Sinem bir hafta sonra ABD’yi ayağa kaldıracak

Tuğrul Tunalıgil

ABD’de yaşayan Pop şarkıcısı Sinem’in yıldızı, 4 yıl önce John Lennon Şarkı Yarışması’nı kazanmasıyla parladı. Skidmore Üniversitesi Opera bölümü mezunu olan 31 yaşındaki Sinem Saniye, önce “When I don’t Sleep” adıyla İngilizce bir albüm çıkardı. Şimdi ise şarkıları Los Angeles metrosunda ve Hollywood’taki otobüslerin televizyonlarında yayınlanıyor. Sinem, 26 Aralık’ta Hidayet’in de forma giyeceği LA Clippers-Phoenix Suns maçında ABD milli marşını okuma daveti aldı.

* NBA’de oynanacak LA Clippers-Phoenix Suns maçı için ABD milli marşını okuma davetini almanız nasıl oldu?

Bu NBA maçında Hidayet Türkoğlu oynayacağı için ABD’deki Türkler tarafından büyük bir seyirci desteği geldi. Los Angeles’taki Türkiye tanıtım programını organize eden Salih Eroğlu, beni de bu maça davet etti. Aslında maç sonrası Nokia Plaza’da yapılacak konser için daha önceden çağrılmıştım. Ama LA Clippers basketbol takımının menajerine müzik web sitemdeki şarkılarım yollanmış. Kendisi beni ve tarzımı çok beğenmiş. Beni milli marşı söylemem için davet etti. Amerika’da NBA ve beyzbol maçlarında Whitney Houston, Sherly Crow, Colbie Caillat, Alanis Morisette gibi bir sürü ünlü sanatçı milli marşı söylemeleri için çağrılır.

* Daha önce bir Türk şarkıcı ABD marşı okudu mu?

Daha önce bir Türk’ün ABD milli marşını söylediğini duymadım. Okulda öğrendiğim ilk şarkı da Amerikan marşıydı. Bugüne kadar hep Türkiye’yi temsil ediyordum. Bu kez hayatımda ilk kez ABD’yi temsil etmiş olacağım. ABD marşı söyleyen ilk Türk’sem, ne mutlu bana! Ama benim için önemli olan ilk olmaktan daha çok, 20 bin kişinin önünde şarkı söylemek. Ve hayatımda ilk kez ABD’yi temsil etmek… Şimdiye kadar her fırsatta Türkiye’yi temsil ettim. Türkiye’yi tanıtmak için elimden geleni yaptım ve yapmaya da devam ediyorum. Son albümüme Türk esintileri de kattım. ABD’deki röportajlarımda her fırsatta Türk olmaktan gurur duyduğumu söylüyorum. Ve NBA programına katılmakla ve Amerikan marşını okumakla bile Türkiye’yi temsil etmiş oluyorum aslında…

* Amerika’ya ilk kez ne zaman gittiniz? New York’ta nasıl bir hayatınız var?

Ben Almanya’da doğdum, 3 yaşında ailemle ABD’ye geldim. New York’ta hayat İstanbul gibi… Yoğun, kalabalık, gürültülü ve kültür dolu. Ama NY ne kadar mükemmel olsa ve ne kadar sevsem de, İstanbul’un yerini hiçbir zaman alamaz. İstanbul tarihi bir yer, binlerce senenin geçmişini taşıyor. Hem Avrupa, hem de Asya’da toprağı olan dünyadaki tek şehir. Ne kadar güzel, kıymetini bilin bence!

Madonna’yı MTV’de görüppop star olmak istedim

* Pop şarkıcısı olmaya nasıl karar verdiniz?

Madonna, Michael Jackson ve Cindi Lauper’i MTV’de görünce ben de büyüyünce Pop Star olmak istedim! Ama şimdiki amacım daha çok iyi bir müzisyen olmak. Bu da bana saygınlık getiriyor bence, sadece ünlü olma peşinde değilim. İyi gitar çalayım, sesimi geliştireyim, daha iyi besteler yazabileyim, gerisi gelir diye düşünüyorum. Bu işin zor tarafı ilk başlangıcı ve sürekli çalışmak lazım.

* Nasıl bir müzik eğitimi aldınız?

Skidmore Üniversitesi’nde Opera bölümünü bitirdim ve ayrıca Müzik Mühendisliği (Tonmeister) eğitimi aldım. Kenarda da Jazz Gitar okudum. Aynı zamanda 16 kişilik vokal grubuna da katılmıştım. Gitar dışında piyano da çalabiliyorum. Biraz darbuka çalmayı da öğrenmeye başladım!

* ABD’deki daha çok Türkler mi, yoksa Amerikalılar mı sizi dinlemeye geliyor?

Bir dönem konserlerimde sadece Amerikalı dinleyiciler vardı. 2006’da Uluslararası John Lennon Şarkı Yarışması’nda büyük ödülü kazanınca adım ilk kez Türk basınında da duyuldu. O zamandan beri konserlerime Türkler de geliyor. ABD’nin her şehrinde konserler verdim. Bu yıl ilk kez büyük ABD turnesine çıktım, yaklaşık 2.5 ay sürdü ve 30 şehirde şarkı söyledim. Chicago, Birmingham, Dallas, Denver, Los Angeles, Seattle, Portland, Philedelphia, Washington DC, St. Louis ve Kanada’da Vancouver’a kadar bile gittim. Sahneye tek başıma çıkmıştım ve yorumlar çok güzeldi, çeşitli Amerikan gazetelerinde ve TV’lerinde de yer aldım. İlerde, bu kez bir ekiple tekrar ABD turnesi yapmak istiyorum.

Bu sene ilk kez büyük ABD turnesine çıktım, yaklaşık 2.5 ay sürdü ve 30 şehirde şarkı söyledim.

ABD’de müzik yapmanın zorluğu işin devamını getirebilmek

ABD’de müzik yapmanın zorluğu hit parçayı piyasaya çıkarmak ve devamını getirmek… Elbette kolay değil ve dünyanın en zor piyasalardan biri herhalde. Ben de sürekli yeni besteler yazıyorum, her adımda biraz daha ileri gitmeye çalışıyorum. Zor ama müziği çok sevdiğim için tüm engellere rağmen çabalamaya değiyor. Kolay olsa istemezdim zaten. Sonra ABD’de bir şey başarınca, insana daha tatlı geliyor. Zor olmasa, o başarının değerini anlamazdım.