Zanzibar Soykırımı: Tarihi Arka Plan, Nedenleri, Sonuçları ve Sorumluları. Sefa Yürükel

Zanzibar, 1964’te Tanzanya Cumhuriyeti’ne katılmadan önce, Birleşik Krallık’ın kolonisi olarak farklı etnik grupların iç içe yaşadığı bir ada olarak dikkat çekiyordu. Ancak bu uyumlu yapı, Zanzibar’da 12 Ocak 1964’te yaşanan ve “Zanzibar Soykırımı” olarak bilinen trajik olaya yol açtı. Bu olay, adadaki Arap, Hindistan kökenli ve Afrika kökenli yerel nüfus arasında derin çatışmaların patlak vermesi sonucu, çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine ve büyük bir kültürel mirasın kaybına neden olmuştur. - sefa yurukel

Zanzibar, 1964’te Tanzanya Cumhuriyeti’ne katılmadan önce, Birleşik Krallık’ın kolonisi olarak farklı etnik grupların iç içe yaşadığı bir ada olarak dikkat çekiyordu. Ancak bu uyumlu yapı, Zanzibar’da 12 Ocak 1964’te yaşanan ve “Zanzibar Soykırımı” olarak bilinen trajik olaya yol açtı. Bu olay, adadaki Arap, Hindistan kökenli ve Afrika kökenli yerel nüfus arasında derin çatışmaların patlak vermesi sonucu, çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine ve büyük bir kültürel mirasın kaybına neden olmuştur.

1. Zanzibar’ın Sosyo-Politik Yapısı ve Koloni Geçmişi

Zanzibar, 19. yüzyılın sonlarına kadar, özellikle Arap ve Hint kökenli tüccarların etkisi altında kalmış bir ada idi. Zanzibar Sultanlığı, Osmanlı İmparatorluğu ve daha sonra Birleşik Krallık’ın etkisi altındaydı. İngilizler, adayı 1890’dan itibaren doğrudan yönetmeye başladılar. Bu dönemde, ada üzerinde Arapların egemenliği artarken, adada yaşayan Afrika kökenli yerli halk, azınlık konumundaydı. Araplar, ekonomik ve kültürel açıdan daha yüksek bir statüye sahipti, Hindistan kökenli insanlar ise daha çok ticaretle uğraşıyorlardı.

Araplar, Zanzibar’da genellikle toprak sahibi, zengin tüccar sınıfını oluştururken, Afrika kökenli yerel halk ise büyük ölçüde tarım işçileri, köleler ve düşük gelirli sınıflardan oluşuyordu. Bu yapının oluşmasında, İngilizlerin uyguladığı sömürgeci yönetim anlayışının da etkisi büyüktü. Kolonyal yapının sonucunda, toplumsal sınıflar arasında derin bir uçurum ve etnik bir ayrım ortaya çıktı.

2. Zanzibar Devrimi ve Soykırıma Giden Süreç

Zanzibar’da toplumsal huzursuzluklar 1950’lerden itibaren belirginleşmeye başlamıştı. 1963’te Zanzibar’da yerel seçimler yapılmış ve Araplar ve Hindistan kökenli nüfusun hakim olduğu “Zanzibar Ulusal Birliği Partisi” (ZNP) yönetimi ele geçirmişti. Ancak bu yönetim, Afrika kökenli halkın temsilinin zayıf olduğu bir sistem sunuyordu ve bu durum, Afrika kökenli nüfusun tepkisini çekiyordu.

1964’te Zanzibar’daki halk hareketi, Afrika kökenli halkın temsilcisi olan “Zanzibar Cumhuriyet Partisi”nin (ZPPP) önderliğinde güç kazandı. Zanzibar Cumhuriyet Partisi’nin lideri olan Abeid Karume, toplumsal eşitsizliği ortadan kaldırma vaadiyle halkı harekete geçirdi. Araplar ve Hindistan kökenli nüfus, bu devrimi bir tehdit olarak algıladı. Sonuçta, 12 Ocak 1964’te halk ayaklanmaya başladı ve adadaki yönetim, devrimciler tarafından devrildi.

