Carnegie Barış Vakfı’nın kıdemli bölge uzmanlarından Henri Barkey AK Parti hükümetinin Kürt açılımı paketi ile ilgili Türkiye’de yaşanan tartışmaları ve bölgenin siyasi geleceğini SABAH’a bu sözlerle değerlendirdi
Türk siyasi arenasında haftalardır muhalefetin eleştirileriyle hararetli tartışmalara yol açan AK Parti’nin “Kürt açılımı”nı Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın bölgemiz konusundaki kıdemli uzmanlarından Henri Barkey’le masaya yatırdık. İşte “Türkiye’de Kürt Sorunu” isimli kitabın da yazarı olan Barkey’in sorularımıza verdiği cevaplar;
-Erdoğan hükümetinin hazırladığı açılım paketinin içeriğini henüz görmedik. Ancak açılımın ciddi olması bekleniyor. Çünkü böyle bir beklenti yaratıldı Türkiye’de.
-Anayasadaki katı Türk tanımıyla ilgili bir değişiklik gerekir diye düşünüyorum. Bu simgesel bir şey aslında. Zaten yapılacak şeylerin bir kısmı simgesel, çünkü Türkiye’deki Kürtlerin bir kısmı topluma oldukça entegre olmuşlar. Merkezden yönetimin dağılması yalnızca Kürt bölgeleri için değil diğer bölgeler için de geçerli. Türkiye’de merkezileşmiş bir devlet var. Böyle bir devlet iyi çalışamaz. En küçük köye bile öğretmeni Ankara atıyor.
-Türkiye sonunda Kuzey Irak’ta yaşayan Kürtler’in kendileri için tehdit olmadığını anladı. Irak Kürtleri yakın gelecekte Türkiye’nin iyi bir dostu, müttefiği ve sınırları içindeki Kürt sorununun çözülmesi konusunda da en büyük yardımcısı olacaktır.
-Öcalan ayın 15’inde bir açıklama yapacak. Ben o açıklama hem önemli hem önemsiz diyorum. Çünkü Türk hükümeti buna pek ilgi göstermeyecek. Fakat eğer Öcalan, silahlı mücadelenin sona ermesi gerektiğini söylerse bu çok önemli olacak.
-Türkiye’de Genelkurmay Başkanı çok önemli bir konumda. Ama kurumu ne kadar değiştirdiğini bilmiyoruz. Bundan sonra gelecek olan Genelkurmay Başkanı’nın nasıl tavır takınacağını bilmiyoruz henüz. Ama İlker Başbuğ bu konuya çok ciddi bir şekilde eğildi. Bir gecede ortaya çıkmadı bu değişim. Çok uzun zamandır bu konuyu çalışıyor, inceliyor, değişik fikirler alıyor. Bu değişim ciddi bir çalışmanın sonucu. O çalışmayı yapmadan hükümete destek olamazdı.
-Sadece hükümet ve TSK değil bakın MİT’i unutuyorsunuz. MİT müsteşarı Emre Taner Kuzey Irak’a gidip orayla da konuştu. Uzun zamandır çalışma yapılıyordu. Bir gecede olmadı bunlar. Türkiye’nin çok önemli kurumları çözüm için ön ayak oldular.
Bir yanıt yazın