Modern Batılı toplum yaşamıyla dindarlığı bağdaştıran örneklerin sayısı artıyor. Almanya’da yaşayan Müslüman kadınlar için hazırlanan bir dergi, ön yargıları yıkmaya ve muhafazakâr kadın imajını yumuşatmaya çalışıyor.
Gece mavisi başörtüsünün altından özenle şekil verilmiş perçemleri yüzüne dökülen genç bir kadın… Üstündeki elbise vücudunu kapatsa da, tüm hatlarını belirgin bir biçimde ortaya koyuyor. Duruşuyla ve yüzündeki profesyonel makyajla her ne kadar podyum mankenlerini andırsa da, bu genç kadın Almanya’da yaşayan Müslüman kadınları hedef alan ilk kadın dergisinin yani Imra’ah’ın kapak mankeni.
Arapçada kadın anlamına gelen Imra’ah’ın işlediği konular ve kullandığı manşetler diğer kadın dergilerinden biraz farklı. “Erkeğinizin kalbinin hızla çarpmasına neden olacak üç yemek tarifi” ya da “hafif bir makyaj ve etkileyici bir gülümsemeyle eşinizin gününü nasıl güzelleştirirsiniz”… Bunlar kadın hakları savunucularının çok hoşuna gidecek başlıklar olmasa da, açık olarak bir kültürel farklılık ya da toplumsal bir uyum sorunu ortaya koymadıkları da gerçek.
Uyum tartışmalarının gölgesinde
Başlıkları İngilizce ve Almanca olmak üzere iki dilde yayımlanan dergi sadece makyaj ve yemek gibi konulara değil, sosyal politikaya da eğiliyor. Derginin ilk sayısı Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un İslâm dininin de Almanya’nın bir parçası olduğu şeklindeki açıklamasından sadece birkaç hafta önce çıktı. Wulff’un açıklaması Almanya gündeminin değişmez konularından biri olan uyum tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Derginin baş editörü Sandra Adeoye şunları kaydediyor: “Şu şıralar basında İslâm’ın nasıl olumsuz bir biçimde ortaya konduğunu fark etmem, bana bu projeyi hayata geçirme konusunda itici güç oluşturdu. Kadın imajı önyargılı bir biçimde aktarılıyor. Kadınlara ve İslâm’a karşı olan önyargıları az da olsa ortadan kaldırabilmeye katkıda bulunma isteğim, beni bu konuda adım atmaya teşvik etti.”
Adeoye’nin annesi Alman, babasıysa Nijeryalı. Din değiştirerek İslâm’ı seçen Adeoye gönüllü gazetecilerden oluşan küçük bir grupla Almanların İslâm dinine karşı olan ön yargılarını yıkmaya ve İslâmî çevrelerde hâkim muhafazakâr kadın imajını yumuşatmaya çalışıyor. Imra’ah’ın baş editörüne göre Almanya gibi bir ülkede hem dindar hem de modern olmak mümkün. Bu yüzden ne cinsellik ne de kadının kariyer yapması dergi için tabu konular değil.
Birçok farklı çevreden ilgi
Sandra Adeoye derginin hedef kitlesinin Almanca konuşan ve gündeme aşina olan 18-45 yaşları arasındaki Müslüman kadınlar olduğunu belirtiyor. Ancak beklenenin aksine birçok farklı çevreden de dergiye ilgi söz konusu. Adeoye “Derginin gelişimiyle birlikte dergiyle sadece Müslüman kökenli kadınların ilgilenmediği ortaya çıktı. Müslüman kökenli olmayan birçok kadın ve hatta erkek de dergide yazanları ve Müslüman kadınların ilgilendikleri konuları merak ediyor.” açıklamasını yapıyor.
Ancak 2 bin 500 adet basılan ve şimdilik sadece internet üzerinden sipariş edilebilen dergiye karşı olumsuz tepkiler de yok değil. Bazı çevreler Imra’ah’ın Almanya’da yaşayan Müslüman kadınları fazlasıyla Batılı gösterdiği eleştirisinde bulunuyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Ali Almakhlafi / Çeviri: Banu Ertek
Editör: Meltem Karagöz
Bir yanıt yazın