Ayaklanmanın hemen ardından, Zanzibar’da Araplara ve Hindistan kökenli insanlara yönelik kitlesel bir şiddet dalgası başladı. Toplumun egemen sınıfını oluşturan bu gruplara karşı gerçekleştirilen soykırımda, binlerce insan öldü, yüzbinlercesi ise yerinden edildi. Bu süreç, Zanzibar’da bir etnik temizlik olarak kabul edilebilir.

3. Soykırımın Nedenleri

Zanzibar’daki soykırımın bir dizi sosyo-politik, kültürel ve ekonomik nedeni vardı.

a. Etnik ve Sınıfsal Gerilimler: Zanzibar’daki etnik yapının belirgin sınıfsal farklılıklar göstermesi, toplumsal gerilimlere neden oldu. Araplar ve Hindistan kökenli tüccarlar, ekonomik açıdan zengin ve güçlüydü, Afrika kökenli halk ise düşük gelirli ve dışlanmıştı. Bu durum, uzun süren bir hoşnutsuzluk oluşturdu.

b. Koloniyal Miras: İngilizlerin Zanzibar’daki yönetimi sırasında uyguladıkları ayrımcı politikalar, Arapları ve Hindistan kökenli insanları ayrıcalıklı konuma getirmişti. Koloniyal yönetim sonrası bu ayrımcılığın ortadan kalkması isteyen Afrika kökenli halkın şiddetli tepkisine yol açtı.

c. Zayıf Liderlik ve Hedef Belirsizliği: Zanzibar Cumhuriyet Partisi’nin önderliğindeki devrim, sadece toplumsal eşitsizliği değil, aynı zamanda Arap ve Hint nüfusunun varlıklarını da hedef alıyordu. Bu durum, kitlesel bir şiddet dalgasına yol açtı.

d. Devrimin Sonrasında Hızla İktidar Değişimi: Devrimin hemen ardından, yeni yönetim, Araplar ve Hindistan kökenli halkı cezalandırma amacıyla soykırım gerçekleştirdi. Bu dönemde, soykırımın bir nevi iktidar kazanımı olarak görüldüğü anlaşılmaktadır.

4. Sonuçları ve Etkileri

Zanzibar Soykırımı, adadaki demografik yapıyı köklü bir şekilde değiştirdi. Araplar ve Hindistan kökenli insanlar arasında binlerce ölüm yaşandı. Bunun yanı sıra, çok sayıda insan yerinden edildi ve mülkiyetlerine el konuldu. Zanzibar’daki Arapların kültürel etkisi büyük ölçüde zayıfladı ve ada, uzun süre boyunca yalnızca Afrika kökenli nüfusun egemenliğinde kaldı.

Uluslararası düzeyde, Zanzibar Soykırımı, bir etnik temizlik ve soykırım örneği olarak görülse de, olayın geniş çapta tanınmaması ve uluslararası kamuoyunun tepkisizliği, bölgedeki bu tür trajik olayların geçiştirilmesine yol açtı. Zanzibar’daki soykırım, Tanzanya’nın birleşmesinin ardından da hala bazı tartışmalara yol açmış ve toplumsal yaralar açmıştır.

5. Sorumlular ve Hesap Verebilirlik

Zanzibar’daki soykırımın sorumluları, hem devrimci hareketin liderleri hem de buna zemin hazırlayan koloniyal yönetimdir. Zanzibar Cumhuriyet Partisi lideri Abeid Karume, halkı harekete geçirerek şiddetli bir devrim başlatmış ve sonrasında bu devrimin şiddetle sonuçlanmasına sebep olmuştur. Diğer yandan, İngilizlerin Zanzibar’daki uzun süren sömürge yönetimi ve ardından gelen etkileri de bu trajedinin temellerini atmıştır.

7. Zanzibar Soykırımı ve Modern Dünya Perspektifi

Zanzibar Soykırımı, uluslararası topluluk açısından önemli bir ders sunmaktadır. Birçok uluslararası analist, bu tür trajik olayların, çoğu zaman yerel etnik gerilimlerin veya toplumsal eşitsizliklerin bir sonucu olarak, dış müdahale olmadan ve doğru politik önlemler alınmadan meydana geldiğine dikkat çekmektedir. Zanzibar’daki soykırımı, özellikle dönemin uluslararası düzeni ve sömürge sonrası toplumların geçirdiği dönüşümle değerlendirmek önemlidir.

a. Uluslararası Müdahale ve Soykırımın Tanınması

Zanzibar’daki soykırım, uluslararası topluluğun tepkisizliğinden ve müdahale eksikliğinden nasibini aldı. Zanzibar’da yaşananlar, zamanında dünya çapında geniş bir yankı bulmadı ve yalnızca yerel bir trajedi olarak kaldı. Bunun temel sebeplerinden biri, soykırımın etnik bir temele dayanmasının ve yerel bir halk hareketi olarak görülmesinin uluslararası toplum tarafından küçümsenmiş olmasıydı. O dönemde Soğuk Savaş’ın etkisiyle Afrika’daki pek çok iç çatışma, daha büyük uluslararası güçler tarafından göz ardı edilmişti. Zanzibar’daki trajedi de, benzer şekilde, uluslararası topluluğun ilgisizliğiyle sonuçlandı.

b. Post-Kolonyal Dönemde Toplumsal Yeniden İnşa

Zanzibar Soykırımı sonrasında, adada önemli bir toplumsal yeniden yapılanma süreci başladı. Zanzibar Cumhuriyet Partisi’nin önderliğindeki yeni yönetim, Arap ve Hindistan kökenli nüfusun yerine gelen Afrika kökenli halkı, siyasi ve ekonomik olarak güçlendirmeye çalıştı. Ancak, toplumda oluşan derin yaralar ve sürgüne gidenlerin geri dönüşü mümkün olmayan bir biçimde kaybolmuş olan toplumsal bağlar, yeniden inşa sürecini oldukça zorlaştırmıştır. Bu süreç, Zanzibar’ın yerel halkı arasında birlik ve beraberliği sağlamaya çalışan ancak sık sık kesintiye uğrayan bir sürece dönüşmüştür. Zanzibar halkının, soykırımı hatırlatacak her türlü açık tartışmadan kaçındığı bir ortamda, geçmişin bu acı dolu olayları hâlâ etkisini göstermektedir.

c. Uluslararası Soykırım Hukuku ve Zanzibar Soykırımı

Zanzibar Soykırımı, uluslararası soykırım hukukunun gelişim sürecinde de önemli bir örnek teşkil etmektedir. Soykırımın tanımının netleşmeye başlaması ve 1948’de kabul edilen Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi’nin ardından, bu tür olayların tanınması daha fazla önem kazandı. Zanzibar’daki soykırım, erken dönem soykırım vakalarından biri olarak, daha sonraki yıllarda uluslararası hukukun önemli bir parçası haline gelen olayların prototipi olmuştur. Fakat, Zanzibar’daki olayın soykırım olarak tanınması ve faillerinin yargılanması konusunda hiçbir uluslararası adım atılmamıştır. Bu durum, hem tarihsel olarak hem de uluslararası hukuk açısından önemli bir eksikliktir.

8. Zanzibar Soykırımı’nın Kültürel Miras Üzerindeki Etkileri

Zanzibar Soykırımı, adanın kültürel yapısının da büyük ölçüde değişmesine yol açtı. Arap ve Hindistan kökenli nüfusun toplumsal ve kültürel etkisi büyük ölçüde ortadan kalktı. Zanzibar, yüzyıllar boyunca Arap kültürünün izlerini taşımışken, soykırımdan sonra büyük bir kültürel erozyona uğradı. Zanzibar’ın kültürel mirası, uluslararası ticaretin ve dinin birleşiminden doğmuş olan zengin bir çeşitliliğe sahipti. Arap ve Hint kökenli yerleşimcilerin sanat, müzik, yemek ve mimari gibi katkıları, soykırım sonucu büyük oranda kayboldu.

Zanzibar’daki kültürel mirasın kaybı, sadece yerel halk için değil, aynı zamanda tüm dünya kültür tarihi açısından da büyük bir kayıptır. Zanzibar, tarih boyunca farklı kültürlerin buluştuğu ve birbirinden etkilendiği bir ada olma özelliği taşımaktaydı. Soykırımın ardından ise, bu kültürel zenginlik büyük ölçüde yok oldu ve adada homojen bir toplumsal yapı oluştu. Bununla birlikte, Zanzibar’ın uluslararası ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu ve kültürel çeşitliliği, daha sonra başka toplumların dikkatini çekmiş, ancak eski zenginliğine ulaşmak mümkün olmamıştır.

9. Zanzibar Soykırımı’nın Dersleri

Zanzibar Soykırımı, etnik ayrımcılığın ve toplumsal eşitsizliğin ne kadar derin toplumsal yaralar açabileceğini gösteren bir ders olmuştur. Özellikle koloniyal yönetimlerin, etnik ve toplumsal yapıları kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmesi, sonradan büyük bir iç savaşa ve soykırıma zemin hazırlamaktadır. Bu tür olaylar, toplumların tarihi süreçte hangi kırılma noktalarından geçtiği ve bu kırılmaların toplumsal yapıyı nasıl dönüştürdüğü açısından önemli bir analiz gerektirmektedir.

Zanzibar’daki olayların, uluslararası toplumlar için verdiği en büyük derslerden biri, yerel halklar arasındaki gerilimlerin derinleşmemesi için zamanında ve etkili müdahalenin gerekliliğidir. Uluslararası hukukun etkin uygulamaları, etnik temizlik ve soykırım gibi suçların önlenmesi konusunda büyük bir rol oynamaktadır. Zanzibar Soykırımı’nın unutulmaması, dünya çapında benzer olayların yaşanmaması için de kritik bir öneme sahiptir.

Sonuç

Zanzibar Soykırımı, Afrika’da yaşanan toplumsal çatışmaların ve etnik temizliklerin trajik bir örneğidir. Kolonyal yönetimlerin ve toplumsal eşitsizliklerin oluşturduğu derin uçurumlar, Zanzibar’daki soykırıma giden yolu hazırlamıştır. Bu olay, yalnızca Zanzibar için değil, tüm dünya için önemli bir ders sunmaktadır. Geçmişin hatalarını tekrarlamamak ve bu tür trajedilerin önüne geçmek için, toplumların daha adil, eşit ve barışçıl bir şekilde yeniden inşa edilmesi gerekmektedir. Zanzibar’daki soykırımın izlerini silmek mümkün olmasa da, bu trajediye dair yapılan akademik çalışmalar ve uluslararası tanıma çabaları, insanlık adına önemli adımlar olabilir.

Zanzibar Soykırımı, yalnızca Zanzibar’ın değil, Afrika kıtasının da önemli bir dönüm noktasıdır. Koloniyal yönetimlerin ve sosyal adaletsizliğin ne kadar derin etkiler bırakabileceğini gösteren bir örnektir. Soykırımın sonuçları, adada sadece insan kaybıyla sınırlı kalmamış, aynı zamanda kültürel ve toplumsal yapıyı da kalıcı olarak etkilemiştir. Zanzibar’daki bu olay, etnik ayrımcılık ve toplumsal adaletsizliğin, çatışma ve şiddetle nasıl sonuçlanabileceğini göstermektedir.

Kaynakça

• Willis, J. (2012). The Zanzibar Revolution and Its Aftermath. Cambridge University Press.

• Nzongola-Ntalaja, G. (2002). The Congo: From Leopold to Kabila: A People’s History. Zed Books.

• Haynes, J. (2008). Politics in Africa. Polity Press.

Barge, V. (2001). Zanzibar: History and Social Dynamics. University Press.

Nzongola-Ntalaja, G. (2002). The Congo: From Leopold to Kabila: A People’s History. Zed Books.

Vickery, M. (2014). The Politics of Revolution in Zanzibar. Oxford University Press.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir