturabilir” demişti. Şahin, ayrıca kendisinin böyle bir göreve talip olmadığının da altını çizip, olası Başbakanların adlarını sıralayarak bazı ipuçlarını da vermişti.

Cumhurbaşkanı Gül, daha önce yaptığı açıklamada “Bugünkü şartlarda siyaseti düşünmüyorum” diyerek bir tartışma başlatmıştı. Gül, bu açıklaması ile pasif bir Başbakanlığa sıcak bakmadığı mesajını verdi. Gül’ün açıklamaları halen tartışılıyor. Ancak, Mehmet Ali Şahin’in açıklamaları ile Gül’ün önü tamamen kapatılmış oluyor. Daha önce bazı köşe yazarlarının ifade ettiği gibi, Gül emekli ediliyor.

                                            BAHÇELİ NE DEMEK İSTEDİ?

                                               Başbakan Yardımcısı olarak Bülent Arınç, Beşir Atalay, Ali Babacan ve Emrullah İşler bulunuyor. Siyasi kulislerde bu isimlerden Bülent Arınç ve Beşir Atalay isimlerinin ön plana çıktığını görmekteyiz.

                                               Başka isimler de düşünülebilir mi? Elbette düşünülebilir. Fakat AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in bu 4 isimi işaret etmesi, bu konuda bir hazırlığın var olabileceğini de ortaya koyuyor.

                                                   Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Gül için “Başbakanımız Cumhurbaşkanı adayı olursa seçileceğine inanıyorum. Gönlümden geçen de Gül’ün Başbakanlık görevine gelmesidir” demişti. Mehmet Ali Şahin de yaptığı açıklamada Arınç’ın söylediklerini yineledi. Şunu da ekleyelim ki, bu çağrı ve sözlerin Gül katında hiçbir değeri yoktur. Dava arkadaşlarının nezaketen söylediği sözler olarak değerlendiriliyordur.

Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı için aday olacağı artık kesinleşmiş görünüyor. Muhalefet partilerin tek bir aday konusunda görüş birliğine varmamış olması ve CHP’nin ayrı, MHP’nin ayrı adaylarla seçime girecek olmaları Erdoğan’ın seçilme ihtimalini artıracak. Erdoğan, belki de ilk turda % 50’nin üzerinde bir oy alarak koltuğa oturabilir. Böylece “yarı başkanlık” Cumhurbaşkanlığı da böylece hayata geçirilmiş olacaktır.

                                                 Ancak MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin “Cumhurbaşkanlığı çantada keklik değil. Ortaya öyle şeyler çıkacak ki, milletin yüzüne bakacak halleri kalmayacak” sözleri gelecekte bazı gelişmelerin olabileceğini de gösteriyor. Başbakan ise “Kimin elinde ne varsa ortaya koymaz ise namerttir” diyerek meydan okuyor.

                                               GÜL SESSİZLİĞİNİ KORUYOR

Eğer muhalefet partileri bir araya gelip, güçlü tek bir aday üzerinde anlaşmış olsalardı, tablo değişebilirdi. Belki de muhalefet parti liderleri Erdoğan’ın seçilip Çankaya’ya çıkmasını destekleyecek. Hedeflerinde de siyaset alanında Erdoğansız başarı elde edebileceklerini düşünmeleri olabilir.

                                                   Evet, Gül’ün Başbakanlık koltuğuna oturmasını isteyenler var. Ancak, bugünkü koşullarda Gül o koltuğa oturmak istemiyor. Bunu da “Bugünkü şartlarda siyaset yapmayı düşünmüyorum” sözleri ile ortaya koyuyor.

                                                       Bazıları farklı düşünebilir. Gül ile Erdoğan’ın arasının açılmasını isteyenler siyasi kavga çıkmasından yana tavır da koyabilirler. Ancak, deneyimli ve siyasi tecrübesi olan Gül’ün böyle bir oyuna gelmesi ve Başbakan ile çatışmaya girmesi beklenmemelidir. Gül, ne yapacağını bilen, nerede ne şekilde adım atacağını iyi hesap eden bir siyasetçidir. Eğer, bugün siyaset yapmayı düşünmüyorsa köşesine çekilecek, bekleyecek ve bir gün kendisine de ihtiyaç duyulacak günde ortaya çıkacaktır. Biz böyle düşünüyoruz. Özetle iki lider arasında çatışma bekleyenlerin yanılgı içinde olduklarını söylemeliyiz.

                                            BAŞKA İSİMLER DE VAR

                                               Şimdi bütün bu açıklamaları, gelişmeleri alt alta koyduğumuzda Gül’ün önünün tamamen kapatılmak üzere olduğunu görüyoruz. Gül’ün halen bu gelişmeler karşısında sessiz kalması da bir mücadele veya çatışma dışında kalacağının habercisi olarak değerlendirilmelidir.

Cumhurbaşkanı Gül, dinlenmeyi tercih edecek, gelişmeleri izleyecek ve kendisine ihtiyaç duyulduğu anda şartları da uygun görürse siyaset alanına yeniden girecektir. Gül konusunda bizim görüşümüz özetle böyle. Uluslar arası alanda Gül’e önemli bir görev de verilebilir. Daha önce de BM Genel Sekreterliği gibi bir görevin düşünüldüğünü biliyoruz.

Mehmet Ali Şahin’in açıklamalarının dışında, AK Parti Kongresi’nden sonra Başbakanlık koltuğuna Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, hatta MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın bile oturabileceği konusunda kulislerde konuşmalar yapılıyor. Erdoğan’a yakın isimler “Başbakan’ın gönlünde olan bazı isimler var. Bunlar Kongreden sonra netleşir. Kongreye kadar Başbakan Yardımcılarından biri Başbakan olarak işi götürür” diyorlar.

e.mail: necdetbuluz@gmail.com

             necdetes@mynet.com

 

 


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir