Kılıçdaroğlunun muhteşem dönüşü

Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı uzun ve yorucu  “Adalet Yürüyüşü” Maltepe Miting alanında sona erdi. - Tunay SuerKılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı uzun ve yorucu  “Adalet Yürüyüşü” Maltepe Miting alanında sona erdi.

428 Km. yol boyunca yüz binler ona eşlik etti.

Bu yürüyüş ile Türk Milletinin üzerine dökülen ölü toprağının kalkmış olduğu görüldü.

Uyuyan bir ülke adeta uyandı.

Maltepe’de alana sığmayan insanlarla en az iki milyon kişinin olduğunu tüm dünya gördü.

Maltepe tarihi günlerinden birisini yaşadı ve tarihe geçti.

Alan dışında caddesi, sahili, tüm çay bahçeleri adeta insan seli idi…

Yollarda yürümek mümkün değildi.

Kıyıda albayraklara bezenmiş hıncahınç dolmuş deniz motorlarından ve miting alanından   Mustafa Kemalin askerleriyiz, Hak, Hukuk, Adalet sesleri Maltepe’den gök kubbeyi sallarcasına yükseliyordu.

Evet, bir milletin uyanışının göstergesiydi bu.

Dünya tarihine geçen bir gündü bu.

Kılıçdaroğlunun halkla buluşması ve kendisinden beklenen muhteşem dönüşüydü bu…

Yargı bağımsızlığında ciddi sorunların olduğu şu dönemde halkın adil yargıya ve bir lidere ne kadar susamış olduğunu hep birlikte gördük.

İşte Atatürk’ün Partisi CHP’nin nihayet halkıyla buluşmasıydı bu…

Her kökenden olan bir ulusun Atatürk’te birleşmesiydi bu..

***

Bunca insanın gerek orada toplanması gerekse Ankara’dan itibaren binlerce kişinin Kılıçdaroğluna eşlik etmesi elbette onur vericiydi.

Ancak, bundan sonra CHP nasıl bir parti olacak?

Bu kararlı tutumunu sürdürecek mi?

Yoksa yine eskisi gibi yoluna devam mı edecek?

Malum, AKP’nin teokratik bir yönetime kolayca yol alması CHP’nin istenen, kendisinden beklenen muhalefeti yapmamasındandı.

Yargı bağımsızlığında ciddi sorunlar var.

Türkiye sanki bir ateş topunun üzerinde…

Mehmetçiğimiz içeride ve dışarıda savaşıyor.

Kimsede huzur kalmamış ve her gün gelen şehit haberleriyle insanlar sarsılıyor.

Ve analar yine ağlıyor.

CHP bu büyük eyleminden sonra milyonlarca halka yüzü dönerek esas misyonuna dönecek mi?

Şimdi sorulan soru bu.

***

Yandaş gazeteleri geçtim ve Atatürk’e gönülden bağlı olduklarını söyleyen kişilerin düşüncelerini öğrenmek için rastgele yazıları okumaya başladım.

Vatan Partisinin ve bazı yandaş yazarların CHP yi provoke etmek için AKP ağzı ile nasıl konuştuklarını biliyoruz.

Bunların ağızlarına düşmemizin nedenlerini öz eleştiri yaparak kendimizde bulmalıyız.

Mesela Vatan partili Kemalist Muharrem Yerli diye bir yazar vermiş veriştirmiş.

Şimdi de Sorosgiller ” yürü ” diyor.
7 Haziran sonrası 37 gün Akp’nin karşısında ” koalisyon olalım ” diye bekleyen,
15 Temmuz sonrası büyük mitingde sahne alan adam,
Şimdi Türkiye’ye müdahale isteyerek yollara düşüyor. 
Yola çıkarken, “Haydi Kars, Edirne” demiyor.
“Dünya” diyor” 
.

Bay Kemal..
Canını, malını, mülkünü bu ülke için veren,
Duvardan Atatürk resmini indirmeyen aydınlık Alevilerin üzerinden atlayıp,
Cumhuriyet, Atatürk ve çağdaşlık düşmanı
Seyit Rızanın kucağına düştü.
Saidi Nursilere sarıldı.
 
” Hanenizde CHP’ye verecek 3 oyunuz varsa birini HDP’ ye verin” diyecek kadar” demiş.

İsmet Özçelik’in yazısından alıntı yapıyorum.

“Katıldığı tüm seçimleri kaybeden Kılıçdaroğlu’nun koltuğu sallanıyordu. Muhalefet olağanüstü kongre diye sahneye çıkınca apar topar “olağan kongre” için düğmeye basılmıştı. Kılıçdaroğlu, “Adalet Yürüyüşü” ile CHP’deki iktidarını sağlamlaştırdı.

Kılıçdaroğlu genel başkanlığı garantilerken Cumhurbaşkanı Erdoğan da yüzde 51’i sağlamlaştırdı. PKK ve FETÖ ile yan yana görüntü veren CHP yönetimi Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürdü.”

(Daha nice eleştiriler var ve bu eleştirilerde haklılıklar da var.)

Canım sıkıldı ve okumaktan vaz geçtim.

Bu sözleri hak etmek için yapılan yanlışlardan dönülmesini gönülden dilerim.

Kılıçdaroğlu’nun bundan böyle “ben Dersimli Kemalim” demekten vaz geçmesini isterim.

Parti içinde adaleti sağlamasını dilerim.

Şimdi delege seçimleri var.

Atatürkçüleri partiden dışlamasının bedelini seçimlerde ve referandumda ağır ödedik.

Hatırlayalım,

Referandumda YSK’nın açıkladığı verilere göre 176 bin sandıktan 10 bininde CHP’nin temsilcisi yoktu. Bu da toplam sandıkların yüzde 6’sına karşılık geliyor. Bu sandıklar daha çok kırsal bölgelerde. Mühürsüz oy iddiaları da daha çok bu alanlarda.

Kılıçdaroğlu şimdi CHP’nin ilkeleri, ideolojisi, örgütlenmesi, kadro gibi alanlarda reform yapmalıdır.

Kendisine inanan milyonlarca insanın ve Laik Türkiye Cumhuriyetinin yaşaması için Atatürk ve cumhuriyet değerlerine sımsıkı sarılmalıdır.

Cumhuriyetin tüm kurumlarına sahip çıkmalıdır.

Adalet Yürüyüşü göstermiştir ki dincilerin ve etnikçilerin onca saldırısına rağmen tüm Türkiye’de hala geçerli olan en kuvvetli değer Atatürk ve onun ilkeleridir.

Kılıçdaroğlunun ikinci yürüyüşü iktidara olmalıdır artık.

Halkın istediği sosyal adalet, özgürlük ve gerçek adalet ancak CHP’nin iktidar olması ile olacaktır.

Kılıçdaroğlu başlattığı yolun devamını getirmelidir.

Bu yolda yalnız değildir.

Ve bu sefer belki de 80 milyon onunla birlikte olacaktır.

Kılıçdaroğlu oturduğu koltuğun hakkını vermelidir artık.

Budan böyle kendisinden bu görevi beklemekteyiz.

Yolu açık olsun kendisine başarılar dilerim.

Tünay Süer

11 Temmuz 2017


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir