Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el-Colani, Suriye iç savaşında HTŞ saflarında savaşan yabancı uyruklu teröristlere vatandaşlık vermeyi planladığını açıkladı. Bu açıklama, yalnızca Suriye’deki güvenlik dengelerini değil, aynı zamanda Avrasya ve çevresindeki ülkeleri de tehdit eden bir durum olarak yorumlanıyor. Colani’nin ifadeleri, özellikle Rusya ve Çin’i hedef gösteren bir politika ile uluslararası arenada endişe uyandırdı.
HTŞ’nin Yabancı Militan Politikası
HTŞ, 2011’de Suriye iç savaşının başlamasından itibaren çeşitli yabancı gruplarla iş birliği yaptı. Bu grupların çoğu, selefi ideolojilerle hareket ederek bölgede “cihat” adı altında eğitim almayı ve öğrendiklerini kendi ülkelerinde uygulamayı hedefliyor. Colani’nin vatandaşlık planı ise bu yabancı militanlara yeni bir motivasyon kaynağı sağlıyor. Plan kapsamında; Balkanlar, Orta Asya, Uygurlar ve hatta DEAŞ gibi terör örgütlerinden bölgeye sığınmış unsurların da yer alacağı düşünülüyor.
Colani’nin açıklamasında, “Bizimle birlikte savaşan yabancı savaşçılar ödüllendirilmeyi hak ediyor ve bu sayı çok fazla değil” ifadeleri yer alıyor. Ancak uzmanlar, bu sayıların azımsanamayacak kadar büyük olduğunu ve yabancı teröristlerin ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu belirtiyor.
Bölgedeki Yabancı Terörist Gruplar
Suriye’de HTŞ’nin saflarında yer alan yabancı gruplar arasında dikkat çeken örgütler bulunuyor:
1. Xhemati Alban
Balkan kökenli “Xhemati Alban”, HTŞ ile birlikte hareket eden önemli bir grup. Arnavutluk, Kosova, Kuzey Makedonya ve Sırbistan’dan toplanan savaşçılarla kurulan örgüt, keskin nişancılık ve patlayıcı uzmanlığıyla biliniyor. Grubun lideri Üsküp doğumlu Abdul Yassari (kod adı: Abu Qatade al-Albani), aynı zamanda Colani’nin danışmanlarından biri olarak tanımlanıyor. Xhemati Alban’ın, “Albanian Tactical” isimli alt birimiyle de paralı askerler ve cihatçı adaylarına taktik eğitim sunduğu biliniyor.
2. Yurtugh Tactical
2018 yılında Uygur militanlar tarafından kurulan Yurtugh Tactical, ana hedefinin Çin olduğunu açıkça belirten bir yapı. Bu grup, Uygur halkına askeri uzmanlık kazandırmayı ve bağımsız bir Doğu Türkistan devleti kurmayı hedefliyor. Gelişmiş ekipmanları ve sosyal medyayı etkili kullanımıyla dikkat çeken grup, özellikle gençleri radikalleştirerek Suriye’ye çekiyor.
3. Muhojir Tactical
2016’da Tacik ve Kırgız unsurların ağırlıkta olduğu Malhama Tactical’ın devamı niteliğindeki Muhojir Tactical, HTŞ’ye doğrudan bağlı bir yapılanma. Orta Asya’daki çeşitli terör örgütleriyle ittifak halinde çalışan grup, silah yapımı ve özel görev eğitimleri veriyor. Özellikle Özbek kökenli “İmam Buhari Tugayı” ve Çeçen liderliğindeki “Ecnadu’l Kavkaz” gibi gruplarla iş birliği içinde.
4. Ecnadu’l Kavkaz
Kafkas kökenli teröristlerin oluşturduğu bu grup, kuzey Lazkiye’nin dağlık bölgelerinde aktif. Özellikle Gürcistan’ın Pankisi Vadisi’nden gelen militanlar, burada eğitim aldıktan sonra ülkelerine dönerek yeni cepheler açmayı hedefliyor. Grup, geçmişte HTŞ ile çeşitli çatışmalara katıldı ve Rusya’ya karşı savaşan unsurlar yetiştirdi.
5. İmam Buhari Tugayı
Özbek militanların önderliğindeki İmam Buhari Tugayı, Suriye’nin kuzeybatısında etkin. Afganistan’dan Suriye’ye taşınan bu yapı, 400 ila 600 militan arasında bir güce sahip. Tugay, diğer Orta Asya kökenli gruplarla iş birliği yaparak geniş bir etki alanı oluşturuyor.
6. Türkistan İslam Partisi (TİP)
Uygur kökenli bu yapı, Suriye’deki en büyük yabancı terörist gruplardan biri. 5 bin militana sahip olan TİP, ailelerle birlikte yaklaşık 20 bin kişiyi kontrol ediyor. Çin’i bölmek ve Doğu Türkistan’da bağımsızlık ilan etmek gibi hedeflerle hareket eden grup, HTŞ lideri Colani’nin en güvendiği gruplar arasında yer alıyor. Hatta Halep operasyonlarında Colani, TİP’li bir lidere komuta yetkisi verdi.
DEAŞ Unsurları ve İdlib’e Sığınma
DEAŞ’ın yenilgiye uğratılmasıyla birlikte birçok terörist, HTŞ’ye sığınarak yeniden örgütlenme fırsatı buldu. Colani’nin “vatandaşlık” planının DEAŞ unsurlarını da kapsayacağı düşünülüyor. Türkiye’nin DEAŞ’a yönelik başarılı operasyonlarıyla ciddi kayıplar veren örgüt, hayatta kalan unsurlarıyla HTŞ içinde varlık gösteriyor.
Uluslararası Tehdit ve Güvenlik Sorunları
HTŞ’nin bu politikası, yalnızca Suriye ile sınırlı kalmıyor. Bölgedeki grupların Çin, Rusya ve diğer ülkeleri hedefleyen açıklamaları, küresel güvenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. HTŞ’nin yabancı savaşçılara vatandaşlık vermesi, bu militanların uluslararası alanda daha rahat hareket edebilmesine yol açabilir.
Sonuç
HTŞ lideri Colani’nin yabancı savaşçıları ödüllendirme ve vatandaşlık verme planı, yalnızca Suriye’nin değil, çevre ülkelerin de güvenliğini tehdit eden bir hamle olarak değerlendiriliyor. Bu durum, terörle mücadelede uluslararası iş birliğinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle Balkanlar, Orta Asya ve Çin gibi bölgelerden gelen bu teröristlerin faaliyetleri, dünya genelinde daha kapsamlı güvenlik önlemlerini zorunlu kılıyor.
Bir yanıt yazın