Son yıllarda Türkiye’deki siyasi manzara, birçok kişi tarafından dikkatle izleniyor. Ancak bu manzaranın derinliklerinde, ülkenin geleceği adına endişe verici bir gerçeklik yatmaktadır. AKP, MHP ve PKK ( DEM) arasında kurulmuş olan “Cumhur İttifakı”, aslında görünmeyen bir stratejik ittifakın parçasıdır. Bu ittifak, görünüşte siyasi rekabetin ve ideolojik farklılıkların ötesinde, derin bir proje olan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde şekillenmiştir. Ve bu projede, Türkiye’yi bir beşinci kol göreviyle yönlendiren başlıca figürler, ne yazık ki AKP lideri Erdoğan, MHP lideri Bahçeli ve terör örgütü PKK’nın siyasallaşmış kanadı olan Öcalan’ın yakın bağlantılarındaki gruplardır.
BOP: Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye’nin Bölgedeki Beşinci Kol Faaliyeti
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), sadece bir dış politika projesi değil, aynı zamanda küresel güçlerin Orta Doğu’yu yeniden şekillendirme planıdır. Bu planın içerisinde, Türkiye’nin rolü de oldukça belirleyicidir. ABD ve İsrail, BOP’un yönlendiricileridir ve bu projede Türkiye, ne yazık ki “beşinci kol” olarak konumlandırılmıştır. Erdoğan ve Bahçeli’nin liderlik ettiği AKP ve MHP koalisyonunun, bu projeyi içselleştirmiş olmaları, sadece iç politikada değil, dış siyasette de ülkenin bağımsızlığını tehdit etmektedir.
BOP’un işleyişi, Türkiye’nin içindeki radikal güçlerle işbirliği yapmak ve bu güçleri kullanarak bölgesel istikrarsızlık yaratmak üzerine kuruludur. AKP-MHP ittifakı, Türkiye’nin içerideki güvenlik dinamiklerini zayıflatan bir çizgide hareket etmekte, PKK ve diğer terör gruplarıyla dolaylı ilişkiler kurarak, bu örgütlerin siyasi faaliyetlerini göz ardı etmektedir. Bu, sadece içteki istikrarı tehdit etmekle kalmaz, aynı zamanda dışarıda Türkiye’nin stratejik hedeflerinden sapmasına sebep olmaktadır (Yılmaz, 2020).
Patronlar: ABD ve İsrail’in Türkiye’yi Yönlendirme Stratejisi
ABD ve İsrail’in Türkiye üzerindeki etkisi, sadece diplomatik ilişkilerle sınırlı değildir. AKP ve MHP’nin izlediği politikalar, büyük ölçüde bu iki ülkenin çıkarları doğrultusunda şekillenmektedir. Bu ittifak, ABD ve İsrail’in Orta Doğu’da kurmak istedikleri yeni düzenin parçasıdır. Erdoğan ve Bahçeli, kendi ideolojik farklılıklarını bir kenara bırakıp, bu dış güçlerin yönlendirmeleri doğrultusunda hareket etmektedirler.
Bu güçlerin etkisi altında, Türkiye’nin iç güvenliği zayıflamakta, radikal grupların yükselmesine izin verilmektedir. Öcalan’ın ve PKK’nın siyasallaşan kanatlarının yükselmesi, aslında İsrail ve ABD’nin bölgedeki çıkarlarına hizmet eden bir stratejidir. Bu bağlamda, Türkiye’nin siyasi liderliği, yerel halkın güvenliğini tehlikeye atarken, küresel güçlerin Orta Doğu’daki hegemonik planlarına hizmet etmektedir (Kara, 2019).
Bahçeli ve Erdoğan’ın Demeçleri: İttifakın Geçerli Olduğu Nokta
MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’nın sınırları hakkında sık sık açıklamalarda bulunmaktadır. 2019’da yaptığı bir konuşmada, “Cumhur İttifakı, Türkiye’nin milli birliği için hayati bir öneme sahiptir. Amaç, ülkemizin stratejik çıkarları doğrultusunda birleşmektir,” demiştir (Bahçeli, 2019). Ancak, Bahçeli’nin bu açıklamaları, özellikle PKK ile müzakereler ve bazı bölgelerdeki radikal gruplarla işbirliği konusunda daha fazla soru işareti yaratmaktadır.
Recep Tayyip Erdoğan ise, “Türkiye’nin geleceğini belirleyecek olan tek güç, milletin kendisidir. Bizim dışımızda hiçbir gücün Türkiye üzerinde belirleyici olması söz konusu olamaz,” diyerek Türkiye’nin iç ve dış politikadaki bağımsızlığını savunduğunu iddia etmektedir (Erdoğan, 2021). Ancak Erdoğan’ın bu açıklamaları, hem içerideki PKK destekçilerine hem de dış güçlerle kurduğu ilişkilerine bakıldığında ciddi bir çelişki taşımaktadır.
Öcalan ise, hapishanede olmasına rağmen, PKK’nın siyasi hareketi üzerinde halen etkisini sürdürmektedir. 2020 yılında yapılan açıklamalarda, “Bizim için tek amacımız, Türkiye’deki bütün halkların eşitliği ve özgürlüğüdür. Bu, hem içerde hem de dışarıda bir çözüm süreci gerektirir,” şeklinde ifadelerde bulunmuştur (Öcalan, 2020). Bu açıklama, Öcalan’ın hâlâ Türkiye’deki siyasi süreçlere müdahil olduğunun ve PKK’nın Türkiye’deki ideolojik faaliyetlerinde ne denli etkin bir figür olmaya devam ettiğinin bir göstergesidir.
Büyük İhanet: Bu Üç Maskarayı Yargılamak ve Hesap Sorulması
Bu noktada, Türk milletinin gerçeği görmesi ve bu duruma müdahale etmesi büyük önem taşımaktadır. Türkiye’nin güvenliği, bağımsızlığı ve ulusal çıkarları, AKP, MHP ve PKK’nın oluşturduğu ittifakın çıkarlarıyla doğrudan çelişmektedir. Erdoğan ve Bahçeli’nin yürüttüğü bu politikaların, aslında bir ihanet olduğu çok açık bir şekilde ortadadır. Bu ittifak, ülkenin temel değerlerine ve millî güvenliğine zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda Türk milletinin varlık mücadelesini de tehdit etmektedir.
Türk milleti, bu üç siyasi maskarayı kulaklarından tutarak yargılamalı ve işledikleri suçlardan dolayı defalarca hesap sormalıdır. Hem iç güvenlik tehditlerine yol açan hem de dış politikada ülkenin bağımsızlığını ve itibarını zedeleyen bu liderlerin, Türk halkı tarafından yargılanması gerekmektedir. Bu kişiler, sadece kendi çıkarlarını değil, aynı zamanda dış güçlerin çıkarlarını da savunmuşlardır (Çelik, 2021).
Sonuç: Türkiye’nin Stratejik Bağımsızlık ve Ulusal Güvenlik İhtiyacı
Erdoğan, Bahçeli ve Öcalan’ın temsil ettiği BOP Türkiye Şubesi ittifakın, Türk milletinin geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturduğu açıktır. Türkiye, kendi stratejik bağımsızlığını yeniden kazanmalı ve küresel güçlerin etkisinden çıkarak kendi çıkarlarını savunmalıdır. Bu bağlamda, ülkenin iç politikası, yalnızca dış müdahalelere karşı bağımsız bir çizgi izleyecek şekilde şekillendirilmelidir. AKP-MHP ve PKK ittifakı ( Cumhur ittifakı), BOP’un bir parçası olarak Türkiye’yi ulusal güvenlik ve bağımsızlık açısından ciddi bir çıkmaza sokmuşken, Türk milleti bu maskaralardan hesap sorarak, ülkenin geleceğine sahip çıkmalıdır.
Kaynakça:
1. Yılmaz, B. (2020). “Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye’nin Ulusal Güvenlik Stratejisi.” Türk Dış Politika Araştırmaları Dergisi.
2. Kara, İ. (2019). “Erdoğan ve Bahçeli’nin Politikaları: Türkiye’nin İç ve Dış Stratejisi.” Siyasi Analiz ve Strateji Dergisi.
3. Çelik, M. (2021). “Türkiye ve BOP: Cumhur İttifakı ve PKK’nın Geleceği.” Uluslararası Güvenlik Çalışmaları.
4. Ataman, E. (2022). “AKP-MHP İttifakı ve Türkiye’nin Küresel Stratejik Bağımsızlığı.” Ulusal Güvenlik Çalışmaları.
Bir yanıt yazın