Türkiye, tarih boyunca iç ve dış tehditlerle karşı karşıya kalmış, ancak Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde bağımsızlık mücadelesini zaferle sonuçlandırarak güçlü bir Cumhuriyet inşa etmiştir. Bugün ise ülkemizin karşısında, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) gibi sinsi planlarla bölgesel bir kaos hedeflenmekte, Türk milletinin birliği ve bağımsızlığı tehdit edilmektedir.
Bu noktada Cumhuriyetçi ve Atatürkçü seçmenin üzerine tarihi bir sorumluluk düşmektedir. Ancak son yıllarda, ülkemizdeki siyasi kamplaşma ve kutuplaşma, bazı Cumhuriyetçi seçmenlerin farkında olmadan Atatürk ilke ve devrimlerine ters düşen yönelimlere kaymasına sebep olmuştur. Özellikle, BOP’un hedefleriyle örtüşen politikaları destekleyen kesimlere verilen destek, Türk milletine, Cumhuriyet değerlerine ve Atatürk’ün mirasına yapılan bir ihanet olarak değerlendirilmelidir.
BOP Nedir ve Kimlerin İşine Yarar?
BOP, bölgemizi etnik ve mezhepsel çatışmalarla bölerek, parçalanmış ve kontrol edilebilir bir Orta Doğu yaratmayı amaçlayan emperyalist bir projedir. Bu projenin nihai hedefi Türkiye’nin bağımsızlığını zayıflatmak, milli egemenliğimizi gölgelemek ve Türk milletini bölmektir. Atatürk’ün “Tam bağımsızlık” ilkesi ise bu tür projelere en büyük engeldir.
Bugün, Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” anlayışını benimseyen Cumhuriyetçiler ve Atatürkçüler, ülkenin bekasını korumak adına dikkatli ve uyanık olmalıdır. Ancak ne yazık ki, bazı siyasi partiler, özellikle de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içinde, Atatürk’ün mirasını savunuyor gibi görünürken, aslında BOP’un politikalarına uygun adımlar atmaktadır.
CHP ve Emperyalizmin Tuzakları
Son yıllarda, CHP’nin bazı kesimlerinde milli politikaların ve Atatürkçü çizginin dışına çıkan bir duruş sergilenmektedir. Özellikle BOP’un desteklediği bazı yapı ve gruplarla aynı söylemleri benimsemek, bu partiyi Cumhuriyetçi değerlerden uzaklaştırmaktadır. Bu durum, Atatürkçü seçmenler arasında haklı bir tepkiye yol açmıştır. Ancak bu tepkinin Cumhuriyetçi değerlerden koparak başka yanlış adreslere yönelmesi, yeni bir hata olacaktır.
Atatürkçü Seçmene Düşen Görev
Cumhuriyetçi seçmen, Atatürk’ün çizgisini savunmak ve Türkiye’nin bağımsızlığını korumak adına güçlü bir duruş sergilemelidir. Bunu yaparken, şu noktalara dikkat edilmelidir:
1. Siyasi Partilerden Çok İlkelere Bağlı Kalın: Atatürk’ün ilkelerini savunmayan hiçbir yapı veya partiye destek verilmemelidir.
2. Bölgesel ve Küresel Tehditlere Karşı Uyanık Olun: BOP gibi projelere hizmet eden siyasi, ekonomik ve toplumsal yapıların farkında olunmalıdır.
3. Milli ve Manevi Değerlere Sahip Çıkın: Türkiye’nin birliğini ve bağımsızlığını tehdit eden hiçbir yapıya prim verilmemelidir.
4. Kutuplaşmadan Kaçının: Milli değerler etrafında birleşmek, yapay kutuplaşmaları aşmak için elzemdir.
Sonuç
Cumhuriyetçi ve Atatürkçü seçmen, geçmişte olduğu gibi bugün de Türkiye’nin kaderini belirleyecek en önemli güçlerden biridir. Ancak bu güç, doğru yönlendirilmediği takdirde, emperyalizmin taşeronluğunu yapan projelere hizmet etme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Atatürk’ün aziz hatırasına ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine olan borcumuzu unutmadan, bu tuzaklara düşmemek her birimizin tarihi sorumluluğudur.
Unutmayın: Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği yolda ilerlemek, yalnızca geçmişe değil, geleceğe de sahip çıkmaktır.
Bir yanıt yazın