“NEW YORK TIMES” – Taner Akçam – “AGOS” YAYINLARI ve OKUYUCUYU APTAL SANMAK üzerine.
“NY Times” 22 Nisan 2017 tarihli Tim Arango imzalı bir yazıya üç resim koyarak “Sherlok Holmes” gibi araştırma yapan Taner Akçam’a atıfla üç sual sormaktadır. Birinci fotoğraf, neresi olduğu bilinemeyen ve hiçbir “kanıt değeri” olmayan bir resim! Cevap verilemez. İkinci fotoğraf ise, “Diyarbakır’da” olduğu söylenen bir manastırın yıkık içini gösteriyor. Doğru mu bilemem. Cevap basittir: Bildiğim kadarı ile İstanbul’da, Diyarbakır’da Türk’ün vergisi ile restore en az iki kilise var. Bir de restore edilmeden önce gördüğüm gerçekten taş ustalık sanat eseri Akdamar kilisesi var. Müze olarak ziyarete açıktır, galiba yılda bir defa ayin de yapılmakta. “Çanı yok” diye bir de kusur buldular, hâlbuki Ermeni çeteciler 1914’ten evvel çanı alıp götürmüşler. Binlerce antik ve Türk eserinin kurtarılmasına para yetmezken, bunlar yaşamakta, kal dendiği halde (Güneydekiler) gidenler şimdi hesap sormakta!
Eskiden “Revan vilayeti” olarak bilinen şimdiki Erivan bölgesinde, Rus işgaline girmeden 1820 yıllarında, 143.000 toplan nüfusun 118.000’i Müslüman, 25.000’i de Ermeniydi. 1830‘lerde Ruslar 35.000 Müslüman’ı bölgeden çıkardılar, yerine 56.000 Ermeni geldi ve nüfus 164.000’e çıktı. Soruyorum, o yıllarda Müslümanlara ait “hamam, cami, mescit, çeşme” gibi en asgari binalardan bugün Ermenistan hudutları içinde bir tanecik bile yıkıntısı kalmış eser veya “Müslüman ailesi var mı” (Bir İranlı imam dışında)? Şu anda TC Hudutları içinde açık ve faal olan en az elli Ermeni Kilisesi var… Sen Amerika’dan bunlardan tekini görmeyeceksin, Müslüman’a ait ne kalmış diye sormayacaksın, bir de utanmadan dünyaya açık “hesap soracaksın, hakaret edeceksin! Okuyucuların hepsi aptal mı sanıyorsunuz? Branda doğma TC tabası Ermenilerden bin kişiye bir kilise düşer, kaçak gelen ve çalışanları sayarsan 2000 kişiye bir kilise düşer, cemaat başlarının, vakıf ve din adamlarının da duyulan şikâyeti yok… Acaba Ermenistan dâhil diğer yerlerde kaç bin kişiye bir kilise düşmektedir?
NY Times ‘da en altta kurulu idam sehpaları ile kalabalık halk içinde asılanlar görülmekte. Resmin adına da şu açıklama yazılmış: [
1915’te başlayan Ermeni soykırımında halkı asmak için kurulan darağaçları > Kısacası dünyaca en meşhur gazete diyor ki, “işte Türkler, böyle darağaçları ile Ermenileri asarak tükettiler”.
AGOS da < > NY Times’in dip resmine atıf yaparak 2015’te çıkan [20 Ermeni sosyalistin darağacı yolu] yazısında GERÇEKLERİ toplumdan saklamaya devam etmektedir. Haydi, NY Times eline verilen kopya ile dolduruşa geldi; peki siz de mi “PARAMAZI” duymadınız? Romanya’daki Hunçakla’rın 1913 te Talat’ı öldürmek kararını aldıklarını ve “fedayee” olarak 1914 yazında Paramaz’ın İstanbul’a geldikten birkaç gün sonra (İranlı kılığında ve tabancası ile) yakalanıp hapsedildiğini, yapılan itiraf ve diğer ihbarlarla yaklaşık 120 kişinin tutuklandığını, bir sene süren Divan-ı harp mahkemesinde yüz kadar kişinin serbest bırakılarak YİRMİ kişinin “VATANA HIYANET” suçundan mahkeme kararı ile 15.6.1915 günü (tehcir başlamadan) İstanbul Beyazıt Meydanında Harbiye Bakanlığı önünde asıldığını bilmiyor musunuz? Bilmiyorsanız ayıp, bilip de yan kıvırıyorsanız, okuyucuları aldatıyorsanız daha da ayıp. Hırant Dink’e saygınız bu mu? (25.Nisan 2006 Malatya İş Adamlarına Koçmasından) …< Çünkü onlar geldiler, kendiişlerini, kendi hesaplarını yaptılar. Çekilip gittiler ve burada kardeşi kardeşle kan içinde bıraktılar. Ve bugün Kürtlerin yaşadığı aynı şey! Amerika geldi Irak’ın kuzeyinde bir Kürt devleti oluşturmak üzere. Kürt kardeşlerimiz için orada bir çekim alanı mı oldu, ne oldu, başka bir şey mi oldu? Ümit mi oldu? Bu çok tehlikeli bir gidiş! Amerika bu; gelir o kendi hesabını yapar, işine bakar, bittiğinde de çeker gider. Ondan sonra da burada tekrar insanları burada kendi didinmesi içinde bırakır. “
Hrant Dink başka bir konuşmasında da, Türklerin ve Ermenilerin dışarıdan gelen tahriklerle bir birilerine hasım yapıldığını, aslında iki milletin yekdiğerinin koşusu ve doktoru olduğunu, “başka doktor yoktur” dedi.
Dedeleriniz de emperyalizmin gelip onlar için öleceğini, yalan sözlerini tutacaklarını sandı… Sonradan nasıl Ermeni’yi tahkir ettiğinin, kovduğunun, felaketlere soktuğunun belgeleri sizde yoksa bende, bolca var. Emperyalistlerin kirlettiği eski çamaşırları deşmeyi unutalım derim… Bize başka kül verecek yoktur.
Hrant Dink: “The Armenians are the Turks’ doctors, and the Turks are the Armenians’ doctors. < Ermeni Türk’ün, Türk de Ermeni’nin doktorudur>
Bir yanıt yazın