Bakan Şimşek Açıkladı: Enflasyon 2026 Yılında Yüzde 10 Olacak!

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Yarısı Bizden Kampanyası”na 2024 - 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtirken enflasyonu,  2025 yılında  yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek olduğunu açıklamıştır.  Hayat pahalılığının en önemli nedeninin “yüksek kiralar”  olduğunu belirten  Şimşek, konut arzının daha da arttırılacağını açıklamıştır:  ''Yarısı Bizden Kampanyası’na 2024 ila 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar lira kaynak ayırdık. İmkanımız olsa konut üretimine ayırdığımız payı 3’e - 5’e katlamak isteriz. Hedefimiz 2025’te enflasyonu yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek.''   - image 9

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Yarısı Bizden Kampanyası”na 2024 – 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtirken enflasyonu,  2025 yılında  yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek olduğunu açıklamıştır.  giyim, takım elbise, insan yüzü, kişi, şahıs içeren bir resim

Açıklama otomatik olarak oluşturulduHayat pahalılığının en önemli nedeninin “yüksek kiralar”  olduğunu belirten  Şimşek, konut arzının daha da arttırılacağını açıklamıştır:  ”Yarısı Bizden Kampanyası’na 2024 ila 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar lira kaynak ayırdık. İmkanımız olsa konut üretimine ayırdığımız payı 3’e – 5’e katlamak isteriz. Hedefimiz 2025’te enflasyonu yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek.”  

Enflasyonu  “çift haneli rakamlardan “tek” haneli rakamlara indirmek (44.38 den yüzde 9’a)  çok daha zordur. DPT’da AET Genel Müdürlüğü’nden “halef selef” olduğumuz Cumhurbaşkanı Yardımcısı sayın Cevdet Yılmaz, Türkiye İstatistik Kurumu’nun  açıkladığı Aralık 2024 dönemi enflasyon verilerine ilişkin sosyal medya hesabından değerlendirmede bulunmuş,   dezenflasyon sürecini tesis etmeye devam ettiklerini  açıklamıştır: “Tüketici fiyatlarındaki aylık yükseliş aralık ayında yüzde 1,03 olarak gerçekleşmiştir. Uyguladığımız politikalar sayesinde 2024 yıl sonu enflasyonu geçen yıla göre 20,4 puan azalarak, yüzde 44,4 seviyesinde gerçekleşmiştir. Dezenflasyon sürecini başlattığımız 2024 yılı Haziran ayından itibaren ise yıllık enflasyondaki düşüş 31,1 puana ulaşmıştır.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Yarısı Bizden Kampanyası”na 2024 - 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtirken enflasyonu,  2025 yılında  yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek olduğunu açıklamıştır.  Hayat pahalılığının en önemli nedeninin “yüksek kiralar”  olduğunu belirten  Şimşek, konut arzının daha da arttırılacağını açıklamıştır:  ''Yarısı Bizden Kampanyası’na 2024 ila 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar lira kaynak ayırdık. İmkanımız olsa konut üretimine ayırdığımız payı 3’e - 5’e katlamak isteriz. Hedefimiz 2025’te enflasyonu yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek.''   - image 9

TCMB Başkanı Fatih Karahan  Londra’da ‘Türkiye’de Enflasyon Görünümü’ başlıklı  sunumda, kurumsal enflasyon beklentilerinde de olumlu yönde gelişmeler görüldüğünü,  kur korumalı mevduat  hesaplarında düşüşün devam ettiğini, bu hesapların sınırlı bir bölümünün dövize döndüğünü açıklamıştır: “Türkiye’s annual inflation rate dipped to 44.38 percent in December 2024, posting the seventh consecutive decline since June 2024.”

Enflasyon, bir ülkedeki mal ve hizmet fiyatlarının genel düze­yinde sürekli  artış anlamı­na gelir. Türkiye, uzun yıllardır enflasyon sorunu ile karşı karşı­ya olan bir ülkedir. Enflasyonu yüzde 75’ten yüzde 40’a düşürmek kolay, yüzde 40’tan yüzde 20’ye düşürmek zor, yüzde 20’den tek haneye düşürmek ise çok daha zordur.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Yarısı Bizden Kampanyası”na 2024 - 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtirken enflasyonu,  2025 yılında  yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek olduğunu açıklamıştır.  Hayat pahalılığının en önemli nedeninin “yüksek kiralar”  olduğunu belirten  Şimşek, konut arzının daha da arttırılacağını açıklamıştır:  ''Yarısı Bizden Kampanyası’na 2024 ila 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar lira kaynak ayırdık. İmkanımız olsa konut üretimine ayırdığımız payı 3’e - 5’e katlamak isteriz. Hedefimiz 2025’te enflasyonu yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek.''   - image 10

Türkiye’de enflasyon,  1970’ler ve 1980’ler boyunca düşük bir  seviyede olmuştur.  1990’ların başından  sonra enflasyon   artmış ve çift haneli rakamlara ulaşmıştır. Kişiler, gelirlerinin artış hızının giderlerinin artış hızından daha düşük olması durumunda hayat pahalılığından etkilenir. Fiyat artışı, belirli bir mal veya hizmetin fiyatının artışını,  hayat pahalılığı ise, insanların temel ihtiyaçlarını karşılamak için harcamalarının artışı sonucu yaşadıkları mali zorlukları açıklar.  Türkiye, uzun yıllar enflasyon sorunu ile yaşayan bir  ülkedir. Bu sorunun temelinde; ekonomik, yapısal ve siyasi nedenler yer almaktadır. S. Rıdvan Karluk, Türkiye Ekonomisi, 13. Baskı, s.473-506.

OECD üyesi ülkeler arasında  Türkiye,  enflasyon şampiyonudur. 1985-1990 yılları arasında OECD  Büyükelçiliğimizde  DPT Müşaviri olarak görev yaptım. O dönemde de Türkiye enflasyon şampiyonu olduğu için  OECD ülkelerinin enflasyon oranları şişmesin diye Türkiye’ye ilişkin rakamlar ortalamaya sokulmayarak ayrıca verilirdi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Yarısı Bizden Kampanyası”na 2024 - 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar TL kaynak ayırdıklarını belirtirken enflasyonu,  2025 yılında  yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek olduğunu açıklamıştır.  Hayat pahalılığının en önemli nedeninin “yüksek kiralar”  olduğunu belirten  Şimşek, konut arzının daha da arttırılacağını açıklamıştır:  ''Yarısı Bizden Kampanyası’na 2024 ila 2027 yıllarını kapsayan dönemde bütçeden 611 milyar lira kaynak ayırdık. İmkanımız olsa konut üretimine ayırdığımız payı 3’e - 5’e katlamak isteriz. Hedefimiz 2025’te enflasyonu yüzde 20’li, 2026’da yüzde 10’lu seviyelere çekmek.''   - image 11

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile  TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın Londra’daki  Konferans’ta yaptıkları  sunumlar  önemlidir.  Şimşek, para politikasının gecikmeli etkisinin enflasyondaki göstergesinin bu yıl da devam edeceğini belirtmiş, bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 3 seviyesine indireceklerini  açıklamıştır.

1982 yılında Eskişehir’de doğan Fatih Karahan,  “Türkiye’de Enflasyon Görünümü”  konulu sunumunda,enflasyonun düşüşünü sürdürdüğünü belirtmiş, hizmet enflasyonunda da azalış  sağlandığını,  geriye dönük endeksleme kapsamındaki kalemlerin hizmet enflasyonunun yüksek seviyelerde kalmasına  yol açtığını, temel enflasyon trendinin düştüğünü, hane halkı enflasyon beklentilerinde de iyileşmelerin başladığını, Kur Korumalı Mevduat hesaplarında azalmanın devam ettiğini, bu hesapların sınırlı bir bölümünün dövize döndüğünü açıklamıştır.

Mehmet Şimşek, “MÜSİAD 2024 Yılı Değerlendirmesi ve 2025 Yılı Beklentileri” programında  yaşam pahalılığının en önemli nedenlerinden birinin yüksek kiralar olduğunu,  bu sorunun para politikasıyla çözülemeyeceğini  açıklarken  doğru bir tespitte bulunmuştur. Dezenflasyon sürecinin başladığını belirten Şimşek, hedeflerinin bu yıl enflasyonu yüzde 20 civarına çekmek, bir sonraki yıl yüzde 10’lar seviyesine indirmek ve ardından tek haneli rakamlara düşürmek olduğunu vurgulamış, hayat pahalılığının en önemli nedenin yüksek kiralar olduğunu açıklamıştır.

Hedefimiz enflasyonu bu sene yüzde 20 civarına çekmek, bir sonraki sene de yüzde 10’lar civarına ve daha sonra tek haneye çekmek. 2025 önceliklerimiz dezenflasyonu artık daha hissedilebilir düzeyde hızlandırıp yapısal dönüşümün hızlandırılması.”

Enflasyonun yüksek seviyelerde devam etmesi durumunda tüketicilerin harcamaları azalabilir ve tasarruf yapmaya teşvik edilebilirler. Bu durum  işletmelerin gelirlerini düşürebilir ve yatırımları olumsuz yönde etkileyebilir. Aynı zamanda enflasyon, sabit gelire sahip olan kesimleri de olumsuz etkileyerek sosyal adaletsizliğe yol açabilir. Enflasyonun kontrol altında tutulması ekonomik istikrarın sağlanması için çok önemlidir.

Yüksek enflasyon; işsizliğin artmasına, reel ücretlerin düşmesine, ithalat maliyetlerinin artmasıyla birlikte dış ticaret dengesinin bozulmasına yol açar. Bu nedenle enflasyonla mücadele etmek, ekonomik istikrarın sağlanması ve sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi açısından  önemlidir. Ekonomik istikrarın sağlanması, işsizlik oranlarının kontrol altında tutulması ve gelir dağılımının adaletli bir şekilde düzenlenmesi, enflasyonla mücadelede önemli faktörlerdir.

Enflasyonla mücadelede birden fazla yöntemin bir arada kullanılması ve bu konuda kararlılıkla hareket edilmesi gerekir. Dengeli ve sürdürülebilir politikaların benimsenmesi, enflasyonla mücadelede başarılı olunmasını sağlayabilir ama günümüzde enflasyonla mücadelede başarı  sağlanmış mıdır? Bu sorumun cevabını  siz değerli okurlarıma bırakıyorum.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir