Dün Twitter’ın en çok tekrarlanan cümlesi “ekşisözlük kapatılsın”dı.

Çok sayıda twittercı, Taraf Gazetesi’nden Mehmet Baransu‘nun önderliğinde birleşti; yıllardır sözlükte duran Allah ve Hz. Muhammed karşıtı “entry”leri fark etti.

ekşisözlük’ün din düşmanı bir site olduğuna karar verip “Kapatın bu zındığı!” diye bağırdı.

Tabuseverlerin destek mesajları arttıkça Baransu’nun içindeki kutsal savaşçı ayağa kalktı.

“Bu millet ekşisözlük’ün pisliği karşısında ayağa kalkmayacaksa yazıklar olsun. Kimse de ben Müslümanım demesin. Dinimle kimse alay edemez” dedi.

“O entriler ya çıkacak ya da sözlük kapatılacak. Mahkemeyse mahkeme, meclisse meclis, sokaksa sokak” dedi.

Hatta “Bu rezillik karşısında ayağa kalkmayan, tepki vermeyen Müslüman değildir dedim. Kıt akıllılar belki şimdi anlarlar” bile dedi.

Ve “sivil demokrasi”nin yanında olduğu iddiasında olan bir gazetenin muhabiri olarak, “Allahıma ve peygamberime küfrediliyorsa demokrat olmak falan umrumda değil. Demokrat değilim bu rezillik karşısında. Demokratlık batsın” da dedi.

Aynı, konu Atatürk olduğunda “demokratlık batsın” diyerek, YouTube’u kapattıranlar gibi…

Aynı, internette içerik sağlayıcı ortamların ve bu yüzyılın mantığını kavrayamayan diğer binlerce “zamanın ötesinde” insan gibi.

Bu kampanya neden şimdi başlatıldı?

“Özgürlüğün de bir sınırı vardır” kişileri birbirlerine ne kadar uzak görünseler de yan yanadırlar. Fikirsel ve söylemsel seviyeleri de yakındır.

ekşisözlük, Baransu’nun fikirlerini özgürce dile getirdiği Twitter gibi, her gün 20 binden fazla kişi tarafından binlerce farklı görüşün dolaşıma sokulduğu bir mecra.

Avukatları, moderatörleri, denetimcileri bulunan, yasal, kendi içeriğini denetleyen, nefret söylemi ve kişilik hakları konusunda titiz davranan bir site.

ekşisözlük yönetiminden gelen açıklama, Mehmet Baransu ve “16 yıllık dostu” yayıncı Rasih Yılmaz‘ın neden sözlüğe karşı bir kampanya başlattıklarını biraz aydınlatıyor.

Sözlük yönetimi din üzerinden yürüyen bu kapatma kampanyasının arkasında, kendisi hakkında yazılanlardan rahatsız olup, hukuka aykırı olmayan yorumları  sildirmeye çalışan “kamuoyunda az tanınan” birinden bahsediyor.

İddialara göre Rasih Yılmaz, geçtiğimiz hafta sözlük yöneticilerini arayarak hakkında yazılanların silinmesini istiyor. Sözlükten ret cevabı alınca bazı tehditlerde bulunarak telefonu kapatıyor.

Sonrasında da bu olay oluyor.

Sözlüğün açıklaması şöyle:

* Kamuoyunun gündemine düşen tepkilerin çıkış noktası, kamuoyunca az da olsa tanınmış bir şahsın kendi hakkında yazılanları sildirmek istemesi ve bu konuda hukuka uygunluktan dolayı ret cevabı alması üzerine gerek Twitter üzerinden, gerekse telefonlarımızdan bize yönelik akıl almaz iftiralarda bulunacağına dair çeşitli tehditlerde bulunması ve bu tehditlerinin göz ardı edilmesi üzerine kendi çevresinde sözüne güvenen talihsiz insanları kışkırtmasıdır.

* ekşisözlük tamamen yasalara uygun olarak faaliyet göstermektedir.

* Gelen şikayetlere maksimum önem göstermekte fakat her kişi için olduğu kadar kullanıcılarının da hukuk çerçevesindeki fikir ifade özgürlüklerini koruma konusunda taviz vermemeyi sürdürmektedir.

* Hukuka aykırı tüm içerikler kaldırılmaktadır. Dolayısıyla sadece İslam dini ve peygamberine değil, hiçbir dine veya kutsal kabul edilen değere hakaret niteliği taşıyan içeriğin ekşisözlük içerisinde barındırılması mümkün değildir.

* Çıkarılan söylentilerin tamamı tek bir şahsın kişisel çıkarları için yürüttüğü kışkırtma kampanyasının sonucudur.

Tartışma mahkemeye taşınıyor

Twitter’da “ekşisözlüğe dokunma” karşı kampanyası güçlenirken, Taraf Gazetesi yazarı Emre Uslu da, Baransu ve Yılmaz’a katılıp yeni bir kampanyaya imza attı:

“Ekşi Çöplükle ilgili bir kampanya başlatıyorum: #EksisozlugeReklamYok. Ekşi sözlüğe reklam vermek Hz. Peygamber’e hakarete para vermektir.”

Konuyla ilgili görüşlerini merak ederek aradığım Taraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, Twitter’ı fazla bilmediği için, bu sabah itibarıyla konudan yeni haberdar olduğunu ve bu yüzden yorum yapmak istemediğini söyledi.

Baransu ve Yılmaz, sözlük hakkında “mahkemelerde binlerce suç duyurusu” yapacaklarını açıkladı. Sözlük yönetimi de, tehdit ve hakaretlerin takibinin hukuki yollardan yapılacağını belirtti.

Taraf Gazetesi, Twitter hesabından açıklama yaparak, “Taraf Gazetesi’nin ‘Ekşi Sözlük kapatılsın’ kampanyasıyla hiçbir ilgisi yoktur. Taraf’ın böyle bir şeyden yana olması da mümkün değil!” dedi.

22 Kasım öncesi, bilginin serbest dolaşımı için kamuoyu baskısının yoğunlaşması gereken tarihte bu tartışmayı yapmak üzücü olmanın ötesinde çok rahatsız edici.

20 bin insanın dahil olduğu bir oluşuma, kamuya açık bir alandan  “b.k böceği, çöplük faresi” seviyesinde tanımlamalarda bulunan gazetecilerin olduğu bir ülkede olmak ise talihsiz. (IC)