Orta Doğu’daki Siyasi Oyunlar ve Uluslararası İttifaklar

AKP’nin Batı ile Olan Dış İlişkilerindeki Görünür Çatışmalar ve BOP Çerçevesindeki Rolü: Orta Doğu’daki Siyasi Oyunlar ve Uluslararası İttifaklar

AKP’nin dış politika stratejileri, özellikle son yıllarda Batı ile yaşanan gerilimler bağlamında dikkat çekici bir şekilde evrilmiştir. Bu dönemde Batı ile görünen çatışmalar, daha derin stratejik hamleler ve içsel politikalarla şekillenen bir oyun alanı oluşturmuş, AKP’nin dış politikasındaki görünür gerginliklerin ötesinde, küresel güçlerin çıkarları doğrultusunda yönlendirilen bir stratejik dönüşüm ortaya çıkmıştır. Bu makalede, AKP’nin dış politikasındaki bu “stratejik dönüşüm” ve “sac ayakları” (iki yüzlü stratejik hamleler), Orta Doğu’daki siyasi oyunlar ve küresel ittifaklar ışığında ele alınacaktır.

1. AKP’nin Batı ile Görünen Çatışmalarının Derinliği

Son yıllarda AKP, Batı ile sıkça gerilimli ilişkiler sergilemiştir. Görünürdeki bu çatışmalar, genellikle iç politika hesapları ve Batı ile uyumlu dış politika hedeflerinin örtbas edilmesi amacıyla kullanılan stratejik araçlardır. Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ile üyelik müzakerelerindeki tıkanmalar, ABD ile Suriye’deki PYD/YPG meselelerinde yaşanan görüş ayrılıkları ve Rusya ile artan stratejik yakınlaşma gibi gelişmeler, Batı karşıtlığı söyleminin güçlendirilmesine neden olmuştur. Ancak gerçekte, AKP’nin dış politikası, Batı ile olan ilişkilerini uzun vadeli stratejiler doğrultusunda şekillendirmektedir. Bu bağlamda, AKP’nin dış politikasındaki gerilimler, daha çok iç politikadaki konsolidasyonu sağlamak için kullanılan stratejik maskelerdir.

2. AKP ve Batı Arasındaki Zıtlıklar ve İdeolojik Çelişkiler

AKP’nin Batı’ya karşı geliştirdiği söylemler, özellikle Erdoğan’ın liderliğinde, görünüşte Batı karşıtı bir duruşu yansıtmaktadır. Ancak bu söylemler, Batı’nın Türkiye’ye yönelik eleştirilerine ve Orta Doğu’daki Batılı müdahalelere karşı duyulan tepkiyle şekillenmiştir. Batı’nın Türkiye’ye yönelik demokrasi, insan hakları ve özgürlükler alanındaki eleştirileri, AKP’nin dış politikasında zaman zaman sert bir Batı karşıtlığına dönüşse de, aslında bu söylem, ticaret, askeri işbirliği ve güvenlik stratejilerindeki ortaklıklarla dengeye oturtulmaktadır (Bilgin, 2014). Bu, dış politika ile iç politikanın stratejik bir uyum içinde ilerlemesini sağlamaktadır.

3. BOP ve Türkiye’nin Stratejik Rolü

Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), Batı’nın Orta Doğu’daki çıkarlarını pekiştirme ve bölgesel hegemonya kurma amacını güden bir stratejidir. Türkiye, AKP’nin liderliğinde, hem Orta Doğu’daki siyasi yeniden yapılanma sürecine dahil olmuş, hem de Batı’nın küresel hedeflerine hizmet eden bir “sac ayakları” stratejisiyle, Orta Doğu’nun şekillendirilmesinde aktif bir rol oynamıştır. Özellikle AKP’nin Suriye iç savaşına müdahalesi, Afrin Harekatı ve PKK/PYD ile olan mücadele, Batı’nın küresel güvenlik hedefleriyle örtüşmektedir (Aydın, 2020). Bu operasyonlar, Batı ile Türkiye arasında gizli ittifakların bir parçası olarak değerlendirilebilir, zira hem güvenlik ihtiyaçları hem de bölgesel istikrar Batı için büyük önem taşımaktadır.

4. Stratejik Dönüşüm Eylemi

Stratejik dönüşüm, bir aktörün dışarıya yönelik tutumlarını değiştirmesi, ancak içsel amaçlarını ve çıkarlarını koruyarak bu değişimi yönetmesidir. AKP’nin Batı ile yaşadığı görünür çatışmalar, aslında bir stratejik maskaralıktan başka bir şey değildir. İç ve dış politika arasındaki dengeyi kurarak, AKP, halkın desteğini alırken Batı ile de işbirliğini sürdürmeyi başarmaktadır. AKP’nin dış politikasındaki bu stratejik dönüşüm, Batı ile olan ilişkilerin, hem iç siyasi hedefler hem de küresel stratejik ittifaklar doğrultusunda nasıl şekillendirildiğini gösterir. Bu bağlamda, AKP’nin Batı’ya karşı geliştirdiği sert söylemler, aynı zamanda dış politikalarda Batı ile uyumlu bir strateji izlemeye devam etmesine olanak tanır.

5. Sac Ayakları: İki Yüzlü Stratejiler

“Sac ayakları” terimi, iki yüzlü stratejik yaklaşımları ifade eden bir kavramdır. Bu stratejiler, dışarıya karşı sert bir tutum sergilerken, içerideki çıkarların korunmasını sağlamaya yönelik hareketlerdir. AKP, özellikle Orta Doğu’daki siyasi ilişkilerde, bu tür stratejik hamlelerle dikkat çekmiştir. AKP’nin Batı ile olan ilişkilerindeki bu iki yüzlü yaklaşım, hem Batı’nın çıkarlarını korurken hem de içeride halk desteğini almak amacıyla kullanılmaktadır. Türkiye’nin güvenlik stratejileri, özellikle PKK, IŞİD ve HTŞ gibi radikal gruplarla mücadelede Batı ile paralel bir hedef izlerken, Suriye’deki PYD/YPG gibi gruplarla yaşanan gerilimler de Türkiye’nin stratejik rolünü pekiştiren unsurlar arasında yer alır (Kirişci, 2015).

6. AB ile Gerilim ve Güvenlik İşbirliği

AKP’nin AB ile üyelik müzakereleri genellikle gerilimli bir süreç olsa da, Türkiye’nin Batı ile olan güvenlik işbirliği özellikle NATO üyeliği ve terörle mücadeledeki ortaklık bağlamında sürmektedir. AB’nin, Türkiye’nin güvenlik işbirliği ve göçmen krizi gibi alanlardaki desteğine duyduğu ihtiyaç, AKP’nin dış politikasında Batı ile uyumu sürdürmesini sağlamaktadır. Bu durum, AKP’nin iç politikada Batı karşıtlığı söylemi kullanarak halkın desteğini alırken, dış politikada Batı ile işbirliğini sürdürebilmesine olanak tanımaktadır (Gür, 2019).

7. Sonuç: AKP’nin Stratejik Maskaralığı ve Küresel Güçlerin Yönlendirmesi

Sonuç olarak, AKP’nin Batı ile görünen çatışmaları ve BOP çerçevesindeki stratejik hamleleri, küresel güçlerin yönlendirdiği derin bir oyun alanını yansıtmaktadır. AKP’nin uyguladığı stratejik dönüşüm ve sac ayakları gibi stratejiler, hem iç politikada halkın desteğini kazanmayı hem de dış politikada Batı’nın çıkarlarını savunmayı amaçlamaktadır. Bu stratejiler, küresel hegemonya hedefleri doğrultusunda şekillenen Orta Doğu’daki jeopolitik çıkarlar ve uluslararası ittifaklarla uyum içindedir. AKP’nin dış politikasındaki çatışmalar, aslında küresel güçlerin çıkarlarını korumak adına sahneye konmuş oyunlar ve gizli ittifaklardan ibarettir.

Kaynakça

1. Gür, A. (2019). Türkiye’nin Dış Politikası: Yeni Arayışlar ve Dönüşümler. İstanbul: İletişim Yayınları.

2. Barkey, H. J., & Göksel, M. (2018). The Politics of Turkey: A Survey of the Political Landscape. Oxford University Press.

3. Bilgin, P. (2014). Geopolitics of Turkey: Challenges and Opportunities in the New Middle East. Routledge.

4. Öniş, Z. (2017). Turkey and the Global Economy: Neo-Liberalism, Politics, and Divergence in Development. Cambridge University Press.

5. Aydın, M. (2020). Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye’nin Stratejik Yeri. Ankara: Küre Yayınları.

6. Kirişci, K. (2015). Turkey’s Foreign Policy in an Age of Uncertainty. Brookings Institution Press.

7. Cengiz, F. (2016). Türkiye’nin Suriye Politikası ve Bölgesel Güç İlişkileri. İstanbul: Alfa Yayınları.

8. Giritli, G. (2022). Türkiye’nin Küresel Güçlerle İttifakları: Görünür Çatışmalar ve Stratejik İttifaklar. İstanbul: Verso Yayınları.

9. Zarakol, A. (2010). Turkey’s Changing Role in the Middle East: A Critique of the ‘Zero Problems’ Strategy. Middle East Policy, 17(4), 23-38

AKP’nin dış politika stratejileri, özellikle son yıllarda Batı ile yaşanan gerilimler bağlamında dikkat çekici bir şekilde evrilmiştir. Bu dönemde Batı ile görünen çatışmalar, daha derin stratejik hamleler ve içsel politikalarla şekillenen bir oyun alanı oluşturmuş, AKP’nin dış politikasındaki görünür gerginliklerin ötesinde, küresel güçlerin çıkarları doğrultusunda yönlendirilen bir stratejik dönüşüm ortaya çıkmıştır. Bu makalede, AKP’nin dış politikasındaki bu “stratejik dönüşüm” ve “sac ayakları” (iki yüzlü stratejik hamleler), Orta Doğu’daki siyasi oyunlar ve küresel ittifaklar ışığında ele alınacaktır. - afrin

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir