CHP Genel Başkanı Özgür Özel ısrarla “Kürt sorunu vardır. Bunu çözmek boynumuzun borcu” diyor.
Bence Özgür Özel boş yapıyor; boş konuşuyor.
Çünkü Kürt sorunu tabirinin içini doldurmuyor, Kürt sorunundan kastının ne olduğunu hiç kimse bilmiyor!
Allah bilir kendisi de bilmiyor; öylesine konuşuyor.
Kürt sorunundan maksadı, Kürtçenin resmi dil olması, Anayasa’dan Türk kavramının çıkarılması veya anayasaya Kürt kavramının eklenmesi, Kürtlere özerklik verilmesi ise bunlar olacak şey değil.
E bunların dışında Kürtlerin ne sorunu var ki?
Onların sorunu, bu ülkedeki Türklerin de sorunudur, Boşnakların da sorunudur, Çerkezlerin de sorunudur.
Yani 85 milyonu oluşturan bütün etnik unsurların ortak sorunudur.
Bu ülkede ekonomik sorunlar vardır, hukuk ve adalet sorunu vardır, ifade özgürlüğü sorunu vardır, düşünce ve düşünceyi açıklama sorunu vardır, din ve inanç sorunu vardır, eğitim ve liyakat sorunu vardır, imkan/fırsat eşitliği sorunu vardır, sağlık sorunları vardır, emniyet ve güvenlik sorunu vardır vs.
E bu sorunlar sadece belli bir etnik grubun sorunları değil, bütün bir milletin ortak sorunlarıdır.
Yani Kürtçenin resmi dil ve eğitim dili olması, Anayasadan Türk kavramının çıkarılması (millet tanımının değiştirilmesi) ve Özerklik (otonomi) dışındaki istekler ve sorunlar 85 milyonun ortak sorunudur demek istiyoruz.
Yandaş gazeteci Nasuhi Güngör’ün dün akşam TV 100’de söylediklerine katılıyorum.
Kırşehir, Çorum, Çankırı, Kastamonu, Sinop köylerinde yaşanan sorunlar, Van, Erzurum, Hakkari, Şırnak köylerinde yaşanan sorunlardan az ve başka değildir.
Mesela ben Çankırılıyım ve Müfettiş olarak Doğu ve Güneydoğu’daki bütün il ve ilçeleri, bu arada pek çok köyü yerinde gördüm.
İddia ediyorum, Çankırı ve Kastamonu köyleri, Doğu ve Güneydoğu köylerinden çok daha geridir, çok daha fakirdir.
Kastamonu’da hâlâ öküzlerle, atlarla çift sürüp ekin eken köyler vardır.
Ankara’ya 150 km. uzaklıktaki benim köyüme elektrik ve yol 1980’lerde geldi.
Su ise daha beş on yıl önce geldi.
Dün Van’da ucuz et almak için gece yarısı Et ve Süt Kurumu şubesinin önünde kuyruğa giren Kürt vatandaşımız ile aynı saatlerde başkent Ankara’nın Ulus semtindeki Et ve Süt Kurumu’nun önünde kuyruğa giren Türk vatandaşımızın sorunu aynıdır.
Sorun ekonomiktir ve çözülmesi gerekir.
Türkiye’de etin merkezi olan Van’da ne oldu da Vanlılar ucuz et alabilmek için gece karanlığında kuyruğa giriyorlar?
Bunu düşünürsek, sorunları daha kolay çözeriz.
Çünkü bu sorunlar çözülemeyecek sorunlar değildir.
Dün akşam TV 100’de Erdoğan Aktaş’ın moderatörlüğünde yapılan programda dile getirilenleri duyduğumda şok oldum tillahi.
Efendim uçaklarda Kürtçe anons yapılmıyormuş!
Yahu kekolar uçağa bindiğinize şükredin, benim pek çok Çankırılım ve Kastamonulum bırakın uçağa binmeyi, uçağı görmediler bile daha.
Alman, Fransız ve İngiliz hava yolları, uçaklarda bütün dillerde ve lehçelerde anons mu yapıyor sanki?
Kürtçe anons yapılınca, düşen uçakta kendinizi kurtaracak mısınız sanıyorsunuz siz?
Sizinki şımarıklıktan başka bir şey değildir.
Efendim yerleşim yerlerine eski adları verilmeliymiş.
E Aydınlar’a Tillo, Güroymak’a Norşin dediniz de ne oldu, karnınız daha fazla mı doydu?
Göklerden ekmek, aş mı yağdı üstünüze?
Belediye kelimesinin yanına “ŞAREDARΔ yazınca şefaatiniz mi artı?
Türkçe bilmiyor diye BELEDİYE kelimesini ŞAREDARÎ yapınca sizin okur yazar olmayan nineler ve dedeler birden bülbül gibi okumaya mı başladı?
Yönlerini daha mı iyi tayin eder oldular?
Yeri aslında DEM veya HÜDAPAR olması gereken ve CHP’li seçmenin oylarıyla haksız yere MV. seçilen DEVA Partili Mehmet Emin Ekmen diyor ki; “1990’lara kadar sokakta Kürtçe konuşmak bile yasaktı!”
E şimdi öyle bir yasak yok, demek ki sorun çözülmüş.
Devlet bugün Kürtçe televizyon yayını bile yapıyor.
Şimdi durup, 12 Eylül cuntasının sebep olduğu yasaklamaların ve antidemokratik uygulamaların hesabını mı verelim size?
Yahu Sayın Ekmen, bakın Batman doğumlu bir Kürt olarak, Milletvekili seçilmişsin, bu milletin bütçesinden 170 bin TL. maaş alıyorsun. Avukat olarak bu ülkede adalet bakanı, hatta Cumhurbaşkanı olmanın önünde hiçbir engel de yok.
Peki sen daha ne istiyorsun, senin zorun ne dostum?
Özgür Özel diyor ki: “Eğer Kürtler ‘eşit hissetmiyorum’ diyorsa, Kürtler eşit hissedene kadar eşit yurttaşlık için mücadele edeceğiz.”
Peki Özgür Bey, Kürtler ne zaman ve hangi şartlar gerçekleşirse kendilerini bu devletin eşit yurttaşı hissederler?
Herkesin keyfine göre şartları nasıl oluşturacaksınız?
Devlet denilen yapı, milleti oluşturan unsurların, asgari müştereklerde anlaşmasıyla oluşan bir yapıdır.
Cumhuriyetin anayasası da devletin kuruluşu sırasında bu asgari müşterekleri belirlemiştir.
Bu asgari müşterekleri değiştirmeye kalkarsanız, millet dağılır, devlet yıkılır; bu kadar basit.
Ben size milletin tamamını ilgilendiren demokrasi, adalet, liyakat, ekonomi, özgürlükler gibi ortak sorunların dışında Kürtlere özgü sorunlardan bazılarını sıralayayım isterseniz:
1- Feodalite sorunu; toprak ağalığı ve marabalığın halen devam ediyor olması.
2- Aşiretler arası güç mücadelesi.
3- Kan davası sorunu; kanın kanla temizleneceği kabulü.
4- Çok evlilik sorunu; kadının ve kız çocuklarının değersizleştirilmesi. Leyla Aydemir, Narin Güran ve Rojin Kabaiş örneği.
5- Cahil din adamlarının, yani melelerin sebep olduğu din ve inanç sorunu.
6- Terör sorunu; emperyalistlerin uşağı olmuş ayrılıkçı Kürtlerin sebep olduğu sorun.
7- Politikacıların bölge halkı üzerindeki etkisi ve üç beş oy daha fazla oy alabilmek için bölge halkını olmayacak vaatlerle kandırmaya çalışmaları.
8- Siyasi söylemleri terör örgütünün söylemleri ile örtüşen ve etnik milliyetçilik yapan siyasi partilerin takındığı tutum.
Özetle; bu ülkede Kürt sorunu yoktur, etnik Kürtçülerin sebep olduğu terör sorunu vardır, onun da ortadan kaldırılması mukadderdir; zaten büyük ölçüde ortadan kaldırıldı da.
Şimdi barış, kardeşlik ve kucaklaşma zamanıdır.
Kalkınma hedeflerine bir ve beraber yürüme vaktidir.
Elbette gücümüzün farkında olarak ve gücümüzü aşan, boş hayallerin peşinde koşmadan, kaynaklarımızı çarçur etmeden.
Ömer Sağlam
___________
Foto: 1- Kastamonu Araç’ta 70 yaşındaki Mehmet Erim traktörü olmadığı için tarlasını halen öküzleriyle sürüyor(AA-2019)
2-3- Cizre-Şırnak Karayolu/Cudi Tünelleri ve Viyadükleri
Bir yanıt yazın