Almanlara seks öğreten Türk kızı!

Almanya, 26 yaşındaki Sıla Sönmez’in ‘Ghetto-Seks-Günlük’ adlı romanını konuşuyor. Kadir Kaymakçı yazdı…

KADİR KAYMAKÇI /

Almanya, 26 yaşındaki Sıla Sönmez'in 'Ghetto-Seks-Günlük' adlı romanını konuşuyor. Kadir Kaymakçı yazdı... - sila sonmezKuzey Londra‘da bir Türk marketine giren İngiliz, domatesin fiyatını sorunca İngiltere’ye geleli sayılı günler olan hemşerimiz içerideki patrona seslenmiş: “Abi turist geldi bakar mısın?”

İngiltere’de kaldığım günlerde duyduğum ama fıkra mı gerçek mi olduğunu bilmediğim bu olayın kahramanı benim için son günlerde ağızlardan düşmeyen ‘yurtdışında yaşayan gurbetçilerimizin bulundukları ülkeye entegrasyonu’ güzellemelerinin şahikasıdır. Adam anavatanındaki İngilize ‘turist’ muamelesi yapıyor, daha ne kadar entegre olsun…

O günlerde İngilizler, topluma adapte etmeyi başaramadıkları 72 milletten göçmen için Almanya’daki Türkleri örnek gösteriyor, “Almanlarla Türklerin kaynaşması gibi bir birlikteliği biz nasıl sağlarız?” diye kara kara düşünüyorlardı.

AYLA VE ŞİŞMAN ALMAN ERKEKLERİ
Son yıllarda gurbetçilerimizin, artık kaçıncı kuşak olduklarını sayamadığım çocuklarının sanatta, sporda, siyasette, ticarette Almanya’ya yaptıkları katkıları gördükçe “İngilizler haklıymış galiba” diyorum…

Fatih Akın‘ın sineması, Mesut Özil‘in futboluyla mest olan Almanlar bugünlerde İngilizlerin gıpta ettiği o kaynaşmanın son ürünü 26 yaşındaki Sıla Sönmez‘in ‘Ghetto-Seks-Günlük’ adlı romanını konuşuyor.

Bizim buralarda şimdilik ‘Real Madrid’de oynayan Zonguldaklı Alman Mesut’ kadar ses getirmeyen genç romancı Sönmez gazetelerde ‘Melissa P.’ muamelesi görüyor ve ‘Almanya’nın yeni seks yazarı’ olarak tanıtılıyor. Kitabında cinsel fantezilerini gerçekleştirmek için özellikle şişman adamlarla birlikte olan 17 yaşındaki Türk kızı Ayla’nın deneyimlerini anlatan Sıla Sönmez, “Kitabı Türk kadınlarının kendine güvenen, çok güçlü kadınlar olduğunu göstermek için yazdım” diyor.

‘BABAM BENİMLE GURUR DUYUYOR’
221 sayfalık kitabında ‘seks’ kelimesini 100 kez geçiren Sönmez, insanların Türk kadınlarını namus cinayetine kurban giden, evde dayak yiyen kadınlar olarak bilindiğini söyleyip bu algıyı yıkmak istediğini belirtiyor.

Europa Üniversitesi‘nde kültür bilimi okuyan, ailesinin kendisini çok rahat yetiştirdiğini belirten Sıla, “Aileme kitap yazdığımı açıklarken, babama dönüp ‘Kitap seks ve erotizm üzerine, çok özür dilerim’ dedim. Babam ise ‘Kitap mı yazdın? Seninle gurur duyuyorum’ dedi. Ailem her zaman benim yanımda. Ne yapsam neye karar versem bana destek oluyorlar” diyor.

Kitabı, bir Türk’ün bir Alman’la birlikte olabileceğini göstermek, tabuları yıkmak için yazdığını belirten Sıla Sönmez, kendi aşk hayatıyla ilgili şunları söylüyor: “4 ay önce 4 yılık ilişkimi bitirdim. Şu an seksten uzak duruyorum. Kitaptaki Ayla ile alakam yok.”

ERKEK YATAKTA RAHAT OLMALI
Sıla Sönmez, kendisinin cinsellikle ilk tanışmasını ise şu sözlerle anlatıyor: “14 yaşımda bir gençlik dergisinde cinsellikle ilgili yazıları okudum. İlk kez seks yaptığımda ‘Bu mu seks? Hayalkırıklığı’ dedim. Bence erkek yatakta kendini bırakabilmeli. Her zaman aktif olmak zorunda değil. Ben ilişkimde seks ve aşkı isterim. Aşk olmazsa seks yaptığım adamın kollarında yatamam… ”

ÇOK KÜLTÜRLÜLÜK VE ALMANYA
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, “Mesut Özil’in Alman Milli Takımı’nı seçmesini destekliyorum. Onun yaptığı uyum için çok başarılı bir örnek” dediği gün Almanya Başbakanı Angela Merkel, çok kültürlülüğün Almanya’da başarısız olduğunu düşündüğünü söylüyordu… Politikacıların ne düşündüğü beni pek ilgilendirmiyor doğrusu… İşte Fatih Akın, işte Mesut Özil, işte Sıla Sönmez… Ertuğrul Özkök’ün Almanya’nın en çok satan gazetesi Bild‘de köşe yazdığı bugünlerde Merkel’in söyledikleri biraz havada kalıyor gibi…

Almanya, 26 yaşındaki Sıla Sönmez'in 'Ghetto-Seks-Günlük' adlı romanını konuşuyor. Kadir Kaymakçı yazdı... - sila sonmez

Yorumlar

  1. Nevzat Mutlu avatarı
    Nevzat Mutlu

    Merkelin söyledikleri havada kalmıyor onlar içlerindekinin sadece bir kısmını dışa vuruyorlar.Bir dönem Berlinde okullarda ögrencilerin kendi aralarında Türkce konuşmalarını yasaklayacak kadar ileri gitmişlerdi.Neymiş efendim entegrasyonmuş.Asimilasyonu entegrasyon olarak yutturma cabasındalar.
    Kabul edelim oraya çalışmaya gidenler cahil cuhela insanlardı ve Almancayı ögrenmediler veya ögrenemediler?Tabii ki bunları cogunluk tarafında degerlendirmek dogru değil.Yıllarca Almanya da yasayıp calışan bazı İtalyanların bizim ögren(e)meyenlerden bir farkının olmadığını biliyorum.Onlar bizimkilere nazaran daha tahsilli kimseler.
    Onları bir kenara bırakalım Türkiye ye yerleşmiş pek cok Alman,İngiliz,Amarikalı,Rus… vatandaşı var.Bir Türkle evli 15 yıldan beri Türkiyede yaşayan bayan derdini anlatacak kadar bile Türkce konuşamıyor.Aynı örnek bir ingiliz aile için gecerli.Cocukları burada okula gidiyor ve resmi dairede işleri olduğu zaman cocukları tercüme ediyorlar.Yabancı dil konusunda en basarılı olanlar Ruslar.
    Bahsettiğim kimseler modern,tahsilli kimseler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir