28 Nisan 1937’de Irak’ta Tikrit kasabasında fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir.
Babasının ölümü nedeniyle annesi ve akrabaları tarafından büyütülen Hüseyin, 1955’te Bağdat’a giderek muhalefetteki Arap milliyetçisi bir hareket olan Baas partisine katılır ve politikaya ilk adımını atar. Saddam; 1959’da Irak’ın asker kökenli Devlet Başkanı Abdül Kerim Kasım’a bir suikast girişimini organize eder.
Bu başarısız denemenin ardından Mısır’ın başkenti Kahire’ye kaçan Hüseyin, burada parti faaliyetlerini sürdürürken hukuk eğitimi alır. 1963’te Bağdat’a dönen Hüseyin, Baas Partisi’nde Genel Sekreter Asistanı olur.
1968’e kadar muhalefette kalan Baas, bu yıl düzenlediği bir darbeyle iktidarı ele geçirir. Darbenin ardından Baas Partisi’nin kurduğu Devrim Komuta Konseyi ülkedeki tek yetkili, Saddam Hüseyin’de 1969’da Konsey’in Başkan Yardımcısı olur.
General Ahmet Hasan Bekir’i 1979 yılında devirerek iktidara gelen ve o günden sonra ABD askeri müdahalesinin yapıldığı 2003’e kadar Irak’ı yöneten Saddam Hüseyin, iktidara gelir gelmez ilk olarak, kendi yönetimine muhalefet etme olasılığı bulunan 450 parti üyesini idam ettirir.
Saddam’ın, yönetimi sırasında değer verdiği ilk ve en önemli unsur Irak ordusu olur. Cumhuriyet Muhafızlarını, kendisinin ve rejimin koruyucusu olarak eğiten Saddam, Irak’tan Ürdün’e göç eden muhalif profesör Nazım Obeh’e göre; ”birçok suikast ve darbe girişiminden kurtulmasını Irak halkından çok, kendisini korumayı sağlayacak bir aygıta dönüştürülen orduya borçlu” bir liderdi.
Devlet Başkanlığı görevinin yanı sıra Devrim Komuta Konseyi Başkanlığını da üstlenen Saddam, petrol gelirlerine dayanarak geniş çaplı bir kalkınma programı başlatır. Arap dünyasında Mısır’ın önderliğini elinden almaya ve Basra Körfezi’nde egemenlik kurmaya yönelik bir dış politika izleyen Saddam, Hürmüz Boğazı’nın denetimini geçirmek amacıyla 1980’de İran’a saldırır.
Irak, 2 Ağustos 1990’da Kuveyt’i işgal eder. Bunun üzerine BM 6 Ağustosta Irak’a ambargo ilan eder ve 25 Ağustosta da Irak’a güç kullanımına izin verir.
ABD’nin Saddam’ı ilk devirme girişimi olan Çöl Tilkisi operasyonu, 17 Ocak 1991’de başlar.
Saddam yönetimi, 12 yıl süren BM ambargosunun ardından, ABD’nin Mart 2003’te başlayan askeri müdahalesiyle 9 Nisan 2003’te devrilir. Saddam, 13 Aralık 2003’te, doğum yeri Tikrit yakınlarındaki Advar’da gizlendiği yerde yakalanır. Yargılama sonucu idama mahkum edilir ve 30 Aralık 2006’da asılarak idam edilir.
Saddam rejimi sırasında yönetimde aktif görevler üstlenen oğulları Uday ve Kusay, Amerikan askerlerinin 22 Temmuz 2003’te düzenlediği bir operasyonda Musul’da öldürülür.
Saddam Hüseyin’in kızları Ragad ve Rana Ürdün’e yerleşirken, diğer kızı Hale de annesi Sacide ile Irak dışına çıkar. Raghad ve Rana’nın eşleri, iki kardeş olan General Hüseyin Kamil ve Saddam Kamil 1995’te Ürdün’e iltica eder. Irak’ın silahları konusunda Batı’ya bilgi vermekle suçlanan iki kardeş, 1996’da Irak’a döndüklerinde idam edilir.
Irak’ın idam edilen devrik lideri Saddam Hüseyin’in kardeşi, eski Irak istihbarat teşkilatı şefi Barzan İbrahim ile eski Irak Devrim Mahkemesi başkanı Awad Hamid El Bender ise 15 Ocak 2007 tarihinde asılarak idam edilir.
Müslüman olduklarını söyleyen ve iktidar için ABD desteğini almak için Türkiye yetkilileri Amerikan askerilerinin sağ salim ülkelerine dönmeleri için duacıyız, derler ve Müslümanların katliamına destek verirler.
Irak; Saddam sonrası iç huzuru bulmaz. Bir milyondan fazla ölü, milyonlarca yaralı milyonlarca mülteci dramı yaşar. Yakılan yıkılan kentler, etnik mezhepsel kimlikle bölünen parçalanan devlet otoritesinin olmadığı kaos ülkesi haline gelir.
Arap dünyasının kahramanlığına, İslam dünyasının liderliğine heveslenen Saddam’ın akibeti tarihte benzerleri gibi ibret alınacak bir öyküdür.
GüNüN SöZü: Geçmiş bugünün başlangıcı, yarınların ise temelidir.
Bir yanıt yazın