Her insan hayal kurar. Sevmek sevilmek, zengin olmak, makam sahibi olmak üretken olmak, kalıcı faydalı eser vermek, insanlara hayvanlara bitkilere, doğaya sahip çıkmak korumak gibi.
Ancak bir de kirli emellerini gerçekleştirmek için güler yüzle, sahte dille hareket eden hayalleri olanlar vardır.
Onlar papağan gibi aynı kavramları, aynı konuları sayıklarlar.
Onlar yalancıdırlar.
Onlar hayallerinin esiridirler.
Onlar egoisttirler.
Onlar bencildirler.
Onlar istismarcıdırlar.
Onlar tuzak kurarlar.
Onlar kumpas kurarlar.
Onlar dostlarını hemen satanlardır.
Onar kardeş dediklerine sırtlarını dönenlerdir.
Çığırtkanlıkları; diktatör ve yandaşlarının halkı sömürmesinin ve gütmesinin bilinmesini önlüyor.
Sırıtkanlıkları; insanların insanca ve hakça yaşama bilincine varmasını önlüyor.
Çabaları; İslam din istismarcılığının örtülmesini sağlıyor.
Amaçları; hırsızlığın, devleti soymanın, yalanın, talanın, soygunun, haksızlığın, eşitsizliğin, adaletsizliğin konuşulmasını tartışılmasını önlemektir.
Bilimden sanattan teknolojiden uzak din istismarcıları; ortaçağ dinler savaşını yeniden canlandırmak çabasındadırlar.
Türkiye ve Ortadoğu Dünya’nın en önemli jeopolitik ve jeostratejik öneme haiz bölgesidir.
Ortadoğu; kan, vahşet ve yıkım bölgesidir.
Ortadoğu; İnsanlık tarihinin mirasının bulunduğu kentler yakılıp yıkılırken, müzeler soyulurken, kinin nefretin ve öfkenin din adıyla insanların beyinlerine yerleştirildiği bir coğrafyadır.
Dünyanın diğer bölgeleri barış içinde yaşarken, Ortadoğu’nun kan, yıkım vahşet bölgesi olmasının sebebi; dindar, kindar ve ırkçı insanlar yetiştirilmesidir.
Hırsızlığın, yalanın talanın meşru görüldüğü, barış içinde birlikte yaşama düşüncesinin, insan haklarının, eşitliğin, evrensel insani değerlerin ortaçağ din hurafeleriyle tersyüz edildiği bölgedir.
Ortadoğu; tarihin yazıldığı, uygarlıkların oluştuğu, üç dinin ortaya çıktığı, halkların kimlik kavgası verdiği, Asyalıların, Avrupalıların egemen olmak için mücadele ettiği, petrol ve doğal gaz zengini bir bölgedir.
Türkiye; dünya üzerinde sorun olarak gözüken Balkanlar, Kafkaslar, Ortadoğu ve Körfez bölgelerinin ortasında yer almaktadır. Bu konumu, O’nu, bu bölgelerde çıkarları olan ülkeler açısından vazgeçilmez yapmaktadır.
Her devlet; kendine göre doğru kabul ettiği bir alanda içinde yaşadığı mücadelenin stratejisini belirler ve uygulamaya çalışır.
Her toplumun her devletin mücadele alanı vardır.
Bir yerde mücadele varsa, bir yerlerden de tehdit geliyor demektir.
Hemen her toplumda; duyarlılık katsayısı en yüksek kesim değişkendir.
Türkiye; akıl ve bilim öncülüğünde güçlü ekonomisi, güçlü ordusu, genç dinamik işgücü ile stratejik planlama ile tarihi bölgesel ve küresel rolünü oynamak zorundadır.
Ortadoğu bölgesinin huzuru, güveni, barışı; insani değerlerin esas alınacağı inançta, düşüncede, yaşamda yenilenmedir. Dindar, ırkçı ve kindar düşünce odaklı verilen eğitimlerle, hırsızlığı, yalanı meşru kabul eden diktatörlerle ve yandaş yalakalarıyla Ortadoğu halkları barış ve huzur bulamaz.
Kirli hayalleri olanların yanında yer alanlar, destek verenler, insanlığın kirli hayalperest tipleridir.
Türk Milleti çağdaş evrensel değerlerle yetişmiş lider kadrolarıyla; yeniden bölgenin ve dünyanın barış huzur güven sevgi, kardeşlik adalet sağlayan düzenini oluşturacaktır.
Günün Sözü: Bilime, teknolojiye, sanata, estetiğe, sevgiye, hoşgörüye yöneltilmeyen insanların öç alma duygularıyla hareket etmeleri, tahripkar olmaları kaçınılmazdır.
Bir yanıt yazın