Erdoğan, Fidan ve Kalın: Türkiye’nin Ulusal Çıkarlarını Savunmayan “Lawrensler” ve Suriye’deki Rolü

Türkiye’nin dış politika tarihinde, Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve İbrahim Kalın, “Lawrens rolünü” oynayarak, Türkiye’nin çıkarlarını savunmayan önemli figürler olarak öne çıkmaktadır. Türkiye’nin bölgesel ve ulusal çıkarlarını göz ardı eden bu üç lider, Suriye krizinde Türkiye’nin yalnızlaştırılmasına ve ulusal güvenliğin tehlikeye atılmasına neden olmuştur. - hakan fidan

Türkiye’nin dış politika tarihinde, Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve İbrahim Kalın, “Lawrens rolünü” oynayarak, Türkiye’nin çıkarlarını savunmayan önemli figürler olarak öne çıkmaktadır. Türkiye’nin bölgesel ve ulusal çıkarlarını göz ardı eden bu üç lider, Suriye krizinde Türkiye’nin yalnızlaştırılmasına ve ulusal güvenliğin tehlikeye atılmasına neden olmuştur.

1. Recep Tayyip Erdoğan: Türkiye’nin Ulusal Çıkarlarını Koruma Başarısızlığı

Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Suriye politikalarının belirlenmesinde başat rol oynamaktadır. Ancak, Erdoğan’ın Suriye’de izlediği strateji, Türkiye’nin çıkarlarını değil, büyük ölçüde ideolojik ve kişisel hedeflerini ön planda tutmuştur. Erdoğan, Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlama diye bir gerekliliği boşvermeyi, Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapma amacını ön planda tutarken, Suriye’deki İslamcı gruplara verdiği destekle Türkiye’nin bölgesel güvenliğini tehlikeye atmıştır. Erdoğan’ın bu politikaları, Türkiye’yi bölgesel dostlarla karşı karşıya getirmiş ve Türkiye’nin Suriye’deki İslamcı grupların iktidara gelmesi için çabaları ülkenin bölgesel dostlarıyla olan ilişkilerini zorlaştırmıştır. Erdoğan’ın Suriye’deki stratejisi, Türkiye’nin ulusal çıkarlarıyla çelişen bir “Lawrens rolü” oynamış, BOP görevi olarak, bölgedeki dengeleri değiştirmeye yönelik adımlar atmıştır.

2. Hakan Fidan: MIT Başkanı ve Dışişleri Bakanı Olarak Gizli Operasyonların Koordinatörü

Hakan Fidan, Türkiye’nin Suriye politikalarında MIT başkanı ve dışişleri bakanı olarak, Erdoğan’ın ve ilişkide olduğu batılıların direktifleri doğrultusunda önemli bir rol oynamıştır. Türkiye, Fidan’ın bakan ve başkan olduğu dönemde, Suriye’deki İslamcı gruplara destek vermek ve Şam yönetimini devirmek amacıyla gizli operasyonlar gerçekleştirmiştir. Fidan’ın, Türkiye’nin bölgesel güvenliğini riske atan bu politikaları, Türkiye’nin ulusal çıkarlarıyla çelişmektedir. Fidan, Suriye’deki İslamcı gruplara destek verirken, Türkiye’nin kendi nüfusuyla olan ilişkilerini zorlaştırmış ve PKK’ya karşı mücadelede etkinliğini zayıflatmıştır. Fidan’ın dışişleri bakanı olarak görev yaptığı dönemde, Türkiye, BOP’un bir parçası olarak, bölgesel istikrarı bozacak adımlar atmış ve Türkiye’nin bölgesel dengelerdeki rolünü tehlikeye atmıştır.

3. İbrahim Kalın: MIT Başkanı ve Türkiye’nin BOP Görevlerinde Başrol Oynayan Figür

İbrahim Kalın, MIT başkanı olarak Türkiye’nin Suriye’deki BOP görevlerini koordine eden ve Türkiye’nin ulusal çıkarlarını göz ardı eden bir MİT Başkanı olmuştur. Kalın, Türkiye’nin Suriye’deki İslamcı gruplarla ilişkilerini güçlendirerek, Şam yönetimini devirmeyi hedeflemiştir. Türkiye, Kalın’ın MİT başkanlığında, Suriye’deki İslamcı grupları desteklerken, Türkiye’nin bölgesel dostlarıyla olan ilişkilerini zorlaştırmıştır. Kalın’ın MIT başkanlığı, ABD, İsrail ve Erdoğan ile olan işbirliği, Türkiye’nin BOP’daki rolünü oynama çabalarını ve Türkiye’nin dış politika stratejilerini şekillendiren bir etki yaratmıştır. Ancak bu politika, Türkiye’nin bölgesel güvenliğine zarar vermiş ve Türkiye’yi uluslararası alanda yalnızlaştırmıştır.

4. Türkiye’nin BOP’daki Rolü ve Bölgesel Güvenlik Sorunları

Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve İbrahim Kalın, Türkiye’nin Suriye politikalarında BOP’un bir parçası olarak hareket etmişlerdir. Türkiye, bu üç kişinin yönlendirmeleri doğrultusunda, bölgesel çıkarları ve ulusal güvenliği tehlikeye atan bir dizi politika izlemiştir. Bu politika, Türkiye’yi İran, Suriye, Rusya ve Çin gibi bölgesel dostlarıyla düşmanlık ilişkisine sürüklemiş, Türkiye’nin bölgesel izolasyonunu artırmıştır. Türkiye, bu üç kişinin yönlendirmeleri doğrultusunda, Şam yönetimini devirmek ve İslamcı grupları desteklemek amacıyla, bölgedeki gerçek çıkarlarıyla çelişen bir strateji izlemiş ve bu, Türkiye’nin bölgesel dengelerdeki rolünü sekteye uğratmıştır. Erdoğan, Fidan ve Kalın’ın bu politikaları, Türkiye’nin Suriye’deki ve bölgedeki çıkarlarını savunmayan bir “Lawrens rolü” oynamalarına neden olmuştur.

5. Erdoğan, Fidan ve Kalın’ın Türkiye’yi Yalnızlaştırması ve Bölgesel Güvenlik Sorunları

Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve İbrahim Kalın’ın Suriye politikaları, Türkiye’yi bölgesel dostlarıyla olan ilişkilerini zora sokmuş ve bölgesel güvenlik sorunlarını artırmıştır. Türkiye, bu üç kişinin yönlendirmeleri doğrultusunda, bölgesel istikrarsızlık ve güvenlik sorunlarına yol açan bir dizi yanlış strateji izlemektedir. Erdoğan’ın Suriye’deki İslamcı gruplara destek vermesi ve Fidan ile Kalın’ın bu desteği koordine etmesi, Türkiye’nin İran, Suriye, Rusya ve Çin gibi ülkelerle olan ilişkilerini zorlaştırmıştır. Bu politika, Türkiye’nin bölgesel güvenliğini tehlikeye atmış ve Türkiye’yi yalnızlaştırmıştır. Türkiye’nin, bu politikalarını gözden geçirerek, ulusal çıkarlarla uyumlu bir strateji belirlemesi gerekmektedir.

Sonuç: Türkiye’nin Suriye Politikalarının Gözden Geçirilmesi ve Ulusal Çıkarlarla Uyumluluğun Sağlanması

Sonuç olarak, Recep Tayyip Erdoğan, Hakan Fidan ve İbrahim Kalın, Türkiye’nin Suriye’deki politikalarında, Türkiye’nin bölgesel dostlarıyla değil düşmanlarıyla ilişkilerini zorlayan bir “Lawrens rolü” oynamışlardır. Bu üç kişi, Türkiye’nin Suriye’deki İslamcı gruplara verdiği desteği koordine ederek, Türkiye’nin bölgesel çıkarlarını savunmayan ve ülkeyi yalnızlaştıran bir strateji izlemişlerdir. Türkiye, bu politikalarını gözden geçirerek, ulusal çıkarlarla uyumlu bir strateji belirlemeli ve bölgesel dengeleri sağlamak için diplomatik yolları ön planda tutmalıdır. Erdoğan, Fidan ve Kalın’ın bu politikaları, Türkiye’nin bölgesel güvenliğini tehlikeye atmış ve Türkiye’nin büyük Ortadoğu Projesi’ndeki rolünü sorgulatmıştır. Türkiye’nin, BOP’a olan bu ihanetini telafi etmek için yeni bir dış politika stratejisi belirlemesi gerekmektedir.

Yorumlar

  1. Fikriye Yüce avatarı
    Fikriye Yüce

    Erdoğan, Fidan ve Kalın, yakında Amerikan jürisinden Oskar almak için iyi uğraşıyorlar.
    Bu amaçla Türkiye’ de bir Oskar alma yolunda. Tabi başrolü Erdoğan oynuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir