Sevgi kaynağı TANRI

Sevgi kaynağı TANRI;
zerafetle, güzellikle donattığı kadını, ‘dövün’ der mi?!

(En’am,91)”Allah’ı gereği gibi takdir edemediler-şanına yakışır şekilde değerlendirmediler-tanıyamadılar.”

(Haşr,22)”O her şeye sevgi ile hâkim Allah’tır-çok seven, çok müşfik olandır, merhameti sınırsızdır.”

Erkek egemen toplumda;
bir taraf, kadın üzerinden
KUR’AN’ı, TANRI’yı tartışıyor!
Diğer taraf da kadının bedeni, saçı üzerinden din dayatıyor, pazarlıyor!

KUR’AN’ın indiği toplumda kadın, kölelerle birlikte ikinci gibi
sınıfsal değerini bırakın,
insan bile değil, yok hükmünde;
bunu ayetlerden öğreniyoruz!
Kız çocukları doğunca utanılıp
diri diri toprağa gömülüyor;
hem mecazen hem bedenen!
Tefecilik yaygın,
kadın alınıp satılan meta!
Özellikle fuhuş amaçlı!
Erkek çocuk çokluğuyla, servetle, övünen erkek egemen toplum!
Kavimler arası savaşlar ve sonuçta mal, mülk miras kalmış
alabildiğine dul kadın, yetim kızlar!

İşte, böyle bir toplumsal yapıda;
kölelere ve özellikle kadınlara KUR’AN tarafından devrim niteliğinde haklar verilmeye başlanınca, güç, iktidar sahipleri, tefeciler, köle ve kadın ticaretinden nemalanan müşrikler ayaklanıyor, direniyor, reddediyor;
peygamberi ve KUR’AN’ı
asla kabul etmiyor,
çıkarlarını, insanlık dışı
kazanç kapılarını koruma savaşı
işte o zamandan başlıyor!

Dul, yetimlerin korunması!
(Nisa,2-6 ve 9,10) ayetler,
dul ve yetimlerin himayesi, mallarının korunması ile ilgilidir;
öyle sapkınların dediği gibi
4 eş almakla ilgili değildir!
KUR’AN’ın derdi, HAK! Yetim hakkı!

Miras!
Ölenin VASİYETİ ve borçların ödenmesi öncelikli, sonra paylaşım!
(Nisa,7)”Ebeveyn ve akrabaların miras olarak bıraktıklarında kadınlar için de erkekler için de pay vardır.”
(Nisa,19)”Kadınların mirasına zor, baskı kullanarak-isteklerine aykırı mirasçı olmanız yasal değil.”

Mehir(maddi güvence)!
(Nisa,20)”Eşinizin yerine başka bir eş almak isterseniz, yükler dolusu mehir-mal vermişseniz bile o maldan hiçbir şeyi geri almayın.”
(Nisa,21)”Mehirleri öderken sizden sağlam-kesin bir söz aldılar.”
(Nisa,24)”Kadınların mehirlerini onlara bir hak olarak ödeyin.”

Kadının çocuk emzirmesi
isteğine bağlı!
(Bakara,233)”…. çocuğunuzu emzirmesi için bir sütanneye vermek isterseniz…”

Boşanma!
(Bakara,227)”Eğer boşanmaya karar verirlerse, güzellikle ayrılırlar.”
(Bakara,231)”Boşandığınız kadınları zorla yanınızda tutmayın!”
(Bakara,232)”Boşandığınız kadınların başkalarıyla evlenmesine engel olmayın!”
*Boşanmada iddet süresi; o dönem için, kadının hamile olmadığını bekleme süresi; nesep karışmasın!?

Nafaka!
(Bakara,241)”Boşanmış kadınların, adalet ölçülerinde nafaka alma hakları vardır bu erdemli kişilerin görevi-yükümlülüğü-borcudur.”

KUR’AN’ın indiği dönem yok sayılan kadına, bir de şahitlik hakkı!
(Bakara,282)”Erkeklerden iki tanık tutun. İki erkek olmazsa, bir erkekle iki kadın; kadından birine, ifade değişikliği için baskı yapılır, tehdit edilirse, diğeri desteklemesi içindir.”
*Dönem şartları değerlendirilmeden, bir erkeğe, iki kadın şahitliği?! eleştirisi yerine, esas ayetin devamı ticaretle ilgili, uyarılara bakılmalı!!

(Bakara,222)”Aybaşı halinde olan kadınlarla cinsel ilişkiye girmeyin.”

(Bakara,229)”Allah’ın sınırlarını göz ardı etmeyin-çiğnemeyin.”

KUR’AN ile TANRI,
‘Ey insanlar’, ‘Ey inananlar’ diye seslenir; kadın-erkek ayırmadan!

(Nisa,1)”Ey insanlar! Sizi tek bir öz-can-nefsden yaratan, ondan eşini var eden, ikisinden pek çok erkek, kadın üreten Rabbinize saygılı olun!”

(Âli İmran,195)”İster erkek olsun, ister kadın olsun; hepiniz eşitsiniz-birsiniz-birbirinizin neslinden türeyen, eşit hak ve sorumluluklara sahip kimselersiniz.”

(Nisa,32)”Erkeklere ve kadınlara kazandıklarından pay vardır,
paylara göre sorumluluk yüklenir-erkek, kadın
emeğinin karşılığını alacaktır.”

(Bakara,228)”Erkeklerin kadınlar üzerinde hakları ile kadınların da erkekler üzerindeki hakları, adalet ölçülerine göre birbirine eşittir.”

(Nahl,97)”Erkek olsun, kadın olsun, her kim inanarak hayra ve barışa yönelik-iyi ve yararlı işler yaparsa onu tertemiz bir hayatla yaşatırız.”

KUR’AN’ın,
evrensel ilkeleriyle,
tarihsel bilgileriyle
kıyamete kadar;
her âna, güne, çağa, zamana söyleyecek sözü olduğu bilinmeden bir kere okumakla anlaşılabilir mi?!

KUR’AN’ın tarihsel döneminden, günümüze gelirsek;
çok da değişen bir şey yok!
Ülkemiz adına konuşursak;
eşsiz dâhi, hakkı ödenmez Atatürk’ün devrimleri ile kısa bir süre de olsa kazandırdığı haklarla insanca yaşam sürdük
biz kadınlar olarak!
Maalesef ki kazanılmış haklar;
kadın bedeni üzerinden
din pazarlayan,
‘başörtüsüne özgürlük(!?)’ mücadelesi başlatanların ‘din’i;
başörtüsü+namaz+peygambere eşitlemesiyle,
Cumhuriyet’’in sağladığı özgürlük alanları tek tek kaybediliyor!!!

Cumhuriyet, Laiklik savunucuları(?!);
başlarını örten kızları, kadınları
ikna etme zorlaması yerine;
KUR’AN’ın gerçek uyarı bilgileriyle; onlara ‘baş örtme’ dayatması yapan,
arka planda gittikçe büyüyen, kapkara zihniyetle,
dinci, saltanat düşkünleriyle
mücadele etmeleri gerekirdi!

Din alanını eline geçirmiş erkek egemen, kendini kontrol edemezler;
başörtüsü ile yetinmiyor ki!
Gittikçe artan baskı ile
tesettür, kara çarşaf, burka, onlar da kesmiyor ve sonuçta kadını eve kapatıyor, hapsediyor!

Saçları göründü diye genç kızların öldürüldüğü, kadının sadece saçı üzerinden değerlendirildiği,
ahlak polislerince(?!) tutuklandığı,
tüm hakları ellerinden alınarak evlere hapsedildiği;
kadınlara zulümde sınır tanımayan dinci rejimlerde,
ibretlik olaylar yaşanıyorken,
ülkemiz de aynı cehenneme doğru, hızla yol alıyor!

Başörtüsü kullananların sorumlulukları çok ağır!
Hem sayelerinde,
din=başörtüsü
algısı yaratılmıştır!
Hem de ‘başörtüsüne özgürlük’ sloganı ile desteklerini aldıkları kocaman bir kitle ile başladıkları
başörtüsü özgürlüğünün sonu;
Cumhuriyetin sağladığı
tüm kadın haklarının,
kaybedilmesi tehlikesi olmuştur!

Ben, ‘peygamberimizi hadisi-sünneti diyerek TANRI’ya ortak etmeyin,
TEK TANRI, sadece ‘KUR’AN, KUR’AN’ı anlayarak okuyun’ dedikçe;
başımın örtüsüz, açık olmasına, bakarak; başörtüsü îma ederek ‘ama uygulamakta lazım’ diyorlardı!

KUR’AN’ın uygulanmasında;
TANRI’nın evrensel insanî değerler içeren ilkelerinin, öğütlerinin yaşama geçirilmesinde
KUR’AN’a,
başörtüsü kadar
önem-değer verseydiler;
ülkedeki güvensizlik, emniyetsizlik, adaletsizlik, yoksulluk, hırsızlık, yoksunluk, yolsuzluk, haksızlık, rüşvet, fuhuş, uyuşturucu, kadın, çocuk ölümleri, yozlaşma, ahlaksızlık, yasaklarla dolu bir ülke, özgürlük, hak kayıpları, …..
felaket boyutlarında olur muydu?!

Demek ki ‘KUR’AN’ı uygulamak’ denilince; tek bildikleri, anladıkları başörtüsü?!

Kız çocukları saçlarını savura savura oyun oynayacakları,
okullarda eğitim alacakları çağda,
dinci sapkınlarca saçları, üstleri, başları sımsıkı kapattırılarak,
para karşılığı evlendiriliyor
bu ülkede! Üstelik iki taraflı büyük zulümle, hem Allah’a, dine iftira ederek, hem de kız çocuklarının insanca, özgür yaşam hakları ellerinden alınarak!!!

(Kehf,15)”Allah’a karşı yalan uydurandan daha yanlış davranan; kendi zararına iş yapan-zalim kim olabilir?”

İnsanlara, erkek-kadın asla zulmetmeyeceğini söyleyen
Yüce Yaratıcı’nın bu sözüne inanıp, güvenmenin bilincinde;
zalimlerin tüm zulümlerinin sonuçlarını Allah’a havale ederek, Allah’a iftira etmelerini
KUR’AN ile engellenmek şart!

(Nahl,116)”Kendi kendinize uydurduğunuz yalanlarla-gelişi güzel konuşarak, ‘Şu helaldir, şu haramdır’ demeyin; Allah’a iftira etmiş olursunuz. Allah’a iftira edenler asla iflah olmazlar.”

(Hac,74)”Allah’a gereken değeri vermediler-gerektiği gibi bilmediler.”

(Âli İmran,182)”Allah insanlara asla zulmedici değildir.”

(A’raf,3)”Rabbinizden size indirilen Kur’an’a uyun. Allah’ı bırakıp evliyanın-kutsallık verdiğiniz kişilerin peşinden gitmeyin.”

Kendini, insanlığı bilmez, okuryazarlığı şüpheli hacı, hoca geçinenlerin elinde, dilinde dolaşacak bir KİTAP mı KUR’AN?!

Kadın, kız çocuğu, cinsellik üzerinden yanlış çevirisi yapılan ve haksız eleştirilen iki konu daha!

(Nebe,33)”Etrafı çevrilmiş bahçeler, taneleri olgunlaşmış* üzüm bağları, içleri dolu kadehler vardır.”(ç.M.Sağ)
*E.Aktaş:”Ayet çevirisi, ‘Göğüsleri tomurcuklanmış kızlar’ şeklinde, etik olmayan argo dille yapılmakta.”

Muhammed peygamberin eski köle, evlatlığının karısı ile evlenmesi!
(Ahzab,37)’de değinilen
bu evlilik, cinsel amaçlı değil;
kölesini evlatlık yapan peygamberin;
o dönem evlatlıkların,
öz evlat gibi değerlendirilmesinin yanlış olduğunu vurgulamak için!
Evlatlıkların soy bağlarını bilmeleri HAKları(Ahzab,5)!

Sömürgeci zihniyetli,
iktidar sahiplerine, tefecilik, köle ve kadın ticaretinden nemalanan müşriklere karşı,
insanlığın en ağır, en zorlu
özgürlük mücadelesini başlatan,
TANRI tarafından
çok ağır bir sorumlulukla
tek başına görevlendirilmiş
Muhammed peygamberin
tek derdi;
cinsel hayatı mıydı?!!!

Gelelim büyük iftiralardan birine,
‘kadını dövün’ çevirisine!?

(Nisa,34)”Erkekler, kadınlar üzerinde ‘kavvamdır’*lar. Kendi mallarından infak etmelerinden dolayı Allah bazınızı bazınıza göre faddale* yapmıştır. İyi düzeltici kadınlar; bağlılık gösteren ve Allah’ın korumasını istediğini*, kocalarının bulunmadığı zamanlarda da koruyanlardır. Nuşuzundan* endişe ettiğiniz kadınlara önce öğüt verin, sonra yataklarında yalnız bırakın, sonra bir süre (darabe)ayrılın*.”

*(darabe);’dövün’ değil, ‘ayrılın’.
*M. Sağ da aynı anlamı kullanmış!
*Erhan Aktaş’ın orjinal haliyle bıraktığı kavramlar kök anlam da dahil araştırmaları yapılmalı!?

KUR’AN; TANRI Kitabı!
KUR’AN; evrenin, kâinatın Kitabı!
KUR’AN; insanlığın Kitabı!
Hiçbir bilimsel çaba gösterilmeden, önyargılar, toplumsal dayatmalarla eğitilmiş, atalardan aktarılmış arkaik bilgilerle donatılmış
bir kişinin, tek bir kişinin anlayışına, çevirisine bırakılacak bir Kitap mı?!

Enstitüler, kurumlar, kuruluşlar, bilim insanları tüm bilgileriyle birleşip, gereken özeni, DEĞERi,
ilgiyi gösterip;
kavram, sözcük, kelime
anlamlarının çevirisini,
KUR’AN’ın genel bütününe, evrenselliğine, tarihselliğine,….. bakarak yapmaları gerekmez mi?
CERN’de nasıl, Higgs bozonu-TANRI parçacığı aranıyorsa;
-Higgs’in kendisi de dahil olmak üzere pek çok fizikçi bu yakıştırmayı doğru bulmasa da-
belki de daha kapsamlısı
TANRI Kitabı KUR’AN için,
ALLAH-TANRI SÖZÜnü gerçek anlam boyutuna ulaştırmak için
yapılmalı değil mi?!

(Hac,6)”ALLAH tek gerçektir!”

(En’am,71)”Gerçek yol gösterici Allah’tır.”

(Fussilet,42)”Kur’an, her hükmü doğru-bilge ve tüm övgülere layık Allah tarafından indirilmiştir.”

(En’am,90)”Kur’an, tüm insanlara bir çağrı-hatırlatma-uyarı-öğüttür.”

(Müddessir,55)”Dileyen herkes ondan öğüt alır.”

(Hakka,51)”Kur’an gerçektir-kesin bilginin tâ kendisidir!”

Kaynaklar;
kuranmeali.com
temizfikir.com
istekuran.net-Hakkı Yılmaz
acikkuran.com
etimolojiturkce.com
nisanyansozluk.com
Mustafa Sağ, Salih Akdemir, İhsan Eliaçık, Hüseyin Atay
Kutsal Kitap(Tevrat, Zebur, İncil)

Sevgi kaynağı TANRI;zerafetle, güzellikle donattığı kadını, ‘dövün’ der mi?! - deniz gunes

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir