1.. Aina.org, BM’ in son beş ayda Kuzey Suriye’ de cereyen eden çatışmalar sonunda bölgeden 66.000 kişi evlerinden ayrıldıklarını bildiriyor. Haberde, Türkiye – Suriye doğusundaki bölgede El Bab, Membiç ve Rakka havalisindeki birliklerle ilgili bilgi de yer alıyor. Birlikler arasındaki farklı görüşlerin, IŞİD’ in merkezi olan Rakka’ ya yapılacak operasyonlarda karışıklığa neden olacağı bildiriliyor. Bölgede ABD yönetimindeki koalisyonun hava gücü ve 500 kişilik özel kuvvet birliği ile desteklediği bildiriliyor…. <Frontpagemag.com> da yer alan bir haberde: “İslam dünyasının devamlı bir sığınmacı krizi içerisinde olduğu, son on yılda iç savaşların en çok Müslüman ülkelerinde olduğu, Müslüman ülkelerinin dünyanın en yoksul ülkeleri olduğu ve yüksek doğum oranına sahip oldukları “bildiriliyor. ( Not: Ülkemizi, İslam ülkelerinden ayıran ana faktör Türkiye Cumhuriyeti ‘ nin lâik bir devlet olmasıdır. Kıymetini bilelim, biraz geç kalmış da olsak, bilmeyenlere öğretelim, o.t.)
2. Armenia.am’ de yer alan haberde Rusya DİB Sergey Lavrov’ un, Azerbaycan DİB , Elmar Mamedyarov’ un kendisini ziyareti müteakip ‘Rusya’ nın Bakû ve Erivan’ ın Karabağ anlaşmazlığının çözümünde karşılıklı ulaşacağı kabul edilebilir çözümleri destekleyeceğini söylediğini bildiriyor. Ermeni Radyosu web sitesi de Lavrov’ un Karabağ konusunun çözülebileceğine inandığını bildiriyor….
3. Tert.am’ de yer alan habere göre, Polonya Büyükelçisi Jerzy Marek Nowakowski, AB’ nin Ermenistan ile yeni işbirliği çerçeve anlaşmasını imzalamayacağını düşünmek için herhangi bir neden yoktur dedi. Daha önce Avrupa Konseyi Başkanı Council Donald Tusk ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Serzh Sargsyan’ ın yaptıkları toplantı sonunda müzakerelerin tamamlandığını bildirmişlerdi….
4. News.am’ de yer alan haberde ise, Polonya Büyükelçisi Jerzy Marek Nowakowski’ nin AB’yle yeni Anlaşma’ nın Mayıs-Haziran’da hazır olacağını bildirdiği yer alıyor. Bu bilgi 6 Mart’ta düzenlenen basın toplantısında, Polonya’nın Erivan Büyükelçisi Jerzy Nowakowsky’den geldi.
İçerik bağlamında müzakerelerin sona erdiğini geriye belgenin redakte edilmesi ve tarafların dillerinde hazırlanması olmak üzere teknik çalışmaların kaldığını belirten elçi ʺİçerik olarak Avrupa’ya Katılım Ortaklığına ilişkin bir önceki anlaşmayı hatırlatmalı, ancak serbest ticarete ilişkin kısım olmaksızın, zira, Ermenistan artık Avrasya Birliği üyesidirʺ dedi.
5. Tert.am’ de yer alan haberde, Ermenistan Rönesans Partisinin seçim öncesi platformda ‘Çığır açmaya umut veren otuz değişiklik’ başlığı ile parti programını sunduğu bildiriliyor. Haberde, söz konusu partinin genel başkanı yaşam standartlarının iyileştirileceği vaatlerde bulunuyor…İlginç noktalar olarak, programda asgari ücretin 200 ABD doları olacağı, sınır birlikleri için aylıkların 8000 – 1.000 dolar arasına yükseltileceği söylenebilir…
6. Aina.org’ da yer alan haberin başlığı ; “ Bazı Müslüman Suriyeli sığınmacılar neden Hristiyan dinine geçiyorlar.” Haberde özetle şu hususlar yer alıyor : “ Haberin girişinde şu olay anlatılıyor; Abu Radwan eşi ve iki çocuğu ile Beyrut’ un varoşlarındaki bir kiliseye girdiler. Eşi, saçlarını kapatan siyah başörtüsünü çıkardı…1,5 Yıl önce meydana gelen bu olayda aile Hristiyan dinine geçtiler. Kilisenin papazı George Saliba, onları vaftiz ettik ve korumamız altına aldık dedi… Saliba, 2011 yılında iç savaşın başlamasından sonra 100 kadar Müslüman Suriyeliyi vaftiz ettiğini, Lübnan Anayasasına göre din değiştirmenin mümkün olduğunu bildirdi….Bu gelişmenin Hristiyan din adamlarının başarısı olduğu iddia ediliyor.
7. Ermeni Radyosu web sitesinde BBC’ ye atfen yer alan haberde, Erdoğan’ ın Alman yetkililerini Nazi’ lerle mukayese ettiği bildiriliyor. Haberde şu hususlar yer alıyor : “ Erdoğan, etnik Türk seçmenleri elde etmek amacıyla kritik referandum öncesi yapılacak mitingler için izin vermeyen Alman yetkililerini ‘Sizin uygulamalarınız geçmişteki Nazi uygulamalarından farksız’ diyerek yerden yere vurdu….Alman Adalet Bakanı Heiko Maas da cevaben ‘ Saçma, utanç verici ve tuhaf’ olarak yorumladı…Nisan referandumunda yaklaşık 1.4 milyon Türk oy verecek….”
8.. Agos Gazetesinde yer alan haberin başlığı : “ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’ya yönelttiği ‘Nazi’ suçlamasına Alman siyasiler sert tepki göstererek özür talep etti. Adalet Bakanı Maas, ‘Erdoğan’ın kışkırtmalarına gelinmemesi’ uyarısı yaptı. “ Haberden baz alıntılar şöyle : “Erdoğan, İstanbul’da Kadın ve Demokrasi Buluşması Programı’nda yaptığı konuşmada, Almanya’nın uygulamasını ‘Nazi uygulamalarına’ benzetti…..Almanya Adalet Bakanı Heiko Maas, Erdoğan’ın sözleri için ‘rezilce ve kabul edilemez’ açıklaması yaptı. Alman Birinci Televizyonu ARD’de Anne Will moderatörlüğündeki tartışma programına katılan Maas, konunun artık Almanya’daki referandum etkinlikleri olmadığını, Erdoğan’ın amacının kışkırtma olduğunu belirterek, “Kışkırtmalara gelmemek için dikkatli olmamız lazım” dedi……Adalet Bakanı, “Bu tür bir etkinliği yasaklamak için Almanya hükümetinin Erdoğan ya da Türkiye hükümet yetkililerine yönelik ülkeye giriş yasağı getirmesi gerekir. İnanıyorum ki, Erdoğan’ın istediği de tam olarak bu” diye konuştu….. CDU Partisi Genel Başkan Yardımcısı Julia Klöckner de Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Erdoğan’ın sözlerini ‘utanmazca’ ve ‘kibirli’ diye nitelendirdi…. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Meclis Grup Başkanı Volker Kauder de, “Bir NATO üyesi ülkenin cumhurbaşkanının, bir başka üye ülke hakkında bu şekilde konuşması inanılmaz ve kabul edilemez bir durum. Özellikle de bu ülke hukuk devleti açısından büyük sorunlar yaşayan bir ülkeyse…” açıklaması yaptı……Hristiyan Sosyal Birlik partisi Genel Sekreteri Andreas Scheuer ise Nazi benzetmesini “Boğazlar’ daki despotun dehşet verici bir şekilde raydan çıkması’ olarak nitelendirerek Erdoğan’dan özür talep etti……..Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen ise Erdoğan’ı faşizm kavramını yumuşatmaya çalışmakla suçlayarak, “Burada eski faşizm dönemini andıran bir şey varsa, o da Erdoğan’ın kullandığı yöntemlerdir. …Alman hükümetinin de artık kırmızı çizgi çekmek zorunda olduğunu söyledi…….Sol Parti Meclis Grup Başkanı Dietmar Bartsch AB’nin ortak tutum içinde olmasının önem taşıdığını belirterek, Türkiye’ye silah ihracatının durdurulması ve AB yardımlarının dondurulması çağrısı yaptı. Alman askerlerinin derhal İncirlik’ten çekilmesi gerektiğini kaydeden Bartsch, Türkiye ile geçen yıl mart ayında imzalanan mülteci mutabakatının Almanya’yı şantaja açık duruma düşürdüğünü vurgulayarak, mutabakatın feshedilmesi çağrısı yaptı.”
Bir yanıt yazın