İşsizliğin artışı korkutuyor…

NECDET BULUZ

 

Tam bir “tüketim toplumu “olduk dediğimizde çoğu çevrelerin tepkisi ile karşılaşıyoruz. Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım. Bir ülkede yatırım olmaz ise istihdam olmaz. İstihdamın olmayışı da işsizliği artırır. Dünyanın her tarafında değişmez kural budur. Bugün Türkiye’de yaşananlar da bundan farksız görünüyor.. Buna paralel, ard arda açılan lüks AVM’ler, marketler tüketimiz hızlandırıyor. Alış-veriş çılgınlığı da borçlanmayı gerektiriyor. Hemen herkes “Borç içinde yaşıyoruz” diye feryat ediyorsa bunu görmezden gelebilir miyiz?

Bugün, dikkat ediniz, borçsuz kimseyi bulamazsınız. Kaldı ki, hemen herkes bir ay, hatta daha fazla aylar için borçlu durumda. Kredi kart borçlarını ödeyemeyen, öedemket zorlananların sayısı da hızla artıyor. Şimdi kalkıp “tüketim toplumu” olduk dediğimizde hiç kimse bize tepki göstermesin. Bugün yaşadıklarımız ve ortadaki tablo ne söylemek istediğimizi açık biçimde gözler önüne sermiyor mu?

                                                   5 MİLYON İŞSİZİMİZ VAR

Gelelim asıl konumuz:

Nüfusumuz hızla artıyor. Artan bu nüfus ne acıdır ki işsizliği de beraberinde getiriyor. Her geçen yıl işsiziler ordusuna yenileri ekleniyor.  İçinde bulunduğumuz 2014 yılı Ocak ayı resmi verilerine göre işsizlik oranı % 2,8 milyon kişiye ulaşmış bulunuyor. Ancak, bu rakam TUİK’in tespitlerini içeriyor. Doğrudan işsiz sayısının 5 milyona yaklaştığı ifade ediliyor.

                                                    Türkiye için 5 milyon işsiz çok önemlidir ve karşımızda da ürkütücü, korkutucu bir tablo vardır. Hani bugün ortaya çıkıp “ Türkiye’nin en büyük sorunu ne?” diye sorulsa, eminiz ki iki kişiden biri bu soruya “işsizliktir” yanıtını verir. Hatta kamuoyu araştırma gruplarının bu konuda bir araştırma yapmalarını da öneriyoruz.

Genç ve işsiz nüfus korkutmaz mı? İşsizliğin giderek büyüdüğü bir ülkede sosyal barışı sağlamak da zordur. Yasa dışı her türlü olayın da meydana gelmesi önlenemez hale gelir.  Kim ne derse desin, kimler neler düşünürse düşünsün biz işsizliği önemsiyoruz.  

                                               TARIM ÇALIŞANLARI DA AZALIYOR

                                                  Bir başka sıkıntı da tarım ülkesi olmamıza rağmen, tarım alanında çalışanların sayısının da düşmeye başlamasıdır. Bunun da işsizliğe katkı yaptığını görüyoruz. Verilere bakalım:

İşsizlik 2014 Ocak ayında % 10,1 oldu. Tarım dışı işsizlik de % 12,3 olarak gerçekleşti. Türkiye genlinde işsiz sayısı 2014 Ocak döneminde 2,8 milyon kişi olarak tespit edildi. 15-24 yaş arası genç işsizler oranı % 19 olarak belirlendi. Son bir yıl içinde ise tarımda çalışan sayısı 91 bin kişi olarak azaldı. Bakıyoruz, artık hiç kimse tarım yapmak, ya da tarımda çalışmak istemiyor. İşsizliğe bunlar da bir neden olarak eklendiğinde halka giderek büyümüş oluyor.

                                                    Neredeyse hemen her evde bir ya da birden fazla kişinin işsiz olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Bizi genç ve işsiz nüfus endişelendiriyor bunun altını çizelim.

                                                    Şimdi yaz aylarındayız. Turizm sektörü canlanacak. Otellerde ve diğer alanlarda çalışanlar olacak. Sezon olarak bu işsizlerde bir azalma olacağını düşünüyoruz. Yaz sezonu kapandığında sezonluk iş bulanlar yeniden işsizler ordusuna dönecekler. Bunun da işsizliğe kesin bir çözüm olmadığını yıllardır söyledik.

TEK ÇARE YATIRIMLAR

Bütün mesele yatırımlardadır. Yatırımların hızlanması, istihdamın artması sürekli büyüyen işsizliğin tek çaresidir. Yatırımların olması, yabancı sermayenin gelmesi, ancak demokrasinin, hukukun, insan haklarının zarar görmediği sağlam ülke olarak görünmemiz ile mümkündür. Türkiye’de halen hukuk sistemimiz, demokrasimiz, insan hakları değerlerimiz tartışılıyor. İyi yönetilemediğimize vurgu yapılıyor. Uzmanlar”Yabancı sermaye ve yatırımcılar Türkiye’yi cazip görmüyor” diyorlar. Bu sorunlardan bir an önce kurtulmamız ve güvenilir ülke konumuna gelmemiz gerekiyor.

                                                      Avrupa Birliği (AB) yetkilileri sürekli uyarı üzerine uyarı yapıyor. Türkiye’nin AB değerlerine uyum göstermediğini, bunun da üyelik müzakerelerinde tıkanmaya neden olacağını söylüyorlar. Demokrasi ve hukuk sistemimiz konusunda endişelerini dile getiriyorlar. Gerçeklere gözümüz kapatamayız.

                                                      Bazı dış yatırımların da durdurulduğu, bazılarının başka ülkelere taşınacağı haberleri de geliyor. Eğer, böyle bir gelişme olursa bu daha da kötü olacak ve mevcut işsizlere yenileri eklenecek demektir. Halen bazı işletmelerin küçülmeye gitmesi ile zaten işten çıkartmaların arttığını daha önceki yazılarımızda sizlerle paylaşmıştık.

e.mail: necdetbuluz@gmail.com

necdetes@mynet.com

 


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir