Vatan Bölünmeye, Cumhuriyet Yok Edilmeye Çalışılıyor: Şimdi Söylem Değil Eylem Zamanı

Türkiye, tarihinin en kritik dönemlerinden birinden geçiyor. Atatürk’ün milletimize emanet ettiği bağımsızlık ve Cumhuriyet, içeriden ve dışarıdan gelen tehditlerle sarsılıyor. Türk milleti, büyük bir tehlike ile karşı karşıya: bir yandan bölücülük, bir yandan emperyalist güçlerin dayattığı Büyük Ortadoğu Projesi (BOP). Bu tehlikeler, sadece devletin bütünlüğüne değil, milletin varlığına da kast ediyor. Artık dil pehlivanlığı yapmanın zamanı değil, harekete geçmenin, millet olarak el birliğiyle bu gidişata dur demenin zamanıdır.

BOP ve Türkiye’nin Bölünme Tehdidi

BOP, bölgedeki sınırları yeniden çizme ve güçlü devletleri parçalayarak küçük emirlikler haline getirme projesidir. Bu projenin ana hedeflerinden biri de Türkiye’dir. Türkiye’nin toprak bütünlüğü ve milli birliği, emperyalist güçlerin ve onların desteklediği terör örgütlerinin hedefindedir. Türk milletini zayıflatma planı, terör örgütleriyle yapılan görüşmeler, liderlerinin serbest bırakılması talepleri ve anayasa üzerinden ülkemizin temellerine saldırılar şeklinde karşımıza çıkmaktadır.

Unutulmamalıdır ki bu topraklar, kanla ve irfanla kazanılmıştır. Atatürk’ün önderliğinde kurulan Cumhuriyet, milletimizin özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin sonucudur. Şimdi ise, bu bağımsızlık, dış güçlerin baskısıyla ve içerideki işbirlikçilerin ihanetiyle tehdit altındadır.

Bu noktada, BOP’un Türkiye şubesi olarak hareket eden siyasetçilerin politikalarını reddetmek, bu ihaneti açıkça ifşa etmek bir zorunluluktur. Erdoğan ve Bahçeli’nin uyguladığı siyaset, Türk milletini BOP’un hedefleri doğrultusunda zayıflatmakta ve bölücülüğe zemin hazırlamaktadır. Bu siyaseti reddediyoruz ve bu ihanete karşı açıkça başkaldırıyoruz. Türk milletinin Cumhuriyet ve bağımsızlık mücadelesi, bu tür ihanet politikalarına boyun eğmeyecek kadar güçlüdür.

Cumhuriyet’i ve Vatanı Korumak Hepimizin Görevidir

Atatürk, “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir,” demiştir. Ancak bugün egemenliğimiz tehdit altındadır. Türk milletine dayatılan bölücü projeler ve terör örgütleriyle yapılan pazarlıklar, halkın iradesine ve milletin geleceğine darbe vurmaktadır. Bu durum karşısında sessiz kalmak, tarihimize, şehitlerimize ve gelecek nesillere ihanet olacaktır.

Türk milleti, “vatan ve Cumhuriyet tehlikede” çağrısına kulak vermelidir. Hepimiz biliyoruz ki, suskunluk ve eylemsizlik, yalnızca bu ihanet planlarının daha da ilerlemesine neden olacaktır.

Dil Pehlivanlığı Zamanı Değil, Eylem Zamanı

Bugün, siyasi parti liderlerinden sokaktaki vatandaşa kadar herkesin ortak bir sorumluluğu vardır: Bu ülkenin bağımsızlığını korumak.

Söylem değil, eylem zamanıdır. Türk milleti anayasal ve demokratik haklarını kullanarak bu gidişata dur demelidir.

Sessiz kalmak, ihaneti desteklemekle eş değerdir. Her birey, halkın egemenliğini yeniden tesis etmek için demokratik yollarla harekete geçmelidir.

Meydanlar, sokaklar, evler, köyler; her yer vatan savunmasının bir parçasıdır. Bu süreçte herkesin taşın altına elini koyması gereklidir.

Sokaklarda millet olarak talep ve amaçlarımızla görünür olmalıyız. Tüm vatan sathını milletin demokratik ve anayasal hakkı olarak birer parlamentoya çevirmeliyiz. Bu yolla, milletin iradesiyle ülkemize ve Cumhuriyetimize sahip çıkabiliriz.

Millet Olarak El Koyma Zamanı

Türk milletinin birlik olma zamanı gelmiştir. Atatürk’ün izinde yürüyerek bu toprakları koruma ve Cumhuriyet’i yaşatma sorumluluğumuz vardır. Bu, yalnızca bir grup insanın ya da bir siyasi partinin meselesi değildir. Bu, tüm milletin meselesidir.

1. Parlamento Türk milletinindir. Milletvekilleri, halkın egemenliğini temsil eder ve bu egemenliğe sahip çıkmalıdır.

2. Anayasamız, milletin kırmızı çizgisidir. Bu çizgiye dokunulmasına asla izin verilmemelidir.

3. Millet iradesi, her şeyden üstündür. Sandıkla gelen, milletin iradesine ihanet eden herkes, bu ihanetten hesap vermelidir.

4. Üniter yapıya karşı yapılan tüm saldırıları bertaraf etmeliyiz. Bu yapı, ülkenin birliği ve bağımsızlığı için en güçlü kalemizdir.

Seferberlik Çağrısı

Atatürkçüler, vatanseverler, bağımsızlık sevdalıları, emekçiler, gençler, kadınlar; herkes bu mücadelede yerini almalıdır. Büyük mitingler düzenlemek, toplumun her kesimini harekete geçirmek ve uluslararası arenada bu ihanet planlarını deşifre etmek zorundayız.

Bu süreçte şu adımları birlikte atmalıyız:

Sivil Toplum Kuruluşları: Halkı bilinçlendirmek ve harekete geçirmek için aktif bir rol üstlenmelidir.

Basın ve Aydınlar: Bu tehlikeyi gündeme taşımalı, toplumu bilgilendirmelidir.

Siyasi Partiler: Parti çıkarlarını bir kenara bırakarak milli bir duruş sergilemelidir.

Uluslararası Çağrı: BM, insan hakları örgütleri ve diğer uluslararası kuruluşlar, Türkiye’nin toprak bütünlüğüne yönelik tehditlere karşı uyarılmalıdır.

Son Çağrı: Atatürk’ün İzinde Direnmek Zorundayız

Türk milletinin kaderi, kendi ellerindedir. Atatürk, “Türk milleti, bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varoluşunun bir gereği olarak kabul etmiş bir millettir,” diyerek bize yol göstermiştir. Şimdi bu yolu yeniden aydınlatma zamanı.

Bir millet, Cumhuriyet’ine, egemenliğine ve bağımsızlığına sahip çıkmadığında, tarihte silinmeye mahkûmdur. Biz, tarihten silinecek bir millet değiliz. Bu vatan, bizim son kalemizdir ve onu savunmak için her şeyimizi ortaya koymalıyız.

Bu ateşi birlikte söndürebiliriz. Vatan ve Cumhuriyet için, şimdi hareket etme zamanı. Tüm gücümüzle mücadele ederek, bu toprakları gelecek nesillere onurla teslim etmeliyiz.

Türkiye, tarihinin en kritik dönemlerinden birinden geçiyor. Atatürk’ün milletimize emanet ettiği bağımsızlık ve Cumhuriyet, içeriden ve dışarıdan gelen tehditlerle sarsılıyor. Türk milleti, büyük bir tehlike ile karşı karşıya: bir yandan bölücülük, bir yandan emperyalist güçlerin dayattığı Büyük Ortadoğu Projesi (BOP). Bu tehlikeler, sadece devletin bütünlüğüne değil, milletin varlığına da kast ediyor. Artık dil pehlivanlığı yapmanın zamanı değil, harekete geçmenin, millet olarak el birliğiyle bu gidişata dur demenin zamanıdır. - sefa yurukel

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir