Site icon Turkish Forum

Doğum oranlarındaki düşüş, çift sayısındaki düşüşle paralel

Birçok ülkede doğum oranlarındaki düşüş, çiftlerin sayısındaki düşüşle paralelmiş.Financial Times'de yayınlanan bir grafikti bu. - dunya nufusu 100 milyona dusebilir

Birçok ülkede doğum oranlarındaki düşüş, çiftlerin sayısındaki düşüşle paralelmiş.
Financial Times’de yayınlanan bir grafikti bu.

Bana 25. Evren deneyini hatırlattı.

İnsanlar artık kendi doğalarının gereğini yapmıyorlar.

Üremek ve çoğalmak istemiyorlar.

Kendilerine sanal, gerçeküstü bir evren inşaa edip kendilerini onun içine hapsediyorlar.

Bazıları da sınırsız ve mantıksız bir saldırganlık içinde.

Bazıları da toplumsal yaşamı terk ediyor, münzevi olmayı tercih ediyor.

Bu tam da 25. Evrene deneyinde anlatılanlara uygun.

Güzeller, panseksüeller, pasifler, alfalar, psikopatik saldırganlar vb.

Genç bir akrabam bana şöyle demişti.

“Bu kötü, umutsuz dünyaya çocuk getirmek istemiyorum.”

Ben de ona şöyle demiştim.

“Bak ben bu umutsuz dünyaya bir kız çocuğu getirdim.

Ve şimdi 25 yaşına geldi.

bugün kıyamet kopsa, her şey yok olsa.

Ben onunla geçen 25 yılın keyfini ve mutluluğunu yaşadım.

O da bu vakte kadar yaşamış olmanın mutluluklarını yaşadı.

Bu hiç yoktan daha iyi değil mi” demiştim.

Ancak son günlerde anlıyorum ki,i benim bana göre bu kuvvetli argümanım güme gitmiş.

Davranışsal Çöküş Teorisi: John Calhoun ’un Fare Ütopyasından İnsanlığa Dersler

Sınırsız Kaynaklar, Sınırsız Çatışma, Sınırsız Kaos: Fare Ütopyasından Öğrenilecek Dersler (mediumturkiye.com)

Son on yıl aynı zamanda bana Malthusun Nüfus çöküşü teorisini de hatırlattı.

Malthus’un nüfus teorisi nedir?

Bu teoriye göre, nüfus katlanarak artarken, nüfusu besleyen kaynaklar aritmetik oranla artar. Bu dengesizlik aşırı bir nüfus artışını beraberinde getirecek, böylece kıtlık, savaşlar, salgın hastalıklar gibi nedenler sonucunda fazla nüfusun yok olması kaçınılmaz olacaktır.

Günümüzde bütün insanlık, devletler, toplumlar, şirketler, aileler hatta bireyler borçlanarak yaşıyor.

Gündelik ticaretin borçlanmadan yürümesini düşünmek bile imkansızlaştı.

Borç ne demek?

Gelecekte var olacakları harcamak demek.

Açıkçası geleceği harcıyoruz.

Torunlarımızın ekmeğini yiyoruz.

Torunlarımızın tüketeceği ekolojiyi biz tüketiyoruz.

Daha şimdiden okyanuslarda kıtlık başladı.

Daha şimdiden pek çok iç deniz kısır, çürümüş, açık hava foseptiklerine döndü.

Küresel protein açığı, açlık riski günden güne belirginleşiyor.

Dünyanın kaynaklarını bölüşmek için artık uzlaşı yolları giderek tıkanıyor.

Devletler, oligarşik tekeller, tröstler kılıçlarını biliyor, kalkanlarını hazırlıyor.

Seferberlik harcamaları yüzyılın rekoruna doğru ilerliyor.

Yeni yeni paktlar kuruluyor.

Bazıları dağılıyor.

Bazı toplumlar adeda mülteci orduları halinde uygar memleketlere doğru sınırları eze eze ilerliyor.

Dünya kendini yeni bir katastrofiye hazırlıyor.

Benim düşünceme göre bu kaçınılmaz.

Yapılabilecek tek şey bu katastrofiye uygun bir toplumsal çözüm bulmak.

Ya HEP BERABER, ya da ALTTA KALANIN CANI ÇIKSIN.

Yalnızca iki seçenek var.

Exit mobile version