NE OLDU BU TOPLUMA…
Ülkenin dört bir yanından “kadın cinayetleri” haberleri geliyor…
Şüpheli ölümler…
Çocuk kayıpları ve ölümleri…
Tacizler tecavüzler…
Yetmezmiş gibi sokak köpeklerinin katliam haberleri geliyor…
Vahşet demek yetmiyor…
Bunları yapanların insan olduğuna hatta “ayvan” bile olduklarına emin değilim…
***
Ne oldu bu sevgi saygı dolu topluma Allah aşkına…
***
Villa, rezidans yapmak için…
Otel…
Turistik tesis, konaklama yeri vs yapmak, üç beş kuruş daha fazla kazanmak için…
İçinde binlerce “hayvanın”
Kanatlı…
Dört ayaklı…
Sürüngen…
Börtü böceğin barındığı, yediği içtiği, özgürce yaşadığı…
Ülkenin ciğerleri…
Doğanın biz insanlara verdiği en büyük armağan “ormanları” Rant uğruna, siyasi, ticari oy uğruna cayır cayır yakıyorlar…
***
Bırakın insan olmaya “solucan” olmaya hakları var mı bunların?
***
Kuşları acımadan vuran…
Balıkları patlatan…
Atları…
Eşekleri kesip etlerini satan, mangal yaptıran…
Yediren…
İnsan olmayı nasıl hak edebilir ki?
Gerçi!
Okumuşsunuzdur, birkaç yıl önce “kediye tecavüz ettiler bu ülkede kediye”
İki kişi, yakalandı…
Kedi öldü…
İki sanık (sapık) serbest bırakıldılar…
***
Günlerdir kadınlar çığlıklarıyla sokak hayvanlarının çığlıkları sağır ediyor kulaklarımı…
Dinmiyor…
Sosyal medya;
Katliam sahnelerini…
Kini…
Nefreti öfke patlamasını, ahlaksızlıkları, annelerinin kucağında öldürülmüş köpek yavrularını paylaşıyor;
Bakamıyorum, gözlerim doluyor, dudaklarım titriyor, kanatırcasına ısırıyorum…
İnsan mı bunlar?
Süt içen yavru köpekleri kedileri zehirleyerek öldürenlere “insan” denir mi?
***
Yediklerini, içtiklerini sokaklara, parklara atanlara…
Çöplerini denize…
Çaylara…
Derelere…
Nehirlere dökenlere, kirletenlere, çöp torbasını iki metre ötedeki çöp kutusuna atmak yerine yere atanlara…
Kurbağaların derelerini bozanlara…
Yılanların dağlarını delenlere…
Kargaların…
Serçelerin, sığırcıkların, bülbüllerin ağaçlarının dallarını kesenlere…
***
Engelli yollarının önüne ve yaya kaldırımlarına park edenlere…
Ters yönde araç sürenlere…
Kendi çocuklarına kin nefret kusanlara kıyanlara…
Soyunun ekmeğini çalanlara…
Özetle…
Kendi halkını sömüren, süründüren, ezen, ağlatan, öldüren, yok eden insanlara “insan” demek mümkün müdür?
İnsan demek “hayvanlara hakaret etmek” insan maskeli mahlûkları ödüllendirmek değil midir?
***
Toplumu geldiği yere bakar mısınız?
Kin nefret ve öfke ile çürümüş, bölünmüş, birbirine düşman edilmiş, “ağlamaktan sızlamaktan” öte bir tepki gösterememiş…
Her türlü siyasi sosyal ahlaksızlığa sessiz, duyarsız kalmış…
Uyutulmuş…
Dini afyonlarla uyuşturulmuş ve kandırılmış, aklını, zekâsını, kimliğini kiraya vermiş bir millet…
Bizim gibi üç beş kişi dışında kimsenin “çıtı” çıkmıyor…
Bu acılar…
Bu gözyaşları…
Bu felaketler, bu sefalet, bu rezaletler, bu kepazelikler boşuna değil…
***
İnsan kendisine layık (reva) görülen; bu denli kalitesiz, kirli, kanlı, kokuşmuş, onursuz, gurursuz, kişiliksiz bir yaşama…
Yalana dolana…
Aptal salak yerine konmaya, alay edilmeye, aşağılanmaya, hor görülmeye bu denli nasıl sessiz duyarsız kalabilir ki?
***
Kimse unutmasın; acıya sevinen zalimlerin bir gün kendilerini de sağır edecektir…
Az kaldı…
Erdoğan ÖZGENÇ
İstanbul 11.01.2025 04.40
Bir yanıt yazın