RUSYA DOSYASI /// SASLANBEK İSAEV : Navalnıy : Batı’nın piyonu mu, Kremlin’in kuklası mı ?

Aleksey Navalnıy’ın ismi sadece devlet yöneticilerinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkarırken yolsuzlukla anılmadı. Devlet de Navalnıy’ı yolsuzluk yapmakla suçladı, hatta bu konuda bir mahkeme kararı bile var. - image003 8

Navalnıy : Batı’nın piyonu mu, Kremlin’in kuklası mı ?

Aleksey Navalnıy’ın ismi sadece devlet yöneticilerinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkarırken yolsuzlukla anılmadı. Devlet de Navalnıy’ı yolsuzluk yapmakla suçladı, hatta bu konuda bir mahkeme kararı bile var.

Rusya 2018 yılında yapılacak devlet başkanı seçimlerine hazırlanıyor. Seçimler halkın kendi iradesiyle kendisini yönetecekleri belirlemesinin aracı olduğu gibi, bazı devletlerin veya küresel güçlerin manipülasyon aracı da olabiliyor. Hatta ‘dünya devi’ olarak bilinen bu ülkelerin bile, seçimlerde dışardan yapılan müdahalelere karşı koyamadığı söyleniyor. ABD’deki son başkanlık seçimlerinde Trump’ın galip gelmesi bu konuda tartışmalara sebep oldu. Rusya da 2018 seçimlerine hazırlanırken bu tartışmalardan kaçamayacak gibi görünüyor. Mesela muhalif Rus lider Navalnıy şimdiden ABD piyonu olmakla suçlanıyor. Bu Navalnıy’ı yakından tanımayanları kolaylıkla yanıltabilecek bir iddia.

Aleksey Navalnıy Rusya’nın son dönemde en çok ses getiren muhalefet lideri. 2011-2013 yılları arasında yaşanmamış ‘Rus baharı’ ile anılıyor. Bolotnaya hareketi olarak sokaklara çıkan muhaliflerin bazılarının yolu hapishanede bitti. Bu hareketin lideri Nemtsov başka bir sebeple de olsa öldürüldü. Boris Nemtsov’un liderlik yaptığı Partiya Narodnoy Svobody (PARNAS) hükumet yanlısı ulusalcı hareketler marifetiyle itibarsızlaştırıldı ve kitlesel etkisini kaybetti. PARNAS’ın yeni lideri Mihail Kasyanov’un özel hayatına dair videolar sosyal medya üzerinden yayıldı. ABD’ye sıkça gittiği ve Rusya’ya karşı yaptırımlar uygulamakta onlara yardımcı olduğu iddiaları ortaya atıldı. Halk düşmanı ilan edilen Kasyanov aşırı sağcı grupların ve Kadirov destekçilerinin saldırılarına maruz kaldı. Bu saldırılar sonucunda siyasi arenadan uzaklaşmasa da Kasyanov gündem dışında kaldı. Mihail Kasyanov ve onun lideri olduğu parti Rusya’da ulusalcı ya da ‘vatansever’ kitlelerin hafızalarına “beşinci kol” olarak kazılmış görünüyor. Kasyanov’la ortak siyaset yürüten Navalnıy ise bugün Rusya’nın karizmatik muhalefet lideri olmayı başardı.

Peki Navalnıy kim?

Aleksey Navalnıy 1976 yılında Moskova’nın Odintsova ilçesine bağlı Butın köyünde dünyaya gelmiş. Asker bir ailede doğan Navalnıy çocukluğu boyunca SSCB içinde taşınıp durmuş. İki ayrı yüksek lisans eğitimi olan Navalnıy kendisini hukukçu olarak tanıtıyor. 2018 Rusya başkanlık seçimlerine ilişkin yürüttüğü kampanya kapsamında yayımladığı biyografisinde Navalnıy, doğum tarihi ve eğitim bilgilerinden hemen sonra yolsuzlukla yaptığı mücadeleye ağırlık veriyor. Otobiyografisine göre Navalnıy 2008’den bu güne kadar üç büyük projeyi hayata geçirmiş. Moskovalıların Hakların Korunması Komitesi ile işe girişen Navalnıy, devlet ihalelerinde yolsuzluğu karşı mücadele yürütmek için ROSPİL hareketiyle yola devam etmiş. Yine kendi beyanına göre ROSPİL bütçeden milyarca ruble çalınmasına engel olmuş. 2011 yılında Yolsuzlukla Mücadele Vakfı’nı (YMV) kuran Navalnıy hâlâ bu kurum altında yoluna devam etmekte. YMV’nin son büyük eylemi ise başbakan Dmitri Medvedev’in yaptığı iddia edilen yolsuzlukları ortaya çıkarması. “O size Dimon değil” adlı filmi Youtube’da yayınlayarak kitleleri Rusya’nın her köşesinde sokağa çıkaran Navalnıy, 2018 başkanlık seçimi kampanyasını da aynı stratejiyle devam edecek gibi görünüyor.

Aleksey Navalnıy’ın ismi sadece devlet yöneticilerinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkarırken yolsuzlukla anılmadı. Devlet de Navalnıy’ı yolsuzluk yapmakla suçladı, hatta bu konuda bir mahkeme kararı bile vardı. Navalnıy bu kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyarak temize çıktı. Kirovles şirketindeki yöneticiliği döneminde yolsuzluk yaptığı için mahkum edilen Navalnıy ulusal mahkemenin kararını iptal ettirince hemen başka bir suçlamadan hüküm giydi. Bu kararın da iptal edilmesi için uğraşan Navalnıy ve ekibi başarılı olamazsa, başkan seçilme hakkını kaybedebilir. Fakat Aleksey Navalnıy seçim kampanyasına şimdiden başladı ve bütün bu suçlamaların siyasi olduğunu iddia ediyor.

Siyasette yükselişi

Özgeçmişinde yazmasa da Navalnıy’ın siyasete başka bir muhalif partiden atıldığı biliniyor. Yabloko (Elma) Partisi’nin gençlik kollarında çalışan Navalnıy’ın kavga ederek oradan ayrıldığına dair iddialar var. Üniversite eğitimi alırken Masha Gaidar ve Natasha Morar ile arkadaş olan Navalnıy, Yabloko Partisi’nin liderlerinin desteğini almış. Hatta Garri Kasparov ve Evgeniy Albats gibi muhalif siyasetçiler sayesinde ABD’de Yale Üniversitesi’nde burslu eğitim hakkını elde etmiş, Navalnıy.

Rusya’nın kaçak muhaliflerinden Konstantin Borovoy, Navalnıy’ın bir Kremlin projesi olduğunu, gerçek protestoların önüne keserek kontrol altına almak için üretilmiş bir proje olduğunu söylüyor. Onu milliyetçi, aşırı sağcı bir siyasetçi olarak tanımlıyor. Aşırı sağcı bir Rus milliyetçisi olduğu için Navalnıy’ın Yabloko Partisi ile bağının kesildiği iddia ediliyor. İddialar bir kenara bırakılsa bile, Aleksey Navalnıy’ın özgeçmişinde yer vermediği geçmiş siyasi projesinin sloganı onu ele veriyor: “Kafkasya’yı beslemeye son verelim”. Anti-göçmen ve Kafkasyafobik söylemlerle hızla milliyetçilerin sevgisini kazanan Navalnıy, 2018 başkanlık seçimleri için bu tarz bir propaganda yapmıyor. Gerçi artık Kafkasyafobinin Rusya’da eskisi kadar siyasi getirisi de yok.

Navalnıy’ın hitap ettiği kitle ise ulusal kimliği güçlü orta sınıf yurttaşlar ve gençler. Aleksey Navalnıy Kırım’ın ilhakı ve Ukrayna konusunda Kremlin’i eleştirse de, genel politikada Kremlin ile aynı çizgide duruyor. Ne yapıldığını değil, nasıl yapıldığını eleştiriyor. Rusya’nın liberal muhalif politikacılarıyla Navalnıy’ın ortak noktaları ise İslamofobi, yolsuzluğa karşı mücadele ve Batı’ya sıcak bakış.

Batı’da yükselen popülizmin Rus versiyonu

Geçmişte attığı siyasi adımlar analiz edildiğinde ve yürüttüğü kampanyalara bakıldığında Navalnıy’ın Rusya’nın Trump’ı olduğunu söylemek mümkün. ‘Büyük Rusya’nın yeniden doğuşunun Batı değerleri üzerine inşa edebileceğini savunan Navalnıy ve ekibi, Rus halkın hassas noktalarını iyi biliyor. Siyasi konjonktüre göre sağdan sola kayabilen Navalnıy’ın asıl stratejisi Kremlin’in başarısızlıklarını ifşa etmek.

Sokak dilini kullanması, inatçılığı ve özgürlük söylemleri Navalnıy’ı genç Rusların lideri haline getiriyor. Özellikle Yolsuzlukla Mücadele Vakfı adı altında yürüttüğü çalışmalar geniş kitlelerin beğenisini kazandı. Yapılan anketler de bu çalışmaların Navalnıy’a hızla taraftar kazandırdığı gösteriyor. 2018’de yapılacak başkanlık seçimlerinde aday olacaklara bakıldığında Putin’in tek rakibi olarak Navalnıy görünüyor. Halk için “kötünün iyisi” olabilecek genç aday Navalnıy’ın Kremlin’e karşı ne kadar dayanabileceği ise meçhul. Seçim kampanyasına henüz başlamadığı için Kremlin’in izleyeceği strateji bilinemiyor. Bu durum da Navalnıy’ın aday olma ve seçilme ihtimalleri üzerine tahmin yürütebilmeyi imkansız kılıyor.

Navalnıy’ın özgeçmişi onu hem "Batı’nın bir piyonu" olarak suçlamaya hem de "Kremlin’in bir projesi" olarak tanımlamaya uygun. O ise kendisini yurtsever, yeni nesil, Batı standartlarında bir lider olarak sunuyor.


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir