“Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan?”

“Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan?”

“İslâm, bütün dünya milletlerinin mutluluğu için gönderilen son ve en mükemmel dindir. (….) Türklerin İslâm dinine girmesi, Türk milletinin tarihinde bir dönüm noktası olmuş, müslümanlık için hayırlı sonuçlar doğurmuştur.
Türkler, İslâm dinini hiç bir zorlama olmadan kendi istekleri ile kabul etmiştir. Bunun başlıca sebepleri şunlardır:
1) İslâm dini ve İslâm medeniyetinin üstünlüğü.
2) İslâma girmeden önce Türklerin eski dini inançlarının İslâm inancına yakın olması ve İslâmın getirdiği üstün prensiplerin Türk milletinin ruhuna ve manevi yapısına uygun düşmesi”. (Kaynak : )
Bizlere okullarda bu okutuldu. Bunu doğru bildik. Analar, babalar, öğretmenler çocuklarına bunu belletti, belletiyor. Ama bu doğru değil.
Türklere karşı Arapları kayırmak için ulema tarafından önerilmiş.
Bizlere, Arapları uygarlık açısından sanki Türkler’e karşı üstünmüş gibi göstermek için çıkarılmış.
“Dinde zorlama yoktur” şeklindeki malûm klişeyi yutturmak için Arap Müslümanların Türklere karşı zulmünü, insanlık dışı katliamlarını saklama amaçlı bir beyan.
Şu iç sıkan, zaten de iç sıksın diye sürdürülen türban konusunda, ortaya bir “samimiyet ölçüm sonucu” koyalım.
İlk önce biraz temel bilgi.
Türkiye’de kaç cami var biliyor musunuz ?
Diyanet verilerine göre; 80 636…
Bunların illere dağılımından haberiniz var mı ?
En çok camisi olanların ilk on sırasında hangi illerin kaç cami ile yer aldığına, hele de bir nüfus kıyaslaması gözeterek bakarsanız, “imanın kimde olduğu belli olmaz” lâfının ne kadar doğru olduğunu anlayacaksınız.
Cami sayısı sıralamasındaki ilk on il şöyle (Kaynak 1) :
1. İstanbul : 3032
2. Konya : 2960
3. Ankara : 2731
4. Samsun : 2597
5. Kastamonu : 2514
6. Antalya : 2023
7. Ordu : 1955
8. Trabzon : 1879
9. İzmir :1745
10.Diyarbakır : 1650
Şimdi gelelim işin ilginç boyutuna…
Acaba bu camilerden kaçı kadınların özgürce yararlanabileceği nitelikte ?
Diyanet, örneğin İstanbul’daki 3032 camiden yalnızca 501 tanesi ( % 16,5) inin kadınların cuma ve bayram namazı kılabileceği camiler olduğunu belirtiyor. (Kaynak 2)
Yukarıda anılan diğer illerdeki camilerden kaçının “kadınların cuma ve bayram namazı kılabileceği cami” olduğuna ilişkin Diyanet verileri de şöyle ;
– Konya : 535 (% 18,1)
– Ankara : 243 (% 8,9)
– Antalya : 105 (% 5,2)
– İzmir : 99 (% 5,7)
– Diyarbakır : 64 (% 3,9)
– Trabzon : 41 (% 2,2)
– Samsun : 41 (% 1,6)
– Ordu : 38 (% 1,9)
– Kastamonu : 22 (% 0,9)
İlginç değil mi ?
Tablo açık.
Kadınlara inançları gereği kafalarını sarmalatanların, yine aynı inançlar gereği kadınların camiye uğramasını pek öngörmediği, onlara camilerde hangi oranda yer ayırdıklarından belli.
Şimdi “Kadınlarımız, kızlarımız inançlarını özgürce yaşamak istiyorlar. Kafaları sarmalanmış vaziyette her yere girsinler. Bu onların insanlık hakkı” teranesine inanılır mı ?
İnancının gereği inancının mabedinde kendisine yer ayrılmamış, ama bu trajikomik çelişkinin ayırdına dahi varamadığı için sorun etmekten aciz olanların ağlaşmasına ve bu ağlaşmayı kışkırtıp istismar edenlere inanmak aptallık olmaz mı ?
Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan ?
Birileri kafalarını sarmaladıkları için mi kendilerini ikinci sınıf vatandaş görüldükleri kompleksine kaptırmışlar yoksa üçüncü sınıf dindaş olmayı benimsedikleri için mi kafayı sarmalamışlar ?
Konuyu bir kez de lütfen yukarıdaki somut veriler bağlamında düşünelim.

KAYNAKLAR :
1.http://www.diyanet.gov.tr/turkish/tanitim/istatistiksel_tablolar/2_cami/2_2_istatistiki_bolge_birimleri_siniflamasina_gore_cami_sayisi.xls
2.http://www.diyanet.gov.tr/turkish/dinhizmetleriweb/dinhizmetleri/camiHiz/sorgulaKadinlarCami.asp?ili=%DDSTANBUL&submit=+++Tamam+++

“Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan?” - nasaistanbul

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir